Kahire'de yapılan Gazze ateşkes müzakerelerinde sonuç alınamadı... Washington çabalar sürüyor

İki Mısırlı kaynak, görüşmelerin bir anlaşma olmadan sona erdiğini söyledi.

TT

Kahire'de yapılan Gazze ateşkes müzakerelerinde sonuç alınamadı... Washington çabalar sürüyor

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan (Reuters)
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan (Reuters)

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan dün (Pazar) yaptığı açıklamada, ABD'nin Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına varılması için Kahire'de çaba göstermeye devam ettiğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre Sullivan, ABD'nin Ortadoğu'daki çatışmanın daha büyük bir savaşa dönüşmesinden endişe duyduğunu belirtti.

Sullivan ayrıca düzenlediği basın toplantısında, Başkan Joe Biden yönetiminin Hizbullah ile ilgili mevcut durum konusunda İsrail ile sürekli temas halinde olduğunu ifade etti.

Mısırlı iki güvenlik kaynağı dün erken saatlerde Kahire'de Gazze Şeridi ile ilgili olarak yapılan görüşmelerin, ne Hamas'ın ne de İsrail'in arabulucular tarafından önerilen çeşitli çözümleri kabul etmemesi nedeniyle bir anlaşmaya varılamadan sona erdiğini ve 10 aydır devam eden savaşı sona erdirmeye yönelik son çabada ilerleme kaydedilmesi konusunda şüphelerin arttığını söyledi.

Aylardır devam eden görüşmelerde İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki yıkıcı askerî harekâtını sona erdirecek bir anlaşmaya varılamadı. Aynı zamanda Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği ve savaşın fitilini ateşleyen saldırıda kaçırdığı esirler de serbest bırakılamadı.

ABD, Mısır ve Katar'ın arabuluculuğunda devam eden görüşmelerde kilit nokta, İsrail'in Gazze Şeridi'nin Mısır'la olan güney sınırı boyunca uzanan 14,5 kilometre uzunluğundaki Philadelphia (Salahaddin) Koridoru üzerindeki varlığı.

Mısırlı bir kaynak, arabulucuların Philadelphia ve Netzarim koridorlarında İsrail güçlerinin varlığına karşı bir dizi alternatif sunduklarını, ancak bunların hiçbirinin her iki tarafça da kabul edilmediğini söyledi.

Kaynaklar İsrail'in Hamas'ın serbest bırakılmasını talep ettiği tutuklu sayısı konusunda da çekincelerini dile getirdiğini ve söz konusu tutukluların serbest bırakılmaları halinde Gazze Şeridi'ni terk etmelerini talep ettiğini kaydetti.

Hamas, İsrail'in askerlerini Philadelphia Koridoru’ndan çekme taahhüdünü yerine getirmediğini ve ateşkes başladığında daha kalabalık olan kuzey Gazze Şeridi'ne dönerken yerlerinden edilen Filistinlilerin taranması da dahil olmak üzere başka yeni koşullar öne sürdüğünü bildirdi.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24