Yaklaşan Refah saldırısı ABD’yi Ortadoğu’da daha da zayıflatacak

Biden ve Kral Abdullah, Refah’taki sivilleri ve iki devletli çözüm ufkunu koruma konusunda anlaştı.

ABD Başkanı Joe Biden, pazartesi akşamı Beyaz Saray’daki görüşmelerinin ardından düzenlediği basın toplantısında Kral Abdullah ile el sıkıştı (EPA)
ABD Başkanı Joe Biden, pazartesi akşamı Beyaz Saray’daki görüşmelerinin ardından düzenlediği basın toplantısında Kral Abdullah ile el sıkıştı (EPA)
TT

Yaklaşan Refah saldırısı ABD’yi Ortadoğu’da daha da zayıflatacak

ABD Başkanı Joe Biden, pazartesi akşamı Beyaz Saray’daki görüşmelerinin ardından düzenlediği basın toplantısında Kral Abdullah ile el sıkıştı (EPA)
ABD Başkanı Joe Biden, pazartesi akşamı Beyaz Saray’daki görüşmelerinin ardından düzenlediği basın toplantısında Kral Abdullah ile el sıkıştı (EPA)

ABD’deki Ortadoğu uzmanları, ABD’nin İsrail’in yaklaşan Refah işgalinde sivilleri koruyamaması halinde bu durumun sonuçlarına karşı uyarıyor.

Kaynaklar, “İddia, Biden yönetimini, Refah’ta Filistinlilerin başına gelebilecek katliamlar ve insani felaketler konusunda ABD’nin güvenilirliği ve itibarı ile hukuki ve ahlaki sorumluluklarıyla ilgili zorluklarla karşı karşıya bırakıyor” dedi.

ABD yönetimi ise İsrail’in Refah kentine yönelik bir operasyon tehlikesine ilişkin kamuoyuna uyarıda bulundu. Ancak sonuç olarak İsrail’e, ‘Filistinlileri korumaya yönelik net planlar olmadan hiçbir operasyonun gerçekleştirilmemesi koşuluyla’ saldırı gerçekleştirmesine yeşil ışık yaktı.

Refah’ta bir insani felaketin yaşanabileceğine dair BM ve uluslararası kurumlardan uyarılar yapılmaya ise devam ediliyor. Ayrıca Netanyahu’nun Başkan Biden’a Refah’taki 1 milyondan fazla sivili tahliye etme ve koruma planları olduğuna verdiği söz de kuşkuyla karşılanıyor. Bazı taraflar, bu iddiaları da içeriklerini de ‘gerçek dışı’ olarak nitelendirdi.

Biden-Kral 2. Abdullah görüşmesi

Biden, pazartesi (12 Şubat) akşamı Ürdün Kralı 2. Abdullah’la birlikte Beyaz Saray’da gazetecilere konuştu. Sivillerin güvenliğini sağlamaya yönelik güvenilir bir plan olmadan Refah’ta askeri operasyon başlatılmaması gerektiğini vurgulayan Biden, Ürdün Kralıyla İsrail ile Hamas arasında yeni bir müzakere kanalını görüştüklerini belirtti. Biden’a göre bu yeni durum daha sürdürülebilir bir müzakere yolu açacak ve 6 haftalık bir ateşkes sağlayacak. Ayrıca Biden Kral 2. Abdullah ile rehine takasına ilişkin de ABD’nin teklifini istişare etti. ABD Başkanı, bu konuyu ileriye taşımak için Netanyahu ve Mısır ve Katar liderleriyle görüştüğünü belirtti.

Biden, İsrail- Filistin çatışmasına ‘iki devletli çözüm’ umudunu dile getirirken, Kral 2. Abdullah ile Filistin Yönetimi’nin reformunu ve barışı kabul eden, Hamas ve İslami Cihad gibi terörist grupları barındırmayan yeni bir devlet inşa edilmesi konularını görüştüğünü söyledi. Ayrıca taraflar Filistinlilerin zorla yerinden edilmesini engelleme ve daha fazla insani yardım sağlanmasının önemi konusunda anlaştılar.

