Kanada: Yerli kadınlar eski CIA deney alanını incelemek istiyor

 Antropolog Philippe Blouin ve Mohawk aktivistler Kahintentha ve Kwitiyo, 17 Temmuz 2024 tarihