Kuzey ve Güney Gazze’de devam eden çatışmalar… Yeni bir ‘Mogadişu’ uyarısı

Washington, yardımların güvenliğini sağlayan polis gücünün hedef alınmasından kaçınılmasını talep ediyor

Dün Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta İsrail’in hedef aldığı bir bölgedeki Filistinliler (Reuters)
Dün Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta İsrail’in hedef aldığı bir bölgedeki Filistinliler (Reuters)
TT

Kuzey ve Güney Gazze’de devam eden çatışmalar… Yeni bir ‘Mogadişu’ uyarısı

Dün Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta İsrail’in hedef aldığı bir bölgedeki Filistinliler (Reuters)
Dün Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’ta İsrail’in hedef aldığı bir bölgedeki Filistinliler (Reuters)

İsrail’in savaşının 141’inci gününde Gazze Şeridi’nin kuzey ve güney bölgelerinde çatışmalar yoğun bir şekilde devam ederken, ABD İsrail’i Gazze Şeridi’nin yeni bir Mogadişu olmasına karşı uyardı.

İsrail ordusu, dün Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Ez-Zeytun mahallesinde ve güneydeki Han Yunus’ta şiddetli çatışmalara girdiğini duyurdu.

Ordu Sözcüsü, askerlerin Han Yunus’un batısında savaşmaya devam ettiğini ve bölgede saldırılarını yoğunlaştırdıklarını söyleyerek, buradaki onlarca altyapıya baskın düzenlediklerini kaydetti.

Sözcü, ordu güçlerinin Hamas üyelerini öldürdüklerini, tüneller bulduklarını ve Hamas’ın savaş kompleksine dönüştürdüğü çok sayıda binayı yıktıklarını söyledi. Ayrıca havan mermileri, dolu şarjörler, kalaşnikof tüfekleri, mermiler, el bombaları, patlayıcılar, insansız hava araçları (İHA), RPG fırlatıcıları, parça tesirli bombalar ve iletişim cihazları bulunduğunu belirtti.

dsfb
İsrail’in dün Refah’ta hava saldırısıyla hedef aldığı Şahin ailesinin evinin etrafındaki Filistinliler (AP)

Haftalardır Han Yunus’un doğusundan batısına kadar çatışmalar gittikçe alevleniyor. İsrail, güneydeki Refah’a olası bir saldırı öncesinde ‘Hamas’ın başkenti’ olduğunu söylediği kent üzerindeki kontrolünü sıkılaştırmaya çalışıyor.

Hamas’a bağlı El-Kassam Tugayları ve İslami Cihad’a bağlı Kudüs Tugayları, savaşçılarının Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Ez-Zeytun mahallesinde şiddetli çatışmalara girerken, diğer taraftan da Han Yunus’taki askerlere saldırıp, İsrail tanklarını ve araçlarını imha ettiklerini açıkladı.

Geri çekilmeden haftalar sonra Ez-Zeytun mahallesine yönelik saldırılarına yeniden başlayan İsrail, burada Filistinli örgütlerin savaşçılarının saflarını yeniden düzenlemeye çalıştığını iddia etmişti.

dewgv
Dün Deyr el-Belah’taki El-Aksa Hastanesi morgu önündeki bir kamyonda İsrail bombardımanında ölenlerin cesetleri (AP)

Çatışmalar yoğun bir şekilde devam ederken Gazze Şeridi’nde, özellikle de kuzey bölgesinde kıtlık derinleşiyor. Sıkı kuşatma nedeniyle, un ve bebek maması da dahil olmak üzere temel malzemelerin temininde ciddi bir kıtlık yaşanıyor. Kuzey Gazze’deki doktorlar, Muhammed Fettuh (45 günlük) adlı bir bebeğin, Gazze’nin kuzeyindeki susuzluk ve açlık nedeniyle günlerce süt içememesinin ardından dehidrasyon ve yetersiz beslenmeden öldüğünü duyurdu. Çekilen bir videoda, Gazze’nin kuzeyindeki Sivil Savunma ekipleri tarafından Eş-Şifa Tıp Kompleksi’ne nakledilen bebek Muhammed Fettuh’un ölümle mücadele ettiği görülüyordu.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yardımların girişini engellemesi, ABD ile aralarında anlaşmazlığa sebep oldu. ABD geçtiğimiz hafta, İbrani devletine, Gazze’ye yardım girişini sağlayan polis güçlerini hedef almayı bırakması ve un sevkiyatının girmesine izin vermesi için yoğun bir baskı yapmıştı.

