Seul'den Kuzey Kore'ye "sert" uyarı: Çok ağır bir bedel ödersiniz

Güney Kore hoparlörlerden "tam kapsamlı" yayına başlayıp sınırın ötesine son ses propaganda mesajları dinleteceğini söylüyor.

Muhtemelen Kuzey Kore'nin gönderdiği balon, 10 Temmuz'da Güney Kore'nin Incheon kentindeki bir çeltik tarlasında (AP)
Muhtemelen Kuzey Kore'nin gönderdiği balon, 10 Temmuz'da Güney Kore'nin Incheon kentindeki bir çeltik tarlasında (AP)
TT

Seul'den Kuzey Kore'ye "sert" uyarı: Çok ağır bir bedel ödersiniz

Muhtemelen Kuzey Kore'nin gönderdiği balon, 10 Temmuz'da Güney Kore'nin Incheon kentindeki bir çeltik tarlasında (AP)
Muhtemelen Kuzey Kore'nin gönderdiği balon, 10 Temmuz'da Güney Kore'nin Incheon kentindeki bir çeltik tarlasında (AP)

Güney Kore, Pyongyang'ın yine bir dizi çöp balonunu sınırın ötesine uçurmasının ardından Kuzey Kore'nin "çok ağır bir bedel" ödeyeceği uyarısında bulunurken, Seul üst üste 4. gün propaganda hoparlörlerinden yayın yaptı.

Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı, görünüşe göre balonların sınırı geçtikten sonra başkent Seul'ün kuzeyine doğru uçtuğunu açıkladı.

Kuzeybatının en kalabalık ili Gyeonggi'de yaşayanlara gökyüzünden düşen cisimlere karşı tetikte olmaları ve enkaza dokunmamaları tavsiye edildi.

Pazar günü Güney Kore "tam ölçekli" hoparlör yayınlarıyla karşılık vereceğini söylerken, Kuzey'in eylemlerinin tansiyonu yükselttiği ve çok ağır sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.

Kuzey'in balon fırlatmasını "kaba" ve "utanç verici" diye niteleyen Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı, "Birkaç kez uyardığımız gibi, ordu bugün saat 13.00'ten itibaren tüm cephelerde tam ölçekli hoparlör yayınları gerçekleştirecek" dedi.

İki Kore, bu tür taktikler kullanmalarını engelleyen 2018 tarihli gerilimi azaltma anlaşmasının askıya alınmasının ardından Soğuk Savaş tarzı bir psikolojik savaşla gerilimi tırmandırıyor.

Kuzey Kore mayısta atık kağıt, kumaş parçaları, sigara izmaritleri, atık piller ve gübre taşıyan büyük balonlar uçurmaya başladı ve o tarihten bu yana 2 binden fazla balon Güney Kore'ye indi.

Balonlar bölge sakinlerinin uyarılmasına, uçakların rotadan sapmasına ve balonların piste inmesinin ardından Seul'ün Incheon Uluslararası Havalimanı'nın kısa süreliğine kapatılmasına yol açtı.

Mayıstan bu yana gerçekleşen 9. fırlatma olan pazar günkü son fırlatma, Güney Kore hoparlörlerinden Kuzey Kore'ye doğru günlerce yayın yapılmasının ardından geldi. Yayınlar da perşembe günkü bir balon fırlatmasına karşılık yapılmıştı.

Yonhap'ın haberine göre yayınlar cuma, cumartesi ve pazar günleri sabah 6'dan akşam 10'a kadar ağır tahkimatlı sınırın yakınına yerleştirilen hoparlörlerden yapıldı.

Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Kuzey Kore ordusunun cephe bölgelerindeki gerilimi tırmandırıcı eylemleri çok ağır bir bedel ödemesine yol açabilir ve bu durumun tüm sorumluluğunun Kuzey Kore rejimine ait olduğuna dair sert bir uyarıda bulunuyoruz" dendi.

Hoparlörler K-pop şarkıları ve BTS üyesi Jin'in Paris Olimpiyatları öncesinde meşale taşıması ve Kuzey Koreli üst düzey bir diplomatın yakın zamanda iltica etmesi gibi Kuzey Korelilere ulaşması yasak olan haberleri son ses yayımlıyor.

Güney Kore medyasına göre yayınlarda ayrıca Kuzey Kore askerlerinin sınırdaki mayın döşeme çalışmaları "cehennem gibi, köleliği andıran yaşamlar" diye nitelendi.

