ABD, 15 yılın ardından Birleşik Krallık'a nükleer silah konuşlandırıyor

Washington yönetiminin yeni Ukrayna planı da ortaya çıktı

ABD'nin Britanya'ya tekrar nükleer silah konuşlandırmayı planladığına dair haberler üzerine geçen yıl Lakenheath önünde protesto düzenlenmişti (Nükleer Silahsızlanma Kampanyası)
ABD'nin Britanya'ya tekrar nükleer silah konuşlandırmayı planladığına dair haberler üzerine geçen yıl Lakenheath önünde protesto düzenlenmişti (Nükleer Silahsızlanma Kampanyası)
TT

ABD, 15 yılın ardından Birleşik Krallık'a nükleer silah konuşlandırıyor

ABD'nin Britanya'ya tekrar nükleer silah konuşlandırmayı planladığına dair haberler üzerine geçen yıl Lakenheath önünde protesto düzenlenmişti (Nükleer Silahsızlanma Kampanyası)
ABD'nin Britanya'ya tekrar nükleer silah konuşlandırmayı planladığına dair haberler üzerine geçen yıl Lakenheath önünde protesto düzenlenmişti (Nükleer Silahsızlanma Kampanyası)

ABD'nin Rusya tehdidine karşı 15 yıl aradan sonra Birleşik Krallık'a (BK) nükleer silah konuşlandıracağı bildirildi. 

BK'nin önde gelen gazetelerinden Telegraph'ın incelediği Pentagon belgelerine göre, nükleer başlıkların Suffolk bölgesinde yer alan Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait Lakenheath askeri üssüne inşa edilecek yeni tesise yerleştirilmesi planlanıyor.

Haberde, ABD'nin söz konusu tesise II. Dünya Savaşı'nda Hiroşima'ya atılan atom bombasının üç katı gücünde nükleer savaş başlıkları yerleştirmeyi hedeflediği aktarıldı. 

Washington, Soğuk Savaş sonrası dönemde Moskova'dan gelecek tehditlerin sonlandığına karar vererek Haziran 2008'de BK'deki nükleer silahlarını çekmişti. Lakenheath askeri üssü, ABD Hava Kuvvetleri tarafından kullanılıyor. 

Belgelere göre Lakenheath'e B61-12 tipi nükleer bombalar yerleştirilmesi planlanıyor. Söz konusu tesisin inşasının haziranda başlayacağı belirtiliyor. Tanesi 50 kilotona kadar enerji üretebilen B61-12 bombaları, 1945'te ABD'nin Hiroşima'ya attığı atom bombasından üç kat daha kuvvetli. Nükleer bombalar, üsteki F-35 savaş jetleriyle taşınabilir.

Pentagon'un ağustosta basına sızdırılan bütçe belgelerinde, Lakenheath'de yeni tesis kurulmasına ilişkin planlar yer almıştı. "Güvenli tesis" diye nitelenen yeni binanın inşası için 50 milyon dolar ayrıldığı bildirilmişti. Daha sonra üste yeni hidrolik rampalar ve güvenlik sistemleri kurulacağı ifade edilmişti. 

Rusya, tesislerde nükleer silah konuşlandırılması durumunda bunun tansiyonu artıracağı uyarısında bulunmuş ve gerekli karşı önlemlerin alınacağını duyurmuştu.

Pentagon sözcüsü, Telegraph'a açıklamasında politikaları gereği nükleer silahlarla ilişkili iddiaları ne doğrulayabileceğini ne de reddedebileceğini söyledi. 

ABD'den yeni Ukrayna planı

Öte yandan kimliğinin paylaşılmasını istemeyen ABD'li yetkililer, ülkenin tanınmış gazetelerinden Washington Post'a, Joe Biden hükümetinin Ukrayna'yı desteklemek için uzun vadeli bir plan üzerinde çalıştığını fakat Kiev'in kaybettiği toprakların 2024'te geri alınmasının hedefler içinde olmadığını belirtti.

