Hamas’ın ‘köpek planı’ İsrail’in özel köpek birimini nasıl başarısızlığa uğrattı?

İsrail ile Hamas arasındaki ‘köpek savaşı’ alevleniyor

İsrail, Gazze’deki savaşında büyük ölçüde köpeklere güveniyor (AFP)
İsrail, Gazze’deki savaşında büyük ölçüde köpeklere güveniyor (AFP)
TT

Hamas’ın ‘köpek planı’ İsrail’in özel köpek birimini nasıl başarısızlığa uğrattı?

İsrail, Gazze’deki savaşında büyük ölçüde köpeklere güveniyor (AFP)
İsrail, Gazze’deki savaşında büyük ölçüde köpeklere güveniyor (AFP)

İsrail ordusu, Gazze’deki savaşında, patlayıcılar ve Hamas üyelerinin yerini tespit etmek ve aynı zamanda Filistinli sivilleri sindirmek için büyük ölçüde köpeklere güveniyor.

Ancak Hamas yakın zamanda, iki taraf arasında gizlice gerçekleşen ‘gölge savaşının’ bir parçası olarak, İsrail polis köpeklerine benzer bir silahla karşı koymayı başardı.

Şarku’l Avsat’ın Yedioth Ahronoth gazetesinden aktardığı habere göre Hamas hareketi, ordunun polis köpeklerinin patlayıcıları ve Filistinli unsurları tespit etme görevleri sırasında, sokaklara ‘oldukça büyük köpekler’ bırakarak dikkat dağıtmaya ve korkutmaya çalışıyor.

İsrail askerlerinin, eğitimli köpekleri kullanan ‘Oketz’ birliğinden askerler araştırma için gittikleri ev ve bahçelerde, ‘polis köpeklerini korkutmak için’ halatlarla ve uzun zincirlerle bağlanmış köpekler buldu, bu da araştırma görevinin yürütülmesini zorlaştırdı.

İsrail ordusu köpeklerini, diğer hayvanlar tarafından dikkatinin dağıtılmaması, gürültü ve silah seslerinden etkilenmemesi için eğitiyor.

Ancak bazı durumlarda, birimdeki köpekler bu konuda başarısız olabiliyor.

Habere göre, İsrail askerleri, Hamas’ın ‘bu karşı silahıyla’ ilgili özel brifingler aldı.

İsrail ordusunun polis köpeği birimi çatışmanın çok önemli bir unsuru.

Bu birime İbranice ‘ısırık’ anlamına gelen Oketz adı veriliyor.

Dünyanın en iyi eğitimli köpek birimlerinden biri olarak kabul edilen Oketz’de, terörle mücadele ve arama kurtarma gibi görevler için özel olarak eğitilmiş köpekler yer alıyor.

edvfe
İsrail ordusunun polis köpeği birimi çatışmalarda önemli bir unsur (Reuters)

İsrail’i vuran bir saldırı dalgasının ardından 1974 yılında Sirkin üssünde kurulan Oketz birimi, yalnızca 11 köpekle işe başladı.

Daha sonra Almanya, Hollanda ve Belçika’dan ithal edilen ve genellikle Alman Çoban ve Doberman ırklarından yüzlerce köpeği kapsayacak şekilde genişledi.

Birimin çalışmaları, Lübnan’ın güneyindeki bir operasyonun ardından 1988’de resmi olarak duyurulmadan önce, 70’li ve 80’li yıllarda gizlice başladı.

Köpekleri eğitmek üzere yetiştirilmiş eğitimli askerler tarafından denetlenen birimde, 17 ay sürebilecek eğitimin yapılabilmesi için birime alınacak köpeklerin 6 aylıktan büyük olmaması gerekiyor.

İsrail ordusu, birliğe katılmanın gönüllülük esasına dayalı olduğunu ve bu nedenle askerlerin katılmadan önce zorlu bir test ve eleme sürecinden geçtiğini belirtiyor.

Her köpek, belirli bir uzmanlık alanında (saldırı, arama kurtarma, silahların yerinin belirlenmesi, patlayıcıların tespiti vb.) eğitim alıyor.