Ürdün’ün endişesi

Öte yandan Kral Abdullah, Filistinlilerin içinde bulunduğu kötü durumla ilgili olarak, “Kayıtsız kalarak bunun devam etmesine izin veremeyiz. Kalıcı bir ateşkese ihtiyacımız var ve bu savaş sona ermeli” dedi. Ayrıca Filistinlilerin Gazze ve Batı Şeria sınırları dışına sürülmesi yönündeki potansiyel tehdidin ‘büyük endişeyle yaklaştıkları ve tolere edilemeyecek bir şey’ olduğunu vurguladı.

Ürdün Kralı, radikal Siyonist yerleşimcilerin Batı Şeria’ya ve Doğu Kudüs’teki kutsal mekanlara saldırılarını ve yasadışı yerleşim birimlerinin genişlemesini de eleştirirken, bunun tüm bölgede kaosa yol açacağı uyarısında bulundu.

Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta yerinden edilmiş insanlar için kurulan çadırın yakınında oturmuş Filistinli bir çocuk (AFP)
Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta yerinden edilmiş insanlar için kurulan çadırın yakınında oturmuş Filistinli bir çocuk (AFP)

Ürdün Kralı, “70 yıldır süren işgal, katliam ve yıkımın, siyasi ufuk olmadan barışın olamayacağı konusunda şüpheye yer bırakmadığını, askeri ve güvenlik çözümlerinin etkisiz olduğunu” vurguladı. Kral 2. Abdullah “İki devletli çözüme, başkenti Doğu Kudüs olan, İsrail ile yan yana barış ve güvenlik içerisinde yaşayan egemen ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına dayalı, adil ve kapsamlı bir barışa yol açacak siyasi bir ufuk yaratmaya bir an önce başlanması gerektiğine” dikkati çekti.

Kral 2. Abdullah, bazı ABD senatörlerine Gazze’de ateşkes sağlanması için harekete geçmenin gerekli olduğunu söylerken, insani bir felakete yol açan savaşın sona erdirilmesi için bu bağlamda daha fazla uluslararası çaba sarf edilmesi çağrısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Ürdün Haber Ajansı PETRA’dan aktardığı habere göre Kral Abdullah, Gazze’deki savaşın devam etmesinin barış sürecini canlandırma şansını baltaladığına inanıyor. Ayrıca Gazze Şeridi halkını içeride ve dışarıda yerinden edecek her türlü girişimi reddettiğini yineleyerek, Gazze halkının evlerine dönmesi gerektiğine dikkati çekti.

Başkan Biden, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns’ün ABD Dışişleri Bakanlığı’ndaki çalışmaları sırasında ve bölgedeki birçok ülkenin büyükelçisi olarak Ortadoğu bölgesine ilişkin bilgisine ve yeteneklerine güvenerek, Ortadoğu’da iyi bir atılım gerçekleştirmeyi hedefliyor. Ayrıca Gazze’de tutulan rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamak ve bir anlaşmaya varmak için Kahire’de görüşmeler sürüyor.

Eski İsrail Başbakanı Ehud Barak’ın eski Danışmanı ve Ortadoğu Barış Enstitüsü Araştırmacısı Gilad Shir, savaşı sonlandırıp barışı başlatacak somut bir planın hızlandırılması gerektiğini söyledi. Shir, “Çünkü binlerce kişinin yerinden edildiği ve hayatını kaybettiği mevcut kriz, güveni sarsıyor ve hem bölgenin hem de dünyanın eylemsizliğe tahammülü yok” dedi.

