Belçika Dışişleri Bakanı: Zamanı geldiğinde Filistin'i tanımayı değerlendireceğiz

Avrupa başkentleri, çatışmanın başlangıcından bu yana Gazze'deki savaşın sona ermesini talep eden bir dizi yürüyüş ve protestoya tanık oldu. (AFP)
Avrupa başkentleri, çatışmanın başlangıcından bu yana Gazze'deki savaşın sona ermesini talep eden bir dizi yürüyüş ve protestoya tanık oldu. (AFP)
TT

Belçika Dışişleri Bakanı: Zamanı geldiğinde Filistin'i tanımayı değerlendireceğiz

Avrupa başkentleri, çatışmanın başlangıcından bu yana Gazze'deki savaşın sona ermesini talep eden bir dizi yürüyüş ve protestoya tanık oldu. (AFP)
Avrupa başkentleri, çatışmanın başlangıcından bu yana Gazze'deki savaşın sona ermesini talep eden bir dizi yürüyüş ve protestoya tanık oldu. (AFP)

Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib bugün (çarşamba) yaptığı açıklamada, Belçika'nın ‘zamanı geldiğinde’ Filistin'i egemen bir devlet olarak tanımayı değerlendireceğini söyledi.

İspanya Dışişleri Bakanı ise ülkesinin Filistin'i egemen bir devlet olarak tanıyacağını ve böylece Filistin'in Birleşmiş Milletler’de (BM) bir yeri olacağını söyledi. İspanya Başbakanı Pedro Sanchez pazartesi günü Ürdün'den başlayan Ortadoğu turu sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada ülkesinin Temmuz ayına kadar Filistin devletini tanıyacağını söyledi. Şarku’l Avsat’ın İspanyol Haber Ajansı'ndan aktardığına göre Sanchez, Avrupa Birliği (AB) içinde yakında bir dizi üye ülkeyi aynı pozisyonu benimsemeye zorlayacak bir ‘hareket bloğu’ oluşacağına inandığını belirtti. Sanchez geçtiğimiz ayın başlarında hükümetinin mevcut yasama dönemi sona ermeden Filistin devletini resmen tanıyacağı sözünü vermişti. Sosyalist Parti tarafından Bask bölgesi şehri Bilbao'da düzenlenen bir mitingde, bu adımın ahlaki bir inançtan kaynaklandığını, çünkü Filistin davasının haklı olduğuna inandığını ve bunun ‘Filistin-İsrail çatışmasını güvenlik ve barış yoluna sokmanın tek yolu’ olduğunu söyledi.

2014 yılında sağcı Halk Partisi hükümeti döneminde İspanyol parlamentosu ‘tek taraflı ve önkoşulsuz olarak Filistin devletinin tanınması’ çağrısında bulunan bir bildiriyi oybirliğiyle onaylamış, ancak bu bildiri hükümet tarafından icrai bir adımla takip edilmemişti.

Arap devletleri ve AB geçtiğimiz Kasım ayında İspanya'da düzenlenen bir toplantıda Filistin-İsrail çatışmasının tek çözümünün iki devletli çözüm olduğu konusunda mutabakata varmıştı.

1988 yılından bu yana BM üyesi 193 ülkeden 139'u Filistin devletini tanıdı.



Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
TT

Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack bugün yaptığı açıklamada, son günlerde tüm silahlarını bırakmayacağını belirten Hizbullah'ın nasıl silahsızlandırılacağına ilişkin ABD'nin önerisine Lübnan hükümetinin verdiği yanıttan ‘çok memnun’ olduğunu söyledi.

Barrack Beyrut'ta Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştükten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hükümetin çok kısa bir süre içinde bize verdiği yanıt inanılmazdı, bu yanıttan çok memnunum” dedi.

Barrack 19 Haziran'da Lübnan'ı ziyaret ederek Lübnanlı yetkililerle bir araya geldi ve bir önceki hükümetin kasım ayında kabul ettiği çatışmaların durdurulmasıyla ilgili güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasına yönelik bir dizi öneri sundu.

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Başbakan Nevvaf Selam ve Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD'nin önerilerini görüştü.

İsrail dün akşam Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın silahları teslim etmeyi reddettiğini açıklamasından saatler sonra Lübnan'da birçok noktaya saldırı düzenleyerek Hizbullah'ın askeri mevzilerini hedef aldığını açıkladı.

İsrail son günlerde Hizbullah tarafından rehabilite edildiğini söylediği askeri bölgeleri bombalayarak ya da Hizbullah üyelerini hedef alarak Güney Lübnan'a yönelik saldırılarını arttırdı. Söz konusu saldırılar sonucu cumartesi günü bir kişi öldü, altı kişi de yaralandı.

Gözlemciler, Barrack'ın Beyrut'a gelişiyle aynı zamana denk gelen bu operasyonların Lübnan devletine ve beş üyeli ateşkes izleme komitesine, Lübnan devletinin Hizbullah'ı silahsızlandırmaması halinde askeri operasyonlara devam edileceği ve bu görevi tek başına üstleneceği mesajını taşıdığını düşünüyor.

Lübnan'la ateşkesin yürürlüğe girdiği 27 Kasım'dan bu yana İsrail'in Lübnan'daki operasyonları durmamış olsa da, ABD elçisinin Beyrut'a gelişinin arifesinde bu operasyonların yoğunlaşması İsrail'in ve arkasındaki ABD yönetiminin Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını hızlandırmak için Lübnan'a azami baskı uyguladığını gösteriyor.

Barrack cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Lübnan'ın umudu uyanıyor! Şimdi elimizde fırsat var. Geçmişin gergin mezhepçiliğini aşmak ve Lübnan'ın gerçek vaadi olan ‘tek ülke, tek halk, tek orduyu’ gerçekleştirmek için tarihi bir an yaşıyoruz. ABD Başkanı'nın da dünya ile paylaştığı gibi Lübnan harika insanları olan harika bir yer. Gelin Lübnan'ı yeniden büyük yapalım” ifadelerini kullandı.