Dünyanın dört bir yanından birçok dışişleri bakanı ve üst düzey yetkili, New York’ta geçen salı günü ve dün devam eden üst düzey Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) oturumunda, İsrail ile Hamas arasında Gazze’de insani ateşkes sağlanmasına derhal yanıt verilmesi çağrısında bulundu. Taraflar, büyük bir bölgesel yangını önlemek ve iki devletli çözüme dayalı bir Filistin devleti kurma hedefine ulaşmak için çalışma gerekliliğinin altını çizdi.
30’dan fazla ülkenin dışişleri bakanları ve üst düzey yetkilileri, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in İsrail’e ‘Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun iki devletli çözümü reddetmesinin çatışmayı uzatacağı, dünya barışını tehdit edeceği ve her yerde aşırılık yanlılarını süresiz olarak cesaretlendireceği’ yönündeki uyarılarını yineledi.
Bölgesel yangın
Toplantıya, bu ay konsey başkanlığını üstlenen Fransa’nın yeni Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne başkanlık ederken, bölgesel yangının gerçek olduğu konusunda uyardı. Uluslararası topluma savaş taraflarına çeşitli mesajlar göndermek için birleşme çağrısı yapan Sejourne, “İsrail’e ‘bir Filistin devleti olması gerektiği’ söylenmeli. Batı Şeria’daki yerleşimcilerden de dahil olmak üzere Filistinlilere yönelik şiddet sona ermeli. Filistinlilere de şunu söylemek gerekiyor; İsrail’in barış ve güvenlik içinde yaşama ve teröre karşı meşru müdafaa hakkını kullanma hakkı konusunda hiçbir belirsizlik olamaz” ifadelerini kullandı. Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise “Savaşın İsrail’in güvenliğini sağlamayı amaçladığı iddiası hiçbir şekilde ikna edici değil. Üstelik bu iddiaları ortaya atanlar, Filistin’in güvenliği ve meşru müdafaa hakkından hiç bahsetmiyorlar” dedi.
ABD’nin tavrı
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Sivil Güvenlik, Demokrasi ve İnsan Haklarından Sorumlu Müsteşarı Uzra Zeya, bakanlık düzeyindeki BMGK toplantısında “ABD diplomasisinin ana unsurlarından biri, Filistin devletine ve İsrail ile bölge ülkeleri arasında normalleşmeye ve bütünleşmeye giden yolu izlemektir” dedi. Zeya, “Hedef, Gazze’nin artık terör platformu olarak kullanılmadığı ve Filistinlilerin kendilerine ait bir devlete sahip olduğu bir gelecektir” diyerek, Başkan Joe Biden yönetiminin İsrail’e Filistinli sivilleri korumak için daha fazla çaba göstermesi çağrısını da yineledi.
Rusya Dışişleri Sergey Lavrov ise “ABD diplomasisi, ateşkesle ilgili kararlara karşı veto hakkını kullanmak ile aynı zamanda Gazze’deki düşmanlıkların yoğunluğunun azaltılması çağrısında bulunmak arasında gidip geliyor” açıklamasında bulundu. “Bu, şüphesiz, Filistinlilere yönelik toplu cezalandırmanın devam etmesi için tam yetki anlamına geliyor” diyen Lavrov, “Konseyin harekete geçememesi, bölgede çatışmanın derinleştiği anlamına geliyor. Bu, ABD ve İngiltere’nin Yemen’e yönelik saldırıları ve İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırıları da dahil olmak üzere uluslararası güvenliğe yeni riskler getiriyor” açıklamasında bulundu.
İsrail ve İran
Toplantıda üst düzey yetkililerin defalarca ateşkes çağrılarına rağmen İsrail’in Birleşmiş Milletler temsilcisi Gilad Erdan bu adımı kabul etmedi. “Hamas, İsrail’e yeniden saldırıp onu yok etmeye kararlı” diyen Erdan, “Çatışmaların sona ermesi, militanların yeniden toplanıp silahlanmasına olanak tanıyacaktır” ifadelerini kullandı. Erdan ayrıca BMGK’ya, Lübnan’daki Hizbullah ve Yemen’deki Husiler gibi bölgedeki vekillerini silah ve parayla destekleyen İran’ın temsil ettiği sorunun kökünü ortadan kaldırması çağrısında bulundu. Ayrıca İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın konsey toplantısına katılımını şiddetle eleştirdi.
