Filistin Yönetimi Norveç'in kararını memnuniyetle karşılarken, İsrail büyükelçiyi çağırdı

Barselona'da Filistinlilere destek vermek ve Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes talep etmek üzere düzenlenen protesto gösterileri sırasında bir çocuk Filistin bayrağı sallıyor. (AP)
Barselona'da Filistinlilere destek vermek ve Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes talep etmek üzere düzenlenen protesto gösterileri sırasında bir çocuk Filistin bayrağı sallıyor. (AP)
TT

Filistin Yönetimi Norveç'in kararını memnuniyetle karşılarken, İsrail büyükelçiyi çağırdı

Barselona'da Filistinlilere destek vermek ve Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes talep etmek üzere düzenlenen protesto gösterileri sırasında bir çocuk Filistin bayrağı sallıyor. (AP)
Barselona'da Filistinlilere destek vermek ve Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes talep etmek üzere düzenlenen protesto gösterileri sırasında bir çocuk Filistin bayrağı sallıyor. (AP)

Filistin Yönetimi, Norveç Başbakanı'nın Filistin devletini tanıdığını ve tanıma kararnamelerinin çıkarılmasına ilişkin prosedürlerin bu ayın 28'inde tamamlanacağını açıklamasını memnuniyetle karşıladı.

Filistin resmi haber ajansı WAFA tarafından bugün yayınlanan basın açıklamasında Filistin Yönetimi, Norveç'in bu kararının Filistin halkının kendi toprakları üzerinde kendi kaderini tayin etme hakkını yüceltme ve iki devletli çözümün uygulanmasını desteklemek için somut adımlar atma konusundaki katkısını takdir etti.

Norveç’in geçmiş yıllarda Filistin halkının haklarını tutarlı bir şekilde desteklediğini ve uluslararası forumlarda bu haklar lehinde oy kullandığını belirten Filistin Yönetimi, dolayısıyla bu ilkeli kararın bu tutumların bir sonucu olduğunu ve halkların sömürgecilik ve baskıdan kurtulma ve özgürlük, adalet ve bağımsızlık içinde yaşama hakkını tanıyan uluslararası hukuk ilkeleriyle uyumlu olduğunu yineledi.

 Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store, Norveç'in Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanıdığını açıkladığı basın toplantısı sırasında (AFP)Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store, Norveç'in Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanıdığını açıkladığı basın toplantısı sırasında (AFP)

Açıklamanın devamında “Halkların kendi kaderlerini tayin hakkı, uluslararası hukuk kapsamında köklü ve tanınmış bir haktır. Filistin Yönetimi, Filistin devletini henüz tanımamış olan ülkelere sorumluluklarını yerine getirmeleri, Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkını tanımaları ve yeryüzündeki tüm halklar için kurallara ve eşit haklara dayalı bir dünya düzenine olan güveni yeniden tesis etmeleri yönündeki sürekli çağrısını yinelemektedir” ifadeleri yer aldı.

Filistin Yönetimi, dünya ülkelerini, özellikle de Filistin devletini halen tanımayan Avrupa ülkelerini, uluslararası meşruiyet kararlarına ve 1967 sınırlarına dayanan uluslararası kabul görmüş iki devletli çözüme uygun olarak, Filistin devletini tanımaya ve barış ve istikrarı destekleme, uluslararası meşruiyet ve hukuk kurallarını tesis etme yolunu seçen Norveç örneğini takip etmeye çağırdı.

Filistin Yönetimi, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) İcra Komitesi, Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı, Filistin büyükelçilikleri ve ilgili tüm Filistin kurumları tarafından sarf edilen çabaları övdü.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İsrail, bugün İrlanda ve Norveç büyükelçilerini, bu iki ülkenin Filistin devletini tanıma kararı almasının ardından ‘acil istişarelerde bulunmak üzere’ çağırdı.

İrlanda Başbakanı, Dışişleri Bakanı ve Çevre Bakanı bugün Dublin'de bir basın toplantısı düzenledi. (EPA)İrlanda Başbakanı, Dışişleri Bakanı ve Çevre Bakanı bugün Dublin'de bir basın toplantısı düzenledi. (EPA)

İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz yaptığı açıklamada, “Bugün İrlanda ve Norveç'e güçlü bir mesaj gönderiyorum: ‘İsrail sessiz kalmayacak’. Dublin ve Oslo'daki İsrail büyükelçilerine istişarelerde bulunmak üzere İsrail'e dönmeleri talimatını verdim. Söz konusu iki ülkenin aceleci adımlarının ciddi sonuçları olacak. Eğer İspanya bir Filistin devletini tanıma sözünü yerine getirirse, buna karşı da adımlar atılacak. İrlanda ve Norveç, Filistinlilere ve tüm dünyaya terörizmin işe yaradığına dair bir mesaj göndermeyi amaçlıyor. Bu ülkelerin attığı çarpık adım, 7 Ekim kurbanlarının anısına yapılan bir haksızlıktır” ifadelerini kullandı.

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ise bugün yaptığı açıklamada, ülkesinin 28 Mayıs itibariyle Filistin devletini tanıyacağını duyurdu.

Diğer yandan Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt bugün yaptığı açıklamada, Norveç, İrlanda ve İspanya'nın Filistin devletini tanımasına övgüde bulundu. Ebu Gayt bunu, ‘cesur’ bir adım ve olumlu bir gelişme olarak nitelendirdi.

