İsrail ordusu el-Kassam Komutanı Muhammed ed-Dayf'ın öldürüldüğünü duyurdu Hamas yalanladı

İsrail'in Muhammed ed-Dayf'ı öldürdüğünü söylediği el-Mevasi Mülteci Kampı’na yönelik hava saldırısının neden olduğu yıkımdan (Reuters)
İsrail'in Muhammed ed-Dayf'ı öldürdüğünü söylediği el-Mevasi Mülteci Kampı’na yönelik hava saldırısının neden olduğu yıkımdan (Reuters)
TT

İsrail ordusu el-Kassam Komutanı Muhammed ed-Dayf'ın öldürüldüğünü duyurdu Hamas yalanladı

İsrail'in Muhammed ed-Dayf'ı öldürdüğünü söylediği el-Mevasi Mülteci Kampı’na yönelik hava saldırısının neden olduğu yıkımdan (Reuters)
İsrail'in Muhammed ed-Dayf'ı öldürdüğünü söylediği el-Mevasi Mülteci Kampı’na yönelik hava saldırısının neden olduğu yıkımdan (Reuters)

İsrail ordusu bugün (perşembe) yaptığı açıklamada, İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı Muhammed ed-Dayf'ın geçen ay Gazze Şeridi'nin Han Yunus bölgesine düzenlenen bir hava saldırısında öldürüldüğünü duyurdu. Hamas ölüm haberini yalanladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee tarafından X platformunda yayınlanan Arapça açıklamada, “İstihbarat teyidinin ardından Savunma Kuvvetleri ve Genel Güvenlik Servisi Muhammed ed-Dayf'ı ortadan kaldırdı. Savaş uçakları, ed-Dayf'ın kaldığı yerleşkeyi tam isabetle vurdu” ifadeleri yer aldı.

HAMAS bu iddiayı yalanladı

Hamas'tan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: Siyonist İsrail'in Kassam Tugayları Askeri Komutanı Muhammed Dayf'ın şehid edildiği ile alakalı paylaştığı, algı operasyonu ve manipülasyon manevraları olan haberlere itibar edilmemesi, Hareketi ilgilendiren konularda Hareketin askeri ve siyasi sözcüleri ile resmi kanallarından paylaşılmayan hiç bir habere itibar edilmemesi konusunda hassasiyet gösterilmelidir.

Ed-Dayf'ın ‘Hamas'ın iki numaralı ismi ve kanlı 7 Ekim katliamının başlatıcılarından ve planlayıcılarından biri olduğunu’ kaydeden Adree, ‘savaş uçaklarının ed-Dayf ve birkaç hafta önce ortadan kaldırıldığı bildirilen Hamas'ın Han Yunus Tugayı Komutanı Rafi Selame'nin saklandığı yerleşkeyi tam isabetle vurduğunu’ belirtti. Adree, “ed-Dayf ve Selame ile birlikte birkaç sabotajcı daha ortadan kaldırıldı” dedi.

Adree sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz birkaç yıl boyunca ed-Dayf, İsrail devletine karşı çok sayıda terör planını yönetti, planladı ve gerçekleştirdi. Terörist Yahya Sinvar ile yakın iş birliği içinde çalıştı ve savaş sırasında Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki terörist faaliyetlerini yönetti. Hamas'ın askeri kanadının komutanlarına talimat ve emirler verdi. Ed-Dayf, Hamas terör örgütüne ilk intifada yıllarında katıldı. Birçok terör saldırısında aktif rol aldı ve örgütün Batı Şeria’daki gücünü en üst düzeye çıkarmasına ve İsrail'in derinliklerinde intihar saldırıları düzenlemesine yardımcı oldu.”

Ed-Dayf'ın 7 Ekim'de Hamas'ın İsrail'in güneyine düzenlediği ve 300 gün süren Gazze savaşının fitilini ateşleyen saldırının planlayıcılarından biri olduğuna inanılıyor. Hamas'ta 30 yıl boyunca yükselmiş üst düzey bir lider olan ed-Dayf, tünel ağının geliştirilmesinden ve patlayıcıların üretilmesinden sorumluydu. On yıllardır İsrail'in en çok arananlar listesinin başında yer alan ed-Dayf, intihar saldırılarında onlarca İsraillinin ölümünün arkasında olmakla suçlanıyor.

İsrail geçen ay Gazze Şeridi'nin güneyinde bulunan Han Yunus yakınlarındaki el-Mevasi bölgesinde, ed-Dayf'ın saklandığından şüphelendiği bir yeri ‘olağandışı’ hava saldırılarıyla hedef aldıktan sonra korkunç bir katliam gerçekleştirdi. Uzun yıllar boyunca sadece bulanık bir fotoğrafta görünen ed-Dayf, geçmişte onu altı kez öldürmeye çalışan İsrail'in hedefiydi, ancak hayatta kaldı.