İsrail’in Refah’ı işgal etmesi ve bunun feci sonuçları, ABD’nin bölge ülkeleriyle ilişkilerini tehdit ediyor, ABD’nin Ortadoğu politikalarını destekleyen ittifakları parçalıyor ve Beyaz Saray’ın daha fazla barış anlaşması imzalama ve İsrail’in bölgedeki varlığını kabul edilebilir kılma planlarını baltalıyor. Aksine ABD yönetimi, işler kontrolden çıkmadan onlarca yıl önce imzalanan normalleşme anlaşmalarını sürdürme konusunda zorluklarla karşılaşabilir.

Biden, Gazze’de kötüleşen insani krizin ortasında İsrail’e verdiği desteğin devam etmesi nedeniyle, içeride Demokrat Parti’nin ilerici üyelerinden sert tutumlarla karşı karşıya kaldı. Aynı zamanda ABD Başkanı, gösterilerle ve Arap ve Müslüman toplumu arasındaki popülaritesinin azalmasıyla da karşı karşıya.

Uzmanlar, bir milyondan fazla Filistinlinin bulunduğu Refah’a yapılacak kara saldırısının, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki askeri operasyonlarının başlangıcından bu yana en önemli stratejik anı temsil ettiğini vurguluyorlar. Dolayısıyla uzmanlar, Refah’ta yaşanacaklara bağlı olarak Ortadoğu bölgesinin geleceğinin tehlikeye gireceğini dile getiriyor.

Salı günü Refah’ta yerinden edilmiş Filistinliler (AFP)
Salı günü Refah’ta yerinden edilmiş Filistinliler (AFP)

Washington’daki liberal bir İsrail kuruluşu olan J Street’in başkanı Jeremy Ben-Ami, “Biden yönetimi, rehineleri iade etmenin ve daha fazla insanın acı çekmemesini sağlamanın en iyi yolu olarak diplomatik araçları sürdürmelidir” dedi.

Camp David dengeleri tehlikede

Mısır ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkilerin askıya alınması ihtimali, Biden yönetimine ve onun mirasına güçlü bir darbe vuracak, Amerikan yönetiminin zayıf olduğunu ve onun yönetimi altında bölgenin kontrolden çıktığını gösterecek. Jimmy Carter’dan bu yana ABD başkanları, 1979’da ABD’nin aracılık ettiği Mısır ile İsrail arasındaki Camp David barış anlaşmasını Ortadoğu’da daha fazla istikrarın sağlanması için bir mihenk taşı olarak kullandılar.

ABD’nin Mısır’la ilişkisi her zaman stratejik bir ilişki olarak tanımlanıyor ve Mısır, ABD’nin önemli bir müttefiki. Uzun vadeli ilişkiler, siyasi ve askeri iş birliğine dayalı. Başkan Biden, ateşkes ve takas konusunda Kahire’nin Doha ile birlikte oynadığı arabuluculuk rolünü defalarca övdü. Mısır, Gazze’ye insani yardımın ulaşmasını kolaylaştırmak için yoğun çaba harcadı. Ayrıca Mısır’ın, Filistin davasını baltalamayı reddetme ve İsrail'in Filistinlileri yoğun askeri bombardıman altında zorla yerinden edilmek üzere Mısır topraklarına itme planlarını reddetme konusundaki tutumu açıktı.

Arap Amerikan Enstitüsü Başkanı James Zogby, “Mısır’ın, İsrail ile imzaladığı tarihi barış anlaşmasını yeniden düşündüğünü açıkça belirtmesi alışılmadık bir durum.  Bu durum, Mısır’ın büyük baskı altında olduğu anlamına geliyor” dedi.

ABD varlığına yönelik tehdit

İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki operasyonları, ABD’nin Ortadoğu bölgesindeki tesislerine ve çıkarlarına yönelik yoğun saldırılarla karşı karşıya kaldı. Saldırılardan biri Ürdün’de 3 askerinin ölümüne yol açarak, ABD’yi Irak ve Suriye’de misilleme saldırıları düzenlemeye sevk etti. Refah’ta bir insani felaketin yaşanması ve ABD İstihbarat Direktörü’nün Mısır, Katar ve İsrail’deki mevkidaşlarıyla ateşkes anlaşması yapılmasına yönelik çabalarının engellenmesinin, bölgedeki Amerikan varlığına yönelik güvenlik tehditlerinin artmasına yol açacağı yönünde korkular var.

