Trump ve Starmer: Bu tuhaf ikili nasıl geçinecek?

Gelecek yıl bu zamanlar (eğer anketler doğru çıkarsa) Beyaz Saray'da Donald Trump ve 10 Numara'da Keir Starmer olabilir. Ne yanlış gidebilir ki?

(Reuters)
(Reuters)
TT

Trump ve Starmer: Bu tuhaf ikili nasıl geçinecek?

(Reuters)
(Reuters)

Sean O'Grady 

Donald Trump, (kendi bakış açısından) her şey yolunda giderse bir yıldan biraz daha uzun süre sonra Birleşik Devletler'in 47. başkanı olarak göreve başlamış olacak. İkinci görev dönemi için Beyaz Saray'a geri dönen Trump, kısa süre sonra dünya liderleriyle buluşacağı bir zafer turuna çıkacak.

İlk ziyaretler Amerika'nın "özel ilişkilere" sahip olduğunu düşündüğü Kanada, Meksika, İsrail, Suudi Arabistan ve Mısır gibi ülkelere yapılacak. Biraz sonra, özel bir ilişkiye sahip olduğunu düşünen Birleşik Krallık (BK) ve diğer Avrupalı güçler gelecek.

Ve sonra jeopolitik bir aşk tanrısı tarafından bir araya getirilmiş en tuhaf çiftin ortaya çıkışını göreceğiz: Başkan Donald J. Trump ve (eğer mevcut anketlere inanılacak olursa) BK'nin yeni başbakanı Keir Starmer.

Bu cehennemde yapılmış bir "evlilik" olacak.

DAHA FAZLA OKU

Trump, Cumhuriyetçilerin bir kuşağını nasıl tamamen yuttu?

Bu iki adam bakış açıları, dış görünüşleri, geçmişleri ve en sarsıcı olanı da inançları bakımından birbirinden daha farklı olamaz. Trump geçmişte ve günümüzde devasa, saray gibi sitelerde yaşayan ve kendi adını taşıyan gökdelenlere sahip, ailesinden miras kalan bir milyarder; Starmer ise sıva kaplı yarı müstakil bir evde büyümekten gurur duyuyor ve emlak geliştirmeye en yakın olduğu an, Surrey'deki eski aile evinin arkasındaki bir tarlayı annesinin bir eşek ahırı kurabilmesi için satın almak oldu.

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yeni Britanya Başbakanı hakkındaki brifingini okuduğunda Trump'ın bundan ne anlam çıkaracağını hayal bile edemiyorum. Adını 19. yüzyılda yaşamış bir sosyalistten aldığını öğrendiği zaman da.

Starmer sadece aşırı hızdan ceza almış seçkin bir avukatken, Trump halihazırda gizli belgeleri hukuka aykırı şekilde elinde bulundurmaktan şirket varlıklarının değerini manipüle etmeye ve, şey, isyana teşvik etmeye kadar her konuda 91 yasal suçlamayla karşı karşıya.

İkisi de mahkeme salonuna aşina ancak çok farklı biçimlerde. Starmer hukukun üstünlüğüne göre yaşıyor ve zamanını suçluları kovuşturarak geçirdi için zaman; Trump ise aleyhine karar verdiğinde hukuk sisteminin yozlaşmış olduğuna inanma eğiliminde ve zamanının çoğunu mahkemede hukuk ve ceza davalarına karşı kendini savunarak geçiriyor. Trump fiziksel engelli bir muhabirle alay etti ve yani… Bu Keir'in tarzı değil.

Starmer içgüdüsel bir enternasyonalist, Trump ise utanmaz bir milliyetçi, soyutlanma taraftarı ve korumacı. Starmer kelimenin en iyi anlamıyla "duyarlı" (woke); müstakbel Amerikalı mevkidaşıysa, sızdırılan kötü şöhretli bir konuşmaya göre, kadınları cinsel organlarından tutmanın sorun olmadığını düşünüyor ve New York'taki bir mahkemede cinsel istismardan sorumlu bulundu.

Bu iki karakter, 1968 yapımı klasik film Garip Bir Çift'te (The Odd Couple) Walter Matthau ve Jack Lemmon'ın canlandırdığı karakterler kadar farklı.

Özetlemek gerekirse, IMDb'de açıklandığı üzere film, eşinden yeni ayrılmış titiz bir New Yorklunun, boşanmış ve epey dağınık bir spor yazarı olan en iyi arkadaşının yanına taşınmasını konu alıyor ancak ev idaresi ve yaşam tarzları hakkındaki fikirleri gece ve gündüz kadar farklı.

