Gazze’deki şiddet sahnelerinin bizim için ‘sıradanlaşmaması’ için ne yapmalıyız?

Gazze’deki şiddet sahnelerinin psikolojimize etkileri nelerdir?

Filistinliler, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah mülteci kampına düzenlediği hava saldırılarında ölen yakınlarının cesetleri yanında ağlıyor (AFP)
Filistinliler, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah mülteci kampına düzenlediği hava saldırılarında ölen yakınlarının cesetleri yanında ağlıyor (AFP)
TT

Gazze’deki şiddet sahnelerinin bizim için ‘sıradanlaşmaması’ için ne yapmalıyız?

Filistinliler, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah mülteci kampına düzenlediği hava saldırılarında ölen yakınlarının cesetleri yanında ağlıyor (AFP)
Filistinliler, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah mülteci kampına düzenlediği hava saldırılarında ölen yakınlarının cesetleri yanında ağlıyor (AFP)

İsrail’in Ekim ayında Gazze’de savaş başlatmasıyla birlikte televizyonlar ve sosyal medyada yer alan şiddet içerikli korkunç görüntüler pek çok kişiyi rahatsız etti.

Gazze Şeridi’nden gelen bu dehşet verici görüntüler tüm dünyanın gündemine oturdu.

Lübnan’da sosyal bilimler ve iletişim alanında üniversitede eğitim alan Jana, savaş nedeniyle yaşanan acı sahneleri görmemek için sosyal medya platformu X’i bir süre açmadığını söyledi.

Jana konuya ilişkin açıklamasını şöyle sürdürdü;

Telefonum suçluluk ve panik duygusunun bir aracı haline geldi. Savaşın başlamasından sonra, yıkımın ortasında ölen çocukları veya yerinden edilmiş Filistinlileri gösteren acı görüntülerin yayılması nedeniyle yaklaşık 20 gün boyunca X hesabımı açamadım. Tüm bu görüntülere dayanamadım ve hiçbir şeyi değiştiremeyeceğimi hissettiğim için de görüntülerden uzak durmaya karar verdim.

Ancak yaklaşık bir ay sonra hızla X’e geri döndüğünü söyleyen Jana, açıklamasına şu ifadelerle devam etti;

Savaş uzadıkça, her yerde acı verici fotoğraf ve videolar görürken X’e geri dönmenin doğal olduğunu hissettim. Çünkü bu görüntüler kaçınılmaz ve beyin zamanla buna alışıyor. Maalesef çoğu kişi için de durum böyle sanırım.

Çaresizliğe alışmak

Şarku’l Avsat’a konuşan klinik psikoterapist Rita Maria Hawila, bu psikolojik süreci şu ifadelerle değerlendirdi;

Günlük hayatımızda defalarca gördüğümüz, karşılaştığımız tüm bu acı kareler ve sahneler, zamanla sıradanlaşıyor. Şiddet içerikli video oyunları karşısında saatlerce vakit geçiren çocukların öldürmeye ve yok etmeye alışmasının nedeni bu. Bu nedenle aile içi şiddete maruz kalan insanlar da buna uyum sağlıyor, onlar zor ve zulmü bir yaşam biçimi haline getiren sorunlar yaşıyor.

fdrvbefb
Filistinliler İsrail’in gece Refah mülteci kampına düzenlediği hava saldırısının ardından yıkılan binaları inceliyor (AFP)

Konuyu daha önce köpekler üzerinde yapılan bir araştırmadan bir örnekle açıklayan Hawila, şöyle devam etti;

 Birkaç köpek bir kafese yerleştirildi ve elektrik şoku verildi. İlk başta köpekler kafesten kaçmaya çalıştı. Ama bunu yapamadı. Bir süre tecrübe kazandıktan sonra köpeklere yine elektrik şoku verildi. Ancak deneyi yapanlar bu sefer kafesin kapısını açtılar ve ironik bir şekilde köpekler kaçmayı düşünmediler. Buradaki fikir alışkanlıkla ve öğrenilmiş çaresizlik duygusuyla alakalı.