New York City’deki Union Meydanı’nda İsrail’in Refah’a yönelik saldırısını durdurması çağrısı yapılan bir yürüyüş (AFP)
New York City’deki Union Meydanı’nda İsrail’in Refah’a yönelik saldırısını durdurması çağrısı yapılan bir yürüyüş (AFP)

Gözlemcilere göre bölgedeki ABD çıkarlarına yönelik saldırılar ile İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları arasındaki bağlantı inkâr edilemez. Bu durum, Başkan Joe Biden’ı daha geniş bir savaşın çıkmasını engellemeye ve İsrail ile Hamas arasında ateşkes için güçlü bir şekilde baskı yapmaya sevk etmeli. Aksi takdirde bölgesel gerilimler kontrolden çıkmaya devam edecek.

Netanyahu Biden’ın zayıflığından faydalanıyor

Sızıntılar, Biden’ın İsrail Başbakanı'nın uzlaşmazlığına karşı duyduğu hayal kırıklığını ve öfkeyi ortaya koyuyor. Dolayısıyla ateşkesin sağlanamaması ve rehinelerin serbest bırakılmasına yönelik bir anlaşmaya varılamaması, Washington’un İsrail üzerindeki nüfuzunun erozyona uğraması ve Biden yönetiminin İsrail'in davranışlarında değişiklik yaratamaması konusunda çok kasvetli bir tablo çizecek.

Netanyahu, görevinin bir yıldan az süre sonra sona ereceğine inanılan bir ABD başkanına karşı çıkmanın ve ona meydan okumanın siyasi sonuçlarından kesinlikle endişe duymuyor. Bu nedenle Başkan Biden’ın, Gazze’de gerçek bir ateşkes sağlanmasında ABD’nin etkisiyle siyasi, stratejik ve ahlaki açıdan tutarlı bir rol oynamak için küçük bir fırsata sahip.



Kısalan program ve bariz yorgunluk... Trump'ta yaşlanma belirtileri mi görülmeye başlandı?

Trump'ta yaşlanma belirtileri belirgin şekilde görülmeye başlandı. (AFP)
Trump'ta yaşlanma belirtileri belirgin şekilde görülmeye başlandı. (AFP)
TT

Kısalan program ve bariz yorgunluk... Trump'ta yaşlanma belirtileri mi görülmeye başlandı?

Trump'ta yaşlanma belirtileri belirgin şekilde görülmeye başlandı. (AFP)
Trump'ta yaşlanma belirtileri belirgin şekilde görülmeye başlandı. (AFP)

New York Times’ta yayımlanan bir haber, ABD Başkanı Donald Trump’ın bu yılın başında başlayan ikinci döneminden bu yana sağlık durumunda ve kamuya görünürlüğünde yaşanan değişimleri mercek altına aldı. Haberde, yaşlanmanın belirtilerinin Trump’ta gözle görülür şekilde ortaya çıktığı ifade edildi.

Şarku’l Avsat’ın New York Times’tan aktardığına göre 79 yaşındaki Trump kendisini güç, enerji ve bitmeyen bir dinamizm sembolü olarak sunmaya devam etse de, gerçek durumunun çok daha karmaşık olduğu vurgulandı.

ABD’de Cadılar Bayramı kutlamalarının yapıldığı gün, Trump Japonya ve Güney Kore’yi kapsayan yaklaşık bir haftalık turunun ardından Andrews Hava Üssü’ne indi. Ardından Beyaz Saray’a geçerek kostümlü çocuklara şeker dağıttı. Destekçileri, yoğun programına rağmen ayakta kalabilmesini övgüyle karşıladı; bir sosyal medya kullanıcısı “Adam günlerdir durmadan çalışıyor!” diye yazdı.