Bu yayınlar gündüzleri yaklaşık 10 km, geceleriyse 24 km uzağa ulaşabiliyor.

Anlaşmanın askıya alınmasının ardından Güney Kore ordusu 9 Haziran'da bir uyarı olarak propaganda yayınlarına yaklaşık iki saatliğine yeniden başlamış ancak daha fazla gerginlikten sakınmak için bunları tekrar kullanmaktan kaçınmıştı.

Güney Kore ordusu yayınların cephedeki Kuzey Kore birliklerinin moralini bozabileceğine ve sıradan yurttaşlara bilgi göndererek Kim Jong-un'un otoriter yönetimine darbe vurabileceğine inanıyor.

Independent Türkçe



İran, reformistlerin Tel Aviv ile temas kurduğu iddialarını yalanladı

Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)
Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)
TT

İran, reformistlerin Tel Aviv ile temas kurduğu iddialarını yalanladı

Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)
Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)

İran medya kuruluşları, 12 günlük savaş sırasında bazı İranlı yetkililerin İsrail'e mesaj göndererek, İran Dini Lideri’nin hedef alınması halinde ülkedeki liderlik boşluğunu doldurmaya hazır olduklarını bildirdikleri iddialarını yalanladı.

İran Devrim Muhafızları Ordusu'na (DMO) bağlı Fars Haber Ajansı, ‘İsrail'in toplumda bölünme tohumları ekmek amacıyla reformistlerle ilgili uydurma iddiaları’ hakkında kısa bir açıklama yayınladı.

Açıklamada, “Son günlerde Siyonist varlık, tartışmalı iddialar yayarak 12 günlük savaş sırasında ülke içinde oluşan eşi benzeri görülmemiş birlik ve uyumu bozmak için büyük çaba sarf etti” denildi.

İranlı Öğrenciler Haber Ajansı (ISNA), bu anlatıyı destekleyen platformlar olarak hareket eden muhalif medya kuruluşlarının, iç anlaşmazlıkları körüklemeyi amaçlayan söylentilerin yayılmasına katkıda bulunduğunu belirtti.

Fars Haber Ajansı, yurtdışındaki Farsça yayın yapan medya kuruluşlarını ‘izleyicilerini motive etmek ve İran toplumu içinde bölünmeyi körükleme projesinde başarılı olmak için çeşitli söylentiler yaymakla’ suçladı.

Ajans, özellikle Manoto TV tarafından yayınlanan ve savaş döneminde reformist hareketin önde gelen isimlerinin Siyonist varlık yetkililerine gizli bir mektup göndererek, İran'da rejim değişikliği çabalarına destek istediklerini belirten bir habere atıfta bulundu.

Ajans, bu bağlamda yapılan araştırmaların ‘bu iddianın ilk olarak Siyonist varlığa bağlı hesaplar tarafından ortaya atıldığını ve daha sonra bu projenin medya kolu olarak Manoto TV tarafından büyütülüp desteklendiğini gösterdiğini’ bildirdi.

Fars Haber Ajansı’nda yer alan haberde, “Bu haberin ve son günlerde bu kanallar aracılığıyla yayılan diğer benzer haberlerin yalan olduğuna ve kamuoyunu, özellikle de devrimci kesimi kışkırtmak, yanlış kutuplaşmalar yaratmak ve toplumda fitne ve bölünme ortamı yaratmak amacıyla yayınlandığına şüphe yok” ifadeleri yer aldı.

hy
İran Dini Lideri Ali Hamaney 23 gün sonra ilk kez kamuoyu karşısına çıkarak, cumartesi günü Tahran'da düzenlenen Aşura törenine katıldı. (AP)

ISNA tarafından cumartesi günü sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımda, “Bu haber ve son günlerde ortalıkta dolaşan diğer iddialar doğru değil; özellikle ülkenin devrimci çevrelerinde kamuoyunu karıştırmak, sahte bir kutuplaşma durumu yaratmak ve toplumu gerilim ve bölünmeye doğru itmek için tasarlanmış” ifadesi yer aldı.

Manoto TV cumartesi günü sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, İran ile İsrail arasındaki savaşın ilk haftasında, reformist hareketin önde gelen isimlerinden bir grubun İsrail tarafına bir mektup göndererek, İran'da rejim değişikliği sürecine destek istediklerini belirtti.