Yedioth Ahronoth gazetesinde yer alan haberde şu ifadelere yer verildi;

“Köpek ile eğitmeni arasındaki ilişki çok kişiseldir. Birlikte çok zaman geçirirler. Askeri operasyonlar sırasında köpeklerle askerler arasındaki bağ çok önemlidir ve birimin özelliklerinin ayrılmaz bir parçasını oluşturur.”

Bu birim Lübnan, Gazze ve Batı Şeria’daki çeşitli operasyonlara katıldı ve bu operasyonlarda 150’den fazla köpeği kaybetti.

İsrail medyasına göre köpekler henüz yavruyken her biri 10 ile 15 bin dolar arasında değişen fiyatlarla satın alınıyor.

df df vd
İsrail askerleri Okitz birimine ait bir köpeği tutuyor (Reuters)

İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari aralık ayında yaptığı bir açıklamada, Oketz biriminden köpeklerin, Gazze tünellerindeki Hamas üyelerini ve patlayıcıları tespit etme operasyonlarına katıldığını söyledi.

Hagari, tuzakların kurulabileceği tüneller ve diğer alanlara ilk olarak bu köpeklerin girdiğini belirterek “Bu köpekler harika bir iş çıkarıyor” dedi.

Ancak Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre İsrail Savunma Bakanlığı, ‘Hamas’ın dikkatleri dağıtma planı karşısında’ Oketz biriminden köpeklerin görevlerini yerine getirememesi üzerine, Gazze savaşında kullanmak üzere Avrupa’dan eğitilmiş köpekler satın almak üzere harekete geçti.

İsrail Savunma Bakanlığı Satın Alma Direktörü, Hollanda ve Almanya’dan çoğunluğu Malinois cinsi eğitimli köpeklerin temin edilmesine yönelik süreci başlattı. 

Yeni köpeklerin önümüzdeki aylarda gelmesi bekleniyor.

İsrail ordusu ayrıca, diğer ülkelerden de patlayıcı tespit ve kurtarma köpekleri tedarikçileri arıyor.

Bir veteriner ve baş eğitmenden oluşan İsrail heyeti, şu anda bu birim adına en iyi köpekleri seçmek için Avrupa’ya gitti.

Gazze savaşında, şu ana kadar Oketz birimine ait 17 köpek öldürüldü.

Bu birimden eğitimli köpekler, Gazze Şeridi’nde patlayıcıların olduğu en az 160 alan buldu ve onlarca Hamas üyesinin yakalanmasına yardımcı oldu.

İsrail ordusu, kasım ayında sosyal medyada yaptığı açıklamada, Hamas’a ait patlayıcı tuzakları ve silah depolarının tespit edilmesine yardımcı olan dört köpeğin öldürüldüğü bilgisini verdi.

New York Times gazetesinde yer alan bir haberde  Oketz biriminin yakın zamanda Filistinlileri korkutmak için uygunsuz kullanıldığını gösteren haberlerin ardından, birimin çok fazla tartışmaya yol açtığına dikkat çekildi.

Gazze’deki  habere göre Kemal Advan Hastanesi Çocuk Hastalıkları Bölümü Başkanı Husam Ebu Safiyye aralık sonunda düzenlediği basın toplantısında, İsrail ordusunun, hastanedeki sağlık personeli ve sivillerin üzerine köpekleri saldığını bildirdi.

Ebu Safiyye, aynı zamanda bu olayla ilgili uluslararası bir soruşturma yapılması çağrısında da bulundu.

rftbrtgf
Oketz birimi son zamanlarda pek çok tartışmaya yol açtı (Reuters)

Gazze’de savaşın başlamasından bir ay önce, Eylül ayında Haaretz gazetesinde yer alan bir haberde, İsrailli askerlerin Batı Şeria’da Filistinlilere ait bir evde arama yaparken, ev sakinlerini bu köpekleri kullanarak korkuttuğu vurgulandı.

