Rusya'yı sarsan Moskova saldırısına dair tüm bilinenler

Birçok ülkeden başsağlığı mesajı gelirken Rusya, saldırıyı düzenleyen kişilerin peşine düştü

Yetkililer, saldırganların molotofkokteyli kullanarak konser salonunu kundakladığını bildirdi (Reuters)
Yetkililer, saldırganların molotofkokteyli kullanarak konser salonunu kundakladığını bildirdi (Reuters)
TT

Rusya'yı sarsan Moskova saldırısına dair tüm bilinenler

Yetkililer, saldırganların molotofkokteyli kullanarak konser salonunu kundakladığını bildirdi (Reuters)
Yetkililer, saldırganların molotofkokteyli kullanarak konser salonunu kundakladığını bildirdi (Reuters)

Rusya'nın başkenti Moskova'da Crocus City Hall adlı konser salonuna dün akşam düzenlenen saldırının yankıları sürüyor. 

Kremlin'in "terör saldırısı" diye nitelediği olayla ilgili soruşturma başlatan yetkililerin yaptığı son açıklamada, aralarında üç çocuğun da yer aldığı en az 115 kişinin hayatını kaybettiği, 145'ten fazla kişinin de yaralandığı duyuruldu.

DEAŞ'ın Horasan Grubu, Telegram'dan yaptığı açıklamayla saldırıyı üstlendi. ABD istihbaratı da "saldırının DEAŞ tarafından düzenlendiğinden şüphe duyulmasını gerektirecek bir durum olmadığını" savundu. 

ABD'nin önde gelen gazetelerinden Wall Street Journal (WSJ), Washington'ın "aşırılıkçıların" Moskova'da saldırı düzenleyebileceğine dair 7 Mart'ta uyarı yayımladığını hatırlattı. ABD'nin Rusya Büyükelçiliği'nin yayımladığı uyarıda, Amerikan yurttaşlarına konser salonları ve alışveriş merkezleri gibi kalabalık yerlere gitmemeleri çağrısı yapılmıştı. 

Kimliğinin açıklanmamasını isteyen bir istihbarat yetkilisi "Kasımdan beri DEAŞ'ın Rusya'da saldırı düzenlemeyi planladığına dair bilgi alıyorduk" dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise 19 Mart'taki açıklamasında, ABD'nin uyarısını "provokatif" diye nitelemişti.

Sosyal medyada paylaşılan videolarda en az 4 kişinin otomatik silahlarla etrafa ateş açtığı görülüyor. DEAŞ, saldırıyı düzenleyen militanların olay yerinden kaçtığını savunurken, Rusya'nın iç güvenlik kurumu FSB, 11 kişinin yakalandığını bildirdi. 

FSB Başkanı Aleksandr Bortnikov, bu kişiler arasında saldırıyı düzenleyen 4 failin de yer aldığını savunarak, durumla ilgili Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bilgilendirildiğini söyledi. Rus devletine ait medya kuruluşu RT'nin aktardığına göre FSB yetkilileri, saldırganları Briyansk Bölgesi'nde Ukrayna sınırına yakın bir noktada yakaladı. 

Putin saldırıyla ilgili henüz açıklama yapmadı. Rusya Başbakan Yardımcısı Tatyana Golikova, Putin'in hayatını kaybedenlere başsağlığı dilediğini aktardı.  

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev ise saldırıya en ağır şekilde karşılık vereceklerini belirterek, "Eğer bu terör saldırısının ardından Kiev çıkarsa, sorumluların hepsi bulunup acımasızca öldürülmelidir" ifadelerini kullandı.

Diğer yandan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin yardımcısı Mihaylo Podolyak, Twitter hesabından yaptığı açıklamada "Şunu net şekilde söyleyeyim, Ukrayna'nın bu olayla hiçbir bağlantısı yok" ifadelerini kullandı. Podolyak, Rusya'nın olayı fırsat bilerek Ukrayna'ya saldırılarını artırabileceğini de savundu.

Kendisini Aleksey olarak tanıtan bir görgü tanığı, Fransız haber ajansı AFP'ye "Otomatik silah sesleri ve çığlıklar duydum. Bunun bir terör saldırısı olduğunu anladım" dedi. 

Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters'a konuşan ve kimliğini paylaşmayan bir görgü tanığıysa "Bir anda izdiham yaşandı. Herkes yürüyen merdivenlere koştu. Herkes çığlık atıyordu" ifadelerini kullandı. 

Adını paylaşmayan başka bir görgü tanığı, Rusya'daki popüler Telegram kanallarından Mash'a şunları söyledi: 

Eğitimli savaşçılar gibi hareket ediyorlardı. Binaya girdiler, korumaları ve kapıdaki sivilleri öldürdüler. Sonra girişleri kapadılar. Kalaşnikoflu teröristlerden en az ikisinde sırt çantası vardı. Büyük ihtimal molotofkokteyli taşıyorlardı.

Rusya Soruşturma Komitesi, olay yerinde bulunan bir Kalaşnikof'la yedek şarjörlerin görüntülerini de paylaştı. 

Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, şehirdeki tüm toplu etkinliklerin iptal edildiğini duyurdu. Sobyanin, konser salonuna en az 70 ambulans gönderildiğini söyledi. 