İsrail savaş uçakları el-Mevasi'de yerinden edilenlerin çadırlarına yaklaşık 200 metre uzaklıktaki bir yerleşkeye saldırmış ve bir dizi ardışık saldırıyla yerleşkeyi yerle bir etmişti. İsrail Kanal 13 televizyonu, ordu güçlerinin Han Yunus'ta ed-Dayf'ı ortadan kaldırmak için bir ton ağırlığında en az beş ağır bomba da dahil olmak üzere olağandışı saldırılar gerçekleştirdiğini bildirdi. Yedioth Ahronoth, bazıları kale delici olan beş büyük bombanın ed-Deyf'ın bulunduğu yere atıldığını yazdı. Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı, el-Mevasi'ye düzenlenen saldırıda 90 Filistinlinin öldüğünü ve 300'den fazla kişinin de yaralandığını duyurdu.



Gazze Rivierası planı tartışmalara yol açtı: Raporlar, Blair Enstitüsü'nün savaş sonrası projelerdeki rolünü ortaya koyuyor

Birleşik Krallık eski Başbakanı Tony Blair (Reuters)
Birleşik Krallık eski Başbakanı Tony Blair (Reuters)
TT

Gazze Rivierası planı tartışmalara yol açtı: Raporlar, Blair Enstitüsü'nün savaş sonrası projelerdeki rolünü ortaya koyuyor

Birleşik Krallık eski Başbakanı Tony Blair (Reuters)
Birleşik Krallık eski Başbakanı Tony Blair (Reuters)

Financial Times, Tony Blair Enstitüsü'nün (TBI) Gazze Şeridi'nde savaş sonrası yeniden yapılanma planlarının hazırlanmasında tartışmalı bir rol oynadığını ve bu planlar arasında ABD Başkanı Donald Trump'ın daha önce bir tanıtım videosunda bahsettiği gibi bölgeyi ‘Gazze Rivierası’ adı altında lüks bir turizm ve ticaret bölgesine dönüştürme vizyonunun da yer aldığını ortaya çıkardı.

Şarku’l Avsat’ın Financial Times’tan aktardığına göre, Birleşik Krallık eski Başbakanı Tony Blair'in enstitüsü, Amerikalı milyarder Elon Musk'ın adını taşıyan bir sanayi bölgesinin kurulmasının yanı sıra dijital projeler ve düşük vergili özel ekonomik bölgeler kurma planlarını içeren bir proje üzerinde bir grup İsrailli iş adamıyla birlikte çalıştı.

ABD Başkanı Donald Trump bu yılın başlarında, savaş sonrası Gazze'yi lüks gökdelenler ve kendisinin altın heykelleriyle tamamlanmış bir yatırım ve turizm destinasyonu olarak tasvir eden ve burayı ‘Ortadoğu'nun Rivierası’ olarak tanımlayan bir video yayınlayarak tartışmalara yol açtı.

Raporlar, TBI çalışanlarının, eski Boston Consulting Group (BCG) yetkilileriyle birlikte Büyük Güven projesi (The Great Trust) olarak bilinen projeye dahil olduklarını gösteriyor. Önerilen belgelerden biri, Trump'ın tartışmalı videosuyla açık paralellikler taşıyan, Gazze Şeridi kıyılarında yapay adalar inşa edilmesini öngörüyordu.

Bir TBI çalışanı tarafından hazırlanan belgede, Gazze Şeridi'ndeki savaş, Gazze Şeridi'nin sıfırdan yeniden inşası için yüzyılda bir kez ele geçecek bir fırsat olarak görülüyor ve Gazze Şeridi'nin modern, güvenli ve müreffeh bir topluma dönüştürülebileceği belirtiliyordu.

Enstitü personeli Gazze için kapsamlı bir ekonomik plan hazırlamak üzere 12 üyeli bir koordinasyon komitesine katıldı. Ancak enstitü yaptığı resmî açıklamada, Trump yönetimine sunulan ve yüz binlerce Filistinlinin Gazze Şeridi'nden çıkarılmasına yönelik dramatik bir öneri içeren son versiyonu hazırladığını ya da onayladığını reddetti.

Blair'in sözcüsü, eski Başbakan’ın planlara kişisel olarak dahil olmadığını ve planlar hakkında yorum yapmadığını vurguladı. Açıklamada, “TBI ekibi savaş sonrası vizyonerlerle irtibat halinde, ancak TBI bu özel planın hazırlanmasında yer almadı” denildi.

Açıklamada, TBI tarafından hazırlanan belgenin tamamen kurum içi bir çalışma olduğu, farklı taraflardan gelen fikirleri değerlendirmeyi amaçladığı ve BCG ile yapılan bir iş birliğinin parçası ya da öncüsü olmadığı ifade edildi.

Konuyla ilgili olarak BCG de bir açıklama yayınlayarak planla ya da tanıtım videosuyla herhangi bir bağlantısı olduğunu reddetti. BCG tarafından yapılan açıklamada, “Medyada dolaşan haberler bizim rolümüzü yansıtmamaktadır. İki eski ortağımız, firmamızdan herhangi bir yetki almadan kendi inisiyatifleriyle bu projeyi başlatmışlardır. Bunu kategorik olarak reddediyoruz. Bunun için herhangi bir ücret almadık” ifadeleri yer aldı.

Daha önceki raporlar BCG'nin Gazze İnsani Yardım Vakfı olarak bilinen ve İsrail ile ABD'nin desteğini aldığı söylenen projenin bir parçası olarak Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden göç ettirilmesinin maliyetine ilişkin finansal modeller hazırladığını ortaya koymuş, ancak şirket daha sonra bu projeden uzaklaşmıştı.