270 sivil ve siyasi aktivist İran'daki seçimleri boykot edeceğini duyurdu

İran'ın Kum kentinde bir kadın, üzerinde Dini Lider Ali Hamaney'in resminin bulunduğu reklam panosunun önünden geçiyor (AFP)
İran'ın Kum kentinde bir kadın, üzerinde Dini Lider Ali Hamaney'in resminin bulunduğu reklam panosunun önünden geçiyor (AFP)
TT

270 sivil ve siyasi aktivist İran'daki seçimleri boykot edeceğini duyurdu

İran'ın Kum kentinde bir kadın, üzerinde Dini Lider Ali Hamaney'in resminin bulunduğu reklam panosunun önünden geçiyor (AFP)
İran'ın Kum kentinde bir kadın, üzerinde Dini Lider Ali Hamaney'in resminin bulunduğu reklam panosunun önünden geçiyor (AFP)

270'den fazla İranlı sivil ve siyasi aktivist, cuma günü yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot ettiklerini ifade eden bir bildiri yayınlayarak yetkilileri "seçimlere müdahale etmekle" ve "aldatıcı bir manzara" sunmakla suçladı.

Bu seçim, 2022'nin sonlarında ülkeyi sarsan protesto hareketlerinin patlak vermesinden bu yana gerçekleşen ilk seçim olacak. Genç kadın Mahsa Amini'nin başörtüsü takmadığı gerekçesiyle ahlak polisi tarafından tutuklanmasının ardından hayatını kaybetmesiyle ülkede protestolar başlamıştı.

Bu bağlamda uzmanlar, oy kullanmama oranının yüksek olmasını, hatta İslam Cumhuriyeti'nin kurulduğu 1979 yılından bu yana en yüksek seviyesine ulaşmasını bekliyor.

Reformculara yakın "Zeytun" adlı bir sitede yer alan habere göre, aralarında İslam Cumhuriyeti'nin eski yetkilileri ve milletvekillerinin de bulunduğu aktivistler, yaptıkları açıklamada, seçim sürecinin önceki aşamalara göre daha kötü bir durumda gerçekleştiğini belirtti.

Aktivistler, ülkede reform çağrısının çıkmaza girdiğine dikkat çekerek, "eleştirenleri tamamen ortadan kaldıracak bir ameliyattan" söz etti. Özellikle 3 yıl önce İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin kazandığı cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra iktidarların devlet kurumlarını aşırı muhafazakar hareketle sınırlandırma yaklaşımını eleştirdiler.

frvbrf
Belediye çalışanı, Tahran'ın güneyindeki Ebuzer'deki bir caddede seçim kampanyası afişlerinin asılı olduğu panonun önündeki yırtılmış fotoğraflar parçalarını topluyor (AFP)

Muhafız Konseyi'nin reformcu partilerin önde gelen adaylarının taleplerini reddetmesinin ardından seçimleri boykot çağrıları arttı.

Sansür ve seçim denetimi mekanizmalarının kullanılması yoluyla adayların uygunluğuna yönelik geniş bir ret politikası uygulandığını ifade eden aktivistler, bu durumun, farklı güçlerin ve hareketlerin seçimlere katılımını önceki dönemlere kıyasla daha fazla engellediğini belirtti. Aktivistler, şunları ekledi:

Bu nedenle, seçim kampanyasına genel katılımın büyük ölçüde azaldığı, hatta çoğu reformcu çevrenin büyük bir hayal kırıklığına uğradığı ve çekildiği bir durum olmuştur.

Aktivistler, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Oy vermek temel bir hak ve hukuka dayalı her demokratik sistem için meşruiyet kaynağı. Farklı yönelimlerin ve çeşitliliğin, özellikle de toplumdaki grupların çoğunluğunun taleplerini temsil eden köklü partilerin ve hareketlerin yokluğu, seçimlerin anlamını ve nesnelliğini ortadan kaldırdı ve şu anda da bunu görüyoruz. Halkın genel siyasi haklarına aykırı olduğu açık bir şekilde kurgulanan seçimlere katılmamayı görevimiz olarak görüyoruz ve bu aldatıcı manzaraya boyun eğmeyeceğiz.”

“Mutedil” aday
İran Devrim Muhafızları'na bağlı Tasnim haber ajansı, Tahran'da, Ali Mütahhari'nin liderliğindeki 'Sada-i Millet (Halkın Sesi)' listesinin tanıtıldığı bir basın toplantısına ev sahipliği yaptı. Liste, reformcu ve ılımlı adayların yanı sıra bağımsız adayları da içerdi.