Trump tam olarak pasaklı biri değildir ama Walter Matthau'nun canlandırdığı spor yazarı gibi Yeni mutfaktan çok hamburgerden hoşlanır; Starmer ise Jack Lemmon karakterinin tarzında, daha çok velveleci, titiz bir tiptir. Starmer ve Trump, Chequers (BK Başbakanı'nın kırevi -çn.) ya da Beyaz Saray'da rahatsız edici olabilecek bir konaklama dışında birlikte yaşamayacak ancak bir çalışma yöntemi bulmaları gerekecek. Bu zor olacak.

Elbette zıt kutuplar birbirini çeker derler ama Starmer'ın Trump'la herhangi bir yakınlık kurduğunu görmek zor. Trump, bir zamanlar kendisine "Britanyalı Trump" diyerek istenmeyen bir iltifatta bulunduğu Boris Johnson'la bile Britanya'ya herhangi bir iyilik yapmadı. Trump'ın seviyor gibi göründüğü Theresa May, Trump'a devlet ziyaretine yakın bir muamele yaptı ve Kraliçe de her zamanki gibi Trump'a güzel bir gösteri sundu. Ancak tüm ziyafetlere, gösterişlere, fotoğraf çekimlerine ve bu beyhude etkinlik için harcanan milyonlara rağmen BK'ye büyük bir getirisi olmadı.

Gerçek şu ki Starmer ve Trump, Lemmon ve Matthau'nun canlandırdıkları Felix ve Oscar karakterlerinin birbirlerine duydukları kişisel sevgi bir yana, aynı daireyi paylaşmak zorunda kalmalarının yarattığı kızgınlık ve kırgınlıklara rağmen, birbirlerine karşı aynı kin dolu saygıyı bile duymayacaklar. Aslında bu sadece kişiliklerle ilgili değil, çünkü aynı zamanda ulusal çıkarların artık örtüşmemesiyle de ilgili.

Bill Clinton'ın ideolojik müttefiki, öğrencisi ve dostu Tony Blair, çok farklı George W. Bush'la dostluk kurmak zorunda kaldığında, Britanyalıların yeni yönetimle iyi geçinme çabalarına, bugün küreselci çıkarlar denecek ortak çıkarlar büyük ölçüde yardımcı oldu. Bush, genel olarak, Blair'ın uluslararası alanda inandığı şeylere inanıyordu: NATO'nun önceliği, serbest ticaretin faydaları ve özgürlük ve demokrasinin yayılması (ya da en azından fikir buydu).

Afganistan ve Irak'taki uzun ve acımasız çatışmalarda, ikisi de talihsiz olsa da, Britanya ve Amerika teröre karşı savaşta yan yana savaştı ve ulus inşa etmeye çalıştı. Camp David'e yaptığı ilk ziyarette Bush'a ikilinin kişisel bir bağ kurup kurmadığı sorulduğunda Bush şu yanıtı vermişti: 

Yani, ikimiz de Colgate diş macunu kullanıyoruz.

Espri olarak işe yaradı, çünkü gerçekten de iyi bir çalışma ilişkisi kurdular ve kısa süre sonra İşçi Partisi lideriyle kişisel olarak çok az ortak noktaya sahip Bush, dünyadaki tek güvenilir müttefikinin sırtını sıvazlıyordu: 

Hey, Blair, ne yapıyorsun?

Tarihsel olarak en verimli transatlantik ilişkiler ortak çıkarlar ve karşılıklı kişisel saygıya dayanıyordu: Churchill ve Roosevelt; Macmillan ve Kennedy (İrlanda kökenli ancak koyu bir İngiliz hayranı); Thatcher ve Reagan; Major ve George H.W. Bush.

Başkanlığı gerçekten kazandığını varsayarsak, Britanya'nın bir sonraki seferde Trump'tan beklediği şey ilk seferde olduğu gibi aynı olacak ve Britanyalılar yine hayal kırıklığına uğramaya mahkum.