Ancak bir hafta sonra, Beyaz Saray’daki bir etkinlikte Trump’ın yorgunluk belirtileri dikkat çekti. Başkanın uykusu gelmiş gibi göründüğü ve gözlerini açık tutmakta zorlandığı ifade edildi.

Yaşıyla ilgili eleştirilerden kaçınmak için Trump, kendisini sık sık selefi Joe Biden ile karşılaştırıyor. Başkanlık görevini 82 yaşında sürdüren Biden’ın ekibinin, onun artan zayıflığını kamuoyundan saklamak için çeşitli önlemler aldığı belirtiliyor.

Trump’ın programı

Trump, Amerikan kamu hayatında hâlâ çok görünür bir figür olmayı sürdürüyor. Medya karşısına sıkça çıkıyor ve Biden’ın yaptığına kıyasla çok daha fazla soru yanıtlıyor. Yabancı liderler, şirket yöneticileri, bağışçılar ve diğer etkili isimlerin kendisine düzenli ve doğrudan erişimi bulunuyor.

Buna rağmen, ikinci döneminin neredeyse bir yılının geride kalmasıyla birlikte Amerikalıların Trump’ı eskisi kadar sık görmediği dikkat çekiyor. New York Times’ın Trump'ın programıyla ilgili analizine göre, başkanın kamuya açık etkinliklerinin sayısı azaldı. Ayrıca ülke içi seyahatleri, ilk döneminin başlangıcı olan 2017 yılına kıyasla belirgin şekilde düşmüş durumda. Buna karşın Trump’ın dış gezileri arttı.

cdfvgt
Amerikalılar Trump'ı eskisi kadar sık görmüyor. (Reuters)

Ayrıca, eskisine göre daha kısa bir kamu programı sürdürüyor. Kamuya açık etkinliklerinin çoğu öğle saatleri ile 17:00 arasında gerçekleşiyor.

İlk döneminde Trump'ın programındaki etkinlikler ortalama olarak sabah 10:30'da başlıyordu.

Trump'ın bu yıl resmi olarak ortaya çıktığı toplam sayı, 2017'ye kıyasla yüzde 39 azaldı.

20 Ocak ile 25 Kasım 2017 arasında Trump bin 688 resmi etkinlik düzenledi. Bu yılın aynı döneminde Trump bin 29 resmi etkinlikte boy gösterdi.

Yorgunluk belirtileri

Halka açık yerlerde bazen yorgun görünüyor. 6 Kasım günü öğle saatlerinde Beyaz Saray'da popüler zayıflama ilaçlarının fiyatlarının düşürülmesi konusunda düzenlenen basın toplantısında Trump, etrafında duran CEO'lar ilaçlar hakkında konuşurken yaklaşık 20 dakika boyunca masasında oturarak uykusuyla mücadele etti.

sadfrgt
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da kilo verme ilaçlarının fiyatlarını düşürmek için düzenlenen bir etkinlik sırasında uyuyor gibi görünüyor. (Reuters)

Trump, yanında duran bir konuk bayılıp yere düşene kadar koltuğundan kalkmadı.

Manyetik rezonans görüntüleme

Trump, ayrıntıları vermeden geçirdiği tıbbi işlemlerle ilgili haberleri paylaşarak sağlığı hakkında daha fazla soru işareti yarattı.

Asya'dayken Trump, nedenini açıklamadan ekim ayı başında Walter Reed Ulusal Askeri Tıp Merkezi'nde MRG (manyetik rezonans görüntüleme) taraması geçirdiğini açıkladı.

MRG taraması hakkında tekrar sorulduğunda Trump, Air Force One uçağında gazetecilere şunları söyledi: “Ne analiz ettiklerini bilmiyorum. Ama ne analiz ettilerse, iyi analiz etmişler ve şimdiye kadar gördükleri en iyi sonucu aldığımı söylediler.”

