Avrupa’ya ‘ölüm yolculuğuna’ çıkan Afrikalılar, Moritanya’da para biriktirmek için mola veriyor

Avrupa rüyasına açılan kapı olan Kanarya Adaları’na ulaşmak için kötü durumdaki teknelere biniyorlar

Afrikalı göçmenler, Moritanya’dan Avrupa’ya yasadışı göç yolculuğunu karşılayabilmek için basit işlerde çalışıyorlar (AFP)
Afrikalı göçmenler, Moritanya’dan Avrupa’ya yasadışı göç yolculuğunu karşılayabilmek için basit işlerde çalışıyorlar (AFP)
TT

Avrupa’ya ‘ölüm yolculuğuna’ çıkan Afrikalılar, Moritanya’da para biriktirmek için mola veriyor

Afrikalı göçmenler, Moritanya’dan Avrupa’ya yasadışı göç yolculuğunu karşılayabilmek için basit işlerde çalışıyorlar (AFP)
Afrikalı göçmenler, Moritanya’dan Avrupa’ya yasadışı göç yolculuğunu karşılayabilmek için basit işlerde çalışıyorlar (AFP)

Gambiyalı İbrahim Sar, yaklaşık bir yıl önce geçici bir iş istasyonu olarak Moritanya’nın başkenti Nuakşot’a geldi ve Avrupa’ya göç etmek için yeterli parayı biriktirmek için çalışıyor.

İbrahim, Nuakşot’un merkezindeki büyük bir meydanda araba yıkama ve cilalama işinde çalışıyor. İşteki bir günü, sabahın erken saatlerinde başlayıp gün batımına kadar devam ediyor. İbrahim bu şekilde çalışarak Avrupa’ya yapılacak yasadışı bir göç gezisini karşılayacak meblağa ulaşmayı hedefliyor.

bdfeb
Araba temizliği, Nuakşot sokaklarında Afrikalı göçmenler için popüler mesleklerden biri (AFP)

Büyükelçilikler bölgesinde bulunan bu meydan, büyük bir araba yıkama ve tamir atölyesine dönüştürülmüş ve burada çalışan insanların çoğunu Afrika'nın farklı ülkelerinden gelen göçmenler oluşturuyor. Binlerce Afrikalı da Moritanya’da para toplamak ve bu göç gezilerini finanse etmek için el işçiliğiyle çalışıyor. İbrahim, Gambiya’daki zorlu ekonomik koşullar, yüksek yoksulluk oranları ve ‘orada her gün maruz kaldıkları sosyal adaletsizlik’ nedeniyle Gambiya’dan göç ettiğinden bu yana biraz para kazanmak için sıcak güneşin altında uzun saatler geçirdiğini söylüyor.

Geçici istasyon

Ülkede güvenlik durumunun kötüleşmesi üzerine 2022 sonlarında Mali’den göç eden Mamadou Saw, Moritanyalı kadınların geleneksel kıyafetlerin satışında çalışıyor.

rgth5yj6
Başkent Nuakşot’ta pazarda mallarını satan Afrikalı bir göçmen (AOP)

Güvenlik ve daha iyi bir yaşam için ailesiyle birlikte Moritanya’ya kaçan adam “Satın alabileceğiniz parlak renkli battaniyeler. Fiyat değişmiyor” diye bağırıyor. Avrupa’ya göç etmeye yetecek kadar para biriktirmek için geçici bir durak olarak burada yaşayan Mamadou, Arap Dünyası Haber Ajansı’na verdiği röportajda “Hayatımı burada geçirmek istemiyorum. Avrupa’da kendim ve ailem için daha iyi bir gelecek inşa etmek istiyorum. Daha iyi bir işte çalışmayı, kendimi daha iyi gerçekleştirebileceğim bir ülkede yaşamayı hayal ediyorum” dedi. Ticarette çalışması hakkında “Çok para kazandırıyor, Avrupa’ya göç etme hayalini imkansız olmaktan çıkararak mümkün hale getiriyor. Moritanya’da ticaret yapmak, Avrupa’da daha iyi bir gelecek inşa etmek için gerekli parayı güvence altına almasına olanak tanıyor” dedi. Sıhhi tesisat alanında çalışan Liberya vatandaşı Sanghana ise, Moritanya’nın kendisi için ‘sadece bir geçiş yeri’ olduğunu ve burada en büyük hayali olan ‘Avrupa’ya göç etmek ve orada onurlu bir şekilde yaşamak’ için hazırlandığını söylüyor.

