İran, Şam’daki diplomatik misyonuna "İsrail'in saldırısında" 2 general dahil 7 yetkilinin öldüğünü açıkladı

Öldürülen lider Muhammed Rıza Zahedi'nin arşiv fotoğrafında (Mehr Ajansı)
Öldürülen lider Muhammed Rıza Zahedi'nin arşiv fotoğrafında (Mehr Ajansı)
TT

İran, Şam’daki diplomatik misyonuna "İsrail'in saldırısında" 2 general dahil 7 yetkilinin öldüğünü açıkladı

Öldürülen lider Muhammed Rıza Zahedi'nin arşiv fotoğrafında (Mehr Ajansı)
Öldürülen lider Muhammed Rıza Zahedi'nin arşiv fotoğrafında (Mehr Ajansı)

İran Devrim Muhafızları Ordusu, Şam’daki diplomatik misyonuna "İsrail'in düzenlediği" saldırıda 2 generalin de aralarında olduğu 7 kişinin öldüğünü duyurdu.
Devrim Muhafızları Ordusu, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına düzenlenen saldırıya ilişkin yazılı açıklama yayımladı.

Açıklamada, İran'ın Şam Büyükelçiliği yerleşkesindeki konsolosluk binasına İsrail tarafından füze saldırısı düzenlediği belirtilerek, saldırıda Tuğgeneral Muhammed Rıza Zahidi ve Tuğgeneral Muhammed Hadi Hac Rahimi ile 5 yetkilinin hayatını kaybettiği belirtildi.

Saldırıda hayatını kaybedenlerin isimlerinin ise Hüseyin Emanullahi, Mehdi Celaleti, Muhsin Sadakat, Ali Aga Babayi ve Ali Salihi Ruzbehani olduğu açıklandı.

İran basını, İsrail'in İran'ın Şam Büyükelçiliği yerleşkesindeki konsolosluk binasına hava saldırısı düzenlediğini ve saldırıda Tuğgeneral Muhammed Rıza Zahidi'nin de aralarında olduğu en az 5 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu.

İran'ın Şam Büyükelçisi Hüseyin Ekberi, İsrail'in İran'ın Şam Büyükelçiliği yerleşkesindeki konsolosluk binasını F-35 savaş uçaklarından fırlatılan 6 füzeyle hedef aldığını açıklamıştı.

Ekberi, İsrail'in saldırısına ülkesinin "hızlı, doğrudan ve güçlü" şekilde karşılık vereceğini ifade etmişti.

Suriye'de son aylarda defalarca İran'a ait hedeflere hava saldırıları düzenleyen İsrail ise şu ana kadar saldırıyı üstlenmedi.

İran'ın Şam Büyükelçisi: İsrail'in saldırısına "hızlı, doğrudan ve güçlü" karşılık verilecek
İran'ın Şam Büyükelçisi Hüseyin Ekberi, İsrail'in, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına düzenlediği hava saldırısına ülkesinin "hızlı, doğrudan ve güçlü" şekilde karşılık vereceğini söyledi.

İran resmi haber ajansı IRNA'ya göre, İran'ın Şam Büyükelçisi Ekberi, İsrail'in İran'ın Şam Büyükelçiliği yerleşkesindeki konsolosluk binasını F-35 savaş uçaklarından fırlatılan 6 füzeyle hedef aldığını belirtti.

Saldırıda diplomatlar ve askeri danışmanların da aralarında olduğu en az 5 kişinin hayatını kaybettiğini aktaran Ekberi, hayatını kaybedenlerin kesin sayısı ve isimlerinin enkaz kaldırma çalışmalarının ardından açıklanacağını ifade etti.

İranlı Büyükelçi, İran'ın saldırıya "hızlı, doğrudan ve güçlü" şekilde karşılık vereceğini sözlerine ekledi.

Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad, İranlı mevkidaşı ile görüştü
Öte yandan Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad, saldırıya uğrayan İran'ın Şam Büyükelçiliği yerleşkesini ziyaret ederek İranlı mevkidaşı Hüseyin Emir Abdullahiyan'ı telefonla aradı.

