Zarif’in kitabı, ‘Süleymani’nin intikamı’ için Ayn el Esad üssüne düzenlenen saldırının detaylarını ortaya çıkardı

Eski İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif Jamaran Forumu’nda
Eski İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif Jamaran Forumu’nda
TT

Zarif’in kitabı, ‘Süleymani’nin intikamı’ için Ayn el Esad üssüne düzenlenen saldırının detaylarını ortaya çıkardı

Eski İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif Jamaran Forumu’nda
Eski İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif Jamaran Forumu’nda

İran eski Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in yeni kitabında, ABD’nin Bağdat’ta Kasım Süleymani’yi öldürmesine misilleme olarak, İran Devrim Muhafızları’nın 8 Ocak 2020’de, Irak’ta ABD güçlerinin bulunduğu Ayn el Esad üssüne balistik füzelerle düzenlediği saldırının detayları ortaya çıktı.

Zarif, birkaç gün önce yayımlanan ‘Sabrın Derinliği’ isimli kitabında, 2013-2021 yılları arasında İran Dışişleri Bakanı olarak görev yaptığı sekiz yıla ışık tuttu.

Söz konusu kitapta, Yüksek Milli Güvenlik Kurulu’nun misillemenin mahiyetine ilişkin ilk kararına yönelik kısımda şu ifadeleri kullandı;

General Süleymani’nin 3 Ocak Cuma günü şafak vakti suikasta uğramasının ardından alınan karar, intikam konusunda acelenin olmadığı, en etkili yöntemin Lübnan Hizbullah’ının her zaman izlediği yol olduğuydu. Yani karşı tarafın güçlerine kapsamlı hazırlık koşulları dayatmak.

Kitaba göre Zarif, İran Devrim Muhafızları’nın el Esad üssüne saldırısından saatler sonra, yardımcısı Abbas Arakçi’den kendisine saldırı hakkında bilgi veren bir telefon aldı.

Arakçi Zarif’ten önce, ABD’nin İran’daki diplomatik temsilciliğini yürüten İsviçre’nin Tahran Büyükelçisi’ne telefon ederek, Yüksek Milli Güvenlik Konseyi’nin talebi üzerine İran’ın mesajını iletti.

Zarif kitabında, ABD’lilerin saldırıdan saatler önce İranlılardan bilgi aldığına dikkat çekerek, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Dışişleri Bakanlığı’nın saldırıyı Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’den saatler sonra öğrendiğini ifade etti.

Kitabında Zarif şunları yazdı;

Irak Başbakanı’nı bilgilendirmek doğru ve uygun bir eylemdi. Ancak akıllara şu soru geliyor: Neden Cumhurbaşkanı (Ruhani) ve Dışişleri Bakanı’nı bilgilendirmediler?

Son aylarda, Ayn el Esad üssüne düzenlenen saldırı öncesinde, ABD güçleri saflarındaki kayıpları önlemek amacıyla, ABD’nin İran’dan mesajlar aldıklarına dair çelişkili açıklamalar yapılıyor.

İran’ın dini lideri Ali Hamaney’in askeri danışmanı Ali Şamhani, geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamada, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın saldırıdan önce İran’dan mesaj alındığına dair ifadelerini yalanlamıştı.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.