Daha az kaynakla kâr

İbrahim Sar, günde yaklaşık 16 bin Moritanya Ugiyası (yaklaşık 45 ABD doları) civarında makul bir kâr elde ediyor ve bunun yarısından fazlasını Avrupa’ya doğru göç yolculuğu için biriktiriyor. Sanghana ise sıhhi tesisat alanında çalışmayı seçti zira büyük mali kaynaklara ihtiyaç duymuyor ve aynı zamanda Moritanya’da kalmasına ve Avrupa’ya gelecekteki seyahatini planlamasına yardımcı olacak iyi miktarda para sağlıyor. Sanghana, “Daha iyi bir yaşam ve yeni fırsatlar hayali beni burada daha çok çalışmaya itiyor. Yaptığım sıkı çalışma ve tasarrufların bu hayalimi yakın zamanda gerçeğe dönüştüreceğine inanıyorum” dedi.

Moritanya’da yaşayan Afrikalılar, Avrupa’ya açılan kapı olan İspanya’daki Kanarya Adaları’na ulaşmak için en düşük güvenlik standartlarına bile sahip olmayan, harap olmuş tekneleri kullanıyor. Avrupa Birliği sınır kurumu Frontex’e göre, Batı Afrika’dan yasadışı göç Ocak ayında yıllık orana bakıldığında on kattan fazla arttı. Geçtiğimiz ay İspanya’ya teknelerle 7 binden fazla göçmen geldi ve bunların yüzde 83’ü Moritanya kıyılarındandı.

Göçmenlerin korkuları

Moritanya kıyılarından İspanya’ya gelen göçmenlerin sayısındaki istikrarlı artışla birlikte, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen 8 Şubat’ta Nuakşot’u ziyaret etti. Sanchez ve Leyen yaptıkları açıklamada, “Yasadışı göçle mücadele alanında Moritanya ile ortaklık kurduğumuzu duyuruyoruz” dedi.

Avrupa Birliği, İspanyol Kanarya Adaları’na göçmen akışını azaltma çabalarını desteklemek amacıyla Moritanya’ya 210 milyon avro tutarında yardım sağlama sözü verdi. Bu nedenle Gambiyalı İbrahim Sar, Moritanya’nın kıyılarındaki gözetimini iki katına çıkaracağından ve yasa dışı göç uçuşları gerçekleştiren kaçakçılık ağlarını ortadan kaldıracağından endişelendiğini belirtti. İbrahim bu bağlamda “Avrupalıların, kendilerine yönelik yasadışı göçle mücadele çabalarını iki katına çıkarması için Moritanya hükümetine baskı yapmaya başladığını duydum ve bu, göçle ilgili oluşturduğum programı baltalayabilir” ifadelerini kullandı.

sdvdfvdf
Göçmenlerin çoğu, gizlice Avrupa’ya göç etmek için Nuakşot’u geçici bir durak yeri olarak kullanıyor (AOP)

Gineli Jakana Bob ise Avrupa’ya göç etme planlarını iptal etti ve bunun yerine ABD’ye yönelik bir göçmenlik yolculuğuna hazırlamaya başladı. Avrupa seyahatinin ‘garanti edilmediğini ve risklerinin yüksek olduğunu ve Moritanya’nın bununla mücadele etmek için Avrupa Birliği ile ortaklık yapması nedeniyle ABD seçeneğinin onun için en güvenli seçenek olduğunu’ söyledi. Geçtiğimiz hafta göç alanında imzalanan iş birliği gündeminin görüşülmesi için Moritanya hükümeti ile Avrupa Birliği arasındaki ön müzakereler başkent Nuakşot’ta başladı.

İçişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Muhammed Mahfuz İbrahim Ahmed, Avrupa tarafının taahhütlerinin arasında “Moritanya vatandaşları Avrupa’ya yasal göç alanında en iyi ayrıcalıklardan yararlanması, iki taraf arasındaki stratejik ortaklık güvenlik, gençlerin rehabilitasyonu, gelişimi ve dayanıklılık konularını içerdiğini’ belirtti.