Tüm canlılar gibi bizim de çevremize ve maruz kaldığımız koşullara uyum sağladığımızı ve bunun tehlikeli bir konu olduğunun altını çizen Hawila şunları söyledi;

Acıya ne kadar çok maruz kalırsak, ona karşı o kadar toleransımız olur. Beyin, çevresinde olup bitenlerin normal olduğuna ve bununla yaşanılması gerektiğine ikna olmasına yardımcı olan maddeler salgılar.

Hawila bundan yola çıkarak, şiddete ve çaresizliğe alışmamak için konuyu daha açık bir şekilde konuşmanın, özellikle sosyal medya aracılığıyla sık sık tartışmanın önemini vurguladı.

sdvdsvds
Bir Filistinli, ağır yaralı bir çocuğu Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’taki bir hastaneye taşıyor (AFP)

Şiddet ve ölen insanlara dair sahnelere maruz kaldığımızda beynimize ne olur?

Şarku’l Avsat’a görüş bildiren bir diğer klinik psikoloji uzmanı Benin Britaa ise, durumu bilimsel ve fizyolojik açıdan şöyle açıkladı;

Beynimiz, vücuda tehlike sinyalleri göndermekten, duyguları ve anıları düzenlemekten sorumlu olan amigdala adı verilen bölgeyi içerir. Herhangi bir şoka maruz kaldığımızda tepki amigdalaya ulaşır ve beynimiz şuna komutu verir: Bununla yüzleş ya da yüzleşme veya düşünceleri dondur. Duygusal sistemimiz durumdan etkileniyor, bu nedenle vücudumuz bilinçdışı duygusal mekanizma adı verilen ve unutmayla doğrudan ilgili olan bir sürece başvuruyor. Beynimiz, örneğin uyum sağlamak, işi normal bir şekilde tamamlamak ve bir arada yaşamak için acı verici sahneleri unutmak zorunda olduğuna karar veriyor. Bu, acı verici düşünceleri bastırmak için beynin benimsediği bir savunma mekanizmasıdır.

dscsdv def
Han Yunus’un doğusunda İsrail uçakları tarafından yıkılan bir evin enkazı altından bir erkek çocuğunun cesedi çıkarıldı (AFP)

Psikoterapist ve öğrenme güçlükleri uzmanı Rania el-Bobo da, gerçeği değiştiremediğimiz bir dönemde acı verici sahnelere maruz kalmanın olumsuz etkileri olduğunu, kişinin sürekli ve tekrar tekrar korku, üzüntü ve kaygı hissetmesine neden olduğunu, bunun da konsantrasyon ve dikkat gibi bilişsel yetenekler üzerinde olumsuz etkiye yol açtığını söyledi.

Şarku’l Avsat’a konuşan psikoterapist değerlendirmesini şöyle sürdürdü;

Bu insanlar odaklanamayabilir ve dikkatleri dağılabilir, hatta günlük işlerini bile tamamlayamayabilirler. Şiddete defalarca tanık olan insanlar doğal olarak daha saldırgan hale gelebilir ve temelde strese girebilir. Bazıları sosyal ilişkilerden çekilerek ve depresyon durumuna girerek tepki gösterebilir. Bu, uykuyu etkiler, kötü rüyalara ve kabuslara yol açabilir.

Psikoterapist, bu sahnelere maruz kalan bazı kişilerin, duygularını kontrol etme yeteneklerinin diğerlerine göre daha zayıf olması nedeniyle panik atak ve sürekli kaygı yaşadıklarını, bunun normal olduğunu söyledi.

df dfevf
Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Lahya’da çocuklar gıda yardımı toplamak için çabalıyor (AFP)

Bobo, bazı insanların ‘duygusal donukluk’ olarak adlandırılan durumu, yani şiddete, öldürmeye ve yıkıma karşı tepkisizlik yaşadığını vurgulayarak, şu ifadelerle devam etti;

Özellikle zaman geçtikçe ve zihnimizin gördüğü acı verici görüntülerin çokluğuyla birlikte, bu durum önemli sayıda sosyal medya kullanıcısı tarafından da hissediliyor. Bu olumsuz bir şey, duygusal donukluk olarak bilinen şeye yol açıyor. Öyle ki trajediler meydana geldiğinde empati kuramıyoruz, etkileşim kurma ve gerçekliği değiştirme yeteneğimizi kaybediyoruz.

dsv dfvb
İsrail’ in düzenlediği saldırının ardından yaşanan yıkım (Reuters)

Peki gerçekten şiddete alışkın mıyız?