Walla haber sitesi, ABD’nin İsrail’den Gazze Şeridi’nde yardım tırlarını koruyan Hamas polis güçlerine saldırmaktan kaçınmasını istediğini bildirdi. Biden yönetimi İsrail’i, Gazze’deki kolluk kuvvetlerinin tamamen çökmesinin, Gazze Şeridi’ndeki insani krizi daha da kötüleştireceği konusunda uyardı. Üst düzey ABD’li yetkililer de Gazze Şeridi’nin Somali’nin başkenti Mogadişu kadar kaotik bir hale geldiğini söyledi. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, iki gün önce İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ile yaptığı telefon görüşmesinde bu konuyu gündeme getirdi.

fvdb
Cuma günü Refah’ta bir gıda yardımı dağıtım merkezi (AP)

ABD’li yetkililer, güvenlik boşluğu ve çaresizliğin silahlı çetelerin yardım tırlarına saldırıp yağmalamasına kapı açması ve Gazze Şeridi’nde zaten gergin olan insani sistem üzerinde daha fazla baskı oluşturması nedeniyle ‘Gazze’nin Mogadişu’ya dönüşmesinden’ büyük bir endişe duyduklarını ifade etti. ABD’li yetkililer, Biden yönetiminin birkaç aydır İsrail’i bu konuda uyardığını ve İsrail hükümetini savaştan sonra Gazze’yi kimin yöneteceği konusunda önceden planlama yapmaya çağırdığını söyledi.

ABD’nin uyarıları, Birleşmiş Milletler’in (BM) son haftalarda Gazze’ye giren yardım tırlarının sayısında önemli bir azalma olduğuna ilişkin raporları ışığında geldi.

BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), son iki hafta içinde minimum dört gün boyunca 10’dan az yardım tırının giriş yaptığını bildirdi.

OCHA Filistin Koordinatörü Jamie McGoldrick, bu hafta gazetecilere verdiği demeçte, yardımların girişinin azalmasının kısmen sınırın her iki tarafındaki güvenlik durumundan kaynaklandığını söyledi.

Hamas polisi, defalarca İsrail ateşine maruz kaldıkları için Gazze üzerinden yardım taşıyan tırların güvenliğini sağlamayı reddettiği için son günlerde insani yardım dağıtımı büyük ölçüde durdu.

BM verileri ve yetkilileri, Mısır’dan Gazze’ye giren yardım akışının son iki haftada neredeyse durduğunu ve güvenliğin olmamasının Gazze Şeridi’ne ulaşan gıda malzemelerinin dağıtımını zorlaştırdığını söylüyor.

frbrbfrg
Dün İsrail’in Refah’ta hava saldırısı düzenlediği bir bölgedeki vatandaşlar ve kurtarma ekipleri (Reuters)

Hamas’ın yönettiği sivil polis gücü, Refah’ta ve yakındaki Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’nın Gazze tarafında yardım tırlarının güvenliğini sağlamak için çalışıyordu, ancak İsrail’in kendilerini hedef alması üzerine bu ayın başlarında görev yerlerini terk etmişlerdi.

ABD’li yetkililere göre, son haftalarda İsrail’in hava saldırılarında Refah polis gücünün en az 11 üyesi hayatını kaybetti. Yetkililer, bunun silahlı çetelerin yardımları kontrol etmesine kapı açtığını söyledi.

Ancak iki İsrailli yetkiliye göre, İsrail, yardımların Hamas tarafından ulaştırılmasına karşı çıkıyor ve Hamas’ın artık Gazze Şeridi’ni yönetmediğinden emin olmanın savaşın hedeflerinden biri olduğunu savunuyor.

İsrailli yetkililer, Hamas’a karşı olan yerel aşiretlerle işbirliği yapmak gibi alternatif yardım sağlama yolları bulma planları olduğunu söylüyor.

Ancak ABD’li bir yetkili, gıdanın ulaştırılması gerektiğini, aksi takdirde Gazze’de kıtlıkla karşı karşıya kalınacağını ve bunun İsrail’e büyük zarar vereceğini söyledi.

İsrail, yardım sağlamaktan sorumlu polisi hedef almayı bırakmayı reddederken, aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in bir aydan fazla bir süredir engellemelerine rağmen ABD’den büyük miktarda un sevkiyatının Gazze sakinlerine ulaştırılmasına izin verecek yeni bir düzenlemeyi kabul etti.

