İran: Şemhani'nin nükleer müzakereleri devraldığı bildirilirken Dışişleri Bakanlığı sessizliğini koruyor

 İran'ın merhum Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Ali Şemhani bir hükümet toplantısı sırasında (Mehr)
İran'ın merhum Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Ali Şemhani bir hükümet toplantısı sırasında (Mehr)
TT

İran: Şemhani'nin nükleer müzakereleri devraldığı bildirilirken Dışişleri Bakanlığı sessizliğini koruyor

 İran'ın merhum Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Ali Şemhani bir hükümet toplantısı sırasında (Mehr)
İran'ın merhum Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Ali Şemhani bir hükümet toplantısı sırasında (Mehr)

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, İran Dini Lideri’nin danışmanlarından Ali Şemhani'nin Washington ile Tahran arasında nükleer anlaşmayı yeniden canlandırmayı amaçlayan dolaylı görüşmeleri denetlemekle görevlendirildiğine dair haberler konusunda sessizliğini korudu.

Resmi olmayan haberlere göre Şemhani Mart ayının başından bu yana nükleer dosyadan sorumlu. Şemhani, 10 yıllık Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreterliği görevi sırasında eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani döneminde Dışişleri Bakanlığı tarafından yürütülen nükleer görüşmeleri denetlemişti.

Tahran'da gazetecilere yaptığı açıklamada, “Sosyal medyada yer alan dolaylı iddialarla ilgili olarak belirteceğim herhangi bir husus yok. Müzakereler üst düzey yetkililerin gözetiminde devam ediyor” ifadelerini kullanan Kenani, müzakere ekibinin ‘yaptırımların kaldırılması için istişarelerini sürdüreceğini’ belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Rouydad24 internet sitesinden aktardığına göre, “Nükleer müzakereler ve müzakere politikaları dosyası, İran kurumları arasındaki iş bölümüne göre İbrahim Reisi hükümetinin başında Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi'ne verildi. Şu anda Dışişleri Bakan Vekili olan Ali Bakıri Kani nükleer müzakereci ekibin başındaydı.”

Mayıs ayında Şemhani'nin yerine Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) komutanlarından Ali Ekber Ahmadiyan'ın atanmasıyla birlikte Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi'nin rolü aynı kaldı. Ancak haberlere göre Şemhani'nin Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreterliği'nden ayrılmasının ardından müzakerelerde istenen sonuçların alınamaması, İran Dini Lideri Ali Hamaney'in onu yeniden müzakere sürecini denetlemekle görevlendirmesine neden oldu.

Şemhani'nin göreve başlamasından üç ay sonra göreviyle ilgili bilgilerin sızdırılmasının zamanlamasıyla ilgili olarak Tabnak haber sitesi analistleri, “Bazıları Şemhani'nin varlığının yeni olmadığına inanıyor. Zira kendisi denetleme komitesinin bir üyesiydi. Ancak Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi'nde bir pozisyona sahip olmadığı halde şu anda adının gündeme getirilmesi, önceki ekip tarafından sonuca ulaşılamayan nükleer dosyanın çözümüne büyük bir ilgi olduğunu gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.

Sitede şu soru yer aldı: “İran Dini Lideri’nin Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi’ndeki temsilcisi Said Celili'ye yakın yaklaşımın başarısızlığından sonra mevcut yaklaşım müzakereleri sonuçlandırabilir mi?”

Site, Bakıri Kani'nin ‘yeni hükümetin kurulmasından 50 gün sonra müzakereleri sürdürmek için gerekli yetkilere sahip olmadığını’ kaydetti.

Gazeteci Sara Masumi X platformunda, Şemhani'nin görevi üstlenmesiyle ilgili haberlerin sızdırılmasının “Şemhani'yi yarışa sokmak için cumhurbaşkanlığı seçimlerinin nabzını tutma girişimi” olduğunu yazdı.

Şemhani'nin atandığı haberi Axios haber sitesinin 18 Mayıs'ta Maskat'ta İranlı ve ABD'li yetkililer arasında dolaylı müzakereler yapıldığını bildirmesinin ardından geldi.

Site, bilgi sahibi kaynaklara dayanarak bu görüşmelerin Ocak ayından bu yana yapılan ilk görüşmeler olduğunu ve görüşmelere ABD Başkanı'nın Ortadoğu danışmanı Brett McGurk ve ABD'nin İran Özel Temsilcisi Abram Paley'in de katıldığını belirtti. İnternet sitesi, ‘ABD'nin İran'ın nükleer programının durumuna ilişkin endişelerini ele alan görüşmelere’ katılan İranlı yetkililerin kimliğini açıklamadı.



Trump, aylar süren Kamala Harris davasını kazandı

Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)
Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)
TT

Trump, aylar süren Kamala Harris davasını kazandı

Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)
Eski ABD Başkanı Joe Biden'ın yarıştan çekilmesiyle Trump'ın rakibi Kamala Harris olmuştu (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, eski Başkan Yardımcısı Kamala Harris’le ilgili açtığı davayı kazandı.

Trump, geçen yılki seçimlerde Demokrat rakibi Harris’le yapılan ve ekimde yayımlanan mülakatı yanıltıcı şekilde düzenlediği gerekçesiyle medya şirketi CBS’e dava açmıştı.

CBS’in sahibi Paramount’tan bugün yapılan açıklamada, hukuki sürecin anlaşmaya varılarak sonlandırıldığı duyuruldu.

Amerikalı dağıtım şirketi, CBS’in “60 Minutes” programında yayımlanan belgeselle ilgili 16 milyon dolar ödeneceğini bildirdi. Paranın doğrudan Cumhuriyetçi lidere verilmeyeceği, görevden ayrıldıktan sonra adına kurulacak kütüphaneye bağışlanacağı ifade edildi.

Firmanın açıklamasında, yaşananlarla ilgili herhangi bir özür dilenmediği ve pişmanlık duyulmadığı da vurgulandı.

Trump'ın hukuk ekibinden bir sözcü, Wall Street Journal’a (WSJ) anlaşmanın "Amerikan halkı için başka bir kazanım daha olduğunu” savundu. Sözcü, Trump’ın “bir kez daha sahte haberler yayımlayan medyayı yanlışlarından sorumlu tuttuğunu” ileri sürdü.

Cumhuriyetçi liderin avukatları tarafından Teksas’taki federal mahkemeye kasımda verilen dava dilekçesinde CBS'in, Harris'in "laf salatası yaptığı zafiyetini örtbas etmek" amacıyla konuşmayı sonradan düzenlediği iddia edilmişti.

Dilekçede CBS'in bunu halkı yanıltmak ve Trump’ı dezavantajlı hale getirmek için yaptığı savunulmuştu.

CBS ise iddiaları yalanlamış, kayıtlarda herhangi bir oynama yapılmadığını öne sürmüştü.

Medya şirketinin açıklamasında Harris’le röportajın, çeşitli programlardaki süre sınırlamalarına uyulması için kısa ve uzun olmak üzere iki şekilde düzenlendiği belirtilmişti. İki versiyonda da soruların ve Demokrat siyasetçinin yanıtlarının aynı olduğu savunulmuştu.

Trump, başta 10 milyon dolarlık tazminat davası açmış ancak daha sonra miktarı 20 milyar dolara çıkarmıştı. WSJ’nin aktardığına göre Paramount, anlaşma için mayısta 15 milyon dolar önerdiğinde de Trump, 25 milyon dolar isteyerek teklifi reddetmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian