Gazze'de ateşkes umutları Refah’ın işgali korkusunu geride bıraktı

Tel Aviv, Doha ve Kahire'ye heyetler gönderiyor. Taraflar ‘savaşın durdurulması’ konusunda ısrarlı.

Refah'ta Mısır sınırı yakınlarında uçurtma uçuran yerinden edilmiş Filistinli bir çocuk (AFP)
Refah'ta Mısır sınırı yakınlarında uçurtma uçuran yerinden edilmiş Filistinli bir çocuk (AFP)
TT

Gazze'de ateşkes umutları Refah’ın işgali korkusunu geride bıraktı

Refah'ta Mısır sınırı yakınlarında uçurtma uçuran yerinden edilmiş Filistinli bir çocuk (AFP)
Refah'ta Mısır sınırı yakınlarında uçurtma uçuran yerinden edilmiş Filistinli bir çocuk (AFP)

İsrail, yaklaşık 1,5 milyon Filistinlinin yaşadığı Mısır sınır kenti Refah'a kara operasyonu düzenlemeye hazırlanırken, ateşkese ulaşma çabalarının hızlandığı bir dönemde Gazze Şeridi'ndeki ateşkes müzakerelerinin Katar ve Mısır'da yeniden başlaması bekleniyor.

İsrail, ABD'nin de katılımıyla yapılacak ateşkes görüşmelerine katılmak üzere Doha ve Kahire'ye heyetler göndereceğini açıkladı. Hamas ve İslami Cihad hareketleri ise İsrail tarafından daha önce reddedilen ve müzakerelerin durmasına yol açarak bugüne kadar bir anlaşmaya varılmasını engelleyen ‘savaşın durdurulması ve İsrail'in Gazze'den tamamen çekilmesi, yerlerinden edilen insanların serbestçe geri dönmesi ve yardımların girmesi’ gerekliliğine dayanan önceki pozisyonlarına bağlı olduklarını ifade etti.

Mısır'a gelince, Şin-Bet, İsrail ordusu ve Mossad temsilcilerinden oluşan bir İsrail heyeti, müzakerelerdeki çıkmazı kırmak amacıyla Mısır istihbaratıyla görüşmelerde bulunmak üzere bugün (pazar) Kahire'ye gidecek. İsrail Savaş Kabinesi de gelişmeleri incelemek, esir konusunu görüşmek ve müzakerelere devam etmek üzere yarın akşam toplanacak.

Yaklaşan dolaylı müzakere toplantıları, geçtiğimiz iki hafta boyunca Mısır ve Katar'ın ev sahipliğinde yapılan ve Katar ve Mısır'ın yanı sıra ABD ve İsrail istihbarat servislerinin başkanları ile Hamas'ın siyasi bürosundan bir heyetin ayrı ayrı katıldığı bir dizi yoğun toplantının ardından geldi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden cuma günü yapılan açıklamada şöyle denildi: “Esirlerin serbest bırakılması için yapılan görüşmelere ilişkin haberlere dayanarak, Başbakan'ın Mossad ve Şin-Bet Başkanı ile görüştüğü ve önümüzdeki günlerde Doha ve Kahire'de yapılacak bir sonraki tur görüşmeler için mutabık kaldığı ve görüşmelerin ilerletilmesi talimatını verdiği açıklığa kavuşturulmalıdır.”

Bu arada üst düzey bir İsrail heyetinin Refah'a olası bir askeri operasyonu görüşmek üzere yarın (pazartesi) Washington'a gitmesi bekleniyor.