Yetkililer, yeni planda Rusya'nın saldırılarını savuşturması için Ukrayna'nın ordusunun güçlendirilmesinin hedeflendiğini söyledi. Buna ek olarak Ukrayna ekonomisinin savaşın olumsuz etkilerine karşı dayanıklı hale getirilmesi de planlanıyor. 

Kaynaklar, Washington yönetiminin Ukrayna'nın haziranda başlattığı karşı saldırıda beklenen başarıya ulaşamamasından ders çıkardığını da sözlerine ekledi.

"Ateşkes istiyoruz"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 24 Şubat 2022'de başlattığı savaşta, cephede çarpışan askerlerin eşleri ve anneleri de artık çatışmaların sonlanmasını istiyor. 

Telegram'da açtıkları Put Domoi (Eve Dönüş) adlı hesap üzerinden savaşın bitmesi çağrısında bulunan kadınlar, artık yakınlarının cepheden dönmesini talep ediyor. 30 bin takipçiye sahip kanalın yöneticilerinden olan ve kimliğinin paylaşılmasını istemeyen bir kişi, İspanya'nın önde gelen gazetelerinden El Pais'e "Hissettiğim dehşeti başka hiçbir kadının yaşamasını istemem" dedi. 

Eşinin, kardeşinin ve bazı arkadaşlarının cephede savaştığını belirten kadın, "Ateşkes istiyoruz ama bunu başarmak için ne kadar güçlüyüz emin değilim" dedi. 

Independent Türkçe, Telegraph, RT, Washington Post, El Pais



Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yaptı

TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yaptı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yaptı

ABD ile Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri arasında, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in daveti üzerine düzenlenen Beşinci KİK-ABD Zirvesi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Suudi Arabistan ziyareti kapsamında bugün Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da başladı.

Zirvede başta ekonomi, ticaret ve yatırım olmak üzere bölgesel güvenlik ve siyasi durumla ilgili çeşitli dosyalar ele alınıyor.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, bu zirvenin ABD ile iş birliğinin bir uzantısı olduğunu ve ABD ile Körfez ilişkilerinin stratejik bir ortaklık teşkil ettiğini vurguladı. Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yapan Muhammed bin Selman, 2024 yılında KİK ülkeleri ile ABD arasındaki ticaret hacminin yaklaşık 120 milyar dolara ulaştığını belirtti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, “Bu zirve bizi ABD'ye bağlayan stratejik ilişkinin bir uzantısıdır. Ülkelerimizin ve halklarımızın arzularını karşılamak üzere ilişkilerimizi güçlendirmek ve geliştirmek için birlikte çalışma isteğimizi yansıtmaktadır” ifadelerini kullandı.

7u8
Körfez liderleri ve temsilcilerinin Riyad'daki KİK-ABD Zirvesi sırasında ABD Başkanı Donald Trump'la çektirdikleri toplu fotoğraf (Reuters)

Bölgedeki zorlukların büyüklüğünden bahseden Muhammed bin Selman, “Bölgemizin yaşadığı zorlukların büyüklüğünün farkındayız… Gazze Şeridi'ndeki savaşı durdurmak için kalıcı bir çözüm bulunmalı” dedi.

Muhammed bin Selman, Filistin sorununa Arap Barış Girişimi ve uluslararası kararlar doğrultusunda bir çözüm bulunması gerektiğini söyledi.

Veliaht Prens bölgedeki zorluklara da değinerek, bölgedeki zorlukların büyüklüğünün farkında olduğunu vurguladı. “Yemen'de kapsamlı bir siyasi çözüme ulaşılması için Yemenli taraflar arasında diyaloğu teşvik ediyoruz” diyen Muhammed bin Selman, Suriye'nin toprak bütünlüğünün önemini vurgulayarak ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'ye uygulanan yaptırımları kaldırma kararını övdü.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, bölgenin istikrarı için ABD ile iş birliği ve koordinasyonu sürdürmek istediklerini söyledi.

