Almanya'da bir ilk: İki kişi Hizbullah'a üye oldukları iddiasıyla yargılandı

Alman Polisi (Arşiv - DPA)
Alman Polisi (Arşiv - DPA)
TT

Almanya'da bir ilk: İki kişi Hizbullah'a üye oldukları iddiasıyla yargılandı

Alman Polisi (Arşiv - DPA)
Alman Polisi (Arşiv - DPA)

Almanya'da ilk kez, Lübnan Hizbullah grubuna mensup olduğundan şüphelenilen iki kişinin davası dün (Cuma) başladı.

Alman Haber Ajansı'nın haberine göre Hizbullah’ın yöneticilerinden olduğu iddia edilen bu iki kişi, yabancı terör örgütüne üye olmakla suçlanmalarının yanı sıra, haklarında Hizbullah ile Almanya'daki Lübnanlı göçmenler arasında bağlantı kurduklarına dair iddialar var.

Alman yetkililer, geçen yıl 10 Mayıs'ta biri Lübnanlı (49), diğeri Almanya-Lübnan (55) çifte vatandaşı iki adamı tutukladı. İddialar, 49 yaşındaki sanığın, özellikle Almanya'nın kuzeyinde çok sayıda Lübnan kulübünü yönettiğini ve kuzeyde kıyı kenti Bremen'de yasaklanan El-Mustafa Derneği de dahil olmak üzere çeşitli yerlerde düzenli olarak dini vaazlar verdiğini gösteriyor.

Dünkü duruşmada 49 yaşındaki sanık hayatını detaylı bir şekilde anlattı. Alman devletinden özür dileyerek söze başladı ve çevirmenden çeviride dürüst olmasını istedi. Sanık konuşmasında işini Allah'a bıraktığını söyledi.

Lübnan İç Savaşı (1975- 1990) sırasında yaşadığı çocukluğu ve gençliğini anlattı. Emel Hareketi’nde aktif olduğunu, keşif gruplarına liderlik ettiğini ve temas halinde olduğu derneklerin de Emel Hareketi’ne yakın olduğunu söyledi.

Kendisi, Hizbullah’ı kastederek "Şii Partisi"ne sempati duyduğunu itiraf etti, ancak bu partiye veya ona bağlı kuruluşlardan herhangi birine mensup olduğu iddiasını reddetti.

Sırasıyla, diğer sanık da sonraki duruşmalarda mahkemede ifade verecek.



Uluslararası Af Örgütü: İran, savaş sırasında İsrail'deki sivillerin yaşadığı bölgelere misket bombası attı

Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)
Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)
TT

Uluslararası Af Örgütü: İran, savaş sırasında İsrail'deki sivillerin yaşadığı bölgelere misket bombası attı

Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)
Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak'ta İran'ın gerçekleştirdiği füze saldırısının sonuçları (Arşiv - AFP)

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) bugün, İran'ı haziran ayında iki ülke arasında 12 gün süren savaş sırasında İsrail'in sivil bölgelerine “uluslararası insani hukukun açık ihlali” niteliğinde misket bombaları attığı suçlamasında bulundu.

Uluslararası insan hakları örgütü yaptığı açıklamada, “İran güçleri geçen ay İsrail'in yoğun nüfuslu yerleşim bölgelerine, savaş başlıklarında misket bombaları bulunan balistik füzeler ateşledi ve bu saldırılar sivillerin hayatını tehlikeye attı” denildi. Amnesty International, açıklamasında 19, 20 ve 22 Haziran tarihlerinde Gush Dan (merkez), Beerşeba (güney) ve Tel Aviv'in güneyindeki Rishon LeZion bölgelerinde üç füze saldırısı gerçekleştiğini belirtti.

Açıklamada, Uluslararası Af Örgütü Araştırma, Savunuculuk, Politika ve Kampanyalar Direktörü Erika Guevara-Rosas'ın şu sözleri yer aldı: "Misket bombaları, asla kullanılmaması gereken ayrım gözetmeyen silahlardır. İran güçleri, bu silahları yerleşim alanlarında veya yakınında kullanarak sivillerin hayatını tehlikeye atmış ve uluslararası insancıl hukuku açıkça hiçe saymıştır."

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Misket bombaları, geniş bir alana çok sayıda bombacık fırlatmak üzere tasarlanmıştır. Patladıkları geniş coğrafi alana ilave olarak, bu bombacıkların bazıları çarpma anında patlamaz ve bu da onları gelecekte herhangi bir zamanda potansiyel olarak patlayıcı hale getirir.

İran ve İsrail, bu silahların kullanımını, üretimini, stoklanmasını ve konuşlandırılmasını yasaklayan 2008 Misket Bombaları Sözleşmesi'ne taraf veya imzacı değildir. Ancak Uluslararası Af Örgütü, açıklamasında, "uluslararası örf ve adet hukukunun, doğası gereği ayrım gözetmeyen silahların kullanımını yasakladığını ve sivilleri öldüren veya yaralayan ayrım gözetmeyen saldırılar düzenlemenin savaş suçu teşkil ettiğini" vurgulamıştır ifadeleri yer aldı.

Örf ve adet hukuku, ilgili tarafların zaman içinde örf ve adeti tekrar tekrar kabul etmelerine dayanan yazılı olmayan mevzuattır. İran ve İsrail arasındaki savaş, 13-25 Haziran tarihleri arasında 12 gün sürmüş ve bu süre zarfında İsrail ordusu, özellikle İran İslam Cumhuriyeti'nin nükleer programını hedef alan İran topraklarına hava saldırıları düzenlemiştir. İran İslam Cumhuriyeti de buna karşılık Yahudi devletine çok sayıda balistik füze fırlatmıştır.