Alternatif formüller

Kahire Üniversitesi ve Mısır'daki Amerikan Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler profesörü ve Filistin ve İsrail çalışmaları uzmanı olan Dr. Tarık Fehmi, Gazze'deki ateşkesle ilgili yapılacak görüşmelerin Kahire'de ya da Doha'da daha önce yapılan görüşmelerde üzerine inşa edilenlerden başlamasını beklediğini belirtti. Fehmi, Katar'daki son tur görüşmelerde arabulucuların sıfırdan başlamanın değil, bir uzlaşmaya varmak için üzerinde çalışılan bir başlangıç formülü sunmanın önemine vurgu yaptıklarını, müzakerelere katılan teknik ekipler tarafından daha fazla zaman kaybedilmemesini sağlamak ve çıkmaza yol açan ‘boşlukları’ kapatmak için ‘alternatif formüller’ hazırlandığını kaydetti.

Kahire ve Doha'da yapılacak müzakerelerin yeni konulara değinmeden ya da müzakerelerin kapsamını daha önce ele alınmamış konulara genişletmeden ‘belirli teknik konulara’ odaklanmasını bekleyen Fehmi, arabulucuların ‘zaman zaman tarafların pozisyonlarındaki zorluklara ve katılığa rağmen yakın bir anlaşmaya varmak için güçlü bir iradeye sahip olduklarını’ vurguladı.

gtyn
İsrail'in cuma günü düzenlediği hava saldırısında yıkılan bir binanın enkazında iki kız çocuğu (AP)

İsrail Yayın Kurumu, İsrail hükümetindeki bakanların tutumunda önemli bir değişiklik olduğunu ve bunun Hamas'la esir takası anlaşmasında ilerleme kaydedilmesine olanak sağladığını bildirdi. Perşembe günü yapılan toplantının bu değişikliği gösterdiğini belirten yayın kuruluşu, Savunma Sakanı ve Başbakan dışındaki tüm bakanların ‘Hamas'a esneklik gösterilmesini’ desteklediklerini ifade ettiklerini kaydetti.

Kurum, müzakereleri yürüten Mossad Başkanı David Barnea'nın anlaşmada belirleyici unsurun Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yaşayanların yerlerinden edildikleri bölgelere geri dönmeleri konusunda anlaşmaya varılması olduğunu söylediğini aktardı.

Müzakere koşullarının iyileştirilmesi

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye ve İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en-Nahhale'nin Tahran'da bir araya gelmesinin ardından Hamas ve İslami Cihad, herhangi bir müzakerenin başarısının ‘savaşın durdurulmasına, İsrail'in Gazze'den tamamen çekilmesine, yerlerinden edilmiş kişilerin serbestçe geri dönmesine ve yardımların girişine bağlı olduğunu’ yineledi.

Uluslararası ilişkiler profesörü ve Filistinli siyasetçi Dr. Usame Şaas, Netanyahu’nun yaklaşan ateşkes müzakerelerinde ‘daha ciddi’ olmasının muhtemel olduğunu söyledi. Netanyahu'nun son haftalarda yenilmiş görünmemek için müzakerelerin şartlarını iyileştirmeye çalıştığına işaret eden Şaas, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamalarda, İsrail'in Refah saldırısına bağlı kalmasının, Hamas liderlerine suikast düzenlemek için İsrail'in yoğunlaştırılmış saldırılarının devam etmesinin ve yardımların girişi konusundaki belirgin uzlaşmazlığın İsrail Başbakanı’nın müzakere pozisyonunu iyileştirmek için kullandığı araçlar olduğunu vurguladı.

Times of Israel, geçen hafta sonunda Netanyahu’nun Gazze'de esir tutulan askerlerin ailelerine İsrail'in ‘Refah'a girmeye hazırlandığı’ ve hiçbir askerini orada bırakmayacağı konusunda güvence verdiğini bildirdi.

fervg
Gazze sınırında iki İsrail askeri (Reuters)

Times of Israel, Netanyahu'nun ofisinden yapılan bir açıklamaya atıfta bulunarak şu ifadeleri aktardı: “Sadece askeri baskı tutukluların serbest bırakılmasını sağlayacaktır. Uyguladığımız ve uygulamaya devam edeceğimiz sürekli askeri baskı herkesin geri dönmesini garanti altına alacaktır.”