Sağ elindeki morluk

Trump ayrıca sağ elindeki morluğa kozmetik ürünler sürüyor, bu da sağlığı hakkında daha fazla soru işareti yaratıyor.

Doktoru ve yardımcıları, morluğun aspirin kullanımı ve sık sık el sıkışmasından kaynaklandığını söylüyor.

cdfgt
Trump morluklarını makyajla kapatıyor. (Reuters)

Eylül ayında, elindeki morluk ve ayak bileklerindeki şişlik, gözlemciler arasında sağlığı hakkında yaygın spekülasyonlara yol açtı.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, Trump'ın sağlığıyla ilgili bir dizi soruya yanıt verirken, başkanın enerjisini övdü.

Leavitt yaptığı açıklamada, “Eski başkanın bilişsel gerilemesini örtbas eden ve basından gizleyen Biden yönetimindeki Beyaz Saray yetkililerinin aksine, Başkan Trump’ın tüm ekibi, başkanın sağlığı konusunda açık ve şeffaf davrandı” dedi.

Kilo kaybı

Trump’ın ilk döneminde sağlık durumuna ilişkin eleştirileri tetikleyen birçok unsur bugün de geçerliliğini koruyor. Düzenli spor yapmıyor; bunun nedenlerinden biri, insanların doğuştan sınırlı bir enerji rezervine sahip olduğuna ve yoğun fiziksel aktivitenin bu ‘bataryayı’ tüketebileceğine dair inancı.

Ayrıca fazlaca kırmızı et tükettiği biliniyor.

Buna karşın, doktoruna göre Trump bir miktar kilo verdi.

2020’de 190 cm boyundaki Trump’ın kilosu 111 kg olarak açıklanmıştı; bu değer resmi olarak obezite kategorisine giriyordu. Bu yıl ise doktoru Sean Barbabella, başkanın sağlık özetinde kilosunun 109 kg olduğunu bildirdi.

Trump’ın, Ozempic gibi popüler zayıflama iğnelerinin etkisi hakkında sık sık konuştuğu, bunları ‘yağ ilaçları’ olarak adlandırdığı ve çevresindeki bazı kişilerin bu tedavileri kullandığını söylediği aktarılıyor. Ancak doktoru, Trump’ın kendisinin bu ilaçları kullanıp kullanmadığına dair bir açıklama yapmadı.

Barbabella, nisan ayında yaptığı değerlendirmede, “Başkan Trump bilişsel ve fiziksel açıdan mükemmel bir sağlık durumuna sahip; başkomutan ve devlet başkanı olarak görevlerini eksiksiz yerine getirebilecek durumda” ifadelerini kullandı.

Tutarlı yaklaşım

George Washington Üniversitesi’nden siyasal tarihçi Matthew Dallek, başkanların genel olarak sağlıklarına dair mümkün olan en iyi görüntüyü sunmaya çalıştığını, Trump’ın da Biden dahil seleflerinin izlediği yolu izlediğini söyledi.

Dallek, “Çevresindekiler Biden’ın yardımcılarına benziyor; sanki hayali bir dünyada yaşıyormuşuz gibi konuşuyorlar. Bu şekilde Trump, yardımcıları ve doktorlarının desteğiyle sağlığına dair gerçek dışı bir imaj yarattı. Oysa gerçek şu ki, 79 yaşında ve bu görevi üstlenen en yaşlı kişilerden biri” dedi.

Eski Beyaz Saray doktoru ve başkanların sağlık bakımı üzerine bir kitabın yazarı olan Jeffrey Kuhlman ise Trump’ın çalışma temposunun, göreve geldiklerinde 54 yaşında olan George W. Bush ile 47 yaşındaki Barack Obama’nınkinden oldukça farklı olduğunu söyledi.

Kuhlman, “Hem Bush hem de Obama günlük programlarına sporu dahil etmişlerdi. Bush her gün sabah 6.45’te Oval Ofis’e ulaşırdı; Obama ise genellikle sabah 10 gibi gelir ve akşam 7’ye kadar çalışırdı” dedi.

Trump’ın yardımcılarına ilişkin değerlendirmesinde ise, “Onu son derece enerjik ve güçlü biri olarak göstermeye çalışıyorlar. Ancak Oval Ofis’te bulunduğu zamanlarda pek hareketli olmadığı görünüyor” ifadelerini kullandı.

Kuhlman, Trump’ın yaşına rağmen uçak merdivenlerini çıkarak Air Force One’a binebilmesinin takdire şayan olduğunu belirtti, ancak “Uçağın içine girdikten sonra ne yaptığı konusunda kimsenin bir fikri yok” dedi.


İsrail ordusu: Refah'ta bir tünelden çıkan 6 militanı hedef aldık

Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki İsrail askerleri (Arşiv- Reuters)
Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki İsrail askerleri (Arşiv- Reuters)
TT

İsrail ordusu: Refah'ta bir tünelden çıkan 6 militanı hedef aldık

Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki İsrail askerleri (Arşiv- Reuters)
Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki İsrail askerleri (Arşiv- Reuters)

İsrail askeri sözcüsü Avichay Adraee, İsrail güçlerinin bu sabah Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta altı militanı hedef aldığını açıkladı. Militanların bölgedeki bir yeraltı tünelinden çıktıklarına inanılıyor.

Adraee, güçlerin bölgedeki arama operasyonlarını sürdürdüğünü de ifade etti.

cfg
İsrail askerleri, Gazze Şeridi sınırına yakın güney İsrail'de konuşlu bir tank taretinin tepesinde duruyor (AFP)

Şarku’l Avsat’ın çeşitli medya kuruluşlarından aktardığına göre İsrail güçlerinin 10 Ekim'den bu yana yürürlükte olan ateşkes anlaşması kapsamında yeniden konuşlandırıldığı Filistin topraklarının bir bölümü olan Refah'ta bulunan tünellerde 200 kadar Hamas savaşçısı mahsur kalmış olabilir.


Hong Kong'da yüksek katlı konut kompleksinde yangın: En az 4 Kişi hayatını kaybetti

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Hong Kong'da yüksek katlı konut kompleksinde yangın: En az 4 Kişi hayatını kaybetti

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Hong Kong’daki bir yüksek katlı konut kompleksinde bugün (Çarşamba) çıkan büyük yangında dört kişi hayatını kaybetti. Kentin İtfaiye Hizmetleri Dairesi, olayda dört kişinin öldüğünü ve üç kişinin yaralandığını açıkladı. Polis ise daha önce sekiz kişinin etkilendiğini bildirmişti; sayılardaki farkın nedeni henüz netlik kazanmadı.

Hong Kong medyası, yaşamını yitirenler arasında bir itfaiyecinin de bulunduğunu öne sürdü, ancak bu bilgi resmi olarak doğrulanmadı.

g
Fotoğraf:  AP

Yangın, kentin Tai Po bölgesindeki binanın dış cephesine kurulan bambu iskelesi boyunca hızla yayılarak gökyüzüne yoğun duman yükseldi. Olay yerinden aktarılan canlı görüntülerde, itfaiye ekiplerinin merdivenli araçlardan yüksekten su sıkarak alevlere müdahale ettiği görüldü.

Yetkililer, yangının ardından Hong Kong’daki ikinci en yüksek alarm seviyesi olan dört numaralı yangın alarmını devreye aldı.

s
Fotoğraf:  AP

Polis, olayın yaşandığı binalarda mahsur kalan kişiler olduğuna dair birçok ihbar aldıklarını açıkladı.

sdf
Fotoğraf:  AP

Tai Po, Hong Kong’un Yeni Topraklar olarak bilinen kuzey bölgesinde, Çin anakarasındaki Shenzhen kentine yakın bir yerleşim alanı olarak biliniyor.