Trump'ın ekibinin FED'in bağımsızlığına darbe planı deşifre oldu

Trump, kendi atadığı Powell'ın politikalarından rahatsızlığını sık sık dile getiriyor (Reuters)
Trump, kendi atadığı Powell'ın politikalarından rahatsızlığını sık sık dile getiriyor (Reuters)
TT

Trump'ın ekibinin FED'in bağımsızlığına darbe planı deşifre oldu

Trump, kendi atadığı Powell'ın politikalarından rahatsızlığını sık sık dile getiriyor (Reuters)
Trump, kendi atadığı Powell'ın politikalarından rahatsızlığını sık sık dile getiriyor (Reuters)

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın ekibinin, Merkez Bankaları Sistemi'nin (FED) bağımsızlığını azaltmaya yönelik planlar yaptığı öne sürüldü.

ABD'nin tanınmış gazetelerinden Wall Street Journal'ın (WSJ) haberinde, Trump'ın müttefiklerinden oluşan küçük bir grubun, FED'in bağımsızlığını azaltmayı hedefleyen 10 sayfalık bir plan hazırladığı yazıldı. 

Kimliğinin açıklanmasını istemeyen yetkililerin iddialarına dayandırılan haberde, grupta kimlerin yer aldığına dair bilgi paylaşılmadı.

Söz konusu plana göre ekip, faiz belirlerken FED'in Trump'a danışmasını zorunlu hale getirmek istiyor. 

Ayrıca Trump'a FED Başkanı Jerome Powell'ı istediği zaman görevden alma yetkisi verilmesi hedefleniyor. 

Normal şartlarda Powell'ın görev süresi 2026'da bitiyor. Trump, kasımda yapılacak seçimleri kazanması durumunda plan kapsamında Powell'ı bu tarihten önce görevden alabilir.

Trump'a yakın kaynaklar, 77 yaşındaki siyasetçinin danışmanlarına sık sık "faizin düşük tutulmasını istediğini ve bu süreçte söz sahibi olmadığı için hayal kırıklığı yaşadığını" söylediğini savundu.

Kaynaklar, ayrıca Trump'ın Powell'ın yerine FED'in başına geçecek bir kişi aradığını da belirtti. Konuşulan isimlere dair herhangi bir bilgi paylaşılmadı. 

2017-2021'de görev yapan Trump, Powell'ı 2018'de FED'in başına getirmişti. Ancak Trump, bu yıl şubatta yaptığı açıklamada, Demokrat rakibi ABD Başkanı Joe Biden ve Powell'ın "birlikte çalıştığını" iddia etmişti.

Trump, FED Başkanı'nın Demokratlara avantaj sağlayacak şekilde politika belirlediğini ileri sürerek "Bir daha seçilirsem Powell'ı FED Başkanı olarak atamayacağım" demişti. 

Haberde, Trump'ın söz konusu planlardan haberdar olup olmadığının bilinmediği belirtildi. Öte yandan bazı kaynaklar, eski ABD Başkanı'nın planları gizlice onayladığını savundu.

Trump'ın seçim kampanyası sözcüleri Susie Wiles ve Chris LaCivita iddiaları yalanlamazken, "Kampanya yetkililerinden veya Trump'ın kendisinden gelmediği sürece söylenenler resmi kabul edilmemelidir" dedi. 

Cumhuriyetçi Kuzey Dakota Senatörü Kevin Cramer, FED'in bağımsızlığının çok önemli olduğunu vurgulayarak, böyle bir hamleyi desteklemeyeceğini söyledi.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters, CNN



Kremlin'in eski Sovyet coğrafyasındaki nüfuzuna yönelik zorluklar

Putin, Aliyev ile Kremlin'de, 8 Ekim (Reuters)
Putin, Aliyev ile Kremlin'de, 8 Ekim (Reuters)
TT

Kremlin'in eski Sovyet coğrafyasındaki nüfuzuna yönelik zorluklar

Putin, Aliyev ile Kremlin'de, 8 Ekim (Reuters)
Putin, Aliyev ile Kremlin'de, 8 Ekim (Reuters)

Rusya'da Azerbaycan vatandaşlarına yönelik toplu tutuklamaların ardından, Moskova ile Bakü arasında ilişkiler gerildi. Rusya, suç işleyenlerin peşine düştüğünü iddia etse de bu gerekçe Azerbaycan tarafını ikna etmedi ve bu dosyanın şu anda açılmasının ardında başka nedenler olduğu şüphesi uyandırdı.

İki ülke arasındaki gerginlikler, eski Sovyet coğrafyasındaki dengelerin önemli bir şekilde değiştiğini yansıtıyor ve Kremlin'e doğrudan meydan okuma mesajları gönderebilecek bölgesel güçlerin ortaya çıktığını gösteriyor. Bu durum, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Moskova'daki zafer geçit törenine katılmaktan vazgeçmesine neden oldu.

Washington'daki Kenan Enstitüsü'nün uzmanı Maxim Trudolyubov, “Bakü'nün Moskova'ya meydan okuma hazırlığı, bölgesel güç dengesinde bir değişime işaret ediyor. Azerbaycan, daha bağımsız bir aktör olarak konumunu sağlamlaştırıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın elde ettiği bilgilere göre Rus gazeteleri ve önde gelen yazarlar, Bakü'nün “Ukrayna senaryosunu izlediğini”, yani “ilişkilerin koparılması, ortak temellerin zayıflatılması ve iki ülkenin askeri çatışmaya sürüklenmesi” yönünde hareket ettiği konusunda uyarıyor.