İsrail'in Washington'u kızdırmamak ya da Mısır'la sorun yaşamamak için Refah'a kapsamlı bir saldırı düzenlemeyeceğini düşünen Şaas, çok sayıda askeri harekete geçirmenin zorluğuna ek olarak, işgal güçlerinin ABD ile anlaşmak için sınırlı bir işgal gerçekleştireceğini yahut Refah kentinin mahallelerine kademeli giriş şeklinde aşamalı bir işgal düzenleyeceğini belirtti. Şaas ayrıca, İsrail’in Gazze'deki Hamas siyasi ve askeri liderlerine suikast düzenlemek için odaklanmış operasyon senaryosuna başvuracağını ve bu senaryonun ABD tarafından tercih edildiğini vurguladı.

İsrail'in, çoğu son altı ay içinde evleri bombalandıktan sonra Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinden göç etmek zorunda kalan yaklaşık 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Mısır'ın sınır kenti Refah'a kara harekâtı düzenlemesi tehlikesine ilişkin bölgesel ve uluslararası korku ve uyarılar artıyor.

İsrail'in Gazze'deki Filistinlilerin son sığınağı haline gelen kenti işgal etmesinin, ABD, Katar ve Mısır'ın arabuluculuğunda haftalardır devam eden ve yeni bir ateşkes sağlamayı amaçlayan ateşkes görüşmelerini de sekteye uğratmasından endişe ediliyor. Geçen yıl 24 Kasım'da bu arabuluculuk Gazze Şeridi'nde bir hafta süren ilk ateşkesi sağlamayı başarmış ve bu süre zarfında İsrail hapishanelerindeki 240 Filistinli tutukluya karşılık Gazze Şeridi'ndeki 105 esir serbest bırakılmıştı.



İran, ABD'nin önerisi nedeniyle müzakereleri askıya aldığı iddialarını yalanladı

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
TT

İran, ABD'nin önerisi nedeniyle müzakereleri askıya aldığı iddialarını yalanladı

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)

İran devlet televizyonu, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi arasındaki müzakerelerde ‘geçici’ bir çıkmaz yaşandığını iddialarını yalanladı.

İran medyası, yaklaşık bir saat süren görüşmelerin ardından Arakçi'nin ‘ABD tarafının nükleer olmayan konuları gündeme getirmesi nedeniyle müzakereleri 15 dakikalığına durdurduğunu ve görüşmelerin yeniden başlamasının sadece nükleer konulara odaklanılması şartına bağlı olduğunu açıkladığını’ bildirdi.

Bu açıklama, Tahran'ın ABD heyetine ‘İsrail'in etkisi altında gerçekçi olmayan ve mantıksız taleplerde bulunmaktan kaçınma’ çağrısı yapmasının ardından geldi.

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, müzakerelere 15 dakika ara verildiğine dair basında çıkan haberleri yalanladı. Haberleri ‘yalan’ olarak nitelendiren kaynak, “Söz konusu haberlerin gerçek dışı olduğu ortaya çıktı” dedi.

Duraklamanın yalanlanmasına rağmen, İran heyetine eşlik eden gazeteciler duraklamanın doğruluğunu teyit etti, ancak bunun İran heyetinin ‘namaz için ara verme’ talebinden kaynaklandığını söylediler.

Hem ABD hem de İran tarafından yetkililer, Witkoff ile Arakçi liderliğindeki İran heyeti arasında İran'ın nükleer programına ilişkin ikinci tur görüşmelerin cumartesi günü Roma'da başladığını duyurdu.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, “İran ve ABD arasındaki dolaylı görüşmeler Roma saatiyle 12.00 sularında Umman Büyükelçisi’nin konutunda Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi'nin de katılımıyla başladı... İtalyan tarafı ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi” ifadelerini kullandı.

