Assange ABD yargısıyla yaptığı anlaşmanın ardından serbest bırakıldı

WikiLeaks'in kurucusu uzun bir hukuki sürecin ardından İngiliz hapishanesinden ayrıldı

Julian Assange Salı günü kendisini Londra'dan Bangkok'a götüren uçağın penceresinden dışarı bakıyor (AFP)
Julian Assange Salı günü kendisini Londra'dan Bangkok'a götüren uçağın penceresinden dışarı bakıyor (AFP)
TT

Assange ABD yargısıyla yaptığı anlaşmanın ardından serbest bırakıldı

Julian Assange Salı günü kendisini Londra'dan Bangkok'a götüren uçağın penceresinden dışarı bakıyor (AFP)
Julian Assange Salı günü kendisini Londra'dan Bangkok'a götüren uçağın penceresinden dışarı bakıyor (AFP)

Julian Assange İngiltere'deki cezaevinden serbest bırakıldı ve ABD'li yetkililerle önemli bir savunma anlaşmasına vararak yıllar süren yasal destanı sona erdirdikten sonra son kez mahkemeye çıkacak.

WikiLeaks, kurucusu 52 yaşındaki Julian Assange'ın, askeri sırları ifşa ettiği için kendisini yasal olarak yargılamak isteyen ABD'ye iadesine direnmeye çalışırken beş yıldır tutulduğu Londra'daki cezaevinden kefaletle serbest bırakıldığını duyurdu.

Assange, pazartesi günü Londra'dan ayrılarak Amerika Birleşik Devletleri'nin Pasifik Okyanusu'ndaki Kuzey Mariana Adaları'na doğru yola çıktı. Mahkeme belgesine göre, burada ulusal savunmayla ilgili bilgileri elde etmek ve yaymak için komplo kurma suçlamasını kabul edecek.

Görsel kaldırıldı. Julian Assange salı günü Bangkok Havalimanı'na vardığında (DPA)

Assange’ın İngiltere'de parmaklıklar ardında geçirdiği süreye eşdeğer olan 5 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırılması bekleniyor.

Eşi Stella, Amerikalı yargıcın savunma anlaşmasını imzalamasının ardından "özgür" olacağını doğruladı ve yıllar boyunca serbest bırakılmasını savunan destekçilerine teşekkür etti.

BBC Radyosuna, “Kendimi çok mutlu hissediyorum. "Gerçekten inanılmaz bir şey. Son 24 saate kadar bundan gerçekten emin değildik" şeklinde konuştu.

Bir mahkeme belgesine göre, Kuzey Mariana Adaları'ndaki mahkeme Assange'ın Amerika Birleşik Devletleri'ne seyahat etmek istememesi ve kendi ülkesi Avustralya'ya yakınlığı nedeniyle seçildi.

Assange anlaşma uyarınca, hükümetin davasının "çok uzun sürdüğüne ve tutukluluğunun devamından kazanılacak bir şey olmadığına" inandığı Avustralya'ya dönecek.



ABD ateşkesten umudu kesti: Biden döneminde gerçekleşmeyecek

14 Eylül'de Filistinli bir kişi,  Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahya'da, İsrail'in bomba saldırıları sonucunda ağır hasar almış binaların önünde eşek arabasıyla ilerliyor (AFP)
14 Eylül'de Filistinli bir kişi, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahya'da, İsrail'in bomba saldırıları sonucunda ağır hasar almış binaların önünde eşek arabasıyla ilerliyor (AFP)
TT

ABD ateşkesten umudu kesti: Biden döneminde gerçekleşmeyecek

14 Eylül'de Filistinli bir kişi,  Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahya'da, İsrail'in bomba saldırıları sonucunda ağır hasar almış binaların önünde eşek arabasıyla ilerliyor (AFP)
14 Eylül'de Filistinli bir kişi, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahya'da, İsrail'in bomba saldırıları sonucunda ağır hasar almış binaların önünde eşek arabasıyla ilerliyor (AFP)

Neredeyse bir yıldır süren çatışmadan sonra, üst düzey ABD yetkililerinin, İsrail ve Hamas'ın Biden'ın görev süresi tamamlanmadan önce bir ateşkes anlaşması yapacağına dair umudunun kalmadığı bildirildi.