Mütahhari'nın girişimi, muhalefet partilerinin boykot çağrılarına tepki gösteren 'Devrim Muhafızları' ve hükümet medyasının ilgisini çekti. Aynı şekilde adaylarının seçimlerden dışlanmasından memnun olmayan reformcu hareketin de dikkatini çekti. Ajans, yabancı ve yerel medya organlarının basın toplantısına katıldığını belirtti.

Mutahhari önceki parlamento dönemlerinde milletvekiliydi ancak 4 yıl önce Muhafız Konseyi adaylık talebini reddetti. Muhafız Konseyi, onun 2021 başkanlık yarışına katılımını da reddetmişti.

Başörtüsü kanunu başta olmak üzere İranlıları ilgilendiren birçok konuya değinen Mutahhari, “Başörtüsü meselesinin bir yasaya ihtiyacı yok. Başörtüsü ülkenin ana sorunu değil.” dedi.

Web sitelerinin engellenmesi ve sansür uygulanmasına ilişkin sorulara yanıt olarak Mutahhari şunları söyledi:

Mevcut engellemeyi kabul etmeyeceğiz, çünkü bunun insanların haklarını ihlal ettiğini düşünüyoruz.

edrvreb
İran Devrim Muhafızları’na bağlı Tasnim haber ajansı, boykot çağrıları ortasında ılımlı aday Ali Mutahhari için basın toplantısı düzenledi.

Mutahhari, katılım oranının dört yıl önce gerçekleşen seçimlere göre daha yüksek olmasını bekliyor. Önceki seçimlere katılım, ülke genelinde yüzde 42'nin biraz üzerine, başkent Tahran'da ise yaklaşık yüzde 25'e ulaşmıştı. Tahran, İran Parlamentosu'ndaki 290 sandalyenin 30'unu elinde bulunduran en büyük seçim bölgesidir.

Parti figürleri ve liderleriyle hiçbir teması olmadığını belirten Mutahhari, aynı zamanda İtidal ve Kalkınma Partisi (Eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin Partisi), Karkzaran Partisi (Eski Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani'nin Partisi), İran'ın dini lideri Ali Hamaney'in danışmanı Kemal Harazi’ye yakın Nida İraniyyan Partisi ve 2011'den bu yana tutuklu olan reformcu din adamı Mehdi Kerrubi tarafından kurulan İtimad Milli Partisi’nin desteğine sahip olduğuna dikkat çekti.

Kerrubi, oğlunun seçim sürecinde kendisini desteklediğine veya desteklemediğine dair açıklama yapmayarak sessiz kaldığını söyledi.

Sandığa gitmekten geri durmanın ve boykotun "ülkenin reformu için bir çözüm olmadığını" söyleyen Mutahhari, şöyle konuştu: “Oy vermemeyi savunanlar bir noktaya kadar haklılar. Çünkü daha önceki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri tamamen özgür değildi. Rekabetin olmadığı konusunda herkes hemfikir, bazıları da şikayetçi. Ayrıca geçmişte yaşananlar da acıydı ama oy vermemek çözüm değil. Ilımlı bir azınlığın Parlamentoya girmesi, ılımlı ve yetkin bir hükümetin yükselişinin önünü açabilir. Seçimleri boykot etmek, aşırılıkçıların alanını genişletmek anlamına gelir ve bu, ülkenin çıkarına hizmet etmez. İnsanlar bu rejimin kökenini kabul ediyor ama sadece reform talep ediyorlar. Bazılarının rejimi devirmek amacıyla seçimlere katılmama yönündeki açıklamaları bizim istediğimiz bir şey değil. Devrimi desteklemekten vazgeçmemeliyiz. Eksiklikleri telafi edebiliriz. Öte yandan protestolarda göstericilerin öldürülmesi sonucunda halkın yöneticilere olan güveni azaldı. Örneğin Ukrayna uçağı meselesi halkın rejime olan güvenini azalttı” dedi.

Askeri saldırı

AFP, mevcut bölgesel koşullarda özellikle de Gazze Savaşı’nın gölgesinde, seçimleri gölgeleyen boykot çağrılarının aksine İran'daki muhafazakarların ve aşırılık yanlılarının kalesi olan Kum şehrinden seçimlere katılım yönündeki görüşleri takip etti.

AFP’nin raporuna göre, kentte seçim sonuçları "kesinleşmiş görünüyor". İlahiyat öğrencisi Muhammed Hasan Caferi, birçok İranlının "uluslararası öneme sahip" bu seçimlere kayıtsız kalmasından üzüntü duyduğunu söyledi. 27 yaşındaki genç, "İnşallah oy kullanacağım. Çünkü seçimler ülkenin iç ve dış gücünü artırıyor.” dedi.