BK'nin ABD'nin NATO'ya sıkı sıkıya bağlı kalmasına; Ukrayna konusunda Vladimir Putin'e karşı durmasına; İsrail'i Filistin'le uzlaşmaya ve iki devletli çözüme zorlamasına; net sıfır hedefine sadık kalmasına ve bizi serbest ticaret anlaşmasına dahil etmesine ihtiyacı var. Sert "Önce Amerika" zihniyetiyle Trump bunların hiçbirini yerine getirmeyecektir. Bunu biliyoruz, çünkü son seferinde bunu yapmadı ve Trump'ın bu sefer fikrini değiştireceğine ya da Starmer'ın onu buna ikna edebileceğine inanmak için hiçbir neden yok.

Öte yandan Kral Charles'ın yaş olarak Trump'a yakın olsa da onunla daha az ortak noktası olduğu da aşikar görünüyor. Majestelerinin şaşkın Trump'a gezegen ve Patagonya dişbalıklarının durumu hakkında atıp tuttuğunu hayal edebilirsiniz. Karşılıklı olarak dehşete düşeceklerdir.

Her şeye rağmen Starmer ve Trump'ın yeni ve tuhaf bir şekilde özel bir ilişki kurmayı başarması çok hoş olurdu ancak ulusal çıkarlar ve kişisel bakış açılarındaki farklılık halihazırda çok keskin. Örneğin Trump'ın Putin'le barış yapmak ve Ukrayna'nın büyük bölümünü ona bırakmak istediği anlaşılıyor.

Daha da kötüsü, Trump'ın başkanlığı Avrupa'nın güvenliğine yönelik taahhütlerini muhtemelen gevşetecektir; Trump'ın Estonya, Letonya ve hatta Polonya'yı Rusya'nın boyunduruğundan kurtarmak için bir savaşa gireceğini düşünen var mı? Trump, Ortadoğu'da Benjamin Netanyahu'yla paylaştığı tek taraflı bir barış vizyonu izleyecektir.

BK'ye bir ticaret anlaşması sağlamak bir yana, dünyanın geri kalanında olduğu gibi Britanya ihracatına daha yüksek gümrük vergileri koyma olasılığı daha yüksek. İklim değişikliğinde de Trump'ın tercihinin "sondaj, sondaj, sondaj" olduğunu biliyoruz. Belki Winston Churchill'in büstünü duygusal olarak Oval Ofis'e geri getirebilir ancak bundan fazlasını yapmaz.

Trump, Starmer ya da olası başka bir Britanyalı lider yerine Nigel Farage'la anlaşmayı tercih ederdi ancak acı gerçek şu ki Farage bile Trump yönetiminden pek bir şey elde edemezdi. Ortaya çıkacak her ne olursa olsun, Farage ve Trump'ın desteklediği Brexit gibi, aslında Britanya çıkarlarına zarar verecektir. Bu epey kasvetli bir görünüm.

Garip Bir Çift'in sonunda ikili dostça ayrılır ve birlikte geçirdikleri rahatsız edici zaman boyunca her birinin diğerinden bir şeyler öğrendiğini kabul eder. Donald ve Keir'ın tuhaf siyasi birlikteliğinden umulabilecek en iyi şey de muhtemelen bu.

Independent Türkçe



Trump son dakikada neden geri adım atıp gümrük vergilerini askıya aldı?

ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (Arşiv - Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (Arşiv - Reuters)
TT

Trump son dakikada neden geri adım atıp gümrük vergilerini askıya aldı?

ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (Arşiv - Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (Arşiv - Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump dün, küresel ekonomik düzeni yeniden şekillendirmeye yönelik cesur bir girişimle hem dostlarını hem de düşmanlarını hedef alan bir dizi sert gümrük vergisini geri çekti.

Peki neden son dakikada geri adım attı?

Trump'ın açıklaması, Cumhuriyetçi temsilcilerin ve özellikle kendisine yakın kişilerin gümrük vergilerinin ekonomiyi mahvedebileceği konusunda kendisini uyardığı üzücü bir haftanın ardından, öğleden sonra geldi.

Beyaz Saray'da düzenlenen bir etkinlikte bir hafta önce açıkladığı gümrük vergilerini askıya almadan önce yardımcıları sessizce mali piyasalarla ilgili endişelerini dile getirdi.

Borsa, değişikliğin hemen ardından yükselişe geçerek günlerce süren kayıplara son verdi.

gbhjkılo
Bir kargo gemisi New Jersey'deki Port Elizabeth Deniz Terminali'ne yanaşıyor. (Reuters)

ABD yönetiminden üst düzey bir yetkili Sky News'in ABD'deki ortak ağı NBC News'e yaptığı açıklamada, Trump kararını açıklamadan önce bazı danışmanlarının tahvil piyasaları konusunda panik içinde olduğunu söyledi.