Burada basına açıklama yapan Suriyeli Bakan, "Masumların ölümüne neden olan bu terör saldırısını şiddetli şeklinde kınıyoruz. Suriye, İran'ın yanında durmaya devam edecektir. İsrail'in bu saldırısı Gazze'de Filistin halkına karşı yürüttüğü savaşta yaşadığı sefil başarısızlığın bir göstergesidir." ifadelerini kullandı.

İsrail, diplomatik misyonlarında alarm durumuna geçti
İsrail'den Kanal12'nin haberine göre, Suriye'de İran Devrim Muhafızları Ordusu'ndan komutan Zahidi'nin düzenlenen hava saldırısında hayatını kaybetmesiyle Tel Aviv yönetimi, diplomatik misyonlarında alarm durumuna geçti.

İsrail güvenlik makamlarının, İran'ın suikaste İsrail'in dünya genelindeki diplomatik misyonlarına saldırarak karşılık verebileceğini değerlendirdiği aktarıldı.

Suriye'de kendisine atfedilen diğer saldırılarda olduğu gibi Tel Aviv yönetimi Şam'da İran'ın konsolosluk binasına düzenlenen saldırıyı resmi olarak üstlenmedi.

İsrail basınına göre Şam'daki İran konsolosluğuna hava saldırısında öldürülenler askerdi
İsrail ordu radyosunun haberinde, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına düzenlenen saldırıda ölenlerin tamamının İran'ın askeri personeli olduğu ve İranlı diplomatların zarar görmediği aktarıldı.

Saldırıda öldürülen İran'ın Devrim Muhafızları Ordusu komutanlarından Tuğgeneral Muhammed Rıza Zahidi'nin Lübnan, Suriye ve Filistin'deki silahlı gruplardan sorumlu olduğu, "Tahran'ın bölgedeki vekilleri aracılığıyla İsrail'e saldırıları ve özellikle de İsrail içindeki silahlı saldırıları yönettiği" öne sürüldü.

Saldırıda öldürülen Zahidi'nin kara güçlerinin yanı sıra hava unsurlarından da sorumlu olduğu paylaşıldı.

Şam’daki saldırıda öldürülen İranlı Tuğgeneral Muhammed Rıza Zahidi, askeri kariyeriyle dikkat çekiyor
Suriye’nin başkenti Şam’da bulunan İran Konsolosluğu’na yönelik saldırıda hayatını kaybeden İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü komutanlarından Tuğgeneral Muhammed Rıza Zahidi, Suriye ve Lübnan'da üstlendiği kritik görevlerle biliniyor.

AA muhabirinin İran medyasından derlediği bilgilere göre, Tuğgeneral Zahidi, 2 Kasım 1960 yılında İran’ın İsfahan kentinde dünyaya geldi.

Devrim Muhafızları'na 1980 yılında katılan Zahidi, İran-Irak savaşında saha komutanlığı yaptı.

Zahidi, 1986-1991 yılları arasında İmam Hüseyin 14. Tümen Komutanlığı yaptıktan sonra 1995 yılında kısa süreliğine Devrim Muhafızları Ordusu Hava Kuvvetleri Komutanlığı görevini üstlendi.

Devrim Muhafızları Ordusu Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevini 2005-2008 yılları arasında sürdüren Zahidi, 2008-2016 yılları arasında Kudüs Gücü’nde faaliyet gösterdi ve Devrim Muhafızları Ordusu’nun Suriye ve Lübnan’da görev yapan komutanıydı.

Zahidi 2016-2019 yılları arasında ise Devrim Muhafızları Operasyonlar Komutan Yardımcılığı görevinde bulundu.

İran medyasında yayınlanan görüntülerde, Zahidi’nin ABD’nin Uluslararası Bağdat Havaalanı yakınındaki saldırısında öldürülen Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutan General Kasım Süleymani ve aynı gücün hali hazırdaki komutanı İsmail Kaani başta olmak üzere İran’ın üst düzey komutanları ile farklı tarihlerde yayınlamış fotoğraflarına yer verildi.