Yerel basına yaptığı açıklamalarda, iki tarafın bu ortaklığın ‘ortak yük ve sorumlulukların adil ve eşitlikçi bir şekilde, her bir tarafın maruz kaldığı riskler ve karşılaştığı zorluklarla orantılı olarak’ paylaşılmasına katkıda bulunacağını umduğunu da sözlerine ekledi. Moritanya’nın, Avrupa’da olduğu gibi aslında bir varış ülkesi ve yasadışı göçmenler için bir kaynak ülke olmasa da, coğrafi konumu nedeniyle öncelikli olarak bir geçiş ülkesi olmasına rağmen yüksek faturayı ödediğini belirtti.

dfvbrth
Afrikalı bir göçmen, gizlice Avrupa’ya göç etmeye yetecek parayı toplamak için araba yıkamacı olarak çalışıyor (AOP)

Moritanya, yasadışı göç sorunuyla mücadele etmeyi, mültecilerin kararlılığını güçlendirmeyi ve onları topluma entegre etmeyi amaçlayan bir acil durum planı hazırlamıştı. Ülke, insani yardım ve kalkınma müdahalesi alanında devlete büyük zorluk oluşturan Mali’den gelen 150 bin mülteciye ev sahipliği yapıyor. Hükümetin hazırladığı çok boyutlu plan, yeni gelenlerin korumadan yararlanmasını sağlamayı, en savunmasız grupların yardıma erişimini sağlamayı ve ev sahibi toplulukların ihtiyaçlarını da dikkate almayı içeriyor.



Tayvan’ın Çin stratejisi: Merkeziyetsiz komuta sistemi

Çin ordusu son dönemde Tayvan etrafındaki askeri tatbikatlarını yoğunlaştırdı (AFP)
Çin ordusu son dönemde Tayvan etrafındaki askeri tatbikatlarını yoğunlaştırdı (AFP)
TT

Tayvan’ın Çin stratejisi: Merkeziyetsiz komuta sistemi

Çin ordusu son dönemde Tayvan etrafındaki askeri tatbikatlarını yoğunlaştırdı (AFP)
Çin ordusu son dönemde Tayvan etrafındaki askeri tatbikatlarını yoğunlaştırdı (AFP)

Tayvan ordusu, Çin'in olası saldırılarına "merkeziyetsiz komuta sistemiyle" hızlı yanıt vermeyi planlıyor.

Reuters'ın aktardığına göre Tayvan Savunma Bakanlığı, Meclis'e bu hafta sunduğu raporda, ordunun "üst kademeden emir beklemeden merkezi olmayan bir komuta yapısıyla" hareket etmesi için çalışmalar yürütüldüğünü bildirdi.

Raporda, Çin'in adayı hazırlıksız yakalamak için askeri tatbikatları aniden Tayvan'a yönelik bir işgal operasyonuna dönüştürebileceği uyarısında bulunuluyor.

Savunma yetkilileri, Çin ordusunun neredeyse her gün ada çevresinde çeşitli tatbikatlar düzenlediğini, Tayvan Silahlı Kuvvetleri'ni "sürekli tetikte tutarak yıpratmayı amaçladığını" savunuyor.

Raporda, Tayvan ordusunun Çin'den gelebilecek ani bir saldırıya karşı hazırladığı acil durum planı hakkında şu bilgiler paylaşılıyor:

Düşman aniden bir saldırı başlatırsa, tüm birimler emir beklemeden 'dağıtılmış kontrol' uygulayacak ve 'merkezi olmayan' bir komuta sistemi altında savaş görevlerini yerine getirecek.

Diğer yandan bu prosedürün nasıl koordine edileceğine dair detay verilmiyor.

Savunma Bakanlığı'nın çalışmasında, Çin'in tatbikatlar aracılığıyla muhtemel işgal senaryolarına hazırlık yaptığı iddia ediliyor. Çin'e ait savaş gemilerinin Pasifik'teki alışıldık pozisyonlarının değiştirildiği, bunların Avustralya ve Yeni Zelanda'ya doğru konuşlandırıldığı aktarılıyor.

Çin Savunma Bakanlığı'ndan pazartesi günü yapılan açıklamadaysa Tayvan'ın "savaş çığırtkanlığı" yaptığı savunuldu. Tayvan Devlet Başkanı Lai Ching-te'nin "bağımsızlık için savaş" vurgusuyla halkı paniğe sürüklediği görüşü paylaşıldı.

Pekin, "tek Çin" politikası kapsamında Tayvan'ı kendi toprağı olarak görüyor. Son yıllarda askeri baskıyı artıran Çin, adanın anakarayla yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanabileceğini vurguluyor.

Taipei yönetimiyse Çin tehdidine karşı ABD'nin askeri ve siyasi desteğine güveniyor. ABD'de 1979'da yürürlüğe konan Tayvan İlişkileri Yasası kapsamında Washington, olası bir Çin saldırısına karşı Tayvan'a kendini koruyacak askeri teçhizatı sağlamak zorunda.