İsmi verilmeyen bir yetkili, The Wall Street Journal'a "Yakın zamanda bir anlaşma yok" dedi.

Hiç yapılacak mı emin değilim.

Aynı haberde, bir Arap ülkesinden başka bir yetkili "Şu dönemde gerçekleşme ihtimali hiç yok" diye ekledi.

Herkes önümüzdeki seçime kadar bekleyip görelim modunda. Sonuç, bir sonraki yönetimde neler olabileceğini belirleyecek.

The Independent, ABD Dışişleri Bakanlığı'yla temasa geçse de henüz yanıt alamadı.

Tartışmalı noktalar arasında, Hamas'ın tuttuğu esirlerin karşılığında kaç Filistinli mahkumun serbest bırakılacağı ve Lübnan'da Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarını hedef alarak en az 25 kişinin ölümüne yol açan ve binlerce kişiyi yaralayan patlayıcı saldırısı var.

xcfvdbg
Bölgesel savaş tehdidi büyürken müzakereler çıkmazda (AP)

İsrail saldırıyı üstlenmese de basında çıkan haberler saldırının İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) ve Mossad'ın ortak planı olduğunu öne sürmüştü.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail-Hamas çatışmasının 7 Ekim'den bu yana, çoğunluğu Filistinli siviller olmak üzere 42 binin üzerinde insanın ölümüne yol açtığını bildiriyor. Bazı uluslararası gözlemciler, çatışmanın Gazzelilere karşı bir soykırıma dönüştüğünü söylüyor.

Anlaşmaya varmak, zorluğunu sürdürürken İsrail-Hamas çatışması büyük bir bölgesel çatışmaya dönüşme tehdidiyle karşı karşıya.

İsrail, ülkenin Lübnan'a karşı "savaşta yeni bir aşamaya" geçeceğini duyurmuş, Hizbullah ise İsrail'i, çağrı cihazı komplosu iddiasıyla "tüm kırmızı çizgileri" aşmakla suçlamıştı. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, bunun "savaş ilanı diye nitelenebileceğini" ifade etmişti.

İran destekli militan örgüt "Gazze'ye karşı şiddete son verilmedikçe durmayacağını" söylemişti.

Ateşkesin gerçekleşmemesi ABD'nin daha büyük önceliklerini de riske atıyor.

ABD'li müzakereciler, ateşkesin Suudi Arabistan-İsrail normalleşmesi yönündeki hedefleri kolaylaştırmasını umuyordu fakat Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, çarşamba günkü açıklamasında krallığın, Filistin devleti olmadan İsrail'i tanımayacağını belirtmişti.

Hamas esirlerinin aileleri de müzakerelerin hızıyla ilgili memnuniyetsizliklerini dile getirmişti.

Halihazırda Gazze'de tutulan 7 Amerikalı esirin akrabaları, çarşamba günü ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan'la buluşmuştu.

Toplantıdan sonraki açıklamada "Aileler, somut bir ilerleme kaydedilmemesinden duydukları hayal kırıklığını dile getirdi ve esirlerin güvenli bir şekilde dönmesini sağlamak için bir anlaşmaya varılmasında herkesin daha büyük bir rol oynaması gerektiğini vurguladı" diye aktarılmıştı.

Binlerce İsrailli de kalan esirlerin serbest bırakılması için protesto ve taleplerini sürdürüyor.

ABD son aylarda İsrail'in savaşta kullandığı taktikleri daha fazla eleştirmeye başlamıştı ama bu ay gerçekleştirilen bir soruşturmada, İsrailli askerlerin Batı Şeria'daki bir protestoda Amerikalı aktivist Ayşenur Eygi'yi öldürdüğü ortaya çıkmasına rağmen IDF'e askeri yardımlarını durdurmadı.

Independent Türkçe