Şiddete alışmanın normal olmadığının altını çizen Bobo, “Gazze’deki sahnelerde olduğu gibi, gördüğümüz şeylerin sırf tekrar etmesi yüzünden alışmamız sağlıklı değil” dedi.

Psikoterapist, “Şiddetin hepimizin yaşadığı insan deneyiminin bir parçası olduğunu bilerek, olay pasif uyum sağlama kategorisine giriyor.  Ancak adaptasyonun insan deneyimi üzerinde acı etkileri vardır. Bu nedenle kişinin duygusal hissedebilmesi için daha korkunç veya tehlikeli bir şoka veya sahneye ihtiyacı vardır” ifadelerini kullandı.

devffedv
Han Yunus’un doğusunda İsrail’in hava saldırısında öldürülen çocuğunun cesedini taşıyan bir baba (AFP)

Bunun bir örneğini Lübnan gerçekliğinden ve İsrail sınırında yaşananlardan veren Bobo, şu ifadelerle değerlendirmesini sürdürdü;

İsrail’in Lübnan’ın güney sınırına ilk saldırısında öfkelendik ve olup bitenlere karşı gerginlik hissettik, ancak zamanla buna alıştık. Daha sonra bombardımanın yoğunluğu arttı ve Lübnan’ın iç kesimlerinde, başkente nispeten yakın olan kasabaları da etkiledi.  Bu da duyguları yeniden alevlendirdi. Ancak yakında buna da uyum sağlayabiliriz.

Kendimizi şiddete alışmaktan nasıl koruruz?

Şiddet ve savaş sahnelerine alışmanın kabul edilemez olduğunun altını çizen Bobo, insanlara konuyu daha fazla konuşmalarını, cesetlerin ve ölümlerin sıradan rakamlar haline gelmemesinin önemini vurgulamalarını tavsiye etti.

Psikoterapist, şu ifadelerle açıklamasını noktaladı;

Şiddete alışmanın yalnızca daha tehlikeli şiddet doğurduğu, izlemekten kaçınmanın krizin sonu anlamına gelmediği konusunda farkındalık yaratmaya çalışmalıyız.



Papa Francis'in unutulmaz sözleri

Papa Francis (AFP)
Papa Francis (AFP)
TT

Papa Francis'in unutulmaz sözleri

Papa Francis (AFP)
Papa Francis (AFP)

Vatikan'ın Papası Papa Francis, 12 yıl papalık yaptıktan sonra bugün 88 yaşında vefat etti.

Papa Francis’in Şarku’l Avsat’ın derlediği Papalık dönemindeki en önemli ifadeleri şunlardır:

Çevre:

Haziran 2015: “Evimiz olan Dünya, giderek daha çok büyük bir çöplük yığınına benziyor... Tüketim, atık ve çevresel değişimin hızı gezegenin enerjisini öylesine tüketti ki, sürdürülemez olsa da modern yaşam tarzımız yalnızca felaketi hızlandırabilir.”

Eylül 2015: Birleşmiş Milletler'e yaptığı açıklamada, "Güç ve maddi refaha yönelik bencil ve sınırsız susuzluk, mevcut doğal kaynakların kötüye kullanılmasına ve zayıf ve dezavantajlı olanların dışlanmasına yol açıyor."

Ekim 2023: Bir belgede "İçinde yaşadığımız dünya çöküyor ve çöküş noktasına yaklaşıyor olabilir" dedi. Bu sorunu inkar etme, gizleme, görmezden gelme veya görelileştirme yönündeki tüm girişimlere rağmen, iklim değişikliğinin işaretleri açık ve kesindir.

Savaş:

Mart 2021: Irak'ın Ur şehrine yaptığı ziyarette, "Düşmanlık, aşırılık ve şiddet dindar bir yürekten gelmiyor, aksine dine ihanettir."

Mart 2022: Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline atıfta bulunarak, "Ukrayna'da kan ve gözyaşı nehirleri akıyor. Bu sadece bir askeri operasyon değil, ölüm, yıkım ve sefalet eken bir savaş."

8 Ekim 2023: Hamas'ın güney İsrail'e saldırısının ertesi günü şunları söyledi: "Lütfen saldırıları ve silahları durdurun, çünkü terörizmin ve savaşın çözüm getirmediği, sadece birçok masum hayatın ölümüne ve acı çekmesine yol açtığı anlaşılmalıdır. Savaş yenilgidir, her savaş yenilgidir.

