İsrail 'çok cepheli' saldırıya hazırlanıyor

Haniye'nin cenazesi Tahran'da, Şükür Beyrut'ta, Nasrallah 'ölçülü yanıt' sözü verdi

Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Galant (solda) ve İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’nin arasında (DPA)
Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Galant (solda) ve İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’nin arasında (DPA)
TT

İsrail 'çok cepheli' saldırıya hazırlanıyor

Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Galant (solda) ve İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’nin arasında (DPA)
Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Galant (solda) ve İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’nin arasında (DPA)

Tel Aviv'deki askeri kaynaklar, İsrail'in Hamas lideri İsmail Heniyye ve Hizbullah'ın komutanı Fuad Şükür'e yönelik suikastlarına karşı olası en kötü yanıta hazırlandığını ve İran, Lübnan, Irak, Yemen, Suriye, Gazze ve hatta Batı Şeria'dan aynı anda çok sayıda saldırı beklediğini duyurdu.

Bölgede geniş çaplı bir savaş şu anda ihtimal dışı olsa da Tel Aviv, ülke genelinde balistik füze ve insansız hava aracı (İHA) saldırılarına karşı Demir Kubbe, Davud Sapanı ve hava savunma bataryalarının konuşlandırılması da dahil olmak üzere en yüksek askeri ve sivil alarm seviyesini ilan etti.

Ordu ayrıca güvenlik birimlerindeki izinleri iptal etti, sivil hava trafiğini kısıtladı ve Lübnan sınırına yakın, İsrail'in 40 kilometre içine kadar tehlikeli maddeler içeren düzinelerce fabrikanın kapatılması emrini verdi.

Bu önlemler, Heniyye'nin cenazesi dün Tahran'da düzenlenen cenaze törenine büyük kalabalığın katılımıyla, Katar Devleti'ne defnedilmek üzere nakledilmeden önce aynı zamanda alındı.

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah dün Lübnan'da, Fuad Şükrü suikastına "gerçek ve çok ölçülü bir yanıt" vereceklerini söyledi. Hizbullah daha sonra Batı Celile yerleşimlerine doğru düzinelerce roket fırlattı ve bu roketler Demir Kubbe tarafından engellendi.



Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
TT

Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi tarafından dün yapılan bir açıklamada, Başkan Donald Trump'ın yönetiminin zorlu taleplerini artırdığı belirtildi. Açıklamada bunun hükümet yetkililerinin söz konusu talepleri detaylandıran bir mektubu izinsiz olarak gönderdiklerine dair bir raporun yayınlanmasına rağmen gerçekleştiği belirtildi.

New York Times (NYT) gazetesi, cuma akşamı geç saatlerde, ismi açıklanmayan kaynakların, hükümet avukatlarından 11 Nisan'da Harvard Üniversitesi’ne ulaşan bir mektubun, ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimindeki üst düzey yetkililer onaylamadan ya da yayınlanması için yeşil ışık yakmadan gönderildiğini söylediklerini bildirdi.

Reuters'ın aktardığına göre Harvard Üniversitesi, mektubun kendisine ulaşmasından üç gün sonra üniversitenin işe alma, öğrenci kabul etme ve direktif verme hakları konusunda ‘hükümete tavizler verilmesi’ anlamına geldiğini söylediği taleplerin çoğunu reddetti.

Bunun üzerine Trump yönetimi, üniversiteye sağlanan 2,3 milyar dolarlık fonu dondurdu. Ayrıca üniversitenin vergiden muaf edilme statüsünü ve yabancı öğrenci kaydetme yetkisini geri almakla tehdit etti. Trump yönetimi, üniversitenin dış ilişkileri, öğrencileri ve öğretim üyeleri hakkında bilgi de talep etti.

ABD Başkanı Trump, ocak ayında göreve başlamasından bu yana geçtiğimiz yıl Filistin yanlısı protestoları kötü idare ettikleri ve kampüslerde antisemitizmin yayılmasına izin verdikleri gerekçesiyle ABD'nin önde gelen üniversitelerine baskı yapmaya devam ediyor.

Ancak aralarında bazı Yahudi grupların da bulunduğu protestocular, İsrail'in Gazze Şeridi’ndeki eylemlerine yönelik eleştirilerinin yanlış bir şekilde antisemitizmle bir tutulduğunu vurguluyor.