ABD’den Irak’a: Geri çekilme bedelsiz olmayacak

Şarku’l Avsat, ABD’nin Irak’a gönderdiği mesajın içeriğine ulaştı

Ekim 2019’da Kuzey Suriye’den çekildikten sonra Irak-Suriye sınır kapısındaki ABD araçlarından oluşan bir konvoy (Reuters)
Ekim 2019’da Kuzey Suriye’den çekildikten sonra Irak-Suriye sınır kapısındaki ABD araçlarından oluşan bir konvoy (Reuters)
TT

ABD’den Irak’a: Geri çekilme bedelsiz olmayacak

Ekim 2019’da Kuzey Suriye’den çekildikten sonra Irak-Suriye sınır kapısındaki ABD araçlarından oluşan bir konvoy (Reuters)
Ekim 2019’da Kuzey Suriye’den çekildikten sonra Irak-Suriye sınır kapısındaki ABD araçlarından oluşan bir konvoy (Reuters)

Güvenilir kaynaklar, ABD’li yetkililerin Uluslararası Koalisyon güçlerinin geri çekilmesine ilişkin düzenlemelerle ilgili olarak Irak hükümetine gönderdiği mesajın içeriğini Şarku’l Avsat’a açıkladı.

Mesajda, ‘Irak tarafının üzerine düşen yükümlülüklerin’ yanı sıra ‘geri çekilme yöntemi ve takvimi’ yer alırken, bu geri çekilmenin bedelsiz olmayacağı ve ‘İran’a sadık silahlı gruplara yönelik caydırıcı saldırıları durdurmayacağı’ vurgulandı. Irak Dışişleri Bakanlığı Çarşamba gecesi Washington’dan ‘önemli bir mesaj’ alındığını ve Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani’nin bunu dikkatle inceleyeceğini açıklamıştı.

Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Washington ikili ilişkilerde yeni bir aşamaya geçmekte bir sakınca görmüyor. Ancak güçlerin geri çekilmesi (herhangi bir şekilde), İran yanlısı silahlı grupların eylemleri bölgenin güvenlik ve istikrarını istikrarsızlaştırmaya katkıda bulunduğu sürece, bu eylemlere yönelik caydırıcı saldırıları durdurmayacaktır” ifadelerini kullandılar.

Kaynakların bildirdiğine göre Sudani, ‘gruplara karşı ABD saldırılarının durmayacağı’ vurgusu da dahil olmak üzere ABD mesajının ‘önemli yönlerini’ Koordinasyon Çerçevesi koalisyonundaki liderlerle paylaştı. Mesajda, ‘geri çekilmeyi düzenlemek için beklenen teknik müzakerelerin kolay ve hızlı olmayacağı ve bununla ilgili tüm dosyaların halledildiğinden emin olmak için gerektiği kadar zaman alacağı’ belirtildi.

Kaynaklara göre ‘Washington, mesajda Bağdat’ı, iki ülkeyi birbirine bağlayan mali ve ekonomik yükümlülükler de dahil olmak üzere, çekilmenin sonuçlarını anlayıp idrak etmeye çağırdı.’

‘Irak’ın kaynaklarını şeffaf bir şekilde yönetmesine yardımcı olmak’ adına hazırlanan 1483 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi Kararı uyarınca Irak, 2003 yılından bu yana petrol gelirlerini ABD Hazinesi tarafından kontrol edilen bir banka hesabına yatırıyor.

ABD’nin mesajının Bağdat’taki devlet dairelerine ulaştığı andan itibaren, siyasi güçler ‘bu ani adımla’ başa çıkmanın uygun yolunu bulmak için yoğun bir diyaloğa girdiler. Üç güvenilir kaynak ‘Koordinasyon Çerçevesi içindeki nüfuzlu bir Şii partinin, şu anda ABD’lilere karşı sahada gerilimi tırmandırmaya katılan grupları biraz geri adım atmaya ikna etmeye çalıştığını’ söyledi.



Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında
Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında
TT

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında
Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması büyüyor: Çin'e ait gemi İsveç'in de radarında

Baltık Denizi'nde Finlandiya, Almanya, İsveç ve Litvanya arasında bağlantı kuran denizaltı telekomünikasyon kablolarının kopmasıyla sabotaj şüpheleri artıyor. 

Olayla ilgili inceleme başlatan İsveç polisi, kabloların kopmasından sorumlu olabileceği gerekçesiyle Çin'e ait bir kargo gemisine odaklanıldığını bildirdi. 

İsveçli su altı arama ekipleri, hasar gören iki denizaltı fiber optik kablodan biri olan "C-Lion 1" hattının bulunduğu bölgede dalış gerçekleştirdi. Bu kablo, Finlandiya ve Almanya arasında uzanıyor. İsveç ve Litvanya arasındaki kablo hattı da hasar gördü.

İsveç Ulusal Operasyon Teşkilatı'ndan Per Engström, Çin'e ait kargo gemisiyle ilgili detayların inceleme kapsamında gözden geçirildiğini belirtti. 

Sahil güvenlik ekiplerinin olay bölgesinde "gözetimi artırdığını" söyleyen Engström, hatlarda yaşanan kopmanın sebebini açıklığa kavuşturmaya çalıştıklarını ifade etti. 

Danimarka Savunma Komutanlığı'ndan dün yapılan açıklamada da Çin merkezli Ningbo Yipeng şirketine ait Yi Peng 3 adlı geminin yakın takibe alındığı bildirilmişti. Salıyı çarşambaya bağlayan gece Danimarka ve İsveç arasındaki Kattegat Boğazı'nda demirleyen geminin, pazarı pazartesiye bağlayan gece "C-Lion 1" kablo hattının yakınlarında görüldüğü aktarılmıştı. 

Gemi hareketlerini takip eden Vesselfinder'ın verilerine göre, Yi Peng 3 en son 15 Kasım'da Rusya'nın Leningrad Oblastı'ndaki Ust-Luga limanına uğradı. Guardian'ın aktardığına göre, Yi Peng 3'ü limandan çıkarmak için gemiye binen Rus kılavuz kaptan Aleksandr Steçentsev, gemide olağandışı bir durum olmadığını söyledi.

Ust-Luga liman idaresinde çalışan Steçentsev, gemiyi yaklaşık 18 kilometre açıktaki bir şamandıraya götürdüğünü belirtti. Kılavuz kaptan, mürettebatı Çin vatandaşlarından oluşan gemiden aynı gün öğleden sonra indiğini ifade etti. 

ABD'nin Ukrayna'ya Rus topraklarına uzun menzilli füzelerle saldırma izni vermesinin ardından yaşanan olay, Avrupa'da sabotaj paniği yarattı. 

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, "Kimse bu kabloların kazara koptuğuna inanmıyor" demişti. Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen de durumun "sabotaj olduğu ortaya çıkarsa şaşırmayacağını" söylemişti.

Öte yandan Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, "Hiçbir sebep yokken her şey için Rusya'yı suçlamaya devam etmek oldukça saçma" diyerek iddialara tepki gösterdi. Peskov, Rusya'nın olayla alakası olmadığını savunurken, Baltık Denizi'nde sabotaj faaliyeti yürüten tarafın Ukrayna olduğunu iddia etti.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Jian, ülke bayrağını taşıyan gemilerin sıkı kanunlarla denetlendiğini ve yasalara uygun şekilde hareket ettiğini savundu.

Independent Türkçe, Guardian, AFP