Diğer yandan saldırıda, yaklaşık 13 bin metrekarelik alana kurulu 7 katlı konser binasında büyük bir yangın da çıktı. Yetkililer, en az üç katının alevler içinde kaldığını, helikopterlerin binaya yaklaşık 160 ton su boşalttığını ve yangının kontrol altına alındığını açıkladı.

Rus devletine ait haber ajansı TASS'ın aktardığına göre Kremlin, saldırıları düzenleyen 4 kişinin Tacikistan yurttaşı olabileceği ihtimalini de araştırıyor.

Tacikistan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada iddialar yalanlanırken, saldırganların yakalanması için Moskova'yla birlikte çalıştığı belirtildi. 

Rus Telegram kanalı Baza, söz konusu şüphelilerin fotoğraflarını ve kimlik bilgilerini paylaştı. Buna göre saldırganlar arasında 21 yaşındaki Shohinjonn Safolzoda, 29 yaşındaki Rüstem Nazarov, 51 yaşındaki Rivozidin İsmonov ve 37 yaşındaki Makhmadrasul Nasridinov'un yer aldığı iddia ediliyor. 

Türkiye saldırıyı kınadı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rus mevkidaşı Sergey Lavrov'la telefonda görüşerek başsağlığı diledi. Ayrıca Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Masum sivilleri hedef alan bu menfur terör saldırısını şiddetle kınıyoruz" dendi. 

ABD 

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, saldırıyı "korkunç" diye nitelerken, Ukrayna'nın olayla bağlantısına dair herhangi bir delil bulunmadığını belirtti. 

Avrupa Birliği 

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Sözcüsü Peter Stano, saldırı karşısında "şoke olduklarını ve dehşete düştüklerini" söyledi.

İsrail

İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz, Moskova'da yaşanan "trajik" olaylardan dolayı üzüntülü olduğunu bildirdi. 

Hamas

Hamas'ın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, "Moskova'da sivilleri hedef alan, onlarca ölü ve yaralıya yol açan terör saldırısını şiddetle kınıyoruz" ifadelerine yer verildi.

Kanada, Fransa ve Birleşik Krallık'ın yanı sıra Hindistan, Japonya, Tunus dahil birçok ülke, saldırıyı kınayarak hayatını kaybedenlere başsağlığı diledi.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian, BBC, AFP, RT, AA, TASS, Business Insider, New York Times, Akipress, Kyiv Post 



ABD’den vize almak isteyenlerin iletişim hesaplarında Gazze denetimi

Sosyal medya hesapları tüm göçmen ve göçmen olmayan vizeler için denetlenecek. (Arşiv)
Sosyal medya hesapları tüm göçmen ve göçmen olmayan vizeler için denetlenecek. (Arşiv)
TT

ABD’den vize almak isteyenlerin iletişim hesaplarında Gazze denetimi

Sosyal medya hesapları tüm göçmen ve göçmen olmayan vizeler için denetlenecek. (Arşiv)
Sosyal medya hesapları tüm göçmen ve göçmen olmayan vizeler için denetlenecek. (Arşiv)

ABD Dışişleri Bakanlığı'na ait bir iç yazışmaya göre, Başkan Donald Trump yönetimi dün 1 Ocak 2007 ve sonrasında Gazze Şeridi'ni ziyaret eden tüm vize başvuru sahiplerinin sosyal medya denetimine tabi tutulmasını emretti.

Reuters tarafından görülen mesajda, tüm göçmen ve göçmen olmayan vizeler için sosyal medya denetimi yapılması emrinin, sivil toplum kuruluşu çalışanlarının yanı sıra Gazze Şeridi'nde resmi ya da diplomatik bir sıfatla uzun süre bulunmuş kişileri de kapsaması gerektiği belirtildi.

Mesajda, “Sosyal medya hesaplarının incelenmesi sonucunda güvenlik konularıyla ilgili potansiyel aşağılayıcı ifadeler ortaya çıkarsa, vize başvurusunda bulunan kişinin ABD ulusal güvenliği için bir risk oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi için kurumlar arası bir soruşturma olan güvenlik danışma görüşüne ihtiyaç duyulacağı belirtildi. Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre mesaj, ABD’nin tüm diplomatik ve konsolosluk misyonlarına gönderildi.

Trump yönetiminin ülke genelinde yüzlerce vizeyi iptal ettiği ve bazı yasal daimî mukimlerin statülerini de iptal ettiği bir dönemde gelen bu hamle, Dışişleri Bakanı'nın ülkede bulunmasının ABD dış politikasına zarar verdiğine onayladığı göçmenlerin sınır dışı edilmesine olanak tanıyan 1952 tarihli bir yasa kapsamında gerçekleşti.

Söz konusu iç yazışma 17 Nisan tarihli olup, mart ayı sonunda 300'den fazla vizeyi iptal etmiş olabileceğini söyleyen Dışişleri Bakanı Marco Rubio tarafından imzalandı. Dışişleri Bakanlığı yorum talebine henüz yanıt vermedi.

Trump yönetimi yetkilileri, öğrenci vizesi sahiplerinin Filistinlilere verdikleri destek ve İsrail'in Gazze savaşındaki tutumunu eleştirmeleri nedeniyle sınır dışı edilme riski altında olduklarını söylüyor ve bu kişilerin eylemlerini ABD'nin dış politika çıkarlarını tehdit ettiğini belirtiyor. Trump'ın muhalifleri bu çabaları ABD Anayasasının Birinci Değişikliği uyarınca ifade özgürlüğü haklarına bir saldırı olarak nitelendiriyor.