Suriye'nin Dera ilinde İran destekli gruplara hava saldırısı düzenlendi
AA’nın yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, aidiyeti bilinmeyen savaş uçakları, Dera’nın batısındaki Mariye köyünde, Beşşar Esedd rejimi saflarındaki İran destekli gruplara saldırı düzenledi. Saldırıda İran destekli gruplara ait bir karargah hedef alındı.

Suriye rejimine yakın sosyal medya hesapları ise, Dera ilinin Mariye köyü yakınlarındaki saldırıları, İsrail’e ait savaş uçaklarının düzenlediğini iddia etti. Söz konusu saldırıya ilişkin, İsrail tarafından ve Suriye rejiminden henüz açıklama yapılmadı.

ABD, İran'ın Şam'daki konsolosluğuna düzenlenen saldırı konusunda "beklemede"
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın brifinginde, İsrail'in Şam'daki İran konsolosluğuna düzenlediği belirtilen saldırıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Saldırıyı gördüklerini ancak şu aşamada İsrail ve bölgedeki ilgili ülkelerle görüşmelerin sürdüğünü aktaran Miller, saldırıya ilişkin sağlıklı şekilde bilgileri toplamaya çalıştıklarını söyledi.

Saldırının İsrail tarafından yapıldığını teyit veya inkar etmeyen Miller, ilgili taraflarla görüşmelerinin ardından saldırının faili ve bölge için ne anlama gelebileceğine ilişkin değerlendirme yapacaklarını dile getirdi.

Miller, "Spesifik olarak bu saldırıya ilişkin yorum yapmayacağım çünkü bir sonuca ulaşabilmek için daha fazla bilgi edinmemiz lazım. Genel bir prensip olarak biz elbette bölgede tansiyonun yükselmesinden endişe duyarız. Bölgede çatışmanın yayılmasına neden olabilecek herhangi bir eylemden ötürü endişe duyarız." diye konuştu.

Birleşik Arap Emirlikleri saldırıyı kınadı
İran resmi haber ajansı İRNA'ya göre, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanlığı, Şam'daki İran Büyükelçiliği'ne ait bir merkezin "İsrail tarafından" hedef alınmasının ardından açıklama yaptı.

Açıklamada, "BAE, Suriye'nin başkenti Şam'daki İran diplomatik misyonunun hedef alınmasını kınadı." ifadeleri yer aldı.

Açıklamada, kınama dışında başka bir ayrıntıya yer verilmedi.

Hamas, İran'ın Şam’daki diplomatik misyonuna düzenlenen saldırıyı kınadı
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, İsrail saldırılarına karşı Suriye ve İran'la dayanışma mesajı verildi.

Açıklamada, "İsrail'in söz konusu saldırısı, uluslararası hukukun açık ihlalidir. Bu, hem Suriye hem de İran'ın egemenliğine yönelik saldırıdır ve tehlikeli bir gerilimdir." ifadeleri yer aldı.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK), Gazze Şeridi ve bölgeye saldırılarını durdurması için İsrail makamlarını caydıracak adımlar atması çağrısının yapıldığı açıklamada, İsrail'in uluslararası güven ve istikrarı baltaladığına işaret edildi.



Zelenskiy: Rusya ile bin 200 esirin takası için çalışıyoruz

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Zaporijya bölgesindeki 65. Mekanize Tugayı'nı ziyareti sırasında askerlere hitap ediyor. (AFP)
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Zaporijya bölgesindeki 65. Mekanize Tugayı'nı ziyareti sırasında askerlere hitap ediyor. (AFP)
TT

Zelenskiy: Rusya ile bin 200 esirin takası için çalışıyoruz

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Zaporijya bölgesindeki 65. Mekanize Tugayı'nı ziyareti sırasında askerlere hitap ediyor. (AFP)
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Zaporijya bölgesindeki 65. Mekanize Tugayı'nı ziyareti sırasında askerlere hitap ediyor. (AFP)

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov, Kiev'in bin 200 Ukraynalının serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla Rusya ile esir takasını yeniden başlatmak üzere çalıştığını söyledi.