Hisse senedi fiyatları düştüğünde ve yatırımcılar hazine bonolarında güvenlik aradıklarında genellikle olanın tersine, 10 yıllık hazine bonolarının faiz oranları yükseldi.

Bu alışılmadık dinamik, gümrük tarifeleri fiyatları yükseltirken, yüksek faiz oranları nedeniyle insanların ev satın almak ya da kredi kartı borçlarını ödemek için daha fazla para ödeyecekleri anlamına geliyordu. Büyümek isteyen işletmeler de yeni krediler için daha fazla ödeyecekti.

Şarku’l Avsat’a konuşan bir yönetim yetkilisi, Trump'ın iki üst düzey danışmanı olan Hazine Bakanı Scott Besant ve Ticaret Bakanı Howard Luttnick'in dün ortak bir tavır sergileyerek, tahvil piyasası ışığında tarifelerin askıya alınması yönünde Trump'a çağrıda bulunduğunu ifade etti.

sdef
ABD Başkanı Donald Trump, Hazine Bakanı Scott Besant ve Ticaret Bakanı Howard Lutnick'in katılımıyla bir kararname imzaladıktan sonra konuşuyor. (AFP)

Trump, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımla, 90 günlük bir duraklama ilan etti. Bu süreyi, Amerikan şirketlerini ve işçilerini sömürdüğünü iddia ettiği ticaret koşullarını gözden geçirmeye açık olduğunu gösteren onlarca ülkeyle anlaşmaları müzakere etmek için kullanacağını söyledi.

Bunun tek istisnası Çin. Trump, gelişen ticaret savaşında karşılıklı tırmanışın bir parçası olarak ülkesinin en büyük jeopolitik rakibine yönelik gümrük vergilerini yüzde 125'e yükseltti.

sdefrt
Bangkok Limanı’nda konteyner yığınları üzerinde çalışan vinçler (AP)

Trump, Beyaz Saray’da yaptığı konuşmadan bir hafta sonra rotasını değiştirdi ve istihdamı ABD'ye geri getirme planını açıkladı. Ülkelerin karşılaşacağı yeni ve daha yüksek gümrük vergilerini gösteren bir tablo gösteren Trump, “Amerikalı dostlarım, bugün kurtuluş günü” dedi.

Ticaret savaşlarının artacağı ve trilyonlarca dolarlık servetin yok olacağı beklentisiyle piyasalar dibe vurdu.

Demokratlar bundan faydalanmaya çalışıyor

Demokratlar, Trump'ın popüler cazibesinin kaynaklarından biri olan ülke ekonomisine yön verme konusunda kendisine güvenilebileceği görüşünü zayıflatmak için konuya el attılar.

Senato Azınlık Lideri Chuck Schumer dün Senato kürsüsünde, Trump'ın geri adım atmasından saatler önce şunları söyledi: “Donald Trump'ın neden olduğu piyasa çöküşü ortalama bir emeklilik hesabından tam 104 bin doları buharlaştırdı.”

Olay, Beyaz Saray'ın gümrük vergilerinin süresi konusunda net ve tutarlı bir argüman ortaya koymakta zorlanması nedeniyle Trump'ın kıdemli danışmanlar ekibi içindeki farklılıkları ortaya çıkardı.

Besant müzakerelere açık görünürken, kıdemli ticaret danışmanı Peter Navarro'nun daha sert bir tutum sergilediği görüldü.

Elon Musk Navarro'yu “bir çuval tuğladan daha aptal” olarak tanımlarken, Navarro Musk'ı “araba montajcısı” olarak tanımladı.

Ancak bir hafta süren bu drama, genellikle tek bir kişinin, yani Donald Trump'ın kaprislerine ve kararsızlığına bağlı olan bir politika oluşturma sürecinin tehlikesini de vurguladı.

Piyasalar öngörülebilirliği tercih etme eğilimindedir ve iş dünyası liderleri de yeni fabrikaları nerede kuracaklarına karar verirler. Ancak Trump bir yol çizdiğinde iniş çıkışlar yaşanması kaçınılmaz.

Son günlerde kendisiyle konuşan bir arkadaşı, Trump'ın ‘bu konuda hızla geri adım atacağına’ dair hiçbir işaret vermediğini söyledi.

Söz konusu kişi Trump'ın diğer ülkelerin haksız ticaret yaptığına inandığını ve gümrük vergilerini ABD'yi daha rekabetçi hale getirmek için bir araç olarak gördüğünü söyledi.

