MSB: F-16 Blok-70'in tedariki ve modernizasyona ilişkin "Taslak Teklif ve Kabul Mektubu" Bakanlığımıza ulaştı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

MSB: F-16 Blok-70'in tedariki ve modernizasyona ilişkin "Taslak Teklif ve Kabul Mektubu" Bakanlığımıza ulaştı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), 40 yeni F-16 Blok-70'in tedariki, mevcut 79'unun ise modernizasyonu, mühimmat ve teçhizatını içeren talebe ilişkin ABD'den "Taslak Teklif ve Kabul Mektubu"nun Bakanlığa ulaştığını bildirdi.

MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, bakanlıkta düzenlediği basın bilgilendirme toplantısında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) terörle mücadelesinin kararlılıkla devam ettiğini belirtti.

Aktürk, terör örgütlerine karşı yürütülen operasyonlarla Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyi dahil son bir haftada 25 teröristin etkisiz hale getirildiğini, 1 Ocak 2024'ten bugüne kadar etkisiz hale getirilen terörist sayısının ise 193'ü Irak'ın kuzeyi, 290'ı Suriye'nin kuzeyinde olmak üzere 483'e ulaştığını söyledi.

Halihazırda üs bölgelerinde ve hudutlarda zorlu iklim ve arazi şartlarında görev yapan Türk Silahlı Kuvvetlerinin terörle mücadelesine tek bir terörist kalmayıncaya kadar devam edeceğini vurgulayan Aktürk, FETÖ ile mücadelenin de yeni bilgi, belge ve veriler ışığında kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti.

Aktürk ayrıca Suriye'de istikrarın bir an önce tesis edilmesi, Suriyelilerin emniyetli bir ortama geri dönüşleri ve normalleşmenin sağlanmasına yönelik çalışmalara da devam edildiğini bildirdi.

- 30 bin 15 kişinin sınırdan yasa dışı geçmesi önlendi

Tuğamiral Aktürk, sınırlardan son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 4'ü terör örgütü mensubu 101 kişinin yakalandığını, 2 bin 384 kişinin ise sınırı geçemeden engellendiğini bildirdi.

Aktürk, "Böylelikle, 1 Ocak'tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 1448'e yükselmiştir. Hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 30 bin 15 olmuştur." dedi.

Tuğamiral Aktürk ayrıca, milli mesele olan Kıbrıs, "iki devlet, tek millet" anlayışı ile beraber olunan Azerbaycan, tarihi ve kültürel bağlar olan Balkanlar ile dostluk ve kardeşlik ilişkileri bulunan Libya ve Somali başta olmak üzere birçok coğrafyada kardeş, dost ve müttefik ülkelerin haklı davalarına destek olmaya devam edildiğini de söyledi.

İsrail saldırılarını sürdürdüğü müddetçe, bölgesel ve küresel barışa yönelik tehditlerin de arttığına vurgu yapan Aktürk, hem bölgesel hem de uluslararası istikrar için, Gazze'de koşulsuz ve kalıcı ateşkes ilan edilmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.

- Uluslararası görev ve faaliyetler

Tuğamiral Aktürk, NATO Güvence Tedbirleri çerçevesinde Hava Kuvvetlerinin tanker uçağı tarafından NATO'ya ait AWACS uçağına 23 Şubat'ta Romanya üzerinde yakıt ikmali yapıldığını, 23 ve 26 Şubat'ta Havadan İhbar Kontrol (HİK) uçağı tarafından hava sahası ve Romanya hava sahasında uçuş görevleri yapıldığını bildirdi.

Yine, 23 Şubat'ta Romanya hava sahasında Romanya'ya ait 4 F-16 uçağı ile tanker uçak tarafından havada yakıt ikmali eğitimi yapıldığının bilgisini veren Aktürk, şunları kaydetti:

NATO Geliştirilmiş Hava Polisliği görevi kapsamında da Romanya'da konuşlu F-16 uçaklarımız, 27-28 Şubat'ta Fransız Hava Kuvvetlerine ait tanker uçağı ile ilk defa havada yakıt ikmali görevi gerçekleştirmiştir. Harita Genel Müdürlüğümüz tarafından, TÜBİTAK ile 'Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi' konulu işbirliği protokolü imzalanmıştır.

Türk Silahlı Kuvvetlerin harbe hazırlığının en üst seviyede tutulması maksadıyla ulusal ve uluslararası eğitim ve tatbikat faaliyetlerine de aralıksız devam edildiğine dikkati çeken Aktürk, NATO Kosova Gücü (KFOR) ihtiyat birliği rotasyon planlanması kapsamında, bir komando taburunun 28 Şubat'ta Kosova'ya ulaştığını, İtalya'dan görevi devralacak birliğin 1 Mart-1 Haziran 2024 tarihleri arasında görev yapacağını söyledi.