22 Kasım 2023: Papa, İsrail'in Gazze'ye yönelik misilleme saldırılarını sürdürmesiyle hem İsraillilerin hem de Filistinlilerin acısını hissettiğini belirterek, "Bu savaş değil... Bu terörizmdir." dedi.

Göçmenlik:

Eylül 2015: ABD Kongresi'ne "Onların sayılarına şaşırmamalıyız, bunun yerine onları insan olarak görmeli, yüzlerini görmeli ve hikayelerini dinlemeliyiz."

Eylül 2015: Arnavutluk'taki bir kilise cemaatine yazdığı mektupta, "Barış arayanların önünü kesmek için duvarlar ve bariyerler inşa etmek gerçek anlamda şiddettir."

Ekim 2016: Vatikan'daki bir toplantıda, "Kendinize Hristiyan deyip sonra bir mülteciyi veya yardım isteyen birini, aç veya susuz birini geri çevirmek ve yardımınıza ihtiyacı olan birini sınır dışı etmek ikiyüzlülüktür."

Ekonomi ve kapitalizm:

Aralık 2013: Uluslararası Barış Günü münasebetiyle yayınladığı mesajda, “Günümüzdeki ciddi mali ve ekonomik krizler, insanları sağlam ekonomi prensiplerinin ötesinde, tüketim ve gelirde tatmin, mutluluk ve güvenlik aramaya itmiştir.”

Ekim 2013: La Repubblica'ya verdiği demeçte, "Sınırsız (ekonomik) liberalizm yalnızca güçlüleri güçlendirir, zayıfları zayıflatır ve en dışlanmış olanları dışlar."

Haziran 2014: Vatikan'da etik yatırım üzerine düzenlenen bir seminerde konuşurken, "Finans piyasalarının insanların ihtiyaçlarını karşılamak yerine kaderlerini şekillendirmesi veya birkaç kişinin finansal spekülasyondan büyük servetler elde ederken birçoğunun bunun sonuçlarıyla yükümlü olması giderek kabul edilemez hale geliyor."

Kadınlar:

Haziran 2018: Roma Katolik Kilisesi'nin merkezi yönetimine atıfta bulunarak şunları söyledi: "Daha fazla kadın olsaydı, Vatikan Mahkemesi'nde daha az çekişme yaşanırdı diye düşünüyorum. Bazıları bunun daha fazla dedikoduya yol açacağını söyledi ama ben öyle düşünmüyorum."

Kasım 2022: Papa, kadınların rahip olmasını reddetti ve muhabirlere şunları söyledi: "Papa II. John Paul açıktı ve kapıyı kapattı ve ben bundan geri adım atmayacağım," diyerek ekledi: "Kadın hakları mücadelesi devam eden bir mücadeledir. Kadınlar bir armağan olduğundan bunun için mücadele etmeye devam etmeliyiz. Tanrı, insanı ona oynayacak bir köpek vermek için yaratmadı. "Erkekler ve kadınlar eşit yaratılmıştır...Kadınların daha büyük roller oynamasına izin veremeyen bir toplum ilerlemez," dedi ve ekledi. "Vatikan'da bir kadına sorumluluk pozisyonu verildiğinde her şeyin daha iyiye gittiğini fark ettim.”

 Kürtaj ve doğum kontrolü:

Temmuz 2022: Reuters'a şunları söyledi: "Bir sorunu çözmek için insan hayatını almak meşru mudur, doğru mudur? Bu hayattır... Ahlaki soru şudur: Bir sorunu çözmek için bir hayatı almak doğru mudur? "Aslında, bir sorunu çözmek için profesyonel bir katil tutmak doğru mudur?"

Ocak 2015: Filipinler'den dönerken uçakta şunları söyledi: "Bazı insanlar, bu kelimeyi kullandığım için özür dilerim, iyi Katolikler olmak için tavşanlar gibi olmamız gerektiğini düşünüyorlar ama hayır... Kilise sorumlu ebeveynliği teşvik ediyor."