ABD’li bir yetkili, The Times of Israel haber sitesine verdiği röportajda, yeni düzenleme kapsamında 1,5 milyon Gazzeli’yi 5 ay boyunca doyurabilecek unun, BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) yerine Dünya Gıda Programı (WFP) aracılığıyla Gazze’ye ulaştırılacağını vurguladı.

ABD’li yetkili, yeni düzenlemenin tamamlanmasıyla sevkiyatın girişine hemen başlanabileceğini söyledi.

Ancak un Gazze’ye ulaşsa bile tüm bölgelerdeki sivillere dağıtılıp dağıtılmayacağı ve kıtlığın ağırlığını hafifletip hafifletmeyeceği belli değil.



Beyaz Saray: Amerika ve Ukrayna'nın barış anlaşması konusunda iki noktada anlaşamadığı belirtiliyor

Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)
Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)
TT

Beyaz Saray: Amerika ve Ukrayna'nın barış anlaşması konusunda iki noktada anlaşamadığı belirtiliyor

Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)
Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamadan bir kare (EPA)

Beyaz Saray Sözcüsü Karolyn Leavitt, dün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump ile Ukraynalı mevkidaşı Volodimir Zelenskiy arasında bu hafta herhangi bir görüşme planlanmadığını söyledi.

Reuters'a konuşan kaynaklar, Zelenskiy'nin bu hafta Trump ile Ukrayna'daki savaşı sona erdirme planının hassas yönlerini görüşmek üzere Amerika Birleşik Devletleri'ne gidebileceğini söyledi.

Leavitt, Washington ve Kiev'in Rusya'nın Ukrayna'daki savaşını sona erdirme amaçlı olası bir anlaşma konusunda verimli görüşmelerde bulunduğunu ve hâlâ "sadece iki anlaşmazlık noktası" olduğunu ifade etti.

Fox News'in The Story programına verdiği röportajda, ABD Başkanı Donald Trump'ın savaşı sona erdirmek için bir anlaşmaya varma olasılığı konusunda iyimser olduğunu belirtti.

Leavitt, özellikle Cumhuriyetçi Parti içinden Başkan Donald Trump'a yöneltilen, Trump'ın Ukrayna'daki çatışmayı sona erdirme çabalarında Rusya'ya karşı taraflı davrandığını eleştirilerine yanıt verdi.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Beyaz Saray sözcüsü, "Amerika Birleşik Devletleri'nin bu savaşı sona erdirmek için her iki tarafla da eşit şartlarda çalışmadığı" fikrinin tamamen yanlış olduğunu belirtti.

Levitt, Trump'ın, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle başlayan savaşı sona erdirmek için bir plan üzerinde çalışma olasılığı konusunda "iyimserlik ve umut" ifade ettiğini söyledi.

Benzer bir bağlamda, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün yaptığı açıklamada, ABD ve Avrupa ile görüşülen önerilen barış planının "doğru" noktalar içerdiğini, ancak Amerikalı mevkidaşı Donald Trump ile görüşeceği hassas konular olduğunu söyledi.

Zelenskiy, dün akşam televizyonda yaptığı konuşmada, "Cenevre görüşmelerinin ardından, şu an itibarıyla daha az madde var- artık 28 değil- ve bu çerçeveye önemli sayıda doğru unsur dahil edildi" dedi.

Zelenskiy, "Ekibimiz bugün yeni taslak adımlar hakkında bir rapor sundu ve bu gerçekten doğru bir yaklaşım. Hassas konular ve en hassas noktalara gelince, bunları Başkan Trump ile görüşeceğim" ifadesini kullandı.

ABD yönetiminin önerdiği plana göre Moskova'nın hak iddia ettiği doğu Ukrayna'daki Donetsk ve Luhansk bölgeleri ile Rusya'nın 2014'te ilhak ettiği Kırım Yarımadası, ABD de dahil olmak üzere "fiilen Rus toprağı olarak tanınacak".

28 maddelik Amerikan planı, iki güney bölgesinin, Herson ve Zaporijya'nın bölünmesini öngörüyor. Kiev mevcut formülü kabul ederse, NATO'ya katılma hedefinden de vazgeçmeli ve bunu anayasasına dahil etmelidir.

Planda ayrıca Ukrayna ordusunun 600 bin askerle sınırlandırılması, NATO'nun Ukrayna'ya asker konuşlandırmaması, ancak Avrupa savaş uçaklarının Kiev'i korumak için Polonya'da konuşlandırılması öngörülüyor.