Bekayi sözlerini şöyle sürdürdü: “Müzakerelerin süreci ilk tura benziyor. İki heyet iki ayrı odada oturuyor ve Umman Dışişleri Bakanı iki heyet arasında gidip geliyor. Müzakereler başlamadan önce Ummanlı bakanla görüşmelerimiz oldu. Müzakereler bir önceki turda olduğu gibi tamamen Umman tarafından yönetiliyor.”

Bekayi, “Medya müzakerelerle ilgili yalan haberlere yer vermemeli ve doğru haberleri Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla takip etmelidir. Yalan haberler müzakerelerle ilgili kafa karışıklığı yaratma girişimlerinin bir parçasıdır. Bizim odak noktamız bu marjinal hususlara dikkat etmeden İran'ın çıkarlarını gerçekleştirmektir” şeklinde konuştu.

İran heyetinin Roma'ya varışının ardından devlet medyası Bekayi'nin şu sözlerini aktardı: “Son birkaç gün içinde bazı ABD yetkilileri tarafından yapılan çelişkili açıklamalar ışığında, ABD tarafının ilk aşamada niyeti ve ciddiyeti konusunda ortaya çıkan tehlikeli belirsizliği ortadan kaldıracak bir açıklama yapmasını bekliyoruz.”

Bekayi, “İran İslam Cumhuriyeti'nin gerek yasadışı yaptırımların kaldırılması gerekse nükleer meseleye ilişkin pozisyon ve talepleri son derece nettir ve müzakerelerin ilk turunda karşı tarafa iletilmiştir. Önceki yöntemlere geri dönmek bir sonuç getirmeyecektir. Karşı taraf gerçekçi davranmadıkça ve İsrail'in etkisi altında gerçekçi olmayan ve mantıksız taleplerde bulunmaktan kaçınmadıkça gerçek bir ilerleme sağlanamaz” dedi.

Adının açıklanmaması kaydıyla AP’ye konuşan ABD'li bir yetkili, görüşmelerin Camilluccia semtindeki Umman Büyükelçiliği’nde yapıldığını söyledi.

İran devlet televizyonu, Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ve üst düzey yardımcılarının İtalya'nın başkenti Roma'da bulunan Umman Büyükelçiliği’ndeki dolaylı görüşmelere geldiğini bildirdi.

Görüşmelere ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff başkanlığındaki ABD heyeti katıldı.

Arakçi görüşmeler öncesinde Ummanlı mevkidaşı Bedr el-Busaidi ile istişarelerde bulundu. İranlı bakan daha önce de İtalyan mevkidaşı Antonio Tajani ile istişarelerde bulunmuştu.

Witkoff ve Arakçi, Tahran ile Batılı ülkeler arasında gerilime neden olan İran'ın nükleer dosyasıyla ilgili görüşmelere 12 Nisan'da Umman'da başladı.

ABD Özel Temsilcisi Steve Witkoff (AP)ABD Özel Temsilcisi Steve Witkoff (AP)

İki ismin bu yüksek riskli müzakerelerde ortak bir zemin bulma becerileri görüşmelerin kaderini belirleyebilir. Her iki isim de bu sabah geç saatlerde Roma'nın Camilluccia semtindeki Umman Büyükelçiliği’ne vardı.

Görüşmeler, iki ülke arasında 1979 İran Devrimi ve ABD Büyükelçiliği rehine krizinden bu yana süregelen düşmanlık bağlamında tarihi bir an. ABD Başkanı Donald Trump'ın 2018 yılında İran nükleer anlaşmasından çekilmesi, ekonomik yaptırımların kaldırılması karşılığında İran'ın uranyum zenginleştirmesini sınırlandıran anlaşmayı yeniden tesis etmekte başarısız olan yıllarca süren saldırılara ve müzakerelere yol açtı.

Riskler, İran'ın nükleer tesislerine yönelik bir ABD ya da İsrail askeri saldırısı ya da İran'ın nükleer silah edinme tehdidini gerçekleştirmesi olasılığında yatıyor.