Times of Israel’in haberinde ise İsrail’in savaşın başlamasından bu yana, en az bir papağan ve üç atın yanı sıra çok sayıda köpek ve kediyi Gazze’den Tel Aviv’e getirdiği ifade edildi.

Haberde, bu davranışın ‘uluslararası hukuk ve Cenevre Sözleşmesi tarafından yasaklanan organize yağma veya soygun eylemi’ olarak görüldüğünün altı çizildi.

İsrail Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırım suçlamasıyla karşı karşıyayken İsrail karşıtı bazı aktivistler, Gazze’deki İsrail kuvvetlerinin ‘ahlak ve prensip eksikliği’ konusunda, evcil ve diğer hayvanların İsrail’e getirilmesi konusuna tamamlayıcı delil olarak bakıyor.

Suriye asıllı İngiliz gazeteci Richard Medhurst konuya ilişkin şu yorumu yaptı;

“İsrail askerleri yağma yapıyor. İnsanların evcil hayvanlarını, mücevherlerini çalıyor. Bunu yaparken kendi çektikleri videolarını bile yayınlıyorlar.”

Londra merkezli, Filistin yanlısı haber ajansı Middle East Monitor’ün Facebook hesabından geçtiğimiz ay yayınlanan bir videoda ise Gazze’nin kuzeyindeki İsrail askerlerinin, Filistinlilerin deve ve eşeklerini çaldığı görülüyor.

Kudüs İbrani Üniversitesi uluslararası hukuk uzmanı olan Tal Mimran’a göre uluslararası hukukun özellikle hayvanlar konusunu ele alan nispeten az hükmü var. 

Mimran konu hakkında, “Hayvanları kurtarmak için götürmek muhtemelen yasayı ihlal etmeyecektir, ancak hayvanı kaçıran kişinin malı haline getirilmesi durumunda yasayı ihlal edebilir” şeklinde değerlendirmede bulundu.

Hukuk uzmanı ayrıca, “Cenevre Sözleşmesi yağmayı yasaklıyor ama tanımlamıyor. Bir hayvanı almanın yağma teşkil edip etmediği birçok faktöre bağlı olacaktır. Hayvan başkasının mülkünden mi, yoksa sokaktan mı alındı? Onu alan kişinin eline mi geçti, yoksa kurtarılması için yetkililere mi teslim edildi? Dolayısıyla İsrail bu konuyla ilgili suçlamalardan rahatlıkla kurtulabilir” şeklinde konuştu.



Antik Maya kentinin ilk hükümdarının mezarı keşfedildi

Hükümdarın mezarı, antik Maya kenti Caracol'da bir zamanlar tapınak olan Caana Piramidi'nin yanında bulundu (Caracol Arkeoloji Projesi/Houston Üniversitesi)
Hükümdarın mezarı, antik Maya kenti Caracol'da bir zamanlar tapınak olan Caana Piramidi'nin yanında bulundu (Caracol Arkeoloji Projesi/Houston Üniversitesi)
TT

Antik Maya kentinin ilk hükümdarının mezarı keşfedildi

Hükümdarın mezarı, antik Maya kenti Caracol'da bir zamanlar tapınak olan Caana Piramidi'nin yanında bulundu (Caracol Arkeoloji Projesi/Houston Üniversitesi)
Hükümdarın mezarı, antik Maya kenti Caracol'da bir zamanlar tapınak olan Caana Piramidi'nin yanında bulundu (Caracol Arkeoloji Projesi/Houston Üniversitesi)

Kritik öneme sahip Maya kenti Caracol'un ilk hükümdarı olduğu düşünülen birine ait mezar keşfedildi. Mezarda bulunan eserler dönemin büyük kentleri arasındaki ilişkiye ışık tutuyor.

Maya dünyasının en büyük ve en önemli şehirlerinden Caracol'un nüfusunun zirve döneminde 100 bine ulaştığı tahmin ediliyor. Ancak diğer pek çok Maya şehrinde olduğu gibi, bilinmeyen nedenlerle MS 900 civarında çöküşe geçti.