Zelenskiy bugün Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “Takasların yeniden başlamasını sabırsızlıkla bekliyoruz... Bu amaçla birçok toplantı, müzakere ve görüşme yaptık” ifadelerini kullandı.

Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Umerov dün yaptığı açıklamada, Kiev'in ortaklarının desteğiyle Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) takasların yeniden başlatılması konusunda istişarelerde bulunduğunu söyledi. Umerov, “Bu müzakereler sonucunda taraflar İstanbul anlaşmalarına geri dönme konusunda anlaştılar... Bu, bin 200 Ukraynalının serbest bırakılmasıyla ilgili” dedi.

İstanbul anlaşmaları, 2022 yılında Türkiye'nin arabuluculuğuyla varılan esir takası anlaşmalarıdır ve Rusya ile Ukrayna arasında büyük ölçekli, koordineli takaslar için kurallar belirlemektedir.

O zamandan bu yana iki ülke binlerce esirin takasını gerçekleştirdi, ancak takaslar düzensizdi ve Şubat 2022'den bu yana Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşının cephe hatlarındaki gerginlikler nedeniyle sık sık kesintiye uğradı.

Operasyonun usul ve organizasyonel ayrıntılarını belirlemek için yakın gelecekte istişareler yapılacağını ifade eden Umerov, “Esaretten dönen Ukraynalıların Yeni Yıl ve Noel'i evlerinde, aile sofralarında ve sevdikleriyle birlikte kutlayabilmeleri için yorulmadan çalışıyoruz” dedi.

Diğer yandan Zelenskiy, Ukrayna'nın hava ve hava savunma kapasitesini güçlendirmek için yarın (pazartesi) Fransa ile imzalanacak bir anlaşma hazırlandığını, ertesi gün (salı) ise İspanya'da Ukrayna'ya hava savunma ve füze sistemleri konusunda destek verilmesi konusunu görüşeceğini söyledi.

Zelenskiy ayrıca, bugün Yunanistan ile kış aylarında doğal gaz ithalatına ilişkin bir anlaşma imzalayacağını bildirdi.


Ağır toplardan motosikletlere... Rusya, Ukrayna'daki askeri stratejisini nasıl değiştirdi?

Pokrovsk kenti yakınlarında Rus güçlerine havan topu ateşleyen Ukraynalı askerler (Reuters)
Pokrovsk kenti yakınlarında Rus güçlerine havan topu ateşleyen Ukraynalı askerler (Reuters)
TT

Ağır toplardan motosikletlere... Rusya, Ukrayna'daki askeri stratejisini nasıl değiştirdi?

Pokrovsk kenti yakınlarında Rus güçlerine havan topu ateşleyen Ukraynalı askerler (Reuters)
Pokrovsk kenti yakınlarında Rus güçlerine havan topu ateşleyen Ukraynalı askerler (Reuters)

Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı, son zamanlarda Moskova'nın askeri stratejisinde geleneksel savaş yöntemlerinden daha yenilikçi ve sıra dışı taktiklere doğru kayan önemli bir değişime tanık oldu.

Aylarca ağır topçu silahlarına yoğun bir şekilde güvenen ve ‘kıyma makinesi’ stratejisi olarak bilinen bir taktik izleyen Rusya yeni taktikler benimsemeye başladı. Bu taktikler arasında sivil araçların (motosikletler de dâhil) muharebe görevlerinde kullanılması da yer alıyor. Bu durum, Rusya’nın Ukrayna cephelerinde savaş yürütme biçiminde belirgin bir değişime işaret ediyor.