- F-16 Blok-70 Viper tedariki

Aktürk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde kapsamlı ve büyük adımların atıldığı yerli ve milli savunma sanayisi ürünlerinin katkısıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliği ve caydırıcılığının her geçen gün daha da arttığını bildirdi.

Tuğamiral Aktürk, ABD'den F-16 Blok-70 Viper savaş uçağı tedarik sürecine ilişkin, şunları kaydetti:

Hava Kuvvetleri Komutanlığımızın ihtiyaçları doğrultusunda, 40 adet yeni F-16 Blok-70'in tedariki, mevcut 79 adet F-16'nın ise modernize edilmesi ile bunlara ait mühimmat, malzeme ve teçhizatı içeren talebimize ilişkin ABD tarafından gönderilen 'Taslak Teklif ve Kabul Mektupları' Bakanlığımıza ulaşmıştır. İlgili birimlerimiz gerekli inceleme ve değerlendirmelere başlamıştır.

Aktürk, TÜBİTAK kaynaklı başlatılan ve Koç Bilgi ve Savunma Teknolojileri A.Ş. ana yükleniciliğinde devam eden MALAMAN mayınının tam ölçekli patlatma provasının geçen hafta içerisinde başarıyla gerçekleştirildiğini, "MALAMAN Deniz Mayını"nın Deniz Kuvvetleri envanterine girmesiyle bu konudaki dışa bağımlılığın da sona ereceğini söyledi.

Bakanlığa bağlı ASFAT ana yükleniciliğinde yürütülen Açık Deniz Karakol Gemileri Projesi'nin ilk gemisi "TCG AKHİSAR"ın denize inişi sonrası, önemli bir aşama olan havuzlama sürecinin 23 Şubat'ta tamamlandığını da aktaran Aktürk, Strong Bosses tarafından düzenlenen "İnovasyon ve Başarı Ödülleri" yarışmasında ödüle layık görülen İstanbul Tersanesi Komutanlığını ve personelini kutladı.

- Sorular

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, basın bilgilendirme toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

Bakanlık kaynakları, F-16 tedariki ve modernizasyonu konusunda son duruma ilişkin soru üzerine "Hava Kuvvetleri Komutanlığımızın ihtiyaçları doğrultusunda 40 adet yeni F-16 Blok-70'in tedariki, mevcut 79 adet F-16'nın ise modernize edilmesiyle bunlara ait mühimmat, malzeme ve teçhizatı içeren talebimize ilişkin ABD tarafından gönderilen 'Taslak Teklif ve Kabul Mektupları' Bakanlığımıza ulaşmıştır. İlgili birimlerimiz gerekli inceleme ve değerlendirmelere başlamıştır." ifadelerini kullandı.

Daha önce açıklandığı gibi her iki tarafın incelemelerini tamamladıktan sonra bir araya geleceğini belirten Bakanlık kaynakları, bu görüşmede ortak inceleme ve değerlendirmeler yapılacağını ardından anlaşmanın sonuçlandırılacağı ve takvimin işlemeye başlayacağını söyledi.

Kaynaklar, fiyatlandırmanın liste ve ürünler üzerinden yapılacağını belirterek "Nihai anlaşma safhasına gelindiğinde bu anlaşmanın toplam maliyeti ortaya çıkacaktır. Üretim ve modernizasyon faaliyetlerinin Türkiye'de yapılmasına yönelik teklifimiz ABD makamlarına iletilmiştir." bilgisini paylaştı.

- "Eurofighter konusunda Almanya'nın olumlu yaklaşımı beklenmekte"

Bakanlık kaynakları, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'in İngiltere'yi ziyaretinde Eurofighter konusunun gündeme gelip gelmediğine dair soruyu, "Bakanımız resmi bir davet üzerine İngiltere'yi ziyaret etmiştir. Söz konusu ziyarette ikili ve bölgesel savunma ve güvenlik konularında görüş alışverişinde bulunulmuştur. Bu ziyaretteki gündem başlıklarından biri de Eurofighter konusu olmuştur. Eurofighter konsorsiyumu ülkelerinden Almanya'nın bu konudaki olumlu yaklaşımı beklenmektedir. İngiltere ve üretici firma temsilcileri ile teknik görüşmelere devam edilmektedir." şeklinde yanıtladı.

Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu'nun, İstanbul'da Dizayn Proje Ofisini (DPO) ziyaretinde TF2000 ile uçak gemisi tasarımlarının yer aldığına dair soru üzerine Bakanlık kaynakları, DPO Müdürlüğünün çalışmalarına Türkiye'nin ilk milli deniz harp platformu olan MİLGEM Projesini gerçekleştirmek amacıyla 1997'de Taşkızak Tersanesi Komutanlığı bünyesinde oluşturulan ekiple başladığı, 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi sonrası taşınarak MİLGEM Proje Ofisi adı altında İstanbul Tersanesi Komutanlığı bünyesinde 12 Mart 2004'te kurulduğu bilgisini paylaştı.

Bu ofisin, 2010'da DPO Müdürlüğü olarak yeniden isimlendirildiğini bildiren kaynaklar, Eylül 2015 tarihinden itibaren İstanbul Tersanesi Komutanlığı yerleşkesindeki yeni binasında faaliyetlerine devam ettiğini belirtti.

Deniz Teknik Komutanlığı bünyesine 11 Ağustos 2017'de alınan DPO Müdürlüğünde, muharip gemilerin tekne, makine ve elektrik sistemleri, savaş sistemleri ve sistem entegrasyon tasarımlarının yapıldığını kaydeden kaynaklar, DPO'nun bütünleşik lojistik destek ve inşa teknik desteğini gerçekleştiren ve gemi inşa standartlarını oluşturan Deniz Kuvvetleri Komutanlığının uzman kurumu olduğunu ifade etti.

Tasarım ve entegrasyon faaliyetleri DPO Müdürlüğü tarafından yürütülen MİLGEM projesi kapsamındaki gemilerden TCG HEYBELİADA (F-511), TCG BÜYÜKADA (F-512), TCG BURGAZADA (F-513), ve TCG KINALIADA'nın (F-514) sırasıyla 2011, 2013, 2018 ve 2019 yıllarında hizmete girdiğini anımsatan Bakanlık kaynakları, TCG DERYA Denizde İkmal ve Muhabere Destek Gemisi ve TCG İSTANBUL İstif Sınıfı Fırkateyn tasarımının yanı sıra TF-2000 Hava Savunma Harbi Muhribi konsept/ön tasarım faaliyetlerinin devam ettiğini bildirdi.

Bakanlık kaynakları, "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Yerli ve Milli Uçak Gemisine sahip olunması yönünde verdiği direktif üzerine alınan kararla, Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın Dizayn Proje Ofisi tarafından tasarım faaliyetlerine başlanmış, Dizayn Proje Ofisi Müdürlüğü tarafından başlanan ve konsept tasarımı üzerinde önemli bir mesafe kat edilmiştir." ifadelerini kullandı.



Trump: Mamdani'nin New York'taki zaferiyle Amerika bir miktar egemenliğini kaybetti

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Trump: Mamdani'nin New York'taki zaferiyle Amerika bir miktar egemenliğini kaybetti

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)

ABD Başkanı Donald Trump dün yaptığı açıklamada, sosyalist Zahran Mamdani'nin New York belediye başkanlığı seçimlerini kazanmasının ardından ABD'nin "bir miktar egemenliğini" kaybettiğini söyledi ve "bununla ilgileneceğine" söz verdi.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığı habere göre Trump, Florida eyaletinin Miami kentinde düzenlenen bir ekonomi konferansında, Hint kökenli Demokrat Mamdani'yi iktidara getiren ve onu Amerika'nın en büyük şehrinin ilk Müslüman belediye başkanı yapan seçime atıfta bulunarak, "Dün gece New York'ta biraz egemenlik kaybettik ama bunu düzelteceğiz" dedi.

Trump, seçim öncesinde Demokrat Parti'nin sol kanadında yer aldığı düşünülen Mamdani'nin kazanması halinde New York'a sağlanan federal fonları keseceği tehdidinde bulunmuştu.

Mamdani, Trump'ın birkaç aksilik yaşadığı eyalet çapındaki seçimlerin ardından New York Belediye Başkanlığı yarışını kazandı ve ara seçimlerden bir yıl önce meydan okuyan mesaj verdi.

New York Seçim Kurulu'nun ön sonuçlarına göre 34 yaşındaki Mamdani, eski ılımlı Vali Andrew Cuomo ve Cumhuriyetçi Curtis Slewa'ya karşı açık ara öndeydi.

Mamdani, 1 Ocak'ta resmen göreve başladığında Amerika Birleşik Devletleri'nin en büyük şehrinin ilk Müslüman belediye başkanı olacak. Aynı zamanda bu görevi üstlenen en genç kişi olacak.