Din adamlarının çocuklara yönelik istismarı:

Nisan 2014: Papa, Uluslararası Katolik Çocuk Bürosu'na yaptığı açıklamada, "Birkaç rahibin işlediği tüm kötülüklerin sorumluluğunu üstlenmek ve çocuklara cinsel tacizde bulunarak verdikleri zarar için af dilemek zorunda hissediyorum."

Mayıs 2014: “Cinsel taciz çok iğrenç bir suçtur... çünkü bunu yapan bir rahip Tanrı'ya ihanet etmiş olur.”

Temmuz 2014: Vatikan'da altı taciz mağduruna verdiği vaazda şöyle dedi: "Tanrı ve halkı önünde, size karşı işlenen din adamlarının cinsel tacizi ve ağır günahları için üzüntümü dile getiriyorum. Ve af diliyorum.

Temmuz 2022: Reuters'a yaptığı açıklamalarda: "Her vakayla ayrı ayrı mücadele etmeliyiz... Bir rahip olarak insanların büyümesine ve onları kurtarmasına yardım etmeliyim... Sıfır tolerans."

Din Adamları ve Kilise Hakkında:

Mart 2013: “Yoksullar için, yoksul bir kilise diliyorum.”

Kasım 2013: Bir belgede şöyle diyordu: "Sokaklarda olduğu için yaralı, incinmiş ve kirli bir kilisem olmasını, kapalı olduğu ve güvenliğine yapıştığı için hasta bir kilisem olmasından tercih ederim."

Ağustos 2014: Güney Kore'de, "Zenginler gibi yaşarken yoksulluk yemini eden bu kutsanmış erkek ve kadınların ikiyüzlülüğü, inananların ruhlarını yaralıyor ve Kilise'ye zarar veriyor."

Aralık 2017: “Roma’yı onarmak, Mısır’daki Sfenks’i diş fırçasıyla temizlemek gibi.”

Mafya:

Haziran 2014: Papa Francis, İtalya'nın en büyük organize suç örgütü olan 'Ndrangheta'yı "kötülüğe tapan ve ortak iyiliği hor gören" bir örgüt olarak tanımladı.

Aynı vesileyle şunları söyledi: "Hayatlarında bu kötü yolu izleyenler, mafya üyeleri gibi, Tanrı ile uyum içinde değildirler. Onlar aforoz edilirler.

Çin:

Haziran 2018: “Çinliler sabırlarından dolayı Nobel Ödülü'nü hak ediyor çünkü onlar iyi insanlar, beklemeyi biliyorlar, zaman onların ve yüzyıllardır kültürleri var. “Onlar bilge insanlar, çok bilge… Çin'e çok saygı duyuyorum.”

Temmuz 2022: Vatikan'ın Çin ile yaptığı gizli ve tartışmalı 2018 anlaşması hakkında konuşurken: "Diplomasi, mümkün olanın sanatıdır ve mümkün olanı gerçekleştirmek için bir şeyler yapma sanatıdır."

Uyuşturucu:

Haziran 2014: Roma'da düzenlenen bir uyuşturucuyla mücadele konferansında, "Uyuşturucu bağımlılığı kötüdür ve kötülüğün uzlaşması veya tavizi yoktur."

Ünlüler:

Ağustos 2014: Güney Kore'den dönerken uçakta bulunan Francis, küresel şöhretiyle başa çıkmayı, "günahları ve hataları" ile ölümlülüğü üzerine düşünerek öğrendiğini söyledi.

Mart 2014: Bir İtalyan gazetesine verdiği röportajda şunları söyledi: "Papa'yı bir tür Süperman veya bir tür yıldız olarak tasvir etmek bana saldırgan geliyor. Papa gülen, ağlayan, huzur içinde uyuyan ve herkes gibi arkadaşları olan, sıradan bir insan."

Bilim:

Ekim 2014: Papalık Bilimler Akademisi'ne şunları söyledi: "Bugün dünyanın kökeni olarak kabul edilen Büyük Patlama, Tanrı'nın yaratıcı müdahalesiyle çelişmez. Aksine, doğadaki evrim, ilahi yaratılış kavramıyla çelişmez, çünkü evrim, evrimleşen varlıkların yaratılmasını gerektirir. Yaratılış hikayesini okuduğumuzda, Tanrı'nın her şeyi yapabilecek sihirli değneğe sahip bir sihirbaz olduğunu hayal etme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Ama öyle değil.