Filistin devletini tanıma kararı alan İspanya Ramallah'ta Büyükelçilik açmayacak

İspanya, İrlanda ve Norveç Filistin devletini tanıdı.

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bugün parlamentoda Filistin devletini tanıdıklarını açıkladı. (AFP)
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bugün parlamentoda Filistin devletini tanıdıklarını açıkladı. (AFP)
TT

Filistin devletini tanıma kararı alan İspanya Ramallah'ta Büyükelçilik açmayacak

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bugün parlamentoda Filistin devletini tanıdıklarını açıkladı. (AFP)
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bugün parlamentoda Filistin devletini tanıdıklarını açıkladı. (AFP)

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, haftalar süren yoğun diplomatik temaslar, Avrupa Birliği'ndeki (AB) birçok mevkidaşıyla koordinasyon ve bu ayın ortasında Washington'a kararını bildirmesinin ardından bugün (Çarşamba) parlamentoya yaptığı açıklamada, hükümetinin önümüzdeki salı günü Norveç ve İrlanda hükümetleriyle birlikte Filistin devletini resmen tanıyacağını duyurdu.

Filistin devletini tanıyan ülkelerin çoğunun Ramallah'ta diplomatik temsilcilikleri bulunmasına rağmen İspanya, Filistin Yönetimi'nin merkezi Ramallah'ta büyükelçilik açmayacak, ancak Kudüs'teki başkonsolosunu Filistin hükümeti nezdinde temsilci olarak atayacak. Bilgi sahibi kaynaklar, Madrid'in İsveç gibi diplomatik misyonunu Doğu Kudüs'te bulundurmayı tercih ettiğini, zira buranın işgal altında bulunan Filistin toprağı olduğunu ve uluslararası toplumun çoğu tarafından Filistin devletinin başkenti olarak tanındığını belirtiyor.

İspanyol hükümeti, Avrupa’da daha fazla müttefik kazanmak ve İrlanda ile Norveç'in kararlarıyla aynı zamana denk getirmek amacıyla, tanıma kararını açıklamayı bir hafta ertelemişti. Şarku’l Avsat’a konuşan bilgi sahibi İspanyol kaynaklar, diğer Avrupa ülkelerinin de önümüzdeki ay yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinden sonra benzer açıklamalar yapabileceğini bildirdi.

Görsel kaldırıldı.

El Halil kentinde bir mağazaya asılan İspanya bayrağı (AFP)

İspanya, Norveç'in bu girişime katılmasına özel bir önem atfediyor. Zira Oslo, 1991 yılında Araplar ve İsrailliler arasındaki ilk doğrudan görüşmeye tanıklık eden tarihi Madrid Konferansı ile başlayan barış sürecindeki son büyük uluslararası çabalara ev sahipliği yaptı.

Sanchez parlamentoda yaptığı konuşmada, İsrail'den bu açıklamaya sert bir tepki beklediğini söyledi ki, bunun ilk işaretleri, parlamento oturumundan dakikalar sonra İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın Madrid Büyükelçisi’ni istişareler için çağırmasıyla ortaya çıktı. Ancak İspanya Başbakanı, Gazze Şeridi'nde devam eden savaş ve kritik bir uluslararası dönemde ‘tarihin doğru tarafında’ durmak için böyle bir kararın alınmasının birçok nedeni olduğunu vurguladı.

Bu kararın arkasındaki siyasi nedenlerin barış, adalet ve uyum olmak üzere üç yönlü olduğunu ifade eden Sanchez, “Sadece güvenlik garantileriyle birlikte var olan iki devletin çözümü barışı sağlayabilir, bu da iki tarafın eşit şartlarda diyalog kurmasını gerektirir. Bu aynı zamanda Filistin Yönetimi'nin müzakere zamanı geldiğinde rolünü oynaması için güçlendirilmesini gerektiriyor” ifadelerini kullandı.

 

Görsel kaldırıldı.

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bugün parlamentoda yaptığı konuşma sırasında (DPA)

Sanchez konuşmasında, Hamas'ın Filistin'in geleceğinde hiçbir rolü olmayan terörist bir grup olduğunu, çünkü ‘barış sürecinde İspanya’nın ortağı olan’ Filistin Yönetimi’ni ortadan kaldırmayı amaçladığını vurguladı. “Dünyanın Birleşmiş Milletler (BM) kararlarını elli yıl boyunca görmezden gelmesinin ardından Filistin halkına karşı tarihi bir borcumuz var ve bu sona ermeli” diyen Sanchez, durumun Ukrayna ve Filistin için de aynı olması gerektiğini hatırlattı.

Sanchez'in açıklamaları, Binyamin Netanyahu'ya yönelik sert sözler içeriyordu. Netanyahu'yu sakinleşmeye yönelik uluslararası çabaları görmezden gelmekle suçlayan Sanchez, kararın ‘İsrail'e karşı değil, barış için olduğunu’ vurguladı. İspanya Başbakanı, “Filistin devletini tanıma kararımız, değer verdiğimiz ve saygı duyduğumuz, İspanya tarihiyle derin bağları olan Yahudi halkına karşı değildir. Söz konusu karar, bu konuyu siyasi olarak istismar etmeye çalışan sağcı muhalefetin iddia ettiği gibi Hamas'ı desteklemek için de değil” ifadelerini kullandı.



Güney Kore, Polonya'ya tank satışına yönelik dev anlaşmayı doğruladı

Güney Koreli Hyundai Rotem tarafından üretilen K2 tankları (Arşiv)
Güney Koreli Hyundai Rotem tarafından üretilen K2 tankları (Arşiv)
TT

Güney Kore, Polonya'ya tank satışına yönelik dev anlaşmayı doğruladı

Güney Koreli Hyundai Rotem tarafından üretilen K2 tankları (Arşiv)
Güney Koreli Hyundai Rotem tarafından üretilen K2 tankları (Arşiv)

Seul, dün Varşova ile Polonya'nın Güney Koreli Hyundai Rotem tarafından üretilen K2 tanklarını satın alacağı devasa bir silah anlaşması üzerinde müzakerelerin tamamlandığını duyurdu.

Güney Kore Savunma Tedarik Programı İdaresi yaptığı açıklamada, Polonya savunma bakanının “Hyundai Rotem ile K2 tankları için ikinci bir sözleşme müzakerelerinin tamamlandığını ve anlaşmanın yakında imzalanacağını resmen duyurduğunu” belirtti. İdare anlaşmanın detaylarını ya da büyüklüğünü açıklamadı. Şarku’l Avsat’ın Güney Kore'nin Yonhap haber ajansından aktardığına göre anlaşma yaklaşık 6 milyar dolar.

Güney Kore Savunma Tedarik Programı Yönetimi Bakanı Suk Jung-gon anlaşmanın “Güney Kore ve Polonya arasındaki savunma iş birliğinin gücünü ve sürekliliğini teyit ettiğini” söyledi. İki ülke 2022 yılında, Ukrayna'nın komşusu ve müttefiki Polonya'ya K2 tankları ve savaş uçakları tedarikini de içeren 13.7 milyar dolarlık bir silah anlaşması imzalamıştı. Bu, Güney Kore tarihindeki en büyük anlaşma.

Güney Kore, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin Güney Kore savunma sanayisine Avrupa ve Ortadoğu'da büyük ölçekli sözleşmeler yapma fırsatı yaratmasının ardından, silah ihracatında önemli bir oyuncu olarak ortaya çıktı. Seul özellikle Polonya ve Romanya ile K9 kundağı motorlu silahlar ve Chunmu füze rampalarının ihracatını içeren silah sözleşmeleri imzaladı.