Ebu Gayt X platformundaki hesabında şu paylaşımı yaptı: “Norveç, İrlanda ve İspanya'nın Filistin devletini tanımak üzere attıkları önemli adımı memnuniyetle karşılıyorum. Bu çatışmada kendilerini tarihin doğru tarafına yerleştiren bu adımdan dolayı üç ülkeyi selamlıyor ve teşekkür ediyorum.”

Genel Sekreter, Filistin devletini henüz tanımamış olan diğer ülkelere de ‘bu cesur ve ilkeli adımlarında üç ülkeyi örnek almaları’ çağrısında bulundu.

Gazze Şeridi’nde devam eden savaş, 7 Ekim'de Hamas'ın İsrail'in güneyine eşi benzeri görülmemiş bir saldırı düzenlemesi ve çoğu sivil bin 170’ten fazla kişinin ölümüne yol açmasının ardından patlak verdi.

Hamas’a bağlı Sağlık Bakanlığı'na göre Gazze'deki bombalama ve kara saldırılarında, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 35 bin 647 kişi hayatını kaybetti.



Uydu görüntüleri, Pekin'in nükleer sırrını ifşa etti

15 Haziran'da uydudan çekilen görüntüler, Çin'in denizaltısının battığını ortaya koydu (Planet Labs PBC/AP)
15 Haziran'da uydudan çekilen görüntüler, Çin'in denizaltısının battığını ortaya koydu (Planet Labs PBC/AP)
TT

Uydu görüntüleri, Pekin'in nükleer sırrını ifşa etti

15 Haziran'da uydudan çekilen görüntüler, Çin'in denizaltısının battığını ortaya koydu (Planet Labs PBC/AP)
15 Haziran'da uydudan çekilen görüntüler, Çin'in denizaltısının battığını ortaya koydu (Planet Labs PBC/AP)

Denizde ABD ve müttefiklerine üstünlük sağlamak isteyen Çin'in en son teknolojiye sahip yeni nükleer denizaltısının battığı iddia edildi. 

Hem kendi ülkelerindeki yayın organlarına hem de Birleşik Krallık merkezli Reuters haber ajansına konuşan Amerikalı yetkililer, olayın Kovid-19 pandemisiyle tüm dünyanın tanıdığı Vuhan kenti yakınlarındaki Wuchang tersanesinde mayıs ya da haziranda gerçekleştiğini öne sürüyor. 

Pekin yönetiminin gizlemeye çalıştığı olayın, uyduların gönderdiği fotoğraflarla gün yüzüne çıktığı bildiriliyor. 

Ölen ya da yaralananlara dair net bir bilgi henüz yok.

Haberi ilk kez dünyaya duyuran Wall Street Journal'a konuşan uzmanlar, batan denizaltında nükleer yakıt bulunmasının muhtemel olduğunu söyledi. 

Amerikalı yetkililer, Çinlilerin deniz ve çevresinde radyasyon kontrolü yaptığına dair herhangi bir emare görülmediğini ifade ediyor.

Kurtarılan denizaltının onarılıp yeniden denize açılmasının aylar süreceği aktarılıyor.

Çin'in yeni nesil nükleer denizaltı programının ilk ürünü olarak dikkat çeken Zhou sınıfı denizaltı, daha iyi manevra kabiliyeti sağlayan X şeklinde tasarlanmış kıç kısmıyla benzerlerinden ayrılıyor.

Çin Halk Kurtuluş Ordusu'ndan henüz olaya dair bir açıklama gelmedi. 

fghnjy
Battığı bildirilen denizaltı 10 Mart'ta tersanede görülmüştü (Maxar)

Eskiden ABD ordusunun denizaltılarında, halihazırdaysa Center for a New American Security adlı düşünce kuruluşunda çalışan Thomas Shugart, yazın gelen uydu görüntülerinde yüzer vinçlerin düzensiz hareket ettiğini görünce bölgede sıradışı bir olayın meydana geldiğini düşünmüş. 

Olayı ilk fark eden Batılı olan Shugart, denizaltı kazası ihtimalinin aklına geldiğini ama bunun nükleer enerjiyle çalışan bir deniz aracı olduğunu düşünmediğini söylüyor:

ABD'nin nükleer denizaltısının San Diego'da battığını ve yönetimin bunu herkesten gizlediğini düşünebiliyor musunuz?

ABD ordusundan adı açıklanmayan yetkililer de Çin ordusunun yeterliliği ve hesap verebilirliğini tartışmayı açtı. 

Pentagon'un sunduğu verilere göre 2022 itibarıyla Çin'in 6 nükleer balistik füze denizaltısı, 6 nükleer saldırı denizaltısı ve 48 tane de dizel motorla çalışan saldırı denizaltısı vardı.  

Pekin'in toplam denizaltı sayısının 2025'te 65'e, 2035'teyse 80'e çıkması bekleniyor. 

ABD, Çin'in bu filoyu büyüterek tartışmalı Güney Çin Denizi'nde üstünlük sağlamaya çalıştığını vurguluyor. 

ABD Donanması ise 53 hızlı saldırı, 14 balistik füzeli, 4 tane de güdümlü füzeli denizaltına sahip ve bunların hepsi nükleer enerjiyle çalışıyor.

Washington merkezli düşünce kuruluşu Heritage Foundation'dan Brent Sadler, "Yeni bir tersanede üretilen yeni bir nükleer denizaltının batışı, Çin'in nükleer denizaltı filosunu büyütme planlarını yavaşlatır. Bu önemli bir olay" diyor.
Independent Türkçe, Guardian, CNN, WSJ