Kanal, ‘İsrail'de bilgi sahibi bir kaynak’ olarak tanımladığı kişinin mektubun bir dizi tanınmış reformist tarafından imzalandığını söylediğini aktardı. “Eğer İsrail rejim değişikliğini desteklerse, adaylarımız ülke yönetimini devralmaya tamamen hazırdır” ifadesinin yer aldığı mektupta, İsrail saldırısını kınayan eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ilk Dini Lider’in torunu olan müttefiki Hasan Humeyni ve Evin Cezaevi’nde tutuklu bulunan reformist aktivist Mustafa Taczade başta olmak üzere önde gelen isimlere atıfta bulunuldu.

Bu gelişme, İsrailli ‘Terror Alarm’ hesabının 28 Haziran'da X platformunda yaptığı bir paylaşımda, ‘eski İran Cumhurbaşkanı'nın birkaç gün önce DMO tarafından düzenlenen bir suikast girişiminden kurtulduğunu’ iddia etmesinin ardından geldi.

Hasan Ruhani hükümetinde İstihbarat Bakanı ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın özel yardımcısı olan Mahmud Alevi cumartesi günü katıldığı bir televizyon programında, “İsrail Tahran'a girmeye, rejimi değiştirmeye ve İslam Cumhuriyeti'nin sonunu kutlamaya hazırlanıyordu” dedi.

Alevi sözlerini şöyle sürdürdü: “Düşman, durumdan şikâyetçi olan bazı vatandaşların kritik bir anda rejimi terk edeceğini düşündü ama yanlış hesap yaptı. İsrail savaşta üstünlüğü ele geçirseydi yeni bir hamle yapabilirdi. Tabii ki spesifik bir şey öngörmüyorum.”

Geçtiğimiz ay Reuters, Hamaney'in halefinin seçilmesine yönelik yoğun tartışmalara aşina olan beş kaynağa dayanarak en önemli iki adayın 56 yaşındaki oğlu Mücteba ve kurucu liderin (Humeyni) torunu 53 yaşındaki Hasan Humeyni olduğunu aktarmıştı. Mücteba Hamaney ve Hasan Humeyni isimleri şaşırtıcı değil, zira bu iki isim en az 10 yıldır Hamaney'in halefi olma ihtimaliyle ilişkilendiriliyordu. Hasan Humeyni reformcu hareketin favorisi olarak görülürken, Mücteba Hamaney DMO liderliği tarafından destekleniyor.

DMO Siyasi ve İdeolojik İşlerden Sorumlu Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Mesud Senayirad, “Siyonist varlığın ya da bu şer ittifakı içindeki müttefiklerinin herhangi bir aptalca eylemi, İran tarafından çöküşlerini hızlandıracak sert bir yanıtla karşılanacaktır” dedi.

İran'ın muhalifleri için olası senaryolardan birinin ‘gri bölgeye’ dönmek ve ‘içerdeki yıkıcı ve hain unsurları’ kullanmak olduğunu söyleyen Senayirad, güvenlik servislerinin ‘savaş sırasında biriken ve halen devam eden deneyim ve hazırlıklara sahip olduğunu’ ifade etti.

Senayirad, “Yakın zamanda keşfedilen ağlar, onlarca yıllık gizli güvenlik ve istihbarat çalışmalarının sonucudur. Son çatışma, savaş sırasında kullanılan bu uyuyan hücreleri izleme fırsatı sağladı. Son tutuklamalar, güvenlik güçlerine gelecekte etkili saldırılar gerçekleştirmelerine yardımcı olması beklenen önemli bilgiler sağladı” ifadelerini kullandı.

Bulunan her ipucunun bu yıkıcı ağların farklı boyutlarının ortaya çıkarılmasına yol açabileceğini ifade eden Senayirad, kurumların daha önce bunlar hakkında kısmi bilgiye sahip olduğunu, ancak son olayların bunları daha geniş bir şekilde açığa çıkardığını açıkladı.

Yerel basına göre DMO dün ülkenin batısında, İran-İsrail savaşı sırasında İsrail bombardımanının vurduğu bir bölgede patlayıcıları imha etmeye çalışan iki üyesinin öldüğünü duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın DMO'ya bağlı Tesnim haber ajansından aktardığına göre, iki DMO üyesi dün ülkenin batısında bulunan Hürremabad'da Siyonist rejimin saldırısı sonucu geride kalan patlayıcıların bulunduğu bir alanı temizlerken, patlayıcıların infilak etmesi sonucu öldü.

İsrail saldırıları, İran'ın nükleer programındaki üst düzey askeri yetkililerin ve bilim adamlarının ölümüne neden oldu. İran yargısı, savaşın en az 936 kişinin ölümüyle sonuçlandığını bildirdi.