Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Kabine Toplantısı sonrası soruları yanıtladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Kabine Toplantısı sonrası soruları yanıtladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Kamuda tasarruf konusunda bir taraftan Hazine ve Maliye Bakanlığımız bir çalışma yapıyor, bir taraftan da Strateji ve Bütçe Başkanlığımız ciddi bir çalışma yürütüyor. 15 değil çok daha fazla bir madde sayısı. Bütün bunları bir yerde toparlayıp, belli bir süzgeçten geçirip uygulamaya geçeceğiz." dedi.

Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen Kabine Toplantısı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Seçimden önce, başta döviz piyasası olmak üzere ekonomide veriye dayalı olmayan bir sürü haberle spekülasyon yapıldığını, milletin yanıltıldığını belirten Yılmaz, seçim sonrası bu spekülasyonların tam aksinin olduğunu, normal programlarının daha kararlı, güçlü şekilde devam ettiğini ve bu süreçte Merkez Bankasının epey bir rezerv biriktirdiğini söyledi.

Yılmaz, 4 yıla yakın seçimsiz bir döneme girildiğini, bunun büyük bir fırsat penceresi olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

Bu ortam orta, uzun vadeli konulara yoğunlaşmamız açısından bir imkan sunuyor. Türkiye de bir eşikte, üst orta gelir grubunda bir ülkeyiz, yüksek gelirli ülkeler ligine geçiş eşiğindeyiz. Bu da yapısal bazı dönüşümlerle, sanayide verimliliği arttırma, rekabet gücünü arttırma, dijitalleşme, yeşil dönüşümle olabilecek bir şey. Bir taraftan da çok daha verimli işleyen bir kamu yönetimi sistemi, bürokrasinin daha da sadeleştirilmesi, etkinleştirilmesi gibi birçok boyutu var işin. Orta Vadeli Program'da aslında bu çerçeve var. Dolayısıyla bunu uygun bir zamanlamayla, çalışmalar olgunlaştıkça peyderpey hayata geçireceğiz.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, bundan sonraki Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantılarının çoğunun gündeminin, yapısal dönüşümler başta olmak üzere kamuda verimliliği arttırma, tasarruf, daha etkili önceliklendirme konularıyla ilgili olacağını ifade etti.

- "Kamuda tasarruf bizim için çok öncelikli bir konu"

"Tasarrufla ilgili 15 maddelik tasarruf paketi getirilmesi şeklinde bir gündemin konuşulduğuna" ilişkin soruyu Yılmaz, şu şekilde yanıtladı:

Kamuda tasarruf konusunda bir taraftan Hazine ve Maliye Bakanlığımız bir çalışma yapıyor, bir taraftan da Strateji ve Bütçe Başkanlığımız ciddi bir çalışma yürütüyor. 15 değil çok daha fazla bir madde sayısı. Bütün bunları bir yerde toparlayıp, belli bir süzgeçten geçirip uygulamaya geçeceğiz. Kamuda tasarruf bizim için çok öncelikli bir konu. Ama tasarrufun özü de bir taraftan önceliklendirme, odaklanma, verimliliği arttırma, yani tasarruf derken harcamaların azaltılmasının yanı sıra mevcut harcamaları daha verimli hale getirme, önceliklendirme, ekonominin rekabet gücüne, verimliliğine, sosyal refaha daha fazla katkı sunar hale getirme boyutları da var.

Buna yönelik çalışmada epey bir mesafe alındığını aktaran Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in yurt dışı programı sonrasında ilgili diğer kurumlarla birlikte çalışmayı sonuçlandıracaklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "tasarruf konusunda yasaya neden ihtiyaç duyulduğuna" ilişkin soruya ise "Yasaya ihtiyaç duyulan konular olduğu gibi ihtiyaç duyulmadan yapılacaklar da var. Konusuna göre, yani genelgeyle yapılacak iş var, idari kararla yapılacak iş var. Uygulamayla olacak işler var. Yasayla olan kısımlar da olabilir tabii." yanıtını verdi.



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.