Suriye rejimine bağlı Kudüs Tugayı liderlerinden birine 12 yıl hapis cezası verildi

Oturuma katılan Suriyeli aktivistler tarafından yayınlanan, Hollanda'nın Lahey Bölge Mahkemesi'nin dolaşımda bulunan fotoğraf
Oturuma katılan Suriyeli aktivistler tarafından yayınlanan, Hollanda'nın Lahey Bölge Mahkemesi'nin dolaşımda bulunan fotoğraf
TT

Suriye rejimine bağlı Kudüs Tugayı liderlerinden birine 12 yıl hapis cezası verildi

Oturuma katılan Suriyeli aktivistler tarafından yayınlanan, Hollanda'nın Lahey Bölge Mahkemesi'nin dolaşımda bulunan fotoğraf
Oturuma katılan Suriyeli aktivistler tarafından yayınlanan, Hollanda'nın Lahey Bölge Mahkemesi'nin dolaşımda bulunan fotoğraf

Lahey Bölge Mahkemesi, Suriye'de rejime bağlı Kudüs Tugayı’nda görev almış bir komutanı, Suriye'deki işkence ve hukuka aykırı gözaltılar nedeniyle savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlemekten 12 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Filistin asıllı Suriyeli ve Kudüs Tugayı milislerinin eski komutanlarından Mustafa isimli şahıs, Mayıs 2022'de Hollanda'nın Kerkrade kentinde yakalandı. Dava, Suriye Medya ve İfade Özgürlüğü Merkezi'nin (Suriye-Fransız) yaptığı şikayet üzerine açıldı.

Hollanda savcılığının iddianamesine göre Mustafa, sivillere kötü muamelede bulunan ve tutuklandıktan sonra nakledildikleri gözaltı merkezlerinde işkenceye maruz kalan mağdurların cezai sorumluluğunu taşıyor.

Suriye Hukuk Araştırmaları ve Araştırma Merkezi (Suriye-Almanya), mahkemenin Suriye’de kurulan Kudüs Tugayı milislerinin rejimin sistematik baskı, yağma, öldürme ve tutuklamalarındaki rolünü ve Suriye'deki Hava Kuvvetleri İstihbaratı ile ilişkisini inceledi.

Daha sonra sanığın, davacı Yusuf'un tutuklanması ve işkence edilmesindeki rolünü ve kovuşturma prosedürleri başlamadan önce ölen başka bir davacının tutuklanmasındaki rolünü tartışmaya geçti. Mahkeme daha sonra uluslararası hukuk maddeleri uyarınca ‘suçlunun ne yaptığını kesin olarak bildiği sıradan suçlar değil, insanlığa karşı suçlar’ kapsamında yargılanması gerektiğini vurguladı. Ayrıca mahkemenin kararında ‘suç örgütü’ olarak sınıflandırdığı (Kudüs Tugayı) milislerin faaliyetlerine değinildi.



Trump’ın çıkışı üzerine İran’la ilgili “yeni istihbarat” geldi

ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)
ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)
TT

Trump’ın çıkışı üzerine İran’la ilgili “yeni istihbarat” geldi

ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)
ABD'nin vurduğu Fordo nükleer tesisi, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi konumunda (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'a saldırıyla ilgili istihbarat sızıntısını eleştirmesi üzerine CIA'den operasyona dair yeni bilgiler paylaşıldı.

CIA Direktörü John Ratcliffe, ellerindeki son bilgilerin İran'ın nükleer tesislerinin "ciddi şekilde zarar gördüğünü teyit ettiğini" söyledi. Yetkili, İran'ın tesislerinin yeniden inşasının yıllar süreceğini de savundu.

ABD, 22 Haziran'da İran'ın Fordo, İsfahan ve Natanz'daki üç nükleer tesisine hava saldırısı düzenlemiş, operasyonda 14 adet 13,6 tonluk GBU-57 bombası kullanılmıştı.

Trump, B-2 uçaklarıyla düzenlenen saldırıda İran'ın nükleer tesislerinin "tamamen imha edildiğini" öne sürmüştü. Ancak CNN ve New York Times'ın haberlerinde yer verilen istihbarat bilgilerinde, saldırının etkisinin sınırlı kaldığı savunulmuştu. Trump ve kabinesindeki bakanlar istihbarat sızıntısını "dezenformasyon" diye nitelemişti.

İsrail ordusu da İran'ın nükleer programına verilen zararı saptamak için henüz erken olduğunu ancak Tahran'ın nükleer programının "yıllarca geriye gittiğini" iddia etmişti.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi tesislerde "ciddi hasar oluştuğunu" belirtmişti.

ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard, açıklamasında son istihbarat bilgilerinin Trump'ı doğruladığını söyledi:

İran'ın nükleer tesisleri yok edildi. Eğer İranlılar bunları tekrar inşa etmeyi seçerlerse, üç tesisi de baştan kurmaları gerekecek, bu da muhtemelen yıllar alacaktır.

Yeni istihbarat bilgileri, Trump yönetiminin sızıntı üzerine Kongre'yle paylaşımları sınırlamayı planladığı iddialarının ardından geldi.

Kimliklerinin açıklanmaması şartıyla Axios'a konuşan kaynaklar, Pentagon'un istihbarat kolu Savunma İstihbarat Ajansı'nın (DIA) raporunun medyaya sızdırılmasından sonra Trump yönetiminin Kongre üyeleriyle gizli bilgilerin paylaşımını kısıtlamayı planladığını söylemişti.

Ayrıca raporun sızdırılmasına dair tartışmada FBI da olayla ilgili soruşturma başlatıldığını bildirmişti.

Independent Türkçe, BBC, CNN, Guardian