Hindistan ile Pakistan arasındaki ateşkesi de memnuniyetle karşıladığını ifade eden Muhammed bin Selman, “Bunun gerilimin kontrol altına alınmasına ve sükûnetin sağlanmasına katkıda bulunacağını umuyoruz” dedi.

Ukrayna konusunda ise “Ukrayna krizinin çözümüne yardımcı olmak için çabalarımızı sürdürmeye hazırız” şeklinde konuştu.

KİK ülkeleri ABD ile yakın ticaret ve yatırım bağlarına sahip; aralarındaki ticaret hacminin 2025 yılında 180 milyar doları aşması öngörülüyor.

Kral Abdulaziz Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen zirvede, bölgedeki ve dünyadaki ekonomik durumun yanı sıra İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı, ateşkes ve yardım girişi ele alınacak. Gazze Şeridi’ne yardım girişi için yeni bir mekanizma önerilecek. Ayrıca ABD'nin İran'la yürüttüğü nükleer müzakereler ve iki taraf arasında yaşananların ayrıntıları ile bölgeye barış getirmenin yolları da ele alınacak.

Diğer yandan ABD Başkanı Donald Trump, KİK-ABD Zirvesi sırasında yaptığı açıklamada, Körfez ülkelerinin gelişmiş ve müreffeh ülkelerin başında geldiğini ve dünyanın Körfez ülkelerindeki fırsatları takip ettiğini söyledi.

İran konusuna da değinen Trump, İran'ın bölgedeki vekalet savaşlarını durdurması gerektiğini belirterek, Tahran’ın nükleer silah elde edemeyeceğini, İran'la bir anlaşma yapmak istediğini, ancak İran'ın terörü desteklemeyi bırakması gerektiğini vurguladı.

gthyjuık
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın ev sahipliğinde ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya geldi. (AFP)

Suriye konusunda ise Trump, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile yaptığı istişarelerin ardından Suriye'ye yönelik tüm yaptırımların kaldırılması talimatını vereceğini bildirdi ve ülkesinin yeni Suriye hükümetiyle tüm ilişkileri normalleştirmek için çalışacağını kaydetti. Trump, “Suriye ile ilişkileri normalleştirmek Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile Riyad'da yaptığımız görüşmeyle başladı” dedi.

dfrgthy
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın ev sahipliğinde ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya geldi. (AFP)

Trump Lübnan'la ilgili olarak, Lübnan'ın yeni cumhurbaşkanı ve başbakanla birlikte bir fırsata sahip olduğunu ve Lübnan'da Hizbullah'tan arınmış bir gelecek için gerçek bir şans olduğunu belirtti.

Mevcut zirve, özellikle İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı, İran-ABD müzakereleri, ‘İran ekseni’ olarak adlandırılan yapının gerilemesi ve ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu yönetimi arasındaki perde arkası gerilimler gibi bölgedeki önemli değişikliklerin arka planında gerçekleşiyor.

KİK ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklık, çeşitli siyasi, ekonomik, ticari ve yatırım alanlarında iş birliğinin geliştirilmesine katkıda bulunan güçlü ilişkilere ve ortak çıkarlara dayanıyor. Siyasi, askeri, ekonomik ve diğer yönler de dahil olmak üzere uzmanlık alanlarındaki uygulamaları takip etmek üzere ortak çalışma grupları için örgütsel bir çerçeve oluşturulmuş ve söz konusu ortaklık bu yönlerin ötesine geçerek kültür ve eğitim alanlarını da kapsamıştır.

Suudi Arabistan daha önce dört zirveye ev sahipliği yaptı. Zirvelerin ilki Mayıs 2015'te Camp David'de gerçekleşti. İkincisi Nisan 2016'da, üçüncüsü ise Trump'ın ilk döneminde katılımıyla Mayıs 2017'de Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da gerçekleştirildi. Dördüncüsü ise Temmuz 2022'de Mısır, Ürdün ve Irak'ın da aralarında bulunduğu Arap ülkelerinin katılımıyla gerçekleşti.