ABD, Filistin'in BM'ye tam üyelik talebinin “erken bir eylem” olduğunu öne sürdü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD, Filistin'in BM'ye tam üyelik talebinin “erken bir eylem” olduğunu öne sürdü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nde Filistin'in BM'ye tam üyeliği talep edilen karar tasarısını “erken bir eylem” olarak gördüğü için veto ettiğini açıkladı.

ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert A. Wood, Güvenlik Konseyi’ndeki oylamadan sonra konuştu.

Wood, ABD’nin “iki devletli çözüm” önerisini desteklemeye devam ettiğini savunarak, “New York'ta erken eylemlerin, en iyi niyetlerle bile olsa, Filistin halkının devlet olmasını sağlayamayacağını uzun zamandır açıkça belirtiyoruz.” diye konuştu.

Filistin’in BM Şartı’na göre tam üyelik için gerekli şartları taşımadığını öne süren Wood, Filistin Yönetimi’ne devlet olabilmek için gerekli reformları gerçekleştirme çağrısı yaptıklarını, öte yandan Hamas’ın Gazze’de hala güç ve nüfus sahibi olduğunun unutulmaması gerektiğini söyledi.

Wood, iki devletli çözümün Filistin barışını, İsrail’in güvenliği ve Arap komşuları ile entegrasyonunu sağlayan tek yol olduğunu savunarak, bunun için tarafların İsrail ile müzakerelere devam etmesi gerektiğini savundu.

ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) Filistin'in BM'ye tam üyeliği istenilen karar tasarısını veto etmişti.

15 üyeli BMGK'de ABD'nin "hayır" oyu kullandığı tasarı, 12 "evet" ve 2 "çekimser" oy almıştı.

Karar tasarısının geçmesi için 5 daimi üyeden hiçbirinin "hayır" oyu kullanmaması ve toplamda 9 "evet" oyu alması gerekiyordu.

- Filistin'in üyelik başvurusu

Filistin, 2011'de de BM'ye tam üyelik başvurusu yapmış ancak BMGK'de gereken desteği alamamıştı. Filistin 2012 yılında BM "daimi gözlemci statüsü"ne kavuştu.

Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, 2 Nisan'da yaptığı açıklamada, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e bir mektup göndererek, üyelik başvurularının yeniden ele alınması talebinde bulunmuştu.

Guterres de 3 Nisan'da BMGK'ye mektup yazarak, Filistin'in talebinin gündeme alınması çağrısı yapmıştı.

BMGK ise 8 Nisan'da Filistin'in talebini "Yeni Üyelerin Kabulü Komitesi'ne" iletmişti.

BMGK'ye üyelikle ilgili dönüş yapması gereken Komite, iki toplantının ardından mutabakata varamadığını duyurmuştu.

Bunun ardından Cezayir, Filistin'in üyeliği için karar tasarısını müzakerelere açmıştı.



Nükleer atıkları 100 bin yıl boyunca depolayacak tesis kuruluyor

Ek güvenlik tedbirleri gerekmesi halinde projenin tamamlanması gecikebilir (Reuters)
Ek güvenlik tedbirleri gerekmesi halinde projenin tamamlanması gecikebilir (Reuters)
TT

Nükleer atıkları 100 bin yıl boyunca depolayacak tesis kuruluyor

Ek güvenlik tedbirleri gerekmesi halinde projenin tamamlanması gecikebilir (Reuters)
Ek güvenlik tedbirleri gerekmesi halinde projenin tamamlanması gecikebilir (Reuters)

İsveç, kullanılmış nükleer yakıtların 100 bin yıl boyunca depolanabileceği bir yeraltı tesisi kuruyor. 

İsveç Çevre Bakanı Romina Pourmokhtari, çarşamba günü inşaat çalışmalarının başladığını belirterek şunları söyledi: 

Bunun İsveç ve iklim değişikliği açısından önemini ne kadar vurgulasak az. İşe yaramayacağını söylediler ama yarıyor.

Başkent Stockholm'ün yaklaşık 150 kilometre kuzeyinde yer alan Forsmark tesisi, yerin 500 metre altında inşa edilecek 60 kilometre uzunluğunda tünellerden oluşacak.

Yaklaşık 12 bin tonluk nükleer yakıt atığı, 5 metre uzunluğunda çürümeye dayanıklı bakır kapsüller içine yerleştirilecek ve bu tünellerde depolanacak.  

İsveç Nükleer Yakıt ve Atık Yönetimi Şirketi (SKB), tesise ilk atıkların 2030 sonunda gönderileceğini bildiriyor. Tünellerin doldurulması ve tesis inşaatının tamamlanmasıysa 2080'i bulacak. SKB, Forsmark depolama tesisinin yaklaşık 12 milyar krona (yaklaşık 38 milyar TL) mal olacağını aktarıyor. 

Diğer yandan nükleer atıklara odaklanan İsveçli sivil toplum kuruluşu MKG, mahkemeye başvurarak proje için daha fazla güvenlik kontrolü yapılmasını talep etti. MKG, İsveç Kraliyet Teknoloji Enstitüsü'nün araştırmasının, bakır kapsüllerin aşınabileceğini ve radyoaktif maddenin yeraltı sularına sızabileceğini gösterdiğine işaret ediyor. 

Ölümcül radyoaktif atıkların nasıl saklanacağı, ticari nükleer reaktörlerin 1950'lerde faaliyete geçmesinden bu yana endüstriyi meşgul eden sorulardan biriydi. Finlandiya, kalıcı bir nükleer yakıt depolama tesisi inşaatını tamamlamaya yakın olan tek ülke. İsveç'teki tesis ise dünyadaki ikinci depolama alanı olacak. 

Dünya Nükleer Birliği'nin verilerine göre dünya genelinde imha edilmesi gereken yaklaşık 300 bin ton kullanılmış nükleer yakıt var. Bunların büyük bir kısmı, yakıtın üretildiği reaktörlerin yakınındaki soğutma havuzlarında depolanıyor.

Independent Türkçe, Reuters, Interesting Engineering