Şarku’l Avsat’ın CNN’den aktardığına göre söz konusu değişim, sosyal medyada yaygın olarak paylaşılan (yoğun sisin içinden çıkan ve Ukrayna'nın doğusunda bulunan Donetsk bölgesindeki Pokrovsk şehrine doğru ilerleyen bir Rus askeri konvoyunu gösteren) bir videoda açıkça görülüyor. Videoda, bazı askerlerin motosikletlere bindiği, bazılarının ise harap bir kamyonun kasasında ayakta durduğu fark ediliyor. Bu sahne, Moskova'nın şu anda cephede uyguladığı alışılmadık taktikleri yansıtıyor.

Eğer Pokrovsk Rus kuvvetlerinin eline geçerse -ki bu artık giderek daha olası görünüyor-, burası Moskova’nın Mayıs 2023’te Bahmut’u ele geçirmesinden bu yana kontrol ettiği en büyük şehir olacak.

Bahmut gibi Pokrovsk da büyük ölçüde enkaza dönüştü ve stratejik önemi önemli ölçüde azaldı. Ancak Bahmut gibi Pokrovsk da Ukrayna direnişinin sembolü haline gelmiş bir şehir.

Bu nedenle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, burayı ele geçirmek için neredeyse her bedeli ödemeye hazır görünüyor. Dolayısıyla Ukrayna ordusu, durum her geçen gün kötüleşse de şehri savunmaya devam ediyor.

İki doğu kentinin kaderi birbirine çok benziyor gibi görünse de, sahadaki askerler, askeri gözlemciler ve analistler, Rusya'nın her iki kente yaklaşımının çok farklı olduğunu ve bu taktik değişikliğinin son iki yılda savaşın nasıl geliştiğini gösterdiğini söylüyor.

Bu değişimin başlıca nedeni, insansız hava araçlarının (İHA) yaygınlaşması. Modern teknolojik gelişmeler, bu araçların çok daha geniş mesafelere konuşlandırılmasını mümkün kıldı. Bu durum, Rus ve Ukrayna kuvvetleri arasındaki cephe hattının her iki tarafında ‘öldürme alanlarını’ fiilen genişletti ve böylece savaş alanında ilerlemeyi daha da zorlaştırdı.

‘Mantıklı bir değişim’

Pokrovsk'un kuzeydoğusundaki Kostyantynivka yakınlarında konuşlanmış Ukrayna 129. Tugayı’ndan bir asker CNN'e, birliğinin Rus kuvvetleriyle motosikletler üzerinde yaptığı ilk karşılaşmanın ‘son derece beklenmedik’ olduğunu, ancak buna rağmen mantıklı olduğunu söyledi.

“Bu mantıklı. Biz İHA'larla saldırıyoruz ve bu durumda onların hafif nakliye araçlarıyla hareket etmesi daha kolay” diyen asker, güvenlik nedeniyle isminin açıklanmamasını istedi.

Ukrayna Savunma Bakanlığı salı günü, yaklaşık 300 Rus askerinin Pokrovsk'ta olduğunu ve çatışmaların halen devam ettiğini bildirdi.

Tıbbi tahliye zorluğu

Rusya, 2024 yılının başlarında doğudaki Avdiyivka hattını yarıp geçmesinden bu yana, neredeyse iki yıldır yavaş bir şekilde Pokrovsk yönünde ilerliyor.

Washington merkezli bir düşünce kuruluşu olan Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW) bünyesindeki Avrupa Savunma Projesi Direktörü Mason Clark, tıpkı Avdiyivka’nın ele geçirilmesinde olduğu gibi, Rusya'nın Pokrovsk’a doğru ‘nihayetinde Ukrayna güçlerini geri çekilmeye zorlamak veya onları tamamen kuşatmak amacıyla yavaş yavaş ilerlediğini’ belirtti.

Clark şöyle devam etti: “Bu, Bahmut’ta yaşanan süreçten farklı; Bahmut daha çok yoğun ve doğrudan bir kentsel saldırıydı. Pokrovsk’ta ise operasyonel hedef, şehri tamamen temizlemekten ziyade Ukrayna kuvvetlerini kuşatmaktı.”

