Mali ordusundan DEAŞ’a sert darbe

Nijer sınırında terör örgütüne liderlik eden 4 kardeşten biri daha etkisiz hale getirildi

Mali Geçici Cumhurbaşkanı Assimi Goita, iki gün önce Mali ordusunun kuruluşunun 63. yıldönümünü kutlarken (Yerel basın)
Mali Geçici Cumhurbaşkanı Assimi Goita, iki gün önce Mali ordusunun kuruluşunun 63. yıldönümünü kutlarken (Yerel basın)
TT

Mali ordusundan DEAŞ’a sert darbe

Mali Geçici Cumhurbaşkanı Assimi Goita, iki gün önce Mali ordusunun kuruluşunun 63. yıldönümünü kutlarken (Yerel basın)
Mali Geçici Cumhurbaşkanı Assimi Goita, iki gün önce Mali ordusunun kuruluşunun 63. yıldönümünü kutlarken (Yerel basın)

Mali ordusu, Nijer sınırındaki Menaka bölgesinde düzenlediği özel askeri operasyonda 13 DEAŞ militanını etkisiz hale getirmeyi başardığını açıklarken, operasyon sırasında Abdulvehhab Velid Şuayb adlı üst düzey örgüt liderinin de etkisiz hale getirildiğini duyurdu.

Mali ordusu, basın açıklamasında, DEAŞ liderinin 21 Ocak’ta gerçekleştirilen askeri operasyon kapsamında düzenlenen hava saldırısı sonucu etkisiz hale getirildiğini bildirdi.

Aynı kaynak, operasyonda 13 DEAŞ militanının etkisiz hale getirildiğini, çölü geçen 2 otomobil ve 13 motosikletin de imha edildiğini belirtti. Söz konusu operasyonda, Mali’nin en kuzeydoğu kesiminde, Nijer sınırına pek de uzak olmayan Menaka şehrinin 60 kilometre güneybatısında bulunan Inaraban köyü yakınlarında hareket eden bir grup hedef alındı.

Bölgedeki yerel kaynaklar, operasyonda DEAŞ üyelerinden etkisiz hale getirilenler arasında çok sayıda liderin de yer aldığını ancak en öne çıkan ismin, örgütün yerel ileri gelenlerine ve örgütün kontrolü altındaki köylerin reislerine karşı temsilci görevi yapan Abdulvehhab Velid Şuayb olduğunu belirtti.

Şuayb Mali’nin Menaka bölgesindeki DEAŞ’ın liderlik pozisyonlarını kontrol eden dört kardeşten oluşan bir aileden geliyor. Ağabeyi Alvan Velid Şuayb, 26 Kasım 2023’te Mali ordusu tarafından düzenlenen askeri operasyonda öldürüldü ve terör örgütünün tanınan simalarından biriydi.

Kardeşlerin en öne çıkanı Yusuf Velid Şuayb’di. Menaka bölgesinde yargıyı ve yönetimi devraldı ve örgütün operasyonlarını yönetti, hatta DEAŞ’ın bölgedeki emiri olarak nitelendirilmişti ancak 2022 yılının ortalarında etkisiz hale getirildi.

Yusuf’un ölüm nedenleri konusunda çelişkili açıklamalar yapıldı. Mali ordusunun destekçileri Yusuf’un askeri bir operasyon sırasında öldürüldüğünü iddia ederken, yerel halk arasında yayılan hikaye, örgütün bir Tuareg savaşçısıyla yaşadığı bir anlaşmazlık sırasında çıkan çatışmada öldüğünü öne sürdü. Ölümünden sonra, kardeşlerinden biri örgütün liderliğinde onun yerini aldı.

Geçtiğimiz pazar günü Abdulvehhab’ın öldürülmesinden sonra bu kardeşlerden sadece biri hayatta kaldı. Hayatta kalan tek kardeş El-Deddeh Velid Şuayib ve Selefi çevrelerde ‘Ebu Derda’ lakabıyla biliniyor. Deddeh daha önce Fransızlar tarafından Haziran 2021’de Mali-Nijer sınırında Nijer ordusuyla birlikte Fransız Barkhane güçlerinin katıldığı askeri operasyon sırasında tutuklandı.