Ancak ABD Başkanı Donald Trump, Tayvan'ın kendilerine ödeme yapması gerektiğini savunarak Taipei yönetiminde soru işaretleri yaratmıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Taipei Times


Ukraynalıların çoğu Rusya’ya verilecek büyük tavizlere karşı

Rusya, Ukrayna'nın Donbas bölgesinden çekilmesi şartıyla ateşkese yanaşacağını söylüyor (Reuters)
Rusya, Ukrayna'nın Donbas bölgesinden çekilmesi şartıyla ateşkese yanaşacağını söylüyor (Reuters)
TT

Ukraynalıların çoğu Rusya’ya verilecek büyük tavizlere karşı

Rusya, Ukrayna'nın Donbas bölgesinden çekilmesi şartıyla ateşkese yanaşacağını söylüyor (Reuters)
Rusya, Ukrayna'nın Donbas bölgesinden çekilmesi şartıyla ateşkese yanaşacağını söylüyor (Reuters)

Ukraynalıların çoğu barış anlaşması kapsamında Rusya'ya büyük tavizler verilmesine karşı.

Kiev Uluslararası Sosyoloji Enstitüsü'nün (KIIS) 547 kişinin katılımıyla yaptığı ankette, Ukraynalıların yüzde 75'inin Kiev yönetiminin büyük toprak tavizleri vermesine karşı çıktığı belirlendi.

Katılımcılar, ABD ve Avrupa Birliği'nden (AB) net güvenlik garantileri alınmadan anlaşma yapılmaması gerektiğini savunuyor. Ayrıca Rusya'nın Ukrayna ordusunun büyüklüğünün sınırlandırılması talebine de karşı çıkıyorlar.

Diğer yandan yüzde 72'lik kesim, cephedeki mevcut durumun korunduğu bazı tavizler içeren bir anlaşmaya sıcak bakıyor.

Kasım sonuyla aralık ortası arasında gerçekleştirilen ankette, Ukraynalıların yüzde 63'ünün savaşı sürdürmeye hazır olduğu aktarılıyor. Katılımcıların sadece yüzde 9'u savaşın 2026'nın başlarında sona ereceğine inanıyor.

ABD arabuluculuğunda gerçekleştirilen görüşmelerde ateşkese dair somut bir adım henüz atılmadı. Ankete göre Ukraynalıların sadece yüzde 21'i ABD'ye güveniyor. Bu oran geçen yıl aralıkta yüzde 41'di.

NATO'ya duyulan güven de aynı dönemde yüzde 43'ten yüzde 34'e düştü.

KIIS direktörü Anton Hruşetski, sonuçlar hakkında şunları söylüyor:

Güvenlik garantileri net ve bağlayıcı olmazsa Ukraynalılar bunlara güven duymaz. Bu da barış planının onaylanmasına yönelik genel istekliliği etkiler.

Hafta sonu Berlin'de düzenlenen toplantıda ABD'li ve Avrupalı yetkililer, Ukraynalı heyetle bir araya gelmişti.

Almanya, Fransa, Birleşik Krallık, İtalya, Polonya, İskandinav ülkeleriyle AB yönetimi tarafından dün yapılan ortak açıklamada, Avrupa liderliğindeki Gönüllü Ülkeler Koalisyonu çerçevesinde oluşturulacak ve ABD tarafından desteklenen "çok uluslu bir Ukrayna gücü" kurulacağı duyurulmuştu.

Bu güç, Ukrayna savunma kuvvetlerinin yeniden yapılandırılmasına, hava sahasının güvenliğinin sağlanmasına ve denizlerin daha güvenli hale getirilmesine destek verecek.

Ayrıca Ukrayna için NATO'nun 5. maddesine benzer güçlü güvenlik garantileri içeren bir "barış paketi" üzerinde önemli ilerleme sağlandığı bildirilmişi.

ABD Başkanı Donald Trump da dünkü açıklamasında Ukrayna'nın talep ettiği güvenlik garantilerinin Avrupa'yla işbirliği içinde şekillendirildiğini vurgulayarak, "Savaşın yeniden başlamaması için güvenlik garantileri üzerinde çalışıyoruz" demişti.

Cumhuriyetçi lider, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'ye seçim çağrısı da yapmıştı. ABD Başkanı, Kiev'in "seçim düzenlememek için savaşı bahane ettiğini" öne sürmüştü.