Seçilen belediye başkanı, "Bu siyasi karanlık dönemde New York ışık olacak" diyerek, şehrin "Donald Trump tarafından ihanete uğrayan bir millete nasıl yenilebileceğini gösterebileceğini" ifade etti.

Mamdani'yi yeni hedeflerinden biri haline getiren Trump, Truth Social adlı sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ismini vermeyen "anket merkezlerine" atıfta bulunarak, Cumhuriyetçilerin yenilgisinin hükümetin kapanması ve Mamdani'nin isminin oy pusulalarında yer almamasından kaynaklandığını söyledi.

Mamdani, Uganda'da Hint kökenli eğitimli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Yedi yaşında Amerika Birleşik Devletleri'ne geldi ve 2018'de vatandaşlık aldı. Bu da yüksek yaşam maliyetiyle mücadeleyi kampanyasının ana teması haline getirdi.

Trump onu "komünist" olarak nitelendirse de Mamdani'nin önerileri (özellikle kira kontrolü, ücretsiz toplu taşıma ve çocuk bakımıyla ilgili olanlar) demokratik sosyalist ilkelerle daha uyumlu.

New York'a komşu olan New Jersey'de seçmenler, valilik için Cumhuriyetçi iş adamı Jack Ciatarelli yerine Demokrat Mikie Sherrill'i tercih etti.

Virginia ayrıca Cumhuriyetçi Winsome Earle-Sears'ı mağlup eden Demokrat Abigail Spanberger'ı ilk kadın valisi olarak seçti.

Ülkenin diğer tarafında ise Kaliforniyalılar, Trump'ın Teksas'taki benzer girişimine yanıt olarak eyalet seçim bölgelerinin Demokrat Parti lehine yeniden çizilmesi yönünde oy kullandı.


BM Fas'ın Sahra'ya yönelik özerklik planının yeni versiyonunu duyurmasını “sabırsızlıkla” bekliyor

Çöldeki Faslı askerler (AFP)
Çöldeki Faslı askerler (AFP)
TT

BM Fas'ın Sahra'ya yönelik özerklik planının yeni versiyonunu duyurmasını “sabırsızlıkla” bekliyor

Çöldeki Faslı askerler (AFP)
Çöldeki Faslı askerler (AFP)

Fransız Haber Ajansı AFP, Batı Sahra'ya gönderilen Birleşmiş Milletler (BM) Özel Temsilcisi Staffan De Mistura’nın dün, tartışmalı bölgenin geleceği konusunda müzakerelerin temelini oluşturacak olan Fas'ın özerklik planının güncellenmiş halini ‘sabırsızlıkla’ beklediği açıklamasını aktardı.

BM, 1975 yılına kadar İspanyol kolonisi olan Sahra'yı, nihai bir çözüm bulunmadığı için ‘özerk olmayan bölgeler’ arasında sıralıyor. Afrika kıtasında, dekolonizasyonun ardından statüsü halen belirsiz kalan tek bölge olan Sahra, Rabat ile Cezayir destekli ayrılıkçı Polisario Cephesi arasında bir anlaşmazlık konusu olmaya devam ediyor.

BM Güvenlik Konseyi (BMGK) şimdiye kadar, Fas, Polisario Cephesi, Cezayir ve Moritanya'ya, ‘gerçekçi, kalıcı ve karşılıklı olarak kabul edilebilir bir siyasi çözüme’ ulaşmak için 2019 yılından bu yana durmuş halde olan müzakereleri yeniden başlatma çağrısında bulundu.

Ancak, geçtiğimiz cuma günü ABD tarafından sunulan ve ardından kabul edilen karar taslağı, fosfat açısından zengin ve balık kaynakları bol olan bölgeye Fas egemenliği altında özerklik verilmesini öngören 2007 tarihli Rabat planını destekliyor.

“Fas’ın egemenliği altında gerçek özerklik en iyi çözüm olabilir” görüşünü savunan taslak metin, BM’yi bu temelde müzakereler yürütmeye çağırıyor.

Dün düzenlenen basın toplantısında, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda çekingenliği ile tanınan Staffan de Mistura, bu kararı ‘50 yıldır süren bu çatışmayı çözme konusunda uluslararası toplumun yeni bir kararlılık ve azim gösterdiğini ortaya koyduğu için önemli’ olarak nitelendirdi.

Şu anda Fas'ın ayrıntılı ve güncellenmiş özerklik planını sunmasını ‘sabırsızlıkla’ beklediklerini söyleyen Staffan de Mistura, tüm taraflardan ‘ihtiyaç duyulması halinde BM’nin doğrudan veya dolaylı görüşmeler programı oluşturmasını sağlayacak öneriler sunmalarını’ isteyeceğini açıkladı.