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ise konuşmasında ülkesinin nükleer programından bahsetmezken, İsrail’i ise tekrar tekrar uyardı. İranlı Bakan, “Gazze ve Batı Şeria’da sivillerin öldürülmesi, Hamas tamamen yok edilene kadar devam edemez. Çünkü o gün asla gelmeyecektir” dedi. Abdullahiyan ayrıca “Gazze’deki soykırımın durdurulması bölgenin güvenliğinin temel anahtarıdır” ifadelerini kullandı.
Soykırımı durdurma
Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki de yaptığı açıklamada, “İsrail, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en acımasız bombalama kampanyasını yürütüyor. Kıtlığa ve sivillerin kitlesel yerlerinden edilmesine yol açıyor” diyerek, İsrail’i sayısız masum insanın hayatına mal olan zulümler gerçekleştirmekle suçladı. İsrail’in Filistinlileri bir halk ve bir arada yaşaması gereken siyasi bir gerçeklik olarak değil, ‘ölüm, yerinden edilme veya baskı yoluyla ortadan kaldırılması gereken demografik bir tehdit’ olarak gördüğünü vurguladı. Aynı şekilde İsrail’in Filistinlilere sunduğu seçenekleri ‘soykırım, etnik temizlik veya apartheid’ ile eşdeğer olarak nitelendirdi.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid el-Hireyci de BMGK’yı İsrail’i uluslararası hukuka saygı göstermeye zorlamak amacıyla sağlam bir pozisyon almaya çağırdı. İsrail’in saldırganlığı sonucu bölgede gerilimin artmasıyla birlikte Gazze’deki zor koşulların daha da kötüleştiği uyarısında bulunan Hireyci, “Suudi Arabistan, Gazze halkına yönelik zorla yerinden edilme tedbirlerini reddediyor” dedi. Bakan Yardımcısı, Filistinlilerin hayatlarına yönelik kabul edilemez bir ihmalin olduğunu söyleyerek, “Orta Doğu barış sürecinin yeniden canlandırılması ve iki devletli çözüme bağlılık yönünde defalarca çağrıda bulunduk” dedi. Velid el-Hireyci ayrıca, bölgesel güvenliği artırmaya veya tehditleri caydırmaya yönelik herhangi bir adımın, Filistin krizinin köklerine değinmenin ve adil ve sürdürülebilir bir çözüme ulaşmanın yerini alamayacağını vurguladı.
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safadi ise “İsrailli bakanların açıkça benimsediği nefret ideolojisi, Filistinlilere yönelik toplu katliamın normalleştirilmesidir” ifadelerini kullandı. Konseyi, bağlayıcı bir kararla bunu durdurmaya çağıran Safadi, İsrail’in savaş suçlarından ve Filistin devletinin kurulmasını engellemekten sorumlu tutulması çağrısı yaparak, “Bölgenin geleceği, Filistinlileri ‘yaşamayı hak etmeyen insansı hayvanlar’ olarak tanımlayan ve Filistin halkına karşı yerleşimci terörünü mümkün kılan İsrailli aşırılıkçıların siyasi hırslarının ve aşırılıkçı gündemlerinin esiri olamaz” dedi.
Çatışmanın özü
Cezayir Dışişleri Bakanı Ahmed Attaf ise “Gazze’de yaşananlar, uluslararası toplumun adil, kalıcı ve nihai bir çözüm yolu olarak etrafında toplandığı iki devletli çözüme yönelik kolektif bağlılığımızı yenileyerek ve etkinleştirerek, çatışmanın özünü ele almanın hızlandırılması zorunluluğunu her zamankinden daha fazla ön plana çıkarıyor” açıklamasında bulundu.
Lübnan Dışişleri Bakanı Abdullah Bouhabib de devam eden savaş ve felaketlerin, Orta Doğu’da barışın anahtarı ve güvenliğin kapısı olan Filistin meselesine çözüm bulunmasının gerekliliğini teyit ettiği uyarısında bulundu. Dünyanın akıllı ve rasyonel insanlarına, Filistin, Lübnan ve Suriye topraklarındaki işgaline son vermesi için İsrail’e baskı yapma çağrısında bulunan Bouhabib, “İsrail’in Gazze’yi enkaza çevirmek ve Hamas’ı ortadan kaldırmak için yaptığı şey, eğer başarıya ulaşırsa, daha fazla radikal örgüt yaratacaktır” dedi.