Pakistan polisi 23 kişiyi 'dine küfreden' bir kişiyi öldüren kalabalığa katılmakla suçluyor

Hayber-Pahtunhva eyaletinde yeni baskınlar

Pakistan polisi (Arşiv)
Pakistan polisi (Arşiv)
TT

Pakistan polisi 23 kişiyi 'dine küfreden' bir kişiyi öldüren kalabalığa katılmakla suçluyor

Pakistan polisi (Arşiv)
Pakistan polisi (Arşiv)

Yetkililer bugün yaptıkları açıklamada, Pakistan polisinin Kur'an'a saygısızlık ettiğinden şüphelenilen bir adamı öldüren çeteye katılmakla suçlanan 23 kişiyi gözaltına aldığını duyurdu.

AFP’nin haberine göre şüpheliler, cinayet ve Pakistan'ın kuzeybatısındaki Hayber-Pahtunhva eyaletinde turizm merkezi olan Medine'de bir polis karakolunu yakmakla suçlanıyor.

Pakistan'ın Medin kentinde bir şüphelinin Kur'an-ı Kerim'e saygısızlık ettiği iddialarının ardından, kalabalık tarafından ateşe verilerek polis karakolunda yanan bir araç (EPA)Pakistan'ın Medin kentinde bir şüphelinin Kur'an-ı Kerim'e saygısızlık ettiği iddialarının ardından, kalabalık tarafından ateşe verilerek polis karakolunda yanan bir araç (EPA)

Polis ilk etapta ölen kişinin Muhammed İsmail olduğunu tespit etti, ancak bugün yaptıkları incelemenin ardından ailesinin cesedi almak için henüz polisle temasa geçmediğini belirtti.

Maktulün yaşadığı Bangladeş'te polisten resmi bir açıklama gelmedi, ancak annesi yaptığı kısa bir video açıklamasında, oğlunun kendisini döven bir uyuşturucu bağımlısı olduğunu ve şiddet içeren davranışları nedeniyle onu evden kovduğunu söyledi. Anne, kendisinin Müslüman olduğunu ve oğlunun yaptığı yanlışlardan ailesinin sorumlu olmadığını belirtti.

Medin bölge emniyet müdürü Muhammed Ali Gandapur, bugün yaptığı açıklamada, polislerin 23 şüpheliyi gözaltına aldığını ve şüphelinin ölümüne karışan herkesi gözaltına almak üzere başka baskınlar düzenlediklerini söyledi.

Yetkililer, adamın perşembe günü kendi güvenliği için gözaltına alındığını ve Medin polis karakolunun dışında toplanan öfkeli bir kalabalığın, Kur'an sayfalarını yaktığı iddiasıyla derhal cezalandırılabilmesi için kendilerine teslim edilmesini talep ettiği sırada, görevli polisler tarafından sorgulandığını belirtti.

Hükümet yetkilileri ve polise göre memurlar kalabalığa sanığın dine hakaretten suçlu bulunması halinde yargılanacağı konusunda güvence vermeye çalıştı, ancak öfkeli adamlar güvenceyi kabul etmeyerek polis karakoluna saldırdı, bazı memurları yaraladılar ve ardından da adamı kaçırarak herkesin gözü önünde öldürerek cesedini yaktılar.

Kuran'a saygısızlıkla suçlanan bir adam 20 Haziran akşamı bir kalabalık tarafından yakılarak öldürüldü (AFP) Kuran'a saygısızlıkla suçlanan bir adam 20 Haziran akşamı bir kalabalık tarafından yakılarak öldürüldü (AFP)

Pakistan'da dine hakaret suçlamaları yaygındır ve ülke yasalarına göre İslam'a veya dini sembollerine hakaretten suçlu bulunan herkes ölüm cezasına çarptırılabilir. Yetkililer daha önceki davalarda dine hakaret suçundan ölüm cezası uygulamamış olsa da bu suçlamalar tek başına ayaklanmalara neden olabilir ve çete şiddetini kışkırtabilir.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Pakistan'ın doğusundaki Pencap eyaletinde öfkeli bir kalabalık, geçen ay Kuran’a saygısızlık etmekle suçladıkları 72 yaşındaki Hıristiyan bir adama saldırdı. Hastaneye kaldırılan kişi daha sonra hastanede hayatını kaybetti.



Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
TT

Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)

Filistinlileri destekleyen “Filistin Eylem” hareketinin kurucularından biri olan Hader, dün, hareketin terörle mücadele yasaları uyarınca yasaklanmasına ilişkin İngiliz hükümetinin kararını, hareketin yaptığı yasal itirazın incelenmesine kadar askıya alma girişiminde başarısız oldu.

2020 yılında hareketin kuruluşuna katılan Huda Amuri, Londra Yüksek Mahkemesi'nden, hareketin terör örgütü olarak yasaklanmasının, bu ayın sonlarında yasaklamanın yasadışı olduğu iddiasıyla yapılacak duruşma öncesinde askıya alınmasını talep etti. 

İngiliz milletvekilleri, hareketin üyelerinin Kraliyet Hava Kuvvetleri üssüne girerek iki uçağa zarar vermesini protesto etmek için hareketin yasaklanmasına karar verdi.

Doğrudan hareketler

Yasak, Filistin Eylem Hareketi'ne üyeliği, en fazla 14 yıl hapis cezası ile cezalandırılacak bir suç haline getirecek.  Şarku’l Avsat’ın Reuters’ten aktardığına göre, İngiliz yasası uyarınca yasaklanan gruplar arasında DEAŞ ve El Kaide örgütleri de bulunuyor.

Filistin Eylem Hareketi, İngiltere'de İsrail ile bağlantılı şirketleri doğrudan eylemlerle hedef almaktadır. Bu eylemler genellikle şirketlerin binalarının önlerine kırmızı boya dökülmesi, girişlerinin kapatılması veya ekipmanların tahrip edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Hareket, İngiliz hükümetini İsrail'in Gazze'ye yönelik sürekli bombardımanını savaş suçu olarak nitelendirerek, bu suçlara iştirak etmekle suçlamakta.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Filistin Hamas örgütünün İsrail'e düzenlediği saldırının ardından başlayan Gazze savaşında ihlallerde bulunduğunu defalarca reddetti.

Amuri'nin avukatı Rıza Hüseyin davanın, İngiltere'nin doğrudan eylemler gerçekleştiren bir hareketi yasaklamaya çalıştığı ilk vaka olduğunu belirterek, bunu “düşüncesiz, ayrımcı ve otoriter bir yasal yetkinin kötüye kullanımı” olarak nitelendirdi.

Hükümetin kararını eleştirenler, aralarında BM uzmanları ve sivil özgürlükler savunucuları da olmak üzere, mülke zarar vermenin terör düzeyine ulaşmadığını söylüyor.

Savunma şirketlerinin hedef alınması

Hareket özellikle İsrail'in Elbit Savunma Sistemleri şirketine odaklandı. İngiliz hükümeti, hareketi yasaklama kararını alırken, geçen yıl şirketin bir binasına yapılan baskını gerekçe gösterdi.

Hareketin yasaklanması kararı, dört üyesinin İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait “Brize Norton” hava üssünde askeri uçaklara kırmızı boya püskürtülmesi olayının ardından geldi.

Hüseyin, bu olayın aktivistlerin bir hükümet veya askeri tesisi hedef aldığı tek olay olduğunu ve önceki tüm olayların özel şirketlere yönelik olduğunu belirterek, hareketin terör örgütü olarak sınıflandırılmasına itiraz etti.

İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper bu hafta yaptığı açıklamada, meşru protestolarda şiddet ve suç teşkil eden eylemlere yer olmadığını ve Filistin Eylem Hareketi'nin faaliyetlerinin yasaklanmış örgüt olarak sınıflandırılması için gerekli eşiği aştığını söyledi.

Yargıç Martin Chamberlain, Amuri'nin açtığı davayı reddetti, bu da “Filistin Eylem” hareketinin yasağının gece yarısı yürürlüğe gireceği anlamına geliyor.

Hüseyin, pazartesi günü temyiz süreci tamamlanana kadar geçici bir erteleme talebinde bulundu, ancak Chamberlain, "Bu gece Temyiz Mahkemesi'ne gitmek zorunda kalacaksınız." diyerek bu talebi reddetti.

Amuri yaptığı açıklamada, “Hükümetin yarattığı bu korkunç kabusu önlemek için acil temyiz başvurusunda bulunacağız” ifadelerini kullandı.