Görev süresi geçen yıl sona eren Zelenski ise Batılı müttefiklerin güvenliği sağlaması halinde 90 gün içinde seçime gitmeye hazır olduğunu söylemişti.

Ancak KIIS anketine göre, Ukraynalıların sadece yüzde 9'u çatışmalar sona ermeden seçim yapılmasını istiyor.

Independent Türkçe, Reuters, NBC


Sırbistan'daki protestoların ardından Trump'ın damadı geri adım attı

Öğrencilerin liderliğindeki aktivistler, Kushner'ın projesini protesto etmişti (AFP)
Öğrencilerin liderliğindeki aktivistler, Kushner'ın projesini protesto etmişti (AFP)
TT

Sırbistan'daki protestoların ardından Trump'ın damadı geri adım attı

Öğrencilerin liderliğindeki aktivistler, Kushner'ın projesini protesto etmişti (AFP)
Öğrencilerin liderliğindeki aktivistler, Kushner'ın projesini protesto etmişti (AFP)

Sırbistan yönetimi, ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı Jared Kushner'ın otel yapmasına yeşil ışık yaksa da ardından gelen protestolar ve bir bakana açılan dava, Belgrad'daki projenin iptaline neden oldu.

Pazartesi günü bir özel savcı, aralarında Kültür Bakanı Nikola Selaković'in de olduğu 4 kişi hakkında, Kushner'ın projesiyle bağlantılı olarak düzenlediği iddianameyi açıkladı. 

Organize Suçlardan Sorumlu Kamu Başsavcılığı'nın sitesinde yayımlanan açıklamada bu 4 kişinin görevin kötüye kullanılması ve belgede sahtecilikle suçlandığı bildirildi. 

Bunun üzerine Kushner'ın firması Affinity Partners hızlıca bir açıklama yayımlayarak Belgrad'ın merkezindeki otel ve apartman kompleksi projesinin iptal edildiğini duyurdu:

Anlamlı projeler ayrışmaya değil, birleşmeye neden olmalı. Sırbistan ve Belgrad halkına saygı göstererek başvurumuzu geri çekiyoruz.

Kushner'ın iki yılı aşkın süredir üzerinde çalıştığı projenin 1999'daki Kosova Savaşı sırasında NATO'nun bombaladığı bir bölgede yapılması öngörülüyordu.

Lüks otel Trump markasını taşıyacağı için projede Cumhuriyetçi liderin oğulları Eric ve Donald Jr. tarafından yönetilen Trump Organization da yer alıyordu.

Ancak yarım milyar dolarlık proje, bombalanan Yugoslav Halk Ordusu karargahının yer aldığı anıt bölgesinde inşa edileceğinden ülkede büyük tartışma yaratmıştı. 

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, bölgenin kültürel koruma statüsünü geçen yıl kaldırmıştı. Ayrıca Kushner'ın firması Affinity Partners'la 99 yıllığına kira sözleşmesi imzalanmıştı. Bunun ardından ülkede büyük protestolar patlak vermişti. 

Vucic'in liderliğindeki Sırp İlerleme Partisi, çoğunluğu elinde bulundurduğu Parlamento'da geçen ay geçirdiği yasayla inşaatın önünü açmıştı. 

Muhalefetten hükümetin kararına sert tepkiler gelmişti. Merkez sol Özgür ve Adalet Parti'den parlamenter Marinika Tepic, Belgrad'ın "Donald Trump'ı memnun etmek uğruna ülkenin tarihini yok ettiğini" söylemişti. 

44 yaşındaki damat, ilk Trump döneminin aksine ABD yönetiminde yer almayacağını açıklasa da Gazze ve Ukrayna savaşlarındaki müzakerelerde önemli roller üstleniyor. 

Diğer yandan da çoğunlukla Ortadoğu yönetimlerinin fonladığı bir özel sermaye şirketi olan Affinity'nin başında. 

Şirket, dünyanın en büyük oyun şirketlerinden Electronic Arts'ın (EA) satışında da gündem oldu. 

Önceki aylarda sağlanan 55 milyar dolarlık anlaşmayla EA'i satın alan konsorsiyumda Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu'yla birlikte Affinity Partners ve bir başka özel sermaye şirketi olan Silver Lake de yer alıyor.

Netflix'in satın alması beklenen Warner Bros. için Paramount'un verdiği teklifte de Affinity'nin adı geçiyor. 

Independent Türkçe, New York Times, Wall Street Journal, AP