Kalıntıları Belize'de yer alan antik kentin harabelerindeki kazılar en az 40 yıldır sürüyor. Fakat bugüne kadar yapılan çalışmalarda hiçbir kraliyet üyesine ait mezara rastlanmamıştı. 

Kazılara liderlik eden Houston Üniversitesi arkeologları Diane ve Arlen Chase, etkileyici bir keşifle bu durumu değiştirdi. 

İlk kez Caracol'da bir kraliyet mezarı ortaya çıkaran ekip, bunun kentin bilinen ilk hükümdarına ait olduğunu düşünüyor.

Houston Üniversitesi'nden yapılan açıklamaya göre Te K'ab Chaak adlı kralın mezarı yaklaşık MS 350'ye tarihlendi. Araştırmacılar tahta 331'de çıkan Te K'ab Chaak'ın hanedanının en az 460 yıl varlığını sürdürdüğünü söylüyor.

Field Museum'dan arkeolog Gary Feinman, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Çok erken bir döneme ait hükümdar buldular, ki bu çok önemli ve bir hanedanın kurucusu olduğu iddia ediliyor" diyerek ekliyor: 

Bu büyük bir bulgu.

Araştırmacılar mezarda bulunan kalıntılara dayanarak Te K'ab Chaak'ın 1,7 metre boyunda ve öldüğünde dişi olmayan yaşlı bir adam olduğunu tespit etti.

Chase çifti kalıntılarla birlikte gömülen seramik kapların tarzından mezarın son derece eski olduğu sonucuna vardı. Kırmızı zincifre mineraliyse, çok yüksek statüye sahip birine ait olduğunu anlamına geliyordu.

Arlen Chase "Eşyalar zincifreyle kaplanmışsa kraliyet ailesinin en üst seviyedeki kişileri sözkonusu demektir" diye açıklıyor.

Ekip mezarda yeşim taşından yapılmış üç set kulak süsü de buldu. Maya elitlerinin kullandığı bu değerli eşyalara pek sık rastlanmıyor. 

ghyjudcfv
Çömlek kaplar üzerinde daha önce görülmeyen tasvirler bulundu (Houston Üniversitesi)

Ayrıca mozaik bir ölüm maskesi de keşfeden araştırmacılar bunun çok daha nadir olduğunu belirtiyor. Chase çifti daha önce sadece bir adet ölüm maskesi bulmuştu.

Arkeologlar mezarda gördükleri çömleklerin de etkileyici olduğunu ifade ediyor. Bu kaplarda Mayaların ticaret tanrısı, bir sinek kuşu ve mızrak tutan bir hükümdarla ona adak adayan kişiler resmedilmişti. Bazılarında maymun, baykuş ve nasua gibi hayvanlar tasvir edilmişti. 

Arlen Chase bazı tasarımlar için "Bunları daha önce hiç görmemiştik" diyor.

Araştırmacılar mezardaki bazı eserlerin, yine MS 350'lere tarihlenen diğer iki Caracol mezarındakilere çok benzediğini söylüyor. Bunlar arasında Meksika'nın orta kesiminden gelen yeşil obsidyen bıçaklar ve mızrak fırlatmak için kullanılan bir alet de vardı. 

Ekip bu aletlerin genellikle Caracol'un 1200 kilometre uzağındaki Teotihuacán kentiyle ilişkilendirildiğini belirtiyor. 

Chase çiftine göre bu durum iki kent arasındaki büyük mesafelere rağmen erken Maya halkının, Orta Meksika topluluklarıyla sanılandan onlarca yıl önce ilişki kurduğuna işaret ediyor. Te K'ab Chak zamanında Teotihuacán'dan Caracol'a yürümek muhtemelen en az 150 gün sürüyordu.

İkili, ellerindeki bulgulara dayanarak kentler arasında ticari ve diplomatik ilişkiler kurulduğunu düşünüyor. Öte yandan bazı uzmanlar net çıkarımlar yapmadan önce daha net kanıtlara ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Independent Türkçe, Live Science, New York Times, Smithsonian Magazine, Houston Üniversitesi