İspanya, 4 ülke ile aynı anda Filistin devletini tanımayı planlıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İspanya, 4 ülke ile aynı anda Filistin devletini tanımayı planlıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İspanya'da sol koalisyon hükümetinin Filistin devletini tanıma girişimini 4 ülke ile aynı anda ortak bir kararla yapmayı planladığı öğrenildi.

İspanya Dışişleri Bakanlığı kaynakları, AA muhabirine, Başbakan Pedro Sanchez'in ve Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares'in birçok kez dile getirdiği Filistin devletini tanıma girişiminin kısa zamanda gerçekleşmesinin planlandığını, İspanya'nın 4 ülke ile birlikte ortak hareket etmesinin öngörüldüğünü bildirdi.

İspanya'nın, daha önce yaptıkları ortak açıklamada uygun koşullar olması halinde Filistin devletini tanıma sözü veren Malta, İrlanda, Slovenya ve bu girişime destek verdiğini açıklayan Norveç ile birlikte hareket etmesi bekleniyor.

"Jamaika'nın ardından Filistin devletini dünyada tanıyan ülke sayısı 140 oldu. Bunun İspanya ve diğer ülkelerin de katılımıyla 145'e çıkacağını düşünüyoruz." diyen kaynaklar, bu kararı almalarının ardından beklentilerinin kalıcı ateşkes ilan edilmesi için taraflar üzerindeki baskıyı artırmak olduğunu aktardı.

Kaynaklar, "Filistin devletinin tanınması hem İspanyol hükümetinin hem de Başbakan Sanchez'in seçim öncesi ve sonrasındaki bir vaadidir. Bunun tarafları tekrardan müzakere masasına oturmasına hizmet etmesini umuyoruz. Bu büyük bir strateji ve şu anda doğru zaman. Daha fazla beklenmemeli." ifadelerini kullandı.

Kaynaklar, şunları kaydetti:

Kısa vadede öncelik acil kalıcı ateşkes, rehinelerin şartsız serbest bırakılması ve insani yardımların koşulsuz bir şekilde bölgeye girmesi olacaktır. Uzun vadede ise bölgede barış, refah ve güvenlik için tek yol olarak gördüğümüz iki devletli çözüme dayalı, geri dönüşü olmayan yol haritası oluşturmaktır. Filistin halkının umudu ve İsrail'in güvenliğinin garanti edilmesi için bu gereklidir. Biz Hamas'ı bu süreçte tamamen dışarıda görüyoruz. Hamas bölgede barışın ortağı değildir.

Siyasi cesaretin tek gerekli şey olduğunu vurgulayan kaynaklar, "Gazze'nin yeniden yapılanması için devasa ekonomik plan gerekmektedir. Buna İspanya ve AB kesinlikle katılacaktır. Gazze'nin bölgesel bağlantıları açılmalıdır. Hiçbir şekilde aceleci olmadan bunun üzerinde çalışılmalıdır. İsrail'in meşru hakkı olan güvenlik garantisi de sağlanmalıdır." diye konuştu.

Orta Doğu için mevcut durumda "genel görüşün savaşın devam edeceği" olduğunu belirten kaynaklar, "Gazze'de birinci sınıf insani felaket yaşandığının ve Lübnan'da her gün yaşanan olaylardan da büyük endişe duyduklarının" altını çizdi.



Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
TT

Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)

Filistinlileri destekleyen “Filistin Eylem” hareketinin kurucularından biri olan Hader, dün, hareketin terörle mücadele yasaları uyarınca yasaklanmasına ilişkin İngiliz hükümetinin kararını, hareketin yaptığı yasal itirazın incelenmesine kadar askıya alma girişiminde başarısız oldu.

2020 yılında hareketin kuruluşuna katılan Huda Amuri, Londra Yüksek Mahkemesi'nden, hareketin terör örgütü olarak yasaklanmasının, bu ayın sonlarında yasaklamanın yasadışı olduğu iddiasıyla yapılacak duruşma öncesinde askıya alınmasını talep etti. 

İngiliz milletvekilleri, hareketin üyelerinin Kraliyet Hava Kuvvetleri üssüne girerek iki uçağa zarar vermesini protesto etmek için hareketin yasaklanmasına karar verdi.

Doğrudan hareketler

Yasak, Filistin Eylem Hareketi'ne üyeliği, en fazla 14 yıl hapis cezası ile cezalandırılacak bir suç haline getirecek.  Şarku’l Avsat’ın Reuters’ten aktardığına göre, İngiliz yasası uyarınca yasaklanan gruplar arasında DEAŞ ve El Kaide örgütleri de bulunuyor.

Filistin Eylem Hareketi, İngiltere'de İsrail ile bağlantılı şirketleri doğrudan eylemlerle hedef almaktadır. Bu eylemler genellikle şirketlerin binalarının önlerine kırmızı boya dökülmesi, girişlerinin kapatılması veya ekipmanların tahrip edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Hareket, İngiliz hükümetini İsrail'in Gazze'ye yönelik sürekli bombardımanını savaş suçu olarak nitelendirerek, bu suçlara iştirak etmekle suçlamakta.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Filistin Hamas örgütünün İsrail'e düzenlediği saldırının ardından başlayan Gazze savaşında ihlallerde bulunduğunu defalarca reddetti.

Amuri'nin avukatı Rıza Hüseyin davanın, İngiltere'nin doğrudan eylemler gerçekleştiren bir hareketi yasaklamaya çalıştığı ilk vaka olduğunu belirterek, bunu “düşüncesiz, ayrımcı ve otoriter bir yasal yetkinin kötüye kullanımı” olarak nitelendirdi.

Hükümetin kararını eleştirenler, aralarında BM uzmanları ve sivil özgürlükler savunucuları da olmak üzere, mülke zarar vermenin terör düzeyine ulaşmadığını söylüyor.

Savunma şirketlerinin hedef alınması

Hareket özellikle İsrail'in Elbit Savunma Sistemleri şirketine odaklandı. İngiliz hükümeti, hareketi yasaklama kararını alırken, geçen yıl şirketin bir binasına yapılan baskını gerekçe gösterdi.

Hareketin yasaklanması kararı, dört üyesinin İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait “Brize Norton” hava üssünde askeri uçaklara kırmızı boya püskürtülmesi olayının ardından geldi.

Hüseyin, bu olayın aktivistlerin bir hükümet veya askeri tesisi hedef aldığı tek olay olduğunu ve önceki tüm olayların özel şirketlere yönelik olduğunu belirterek, hareketin terör örgütü olarak sınıflandırılmasına itiraz etti.

İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper bu hafta yaptığı açıklamada, meşru protestolarda şiddet ve suç teşkil eden eylemlere yer olmadığını ve Filistin Eylem Hareketi'nin faaliyetlerinin yasaklanmış örgüt olarak sınıflandırılması için gerekli eşiği aştığını söyledi.

Yargıç Martin Chamberlain, Amuri'nin açtığı davayı reddetti, bu da “Filistin Eylem” hareketinin yasağının gece yarısı yürürlüğe gireceği anlamına geliyor.

Hüseyin, pazartesi günü temyiz süreci tamamlanana kadar geçici bir erteleme talebinde bulundu, ancak Chamberlain, "Bu gece Temyiz Mahkemesi'ne gitmek zorunda kalacaksınız." diyerek bu talebi reddetti.

Amuri yaptığı açıklamada, “Hükümetin yarattığı bu korkunç kabusu önlemek için acil temyiz başvurusunda bulunacağız” ifadelerini kullandı.