Ajansın aktardığına göre, Kum şehrinin sokaklarına Dini Lider Ali Hamaney'in "Daha güçlü olalım" sloganıyla insanları oy kullanmaya çağıran pankartlar asıldı.

dsvfd
Fotoğraf:  (AFP)

Bölgedeki gergin jeopolitik durum bağlamında ev hanımı Rehberi (40), cuma günü yapılacak seçimlerin "ülkenin bağımsızlığını" vurgulamak için bir fırsat oluşturduğunu söylüyor. Kum'da yaşayan İranlı çarşaflı kadın, sözlerine şunları ekliyor:

Bölgedeki bu huzursuzluk, düşmanın medya üzerinden saldırıları ve ülkemize yönelik tehditler ışığında, insanlar oy vererek düşmanın tüm komplolarını etkisiz hale getirebilirler.

Muhammed Hasan Caferi de "katılımın zayıf olması halinde İran'a askeri saldırı başlatılması ihtimalinin" "daha güçlü" olacağı konusunda uyarıyor.

79 yaşındaki emekli Mecid Hüseyni, şunları söylüyor:

Bu seçimler İslam Cumhuriyeti'nin bir parçasıdır. Katılmazsak 40 yıllık emek boşa gidecek.



Trump'ın desteklediği "Serçe" lakaplı aday, haftalarca süren gecikmeli sonuçların ardından Honduras başkanlık seçimini kazandı

Ekranda Nasri Asfura destekçileriyle birlikte (AFP)
Ekranda Nasri Asfura destekçileriyle birlikte (AFP)
TT

Trump'ın desteklediği "Serçe" lakaplı aday, haftalarca süren gecikmeli sonuçların ardından Honduras başkanlık seçimini kazandı

Ekranda Nasri Asfura destekçileriyle birlikte (AFP)
Ekranda Nasri Asfura destekçileriyle birlikte (AFP)

Honduras seçim komisyonu dün, ABD Başkanı Donald Trump tarafından desteklenen muhafazakar Ulusal Parti adayı Nasri Asfura'nın başkanlık seçimini kazandığını açıkladı. Böylece haftalarca süren gecikmeler, teknik sorunlar ve yolsuzluk iddialarının ardından 30 Kasım seçiminin galibi nihayet ilan edilmiş oldu.

Merkez sağ Liberal Parti adayı Salvador Nasralla yüzde 39,5 oy aldı.

Sonuçlar son derece yakındı ve oy sayım sistemi o kadar kaotikti ki, kazananı belirlemek için yüz binlerce oy pusulasının yaklaşık yüzde 15'inin elle sayılması gerekti.


Rusya’nın Ukrayna cephesindeki kayıpları artıyor

Ukrayna savaşında çatışmalar sürerken, taraflar arasındaki müzakerelerde henüz somut ilerleme kaydedilemedi (AP)
Ukrayna savaşında çatışmalar sürerken, taraflar arasındaki müzakerelerde henüz somut ilerleme kaydedilemedi (AP)
TT

Rusya’nın Ukrayna cephesindeki kayıpları artıyor

Ukrayna savaşında çatışmalar sürerken, taraflar arasındaki müzakerelerde henüz somut ilerleme kaydedilemedi (AP)
Ukrayna savaşında çatışmalar sürerken, taraflar arasındaki müzakerelerde henüz somut ilerleme kaydedilemedi (AP)

Birleşik Krallık istihbaratına göre Ukrayna cephesinde bu yıl 400 binden fazla Rus asker öldürüldü ya da yaralandı.

Londra yönetiminin ekimde yayımladığı son savunma istihbarat raporuna göre, Şubat 2022'de başlayan savaştan bu yana Rus ordusunda toplamda 1 milyon 118 bin asker yaralandı ya da öldü.

Telegraph'ın aktardığına göre bu rakam, savaş öncesi Rus ordusunun toplam büyüklüğünden daha fazla.

Analizde, Rus ordusunun cephede “kıyma makinesi” diye de adlandırılan yoğun saldırı taktiklerini kullandığına, bunun da kayıpları artırdığına dikkat çekiliyor.

Economist'in bu ay yayımladığı çalışmada da Rusya'nın kayıplarının 1,35 milyona vardığı savunulmuştu. Ayrıca son üç yılda Rusya'nın Ukrayna topraklarının sadece yüzde 1,45'ini ele geçirebildiği belirtilmişti.

Rusya olası barış anlaşması çerçevesinde, Ukrayna'ya ait Herson, Zaporijya, Donetsk ve Luhansk'tan Kiev güçlerinin çekilmesini istiyor. Bu bölgelerin bir kısmı halihazırda Moskova'nın kontrolünde.

Economist'in haberinde, Rusya'nın sözkonusu bölgeleri askeri harekatla ele geçirmesinin Mayıs 2028'i bulacağı, bu süreçte ciddi kayıplar verilebileceği savunulmuştu.

