Devrim Muhafızları: Cumhurbaşkanlığı seçiminde hiçbir adayın yanında yer almayacağız

Devrim Muhafızları sözcüsü Ramazan Şerif basın toplantısı sırasında (Arşiv - Tesnim)
Devrim Muhafızları sözcüsü Ramazan Şerif basın toplantısı sırasında (Arşiv - Tesnim)
TT

Devrim Muhafızları: Cumhurbaşkanlığı seçiminde hiçbir adayın yanında yer almayacağız

Devrim Muhafızları sözcüsü Ramazan Şerif basın toplantısı sırasında (Arşiv - Tesnim)
Devrim Muhafızları sözcüsü Ramazan Şerif basın toplantısı sırasında (Arşiv - Tesnim)

Devrim Muhafızları sözcüsü General Ramazan Şerif, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin geçen ay helikopter kazasında öldürülmesinin ardından iki hafta sonra yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde güçlerinin "hiçbir adayın yanında yer almayacağını" duyurdu.

Şerif, Koruma Konseyi tarafından cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılması onaylanan tüm adaylara saygı duyduklarını belirterek, hiçbir adayı desteklemeyeceklerini veya karşı çıkmayacaklarını vurguladı. Şerif, "Geniş katılımın ve seçim sürecinin güvenliğinin sağlanmasının" önemine dikkat çekti.

Yönetime yakın Mehr haber ajansı, bu açıklamanın Devrim Muhafızları ile bağlantılı adaylara atıfta bulunduğunu belirtti.

Seçime girecek altı aday arasında, siyasete girmeden önce Devrim Muhafızları'nın lideri olan Meclis Başkanı Muhammed Bakir Kalibaf'ın ismi öne çıkıyor.

Şerif, güçlerinin "seçimlere etkin katılım ile seçimin güvenliği ve emniyeti" üzerinde çalıştığını belirterek, "Devrim Muhafızları" ve onun kolu Besic güçlerinin, daha önce de yaptıkları gibi, gelecekteki hükümetin hedeflerini desteklemeye çalıştığını belirtti. Adaylara karşı ön yargılı olmayacağız, halkın seçtiği başkana destek vereceğiz” ifadelerini kullandı.

Devrim Muhafızları, seçim sonuçlarını kendi çıkar ve hedeflerine hizmet edecek şekilde yönlendirmeye çalışmakla suçlanıyor. DMO'nun seçim dönemindeki siyasi ve askeri pozisyonları bu suçlamaların yapılmasına katkıda bulunuyor.

İran eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Devrim Muhafızlarını, 2017 başkanlık seçimlerinde rakibi olan İbrahim Reisi'ye destek olmakla suçlamıştı.



Çin savaş uçaklarının radarlarıyla Japon uçaklarını hedef almasının ardından Tokyo'da protestolar düzenlendi

Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)
Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)
TT

Çin savaş uçaklarının radarlarıyla Japon uçaklarını hedef almasının ardından Tokyo'da protestolar düzenlendi

Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)
Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)

Japonya Savunma Bakanı Shinjiro Koizumi, Çin savaş uçaklarının dün Japonya'nın Okinawa adaları yakınlarında uluslararası sular üzerinde Japon savaş uçaklarına ateş kontrol radarlarını yönelttiğini ve bakanın bu iki ayrı olayı "tehlikeli" olarak nitelendirdi.

Koizumi, X internet sitesinde yaptığı paylaşımda, "Radar aydınlatması, uçakların güvenli uçuşu için gerekenin üzerindeydi" ifadesini kullandı. Japonya'nın, "talihsiz" olayla ilgili Çin'e ikazda bulunduğunu da ifade etti.

Radar kontrolünün ateş moduna kilitlenmesi, bir askeri uçağın alabileceği en tehdit edici eylemlerden biridir, çünkü olası bir saldırıyı işaret eder ve hedef alınan uçağı kaçınma manevrası yapmaya zorlar.

Hem Japonya hem de Çin'in üzerinde hak iddia ettiği tartışmalı topraklara yakın olan adalar üzerindeki çatışmaların, iki komşu arasındaki gerginliği daha da artırması muhtemel. Japonya başbakanının, Çin'in Tayvan'a yönelik herhangi bir askeri müdahalesine, Japonya'nın kendi güvenliğini de tehdit etmesi halinde karşılık verebileceği uyarısında bulunmasının ardından ilişkiler zaten gergin durumda.

ABD'nin savaş gemileri, uçakları ve askerleri de dahil olmak üzere denizaşırı ülkelerdeki en büyük askeri gücüne Japonya ev sahipliği yapıyor. Bu kuvvetlerin önemli bir kısmı, aralarında binlerce ABD Deniz Piyadesinin de bulunduğu, Okinawa'da konuşlu.

Japonya, dün olaylara karışan Çin J-15 savaş uçaklarının, Okinawa adalarının güneyinde üç füze destroyeri ile birlikte manevra yapan Çin uçak gemisi Liaoning'den havalandığını bildirdi.


Arakçi: Washington ile müzakerelerin yeniden canlandırılması ABD yönetiminin yaklaşımına bağlı

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)
TT

Arakçi: Washington ile müzakerelerin yeniden canlandırılması ABD yönetiminin yaklaşımına bağlı

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AP)

İran devlet televizyonu, Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin dün yaptığı açıklamada, ABD ile nükleer müzakerelerin yeniden canlandırılmasının ABD yönetiminin yaklaşımına bağlı olduğunu söylediğini belirtti.

Resmi kanala göre Arakçi, ülkesinin Tahran'ın nükleer programı konusunda ABD ile müzakereleri yeniden başlatmaya hazır olduğunu yineledi.

Geçtiğimiz eylül ayında Birleşmiş Milletler, Avrupa üçlüsünün Tahran'ı 2015'te varılan ve Washington'un yaklaşık üç yıl sonra çekildiğini duyurduğu nükleer anlaşmayı ihlal etmekle suçlayarak, "Snapback mekanizmasını” devreye sokmasının ardından İran'ın nükleer programıyla ilgili yaptırımları yeniden yürürlüğe koydu.


İsrail ordusu: El Halil'de askerleri ezmeye çalışan iki Filistinli öldürüldü

Batı Şeria'daki İsrail askerleri (AFP)
Batı Şeria'daki İsrail askerleri (AFP)
TT

İsrail ordusu: El Halil'de askerleri ezmeye çalışan iki Filistinli öldürüldü

Batı Şeria'daki İsrail askerleri (AFP)
Batı Şeria'daki İsrail askerleri (AFP)

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, Batı Şeria'nın el Halil kentinde askerlere doğru hızla ilerleyen iki Filistinlinin "araçla çarpma girişimi" sonucu vurularak öldürüldüğünü duyurdu.

Şarku'l Avsat'ın Times of Israel'den aktardığına göre ordu, kentteki bir kontrol noktasının yakınındaki görevlilerin "teröristleri vurarak öldürdüğünü" belirtti.

İsrail askeri sözcüsü Yüzbaşı Ella, Filistinlilerin askerleri ezmeye çalıştığını belirtti.

Acil müdahale ekipleri, olayda bir askerin hafif yaralandığını bildirdi.

İşgal altındaki Batı Şeria'da şiddetin hızı, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'e saldırması sonrasında Gazze Şeridi'nde savaşın başlamasından beri arttı.

Bölgede 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkese rağmen şiddetin seviyesi azalmadı.