İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyinde Meys el-Cebel, Ayta eş-Şaab ve el-Hıyam'daki Hizbullah hedeflerini bombaladı

Lübnan'ın güneyindeki Ayta eş-Şaab köyünde düzenlenen cenaze töreninde iki Hizbullah komutanının tabutlarını taşıyan Hizbullah yanlıları (AP)
Lübnan'ın güneyindeki Ayta eş-Şaab köyünde düzenlenen cenaze töreninde iki Hizbullah komutanının tabutlarını taşıyan Hizbullah yanlıları (AP)
TT

İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyinde Meys el-Cebel, Ayta eş-Şaab ve el-Hıyam'daki Hizbullah hedeflerini bombaladı

Lübnan'ın güneyindeki Ayta eş-Şaab köyünde düzenlenen cenaze töreninde iki Hizbullah komutanının tabutlarını taşıyan Hizbullah yanlıları (AP)
Lübnan'ın güneyindeki Ayta eş-Şaab köyünde düzenlenen cenaze töreninde iki Hizbullah komutanının tabutlarını taşıyan Hizbullah yanlıları (AP)

İsrail ordusu bugün (Salı) yaptığı açıklamada, uçaklarının Lübnan'ın güneyindeki Meys el-Cebel’de bir silah deposunun yanı sıra Ayta eş-Şaab ve el-Hıyam bölgelerindeki askeri binaların da aralarında bulunduğu Hizbullah hedeflerini bombaladığını duyurdu.

Telegram üzerinden yapılan açıklamada, “Kısa bir süre önce üç tanksavar füzesinin Lübnan topraklarından İsrail'in kuzeyindeki Shtula bölgesine geçtiği gözlemlendi. Herhangi bir yaralanma bildirilmedi” ifadeleri yer aldı.

Diğer yandan Hizbullah, yaptığı açıklamada savaşçılarının bugün “er-Ramiye mevzisini, garnizonunu, teçhizatını ve askerlerin mevzilerini hedef alan güdümlü füzeler, top mermileri ve silahlarla kısa mesafeden yoğun ateş açıldığını ve yaralanmalar meydana geldiğini” bildirdi.

Daha önce bir tanık Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP), İsrail'in Meys el-Cebel kasabasının batı mahallesini hedef alan bombardımanının neden olduğu büyük bir yangının söndürüldüğünü söyledi.

Görgü tanığı yangının bir binayı tamamen tahrip ettiğini ve çevredeki binalara zarar verdiğini, ancak herhangi bir can kaybı rapor edilmediğini bildirdi.

Bir yandan İsrail ordusu, diğer yandan Lübnan'daki Hizbullah ve silahlı Filistinli gruplar arasında 7 Ekim'de Gazze Şeridi'ne yönelik İsrail saldırılarının başlamasından bu yana neredeyse her gün sınır ötesi bombardıman yaşanıyor.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.