Rus kuvvetleri Pokrovsk’u tamamen abluka altına alamamış olsa da, Ukrayna’nın ikmal hatlarını kesmeyi başardı.

Pokrovsk ve komşu Mirnograd kentinde halen çatışan bir Ukraynalı sağlık görevlisi, şehirden tıbbi tahliyenin neredeyse imkânsız olduğunu söyledi. Zira tahliye araçları şehre 10-15 kilometreden fazla yaklaşamıyor ve bu mesafe bile İHA’lar nedeniyle son derece tehlikeli.

Sağlık görevlisi CNN’e şunları söyledi: “Ağır yaralılar tıbbi stabilizasyon noktasına ulaşamıyor. Orta derecede yaralanan biri, şanslıysa oraya ulaşabilirse ağır duruma düşüyor. Hafif yaralanmalar ise çoğu zaman orta seviyeye dönüşüyor… Şu anda, yerlerinden çıkaramadığımız, iki haftadır ağır yaralı birkaç kişi var. Bir kişi de bir haftadır ağır durumda ve onu da çıkaramıyoruz.”

gt
Ukrayna'nın Donetsk bölgesindeki Pokrovsk kentinde hasar görmüş binaların önünden geçen Ukraynalı bir asker (AP)

Ukrayna ordusu, yaralıları tahliye etmek için insansız zırhlı araçlar kullanmayı deniyor ancak Pokrovsk’ta görev yapan sağlık görevlisi, bu araçların büyük miktarda Rus ateşine maruz kaldığını belirtiyor. Uluslararası hukuka göre, silahsız ve açık şekilde işaretlenmiş tıbbi taşıma araçlarına saldırmak yasak olmasına rağmen bu saldırılar devam ediyor.

Küçük gruplar gizlice sızıyor

2023’ün ilk yarısında Bahmut’taki savaş, Ukraynalıların ‘kıyma makinesi’ adını verdiği saldırılarla karakterize edildi. Bu taktik kapsamında Rus birlikleri, Ukrayna’nın iyi tahkim edilmiş mevzilerine doğru ilerlemeye devam ediyordu. Bu stratejinin temel fikri, Ukrayna kuvvetleri ateş açtığında kendi mevzilerini ele vermeleriydi.

Bu taktik, esasen öldürülmek üzere cepheye gönderilen Rus askerleri arasında çok yüksek kayıp oranlarına yol açtı. Geri çekilmek isteyenler, üstleri tarafından öldürülme tehdidiyle karşı karşıya kaldılar.

Bahmut'ta savaşan Ukraynalı askerler CNN'e, her gün onlarca Rus askerini öldürdüklerini ve cesetlerini tarlalarda donmaya bıraktıklarını, ertesi gün ise aynı görev için başka bir asker dalgasının gönderildiğini söylediler. Sonunda, ezici sayısal baskı sayesinde, bu Rus yöntemi aylarca süren çatışmalardan sonra Ukrayna ordusunu yormayı başardı.

Ancak şimdi taktikler değişti.

Mason Clark, “Bahmut'ta Wagner, Ukrayna'nın ateşini çekmek için adamlarını açık alanlara gönderiyor ve onların öldürülmesini bekliyordu. Şimdi amaç, bu adamların mümkün olduğunca çoğunu Ukrayna mevzilerine yaklaştırmak. Artık öldürülmek için gönderilmiyorlar” ifadelerini kullandı.

129. Tugay'dan bir Ukrayna askeri, Rus saldırı gruplarının küçüldüğünü bildirdi.

Güvenlik nedenleriyle isminin açıklanmamasını isteyen asker, “Kentsel alanlarda eskiden beş ila yedi kişilik gruplar halinde hareket ediyorlardı. Şimdi ise üç kişiden fazla olmuyorlar. Ekranda hareketlilik olmadığı için keşif İHA'larıyla onları takip etmek zor” dedi.