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan kişi, “Trump, bunun kendisi için işe yarayacağından çok emin” ifadesini kullandı.

Ancak dünkü açıklama öncesinde Trump ve danışmanları, Cumhuriyetçi milletvekillerinin ve dışarıdaki müttefiklerinin alternatif bir yol çağrısına kulak veriyorlardı.

Bunlar arasında Fox Business Network'te bir program sunan ve Trump'ın ilk döneminde kıdemli bir ekonomi danışmanı olan Larry Kudlow da vardı.

Kudlow NBC News'e verdiği demeçte, Batı’daki dostlarıyla ABD'nin diğer ülkelere sonsuza kadar geçerli olacak gümrük vergileri uygulamadan önce bu ülkelerle müzakere etmesi gerektiği konusunda ‘sürekli’ görüşmeler yaptığını söyledi.

Trump'ın dünkü hamlesini ‘fantastik’ olarak nitelendiren Kudlow, “Anlaşma yapmak yapılacak en iyi şeydir. Son 48 saat içinde Trump müzakere etmemekten müzakere etmeye geçti. Besant'ın şu anda ticaret konusunda günün adamı olduğu çok açık. Bu çok net” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyetçiler de endişeli

Endişeli Cumhuriyetçi temsilciler de konuya müdahil oldu.

Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, salı gecesi Trump'la uzun uzun konuştuğunu ve ona tarifelerin işlerini nasıl etkileyeceği konusunda endişeli olan otomobil üreticilerinden haber aldığını söylediğini belirtti. Graham'ın konuştuğunu söylediği şirketlerden biri de BMI.

frty6
New York Menkul Kıymetler Borsası'ndaki yatırımcılar (AFP)

Yönetimle temas halinde olan Cumhuriyetçi Senatör John Kennedy, salı günü Besant ile öğle yemeği yemeyi planladığını söyledi. Kennedy ayrıca dün NBC News'e yaptığı açıklamada, Beyaz Saray ile de görüştüğünü bildirdi.

Trump'ı ‘arabayı yakalayan boğaya’ benzeten Kennedy, şimdi asıl sorunun şu olduğunu söyledi: “Arabayla ne yapacaksınız?”

Trump yeniden düşünüyor

Bu hafta borsada yaşanan kayıpların ardından ve Kongre'deki Cumhuriyetçilerden gelen baskıların artmasıyla Trump yeniden düşünmeye başladı.

Trump ilk döneminde borsadaki iniş ve çıkışları sık sık başkanlığının bir tür karnesi olarak görmüş, iniş ve çıkışları kutlamıştı. Bu gerileme onun da dikkatini çekti.

Dün NASCAR şampiyonlarının katıldığı bir etkinlikte konuşan Trump, “İnsanların biraz midesi bulanıyor” itirafında bulundu. Günün ilerleyen saatlerinde Oval Ofis'te gazetecilere açıklamalarda bulunan Trump, son birkaç gündür ek gümrük vergilerini durdurma konusunda daha ciddi düşünmeye başladığını söyledi.

Şarku’l Avsat’a konuşan üst düzey bir yönetim yetkilisi, tarifelerin altından kalkmak isteyen ülkelerle yeni ticaret anlaşmalarının müzakere edileceğini söyledi.

Sonunda Trump kararını verdi. Besant ve Lutnick ile oturarak 90 günlük ertelemeyi duyuran ve başkanlığının en büyük ekonomik krizini sona erdiren notu hazırladı.

Trump, “Bunu içimizden gelerek yazdık, değil mi? Bunu dünya ve bizim için çok olumlu olduğunu düşündüğüm bir şey olarak yazdık. İncinmesi gerekmeyen ülkeleri incitmek istemiyoruz ve hepsi de müzakere etmek istiyor” şeklinde konuştu.

Dow Jones Endüstri Ortalaması günü yaklaşık yüzde 8 artışla kapattı ve son süreçteki kayıplarının bir kısmını -tamamen olmasa da- sildi.

Her şey ne kadar kaotik görünse de, Trump yönetimi her şeyin planlandığı gibi gittiği konusunda ısrar etti.

Beyaz Saray Genel Sekreter Yardımcısı Stephen Miller dün öğleden sonra bir mesaj yayınladı: “Tarihte bir ABD başkanının en büyük ekonomik stratejisine tanık oldunuz.”