Trump, yapay zeka temelli bilimsel araştırmaları hızlandırmak için “Genesis Misyonu” kararnamesini imzaladı

Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)
Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)
TT

Trump, yapay zeka temelli bilimsel araştırmaları hızlandırmak için “Genesis Misyonu” kararnamesini imzaladı

Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)
Trump, Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nde imzaladığı bir başkanlık kararnamesini elinde tutarken (Arşiv - Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, araştırmaları hızlandırmak ve bilimsel atılımlar gerçekleştirmek için yapay zekayı (AI) kullanmaya yönelik olan ‘Genesis Mission’ isimli ulusal girişimi başlatan kararnameyi imzaladı.

Genesis Mission, yapay zeka kullanarak kamu araştırmalarından bilimsel veriler toplayabilen bir platform oluşturmayı amaçlıyor. Başkanlık kararnamesine göre bu alan yeni yapay zeka modellerinin geliştirilmesine, araştırmanın belirli aşamalarının otomatikleştirilmesine ve yeni hipotezlerin test edilmesine olanak tanıyacak.

ABD Enerji Bakanı Chris Wright, telefonla düzenlediği basın toplantısında çip devleri Nvidia ve AMD'den bahsetti. Ayrıca, bulut bilişim şirketleri Dell ve HP'nin de projenin ortakları olduğunu belirten Bakan Wright, başka şirketlerin de projeye katılacağını kaydetti.

Genesis Mission girişimi, laboratuvarlar ve devlet kurumları arasında veri toplamanın yanı sıra platform kullanıcılarına yeterli bilgi işlem gücü sağlamak için büyük bulut altyapılarının kullanılmasını da öngörüyor. Dün yayınlanan başkanlık kararnamesi, Enerji Bakanlığı'na, nükleer füzyondan yarı iletken üretimine kadar çeşitli alanlarda keşifleri hızlandırmak için ülkenin süper bilgisayarlarını, federal bilimsel veri setlerini ve araştırma tesislerini bir araya getiren entegre bir yapay zeka platformu kurma yetkisi veriyor.

Kararname metninde, “ABD, yapay zeka geliştirme alanında küresel teknolojik üstünlük için rekabet ediyor” deniyor. Yapay zeka, ‘bilimsel keşif ve ekonomik büyüme için önemli bir sınır’ olarak tanımlanıyor. Girişimin merkezinde, araştırmacılara yüksek performanslı bilgi işlem kaynaklarına, yapay zeka modelleme araçlarına ve bilimsel modelleri eğitmek ve araştırmaları otomatikleştirmek için geniş federal veri koleksiyonlarına erişim sağlayacak olan Amerikan Bilim ve Güvenlik Platformu yer alıyor.

Öncelikli alanlar arasında ileri imalat, biyoteknoloji, biyomalzemeler, nükleer enerji, kuantum bilişim ve yarı iletkenler bulunuyor. Tüm bunlar, ABD'nin Çin'den artan rekabetle karşı karşıya olduğu alanlar. Başkanlık kararnamesi, hassas araştırmaların güvenliği için sıkı siber güvenlik önlemleri alınarak özel şirketler, üniversiteler ve ulusal laboratuvarlarla iş birliği yapılmasını öngörüyor.


Tayvan Başbakanı: Çin'e geri dönmek Tayvan halkı için bir seçenek değil

Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)
Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)
TT

Tayvan Başbakanı: Çin'e geri dönmek Tayvan halkı için bir seçenek değil

Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)
Çin ve Tayvan bayrakları (Reuters)

Tayvan Başbakanı Chu Jung-tae, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde Pekin'in Tayvan üzerindeki egemenlik iddialarını güçlendirmesinin ardından bugün yaptığı açıklamada, adanın 23 milyonluk nüfusu için Çin'e geri dönmenin bir seçenek olmadığını söyledi.

Şi dün Trump'a, II. Dünya Savaşı'nın sonunda "Tayvan'ın Çin'e dönmesinin" Pekin'in dünya düzeni vizyonunun önemli bir parçası olduğunu söyledi. Tayvan'ın demokratik olarak seçilmiş hükümeti, Çin'in bu tutumunu şiddetle reddediyor.

Chu, parlamento dışında gazetecilere yaptığı açıklamada, Tayvan'ın "tamamen bağımsız ve egemen bir ülke" olduğunun tekrar vurgulanması gerektiğini söyledi. "Ülkemizin 23 milyonluk nüfusu için (geri dönmek) bir seçenek değil, bu çok açık" ifadelerini kullandı.