Ayrıca, Rabat'ın tarihi olarak nitelendirdiği BMGK’nın kabul ettiği kararın, Fas'ın planına dayanan bir ‘çerçeve’ oluşturduğunu, ancak müzakereler için ‘herhangi bir sonuç öngörmediğini’ vurgulayan Staffan de Mistura, “Müzakerelere katılmanın, bunun mutlaka sonuçlarını kabul etmek anlamına gelmez. Önemli olan katılımdır. Bunun herkese hatırlatalım” ifadelerini kullandı.


Nijerya: ABD'nin din özgürlüğü ihlallerine ilişkin suçlamaları "yanlış bilgilere" dayanıyor

Nijerya Enformasyon Bakanı Muhammed İdris (Reuters)
Nijerya Enformasyon Bakanı Muhammed İdris (Reuters)
TT

Nijerya: ABD'nin din özgürlüğü ihlallerine ilişkin suçlamaları "yanlış bilgilere" dayanıyor

Nijerya Enformasyon Bakanı Muhammed İdris (Reuters)
Nijerya Enformasyon Bakanı Muhammed İdris (Reuters)

Nijerya hükümeti dün, ABD'nin Nijerya'yı din özgürlüğünü ihlal ettiği iddiasıyla "özellikle endişe verici ülke" olarak ilan etmesini, yanlış bilgi ve yanlış verilere dayandığını söyleyerek reddetti.

ABD Başkanı Donald Trump geçen hafta, Nijerya'yı din özgürlüğünü ihlal ettiğini söylediği ülkeler listesine geri aldı. Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre cumartesi günü yaptığı açıklamada, Nijerya'nın Hristiyanların öldürülmesine karşı kararlı bir adım atmaması halinde, olası "hızlı" bir askeri müdahaleye hazırlıklı olması için Savunma Bakanlığı'na talimat verdiğini söyledi.

Washington'un Nijerya'yı din özgürlüğünü ihlal eden bir ülke olarak ilan etme kararı, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerde gerginliğe neden oldu.

Bakan: Askeri müdahale tehdidi haksız

Nijerya'nın sicilini savunan Enformasyon Bakanı Muhammed İdris, düzenlediği basın toplantısında, Trump'ın askeri müdahale tehdidinin haksız olduğunu ve Nijerya'nın karşı karşıya olduğu karmaşık güvenlik sorunlarına ilişkin hatalı bir anlayışı yansıttığını söyledi. İdris, "Nijerya devletinin dinsel saiklerle gerçekleştirilen saldırılara karşı harekete geçmediğini öne süren her türlü söylem, yanlış bilgi veya yanlış beyanlara dayanmaktadır" ifadesini kullandı.

Nijerya Genelkurmay Başkanı General Olufemi Oluyede pazartesi günü yaptığı açıklamada, ülkenin Hristiyanlara yönelik zulümle değil, terörizmle karşı karşıya olduğunu belirtti. Nijerya Cumhurbaşkanlığı, ülkenin toprak bütünlüğüne saygı duyulması koşuluyla, İslamcı isyancılarla mücadelede ABD'nin yardımını memnuniyetle karşıladığını belirtti.

İdris, Başkan Bola Tinbo hükümetinin Mayıs 2023'te göreve gelmesinden bu yana terörizmle mücadelede önemli ilerleme kaydettiğini ifade etti. İdris, "Nijerya hükümeti, Nijerya topraklarında terörizmi tamamen ortadan kaldırma ortak hedefimize ulaşmak için ABD hükümeti ve diğer dost ülkeler ve ortaklarla yakın bir şekilde çalışmaya açık ve hazır olmaya devam ediyor" dedi.

13 bin 500'den fazla militanın öldürüldüğünü, 17 bin şüphelinin tutuklandığını, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 11 bin 200'den fazla rehinenin kurtarıldığını kaydetti.

İdris, terörizmin hem Hristiyanları hem de Müslümanları etkilediğini ve hükümetin askeri harekat, bölgesel iş birliği ve uluslararası ortaklarla diyalog yoluyla aşırılıkçı şiddeti sona erdirmeye kararlı olduğunu açıkladı.

Hristiyanlık, İslam ve geleneksel inançları benimseyen, 200'den fazla etnik gruba ev sahipliği yapan Nijerya, bir arada yaşama geçmişine sahip olsa da genellikle etnik gerilimler ve kıt kaynaklar için rekabetin körüklediği şiddet olaylarını da yaşadı.