Deddah, Fransızlar onu Malili yetkililere teslim etmeden önce, Abdulvehhab’ın etkisiz hale getirildiği köy olan Inaraban köyünde tutuklandı. Malili yetkililer geçen yılın temmuz ayı başlarında ayrıntı vermeksizin Deddah’ı serbest bıraktı. Resmi olmayan kaynaklar bunun bir anlaşma olduğunu söyledi.

Pazar günkü operasyona ilişkin bilgi eksikliğine rağmen gelen bilgiler, operasyonun gözlem drone’ları, askeri helikopterler ve savaş uçaklarının katıldığı bir hava operasyonu olduğunu doğrularken, kaynaklar operasyona özel Rus Wagner grubundan savaşçıların katıldığını iddia etti.

Malili askeri kaynaklar, operasyonun örgüt savaşçılarından bazılarının tutuklanmasıyla sonuçlandığını belirtti. Diğer kaynaklar ise tutuklananlar arasında el-Deddeh Velid Şuayb’in de bulunduğunu öne sürdü. Bu da kara muharebe birliklerinin operasyona katıldığı ya da çıkarma operasyonu gerçekleştiği anlamına geliyordu.

Mali Geçici Cumhurbaşkanı Assimi Goita pazartesi akşamı devlet televizyonunda yayınlanan konuşmasında askeri operasyonu kutladı ve operasyonu, DEAŞ’a ve örgütle müttefik olan herkese ‘acı bir darbe’ olduğunu belirtti.



Benin hükümeti, pazar günkü darbe girişimi sonucunda can kayıpları olduğunu doğruladı

Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)
Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)
TT

Benin hükümeti, pazar günkü darbe girişimi sonucunda can kayıpları olduğunu doğruladı

Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)
Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)

Benin hükümeti, dün yapılan acil kabine toplantısının ardından, pazar günü gerçekleşen başarısız darbe girişimi sırasında ülkede çok sayıda kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Yetkililer darbe planlayıcılarından bazılarını tutuklarken, diğerleri hala firarda. Bölge ülkeleri, özellikle askeri açıdan Benin'e destek olmak için harekete geçiyor.

Hükümet Genel Sekreteri Edward Owen-Oro, Kabine toplantısının tutanaklarında, "İsyanı düzenleyen küçük bir grup asker, Cumhurbaşkanı'nı devirmeyi, Cumhuriyet kurumlarının kontrolünü ele geçirmeyi ve mevcut düzene meydan okumayı planlıyordu" ifadelerini kullandı.

Owen-Oro, "Başlangıçta bazı generalleri ve üst düzey ordu subaylarını etkisiz hale getirmeye veya kaçırmaya çalıştılar" diye belirtti.

Hükümete göre pazar sabahı, Cumhurbaşkanı Patrice Talon'un konutu önünde Cumhuriyet Muhafızları ile darbeciler arasında "şiddetli çatışmalar" çıktı ve "her iki tarafta da kayıplar" yaşandı.

frg
Pazartesi günü Cotonou'daki Benin ulusal televizyon istasyonunun merkezinin yakınında bir askeri araç (AFP)

Hükümet ayrıca, darbecilerin bir başka saldırısında "ölümcül şekilde yaralanan" cumhurbaşkanının Genelkurmay Başkanı Orgeneral Bertin Bada'nın eşinin de hayatını kaybettiğini bildirdi.

Benin hükümeti, Nijerya'nın darbe girişimini engellemek amacıyla pazar günü Benin'de hava saldırıları düzenlediğini açıkladı.

Kabine toplantısının ardından, darbecilerin iki Beninli subayı, bir generali ve bir albayı kaçırdığı, ancak dün sabah kaçırılanların serbest bırakıldığı belirtildi.


Trump, Meksika'yı su sınırı anlaşmazlığı nedeniyle yüzde 5 gümrük vergisi artışıyla tehdit etti

Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)
Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)
TT

Trump, Meksika'yı su sınırı anlaşmazlığı nedeniyle yüzde 5 gümrük vergisi artışıyla tehdit etti

Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)
Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, dün Meksika'yı su paylaşım anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, Meksika'ya ilave %5 gümrük vergisi uygulamakla tehdit etti.