Diğer yandan Ukrayna ordusu, Donetsk'teki Siversk kentinden çekildiğini dün duyurdu.

Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklamasında, askerlerin can güvenliği ve kaynakların korunması için geri çekilme kararı alındığı bildirildi.

New York Times'ın analizinde, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden önce yaklaşık 10 bin nüfusa sahip olan kentin, Donetsk bölgesinin savunmasında büyük rol oynadığına dikkat çekiliyor.

Şehrin kaybıyla Donetsk üzerindeki kontrolü zayıflayan Kiev'in müzakerelerde dezavantajlı konuma düşebileceği belirtiliyor.

Rusya ve Ukrayna arasındaki müzakerelerde Kiev yönetimi, Moskova'nın toprak tavizi taleplerini reddetmişti. ABD arabuluculuğunda yürütülen görüşmelerde Ukrayna, herhangi bir anlaşmayı kabul etmeden önce Batılı müttefiklerden güvenlik garantileri istiyor.

Independent Türkçe, Telegraph, New York Times


İsrailli teknoloji şirketleri, Gazze savaşına rağmen Avrupa’da gücünü artırıyor

Gazze savaşının patlak vermesiyle Fransa'da İsrail karşıtı protestolar düzenlemişti (AP)
Gazze savaşının patlak vermesiyle Fransa'da İsrail karşıtı protestolar düzenlemişti (AP)
TT

İsrailli teknoloji şirketleri, Gazze savaşına rağmen Avrupa’da gücünü artırıyor

Gazze savaşının patlak vermesiyle Fransa'da İsrail karşıtı protestolar düzenlemişti (AP)
Gazze savaşının patlak vermesiyle Fransa'da İsrail karşıtı protestolar düzenlemişti (AP)

İsrailli teknoloji şirketleri, Gazze savaşı sırasında Avrupa'daki işgücünü artırdı.

İsviçreli risk sermayesi fonu Planven ve Britanya merkezli danışmanlık şirketi KPMG'nin araştırmasında, İsrailli teknoloji firmalarının Avrupa'daki faaliyetlerini genişlettiği ve daha fazla çalışan istihdam ettiği belirtiliyor.

Avrupa Birliği'ne (AB) bağlı Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsü'nün İsrail'deki inovasyon merkezi IT Hub Israel de salı günü yayımlanan çalışmaya katkı sağladı.

Araştırmaya göre, Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı saldırısıyla  patlak veren Gazze savaşından bu yana İsrail teknoloji şirketlerinin Avrupa'daki istihdamı ortalama yüzde 5 arttı.

Ocak 2025 itibarıyla Avrupa'da faaliyet gösteren toplam 1686 İsrailli teknoloji şirketi, çalışan sayısını 32 bin 617'ye çıkardı. Bu sayı 2024'te 30 bin 936, 2023'teyse 29 bin 317'ydi.

Avrupa'da en fazla sayıda İsrailli teknoloji şirketine ev sahipliği yapan ülke Birleşik Krallık. Ülkede 704 İsrail teknoloji şirketi, 6 bin 724 çalışanıyla faaliyet gösteriyor.

415 şirket ve 2 bin 131 çalışanla Almanya ikinci, 312 şirket ve 2 bin 598 çalışanla da Ukrayna üçüncü sırada geliyor.

Fransa'da 279 teknoloji şirketinde 1750 kişi çalışırken, Polonya'da 257 firmada 1734 kişilik istihdam var. İspanya'da 356 şirket faaliyet gösterirken, bu firmalarda 1415 kişi çalışıyor.

Avrupa'da Gazze savaşı nedeniyle İsrail karşıtı görüşlerin artmasına rağmen firmaların istihdam kapasitesini geliştirdiği görülüyor.

Planven'den Elle Taitou Spruch, araştırma bulgularına ilişkin Times of Israel'e şunları söylüyor:

Veriler savaş gibi zor zamanlarda bile, Avrupa'dan çok fazla eleştiri aldığımız halde, uzun vadeli varlıklarını geliştiren İsrailli girişimlerin sürekli büyüdüğünü ortaya koyuyor. İnsanlar hâlâ yatırımlarını artırmayı tercih ediyor.

Avrupa Komisyonu, AB ve İsrail arasında 5,8 milyar euroluk ihracatı etkileyecek karşılıklı ticaret anlaşmasının askıya alınabileceğini eylülde duyurmuştu. Brüksel henüz bu yönde bir adım atmadı.

Birleşmiş Milletler de İsrail ordusunun Gazze'de soykırım yaptığını bildiren çalışmasını eylülde kamuoyuyla paylaşmıştı.

Independent Türkçe, Times of Israel, Guardian