İranlı milisler Deyr-i Zor’da yeniden konuşlanıyor

Suriye’deki İranlı milisler (SOHR-Arşiv)
Suriye’deki İranlı milisler (SOHR-Arşiv)
TT

İranlı milisler Deyr-i Zor’da yeniden konuşlanıyor

Suriye’deki İranlı milisler (SOHR-Arşiv)
Suriye’deki İranlı milisler (SOHR-Arşiv)

ABD’nin Suriye’nin doğusunda İran Devrim Muhafızları’na ait mevzilere saldırmasından iki gün sonra, Deyr-i Zor’un doğusundaki İranlı milislere ağır silahlar ve silahlı insansız hava araçları (SİHA) sevkiyatının gelmesiyle bölge rutin ritmine kavuştu.

Şarku’l Avsat’ın DeirEzzor24 sitesinden aktardığı habere göre, Deyr-i Zor’un doğu kırsalındaki Subikhan kasabasında, Afgan Fatimiyyun Tugayı milislerine yönelik askeri ve lojistik takviyeler yapıldı.

Site muhabirlerinden biri, beş Toyota kamyonetin, Subikhan’da Fırat Nehri kıyısındaki su filtreleme istasyonuna ulaştığını, araçların kısa menzilli Katyuşa ve Grad füzelerinin yanı sıra sabit kanatlı SİHA’larla dolu olduğunu bildirdi.

Habere göre, sevkiyata Lübnan Hizbullah milisleri ve İran Devrim Muhafızları da eşlik etti.

Sevkiyatta çeşitli füzeler, SİHA’lar ve diğer ekipmanlar yer aldı.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise, İranlı milislerin tüm askeri araçlarını Deyr-i Zor’un Ayyaş bölgesinden Talai kampına naklettiğini bildirdi.

Ayrıca, ABD’nin son saldırısından önce, silah ve mühimmatın nakledildiği depoları, şehrin mahallelerinde yabancı unsurların yoğunlaştığı bir ortamda, Cuma gece yarısı başka yerlere transfer ettiğini de ifade etti.

SOHR, İranlı milislerin ABD’nin hedef aldığı binaların molozlarını kaldırdığını ve Deyr-i Zor’un doğu kırsalındaki Ebu Kemal kentinde milislerin yoğun bir güvenlik konuşlandırmasına tanık olunduğunu belirtti.

İranlı milislerin bazı liderlerini Deyr-i Zor’un El Masaken mahallesine, bir kısmını da Suriye-Irak sınırına yakın yerlerden Palmira şehrine nakletmek için çalıştığını da ekledi.

SOHR, İran yanlısı milislerin, özellikle de Ebu Kemal’deki 17. Tümen üyelerinin, Deyr-i Zor’daki bölgelerine ABD tarafından hava saldırısı düzenleneceğine dair korku nedeniyle düne kadar hala kafa karışıklığı ve tetikte olduklarını belirtti.

Milisler, El Mayadin ve Ebu Kemal’deki nüfuz alanları içinde yer alan silah ve mühimmat depolarının yerlerini de değiştirdi.

ABD’nin saldırılarının ardından, dün Ebu Kemal kentinde rejim kontrol noktasının üyeleri, buradan geçen sivilleri kontrol edip aradı.

SOHR, 3 Şubat gece yarısı, ABD’ye ait savaş uçaklarının Deyr-i Zor şehrinden Suriye-Irak sınırına kadar El Mayadin üzerinden geçerek, yaklaşık 130 kilometre uzunluğundaki bölgelere hava saldırıları gerçekleştirdiğini açıklamıştı.



Japonya'daki çocuk nüfusu, 44 yıldır düşüyor

Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)
Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)
TT

Japonya'daki çocuk nüfusu, 44 yıldır düşüyor

Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)
Her yıl Tokyo'da düzenlenen geleneksel Nakizumo festivalinde bebeklerin ağlamasının onlara sağlık getireceğine inanılıyor (AFP)

Ciddi bir nüfus krizinin yaşandığı Japonya'da sorunun daha da kötüleştiğini bildiren bir veri daha açıklandı. 

İçişleri ve Haberleşme Bakanlığı, ülkedeki çocuk nüfusunun bu sene de düştüğünü bildirdi. 

14 yaş ve altındaki çocuklar 1 Nisan 2025'te 13,66 milyon olarak ölçüldü. Geçen sene bu rakam, 350 bin daha fazlaydı.

Dün kamuoyuna duyurulan veriler, bu trendin 44 yıldır kesintisiz sürdüğünü ortaya koyuyor.

Japonya'da toplam nüfusun yalnızca yüzde 11,1'ini çocuklar oluşturuyor. ABD'de bu oran yüzde 21,7, Çin'deyse 17,1. 

5 Mayıs'taki Çocuk Bayramı öncesinde yapılan bu açıklama, düşen doğum oranları ve hızla yaşlanan nüfusa dair endişeyi büyüttü. 

Nüfusun istikrarlı bir şekilde devamı için kadınların doğum ortalamasının 2,1 olması gerekiyor. Ancak Japonya'da bu rakam son yıllarda 1,3 civarında dolaşıyor. 

Bu da ölüm sayılarının doğumları geçmesiyle birlikte ülke nüfusunun azalmasına neden oluyor. Örneğin 2014'te 1,62 milyon kişinin öldüğü ülkedeki doğumlar, bu rakamın yarısından da azdı. 

Nüfusun yüzde 20'sinden fazlası da 65 yaşının üstünde. 

fdgh
"Nakizumo" ya da "ağlayan sumo bebek yarışması" diye bilinen geleneksel festivalde ringe çıkan bebekler arasında ilk ağlayan kazanıyor (Reuters)

Düşen nüfus; işgücü, ekonomi, toplumsal yapı ve sosyal yardım sistemindeki sorunların büyümesi anlamına geliyor.

Ülkedeki evlilik teşvik edilse de önceki seneye göre artış 10 binde kaldı. Boşanma rakamlarında da artış var. 

Uzmanlar nüfus düşüşünün en az 20-30 yıl daha sürmesini bekliyor. 2024'te 123,4 milyon olan Japonya nüfusunun 2065'te 88 milyona gerileyeceği tahmin ediliyor. 

Doğum oranlarının artırılması amacıyla 4 gün çalışma düzenine geçmek, evlilik ve çocuk teşviki, çocuk bakımevlerini artırmak gibi tedbirler alınıyor. Ancak hayat pahalılığı, düşük maaşlar, iş koşullarının zorluğu ve ülkenin yaşam alanlarının dar olması gibi sorunlar bu teşvikleri gölgeliyor. 

Bölgedeki Çin, Hong Kong, Tayvan, Güney Kore gibi ülkeler de benzer bir şekilde nüfus sorunuyla boğuşuyor. 

İspanya ve İtalya gibi Avrupa ülkelerinde de aynı sıkıntı yaşansa da göç yoluyla çözüm bulunabilliyor.

Independent Türkçe, CNN, Reuters