Trump, Truth Social'da paylaştığı bir gönderide, "ABD, Meksika'nın 31 Aralık'a kadar 200.000 dönümlük suyu serbest bırakmasını talep ediyor, geri kalanı da kısa süre sonra bırakılacak," ifadelerini kullandı. Trump, "Meksika henüz bir yanıt vermedi, bu da bu çok ihtiyaç duyulan suyu hak eden Amerikalı çiftçilerimize karşı büyük bir haksızlık" diye ekledi.

Trump ayrıca, ticaret politikaları ve gümrük vergilerinden zarar gören önemli bir destek tabanını hedef alan Amerikalı çiftçiler için 12 milyar dolarlık bir yardım paketi açıkladı. Beyaz Saray'da tarım üreticileriyle yaptığı toplantıda, "Amerikalı çiftçileri korumak ve savunmak için hayati adımlar attığını" ifade etti.

Trump, başkanlık seçimlerinde ikinci dönemini güvence altına alan, ancak uyguladığı kapsamlı gümrük vergilerinden ciddi şekilde etkilenen çiftçilere yardım etme konusunda artan bir baskıyla karşı karşıya. Trump'ın ocak ayında iktidara dönmesinden bu yana, birçok Amerikalı çiftçi, Trump'ın ithal tarım ürünlerine uyguladığı gümrük vergilerine yanıt olarak ticaret ortaklarının aldığı misilleme önlemlerinden olumsuz etkilendi.

Trump, toplantı sırasında "Çiftçilerimizi seviyoruz ve bildiğiniz gibi çiftçilerimiz de beni seviyor" dedi. Çiftçilere yönelik 12 milyar dolarlık yardım paketinin, gümrük vergilerinden elde edilen gelirin "nispeten küçük bir kısmından" finanse edileceğini açıkladı.


Trump, X platformuna verilen para cezasına ilişkin: Avrupa çok dikkatli olmalı

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Trump, X platformuna verilen para cezasına ilişkin: Avrupa çok dikkatli olmalı

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Avrupa Birliği'nin X platformuna kestiği para cezasına ilişkin yaptığı açıklamada, 100 milyon doları aşan para cezasının "doğru bir karar" olduğuna inanmadığını söyledi.

Trump, X platformuna verilen cezayı daha sonra ele alacağını belirterek, "Avrupa'nın çok dikkatli olması gerektiğini" vurguladı.

Beyaz Saray'da gazetecilere, "Bunu nasıl yapabildiklerini anlamıyorum" dedi. Reuters'a göre Musk'ın bu konuda kendisinden yardım istemediğini de vurguladı.

Avrupa Birliği dün, Brüksel'in Elon Musk'ın X platformuna 120 milyon avro (140 milyon dolar) para cezası vermesinin ardından Musk'ın bloğa yönelik çevrimiçi saldırısını kınadı.

AB sözcüsü Paola Pinho, "Bu, savunduğumuz ve tamamen çirkin ifadelere izin veren ifade özgürlüğü kapsamına giriyor" dedi.

Musk, para cezası hakkında X hesabından şu yorumu yaptı: "AB lağvedilmeli ve egemenlik ülkelere geri verilmeli ki, hükümetler halklarını daha iyi temsil edebilsin."

Başka bir gönderide şöyle devam etti: "Avrupa'yı seviyorum ama AB denen bürokratik canavarı sevmiyorum."

AB'nin büyük teknoloji şirketlerinin ihlallerini takip etme kararlılığının sınaması olarak görülen yüksek profilli bir soruşturmanın ardından, dünyanın en zengin adamına ait sosyal medya platformu, cuma günü AB'nin dijital düzenlemelerini ihlal ettiği gerekçesiyle para cezasına çarptırıldı.

Trump yönetimi cezayı hemen eleştirdi.

Trump, Musk'a federal iş gücünün azaltılması ve harcamaların kısılması yönündeki çabalara liderlik etme görevini vermişti, ancak daha sonra aralarında anlaşmazlıklar çıktı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, cezayı "tüm Amerikan teknoloji platformlarına ve Amerikan halkına yönelik bir saldırı" olarak nitelendirdi.