Bu arada, İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde yaşanan savaş ve ABD'nin Yemen'de İran destekli Husilere karşı düzenlediği ve onlarca kişinin ölümüne neden olan hava saldırıları Ortadoğu'daki gerilimi arttırdı.

Trump dün yaptığı açıklamada, “İran'ın çok basit bir şekilde nükleer silah edinmesini engellemekten yanayım. İran'ın büyük, müreffeh ve harika olmasını istiyorum” dedi.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi bugün X platformunda yaptığı paylaşımda, “İran her zaman iyi niyetle ve sorumluluk duygusuyla sorunları çözmenin medeni bir yolu olarak diplomasiye olan bağlılığını göstermiştir. Yolun kolay olmadığının farkındayız. Ancak geçmiş deneyimlerden yararlanarak her adımı açık gözlerle atıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Arakçi bugün Witkoff ile yapacağı ‘dolaylı’ görüşmeler öncesinde İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile bir araya geldi.

Hem Arakçi hem de Witkoff görüşmeler öncesinde seyahat ettiler. Witkoff Ukrayna ve İran konulu görüşmeler için Paris'teydi. Arakçi ise Devlet Başkanı Vladimir Putin de dahil olmak üzere Rus yetkililerle bir araya geldiği Moskova ziyaretinin ardından Tahran'a döndü.

2015'teki İran nükleer anlaşmasını imzalayan dünya güçlerinin bir üyesi olan Rusya, Tahran ile Washington arasında gelecekte varılacak herhangi bir anlaşmada kilit bir oyuncu olabilir. Analistler Moskova'nın İran'ın silah üretmek için gerekli olan yüzde 90'a yakın bir seviye olan yüzde 60'a kadar zenginleştirilmiş uranyumunu taşıma görevini üstlenebileceğini öne sürüyor.

İlk tur görüşmelerde arabuluculuk yapan Umman Dışişleri Bakanı Bedr el-Busaidi de dün Roma'ya gelerek İtalyan mevkidaşı ile görüştü. Bekayi, el-Busaidi'nin iki ülke arasında yine arabuluculuk yapacağını söyledi.

Arap Yarımadası'nın doğu ucunda yer alan Umman, İran ile Batı arasında arabuluculuk yapan uzun soluklu bir aktör. Maskat geçen hafta sonu Arakçi ve Witkoff arasındaki müzakerelerin ilk turuna ev sahipliği yaptı.

İran ekonomik istikrar anlaşması istiyor

İran'daki protestolar, halkın hayat pahalılığından duyduğu hoşnutsuzluğun bir sonucu olarak tırmanmaya devam ederken, ülkedeki sübvansiyonlu benzin fiyatlarının artırılabileceği ve bunun da yeni protestolara yol açabileceği söylentileri var.

İran'ın para birimi riyal, ay başında ABD doları karşısında bir milyon sınırını aşarak keskin bir düşüş yaşadı. Ancak Tahran'ın devam etmesini umduğu görüşmelerin başlamasıyla kısmen iyileşme görüldü.

Bir başka gelişme de İran Air'in uzun süredir beklediği iki adet Airbus A330-200'ün perşembe günü Tahran'a ulaşması oldu. Daha önce Çin'in Hainan Havayolları'na ait olan uçaklar İran adına yeniden tescil edildi. İran'a yönelik yaptırımlar nedeniyle anlaşmanın ABD Hazine Bakanlığı tarafından onaylanması gerekiyor ve Washington'dan henüz bir açıklama gelmedi.

2015 anlaşması kapsamında yeni uçaklar satın alabilen İran, Airbus ve Boeing ile büyük anlaşmalar yapmıştı. Ancak bu anlaşmalar Trump'ın nükleer anlaşmayı iptal etme tehditlerinden etkilendi.