Ukrayna İHA biriminden başka bir asker, Rusların genellikle üç kişilik gruplar halinde hareket ettiğini ve kayıp oranlarının yüksek olduğunu bildirdi.

Geçen hafta isminin açıklanmaması kaydıyla CNN'e konuşan asker, “Onlar, üç kişiden ikisinin öldürüleceği, fakat birinin şehre ulaşarak orada tutunabileceği gerçeğine güveniyorlar” dedi.

Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı’nın tahminlerine göre, Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’ya karşı başlattığı geniş çaplı işgalden bu yana verdiği 1,1 milyondan fazla zayiatın üçte biri yalnızca bu yıl öldürülen veya yaralanan askerlerden oluşuyor.

Clark, “Bu durum Ruslar açısından mantıklı. Çünkü son derece yavaş bir ilerleme temposunu kabullenmiş durumdalar ve bu tür operasyonel yaklaşım çok yavaş ilerliyor… Oysa 2022 ve 2023 yıllarında hâlâ hızlı ilerlemeye daha fazla önem veriyorlardı” ifadelerini kullandı.


Venezuela, Trinidad ve Tobago ile ABD arasında yapılan ‘sorumsuz’ askeri tatbikatları kınadı

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
TT

Venezuela, Trinidad ve Tobago ile ABD arasında yapılan ‘sorumsuz’ askeri tatbikatları kınadı

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (AFP)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro dün yaptığı açıklamada, Washington'ın Karayipler'deki askeri varlığını artırması nedeniyle, ABD ile müttefiki Trinidad ve Tobago arasında yapılan ‘sorumsuz’ askeri tatbikatları kınadı.

Karakas, Washington'un uyuşturucu çetelerine karşı olduğunu söylediği Karayipler'deki ABD askeri faaliyetlerinin, solcu lider Maduro'yu devirmek için bir bahane olduğunu düşünüyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre bu, ABD ile Trinidad ve Tobago tarafından bir aydan kısa bir süre içinde gerçekleştirilen ikinci ortak tatbikat.

Ekim ayında, güdümlü füzelerle donatılmış bir ABD destroyeri, Venezuela'nın ‘kışkırtıcı’ olarak nitelendirdiği eğitim tatbikatları yapmak üzere dört gün boyunca Trinidad'da demirledi.

Maduro dün Karakas'ta düzenlenen bir etkinlikte şunları söyledi: “Trinidad ve Tobago hükümeti, bir kez daha sorumsuz askeri tatbikatlar yapacağını duyurdu ve Sucre eyaleti açıklarındaki sularını, Venezuela gibi bir devleti tehdit etmeyi amaçlayan askeri tatbikatlar için kullanıma açtı.”

Maduro, doğu eyaletlerindeki destekçilerini, 16-21 Kasım tarihleri arasında yapılması planlanan tatbikatlar sırasında ‘protesto gösterileri’ düzenlemeye çağırdı.

Trump yönetimi haftalar önce Karayipler ve Pasifik'te uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı iddia edilen tekneleri hedef alan saldırılar başlatmıştı. Ayrıca hava ve deniz kuvvetlerini de devreye soktu; uçak gemisi USS Gerald R. Ford’un salı günü bölgenin kıyılarına ulaştığı duyuruldu.

Son birkaç hafta içinde Washington, uluslararası sularda yaklaşık 20 tekneyi hedef alan saldırılar düzenledi ve ABD verilerine göre en az 76 kişi öldü.

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth perşembe günü Latin Amerika'da ‘terörist uyuşturucu kaçakçılarına’ karşı askeri operasyon başlatıldığını duyurdu; ancak bu operasyonun mevcut ABD askeri konuşlanmasından nasıl farklılaşacağı belirsizdi.

ABD Başkanı Donald Trump, Venezuela konusunda ne yapılacağına dair bir karar verdiğini ima ederek, “Ne olduğunu size söyleyemem, ancak uyuşturucu akışını durdurma konusunda Venezuela ile büyük ilerleme kaydettik” dedi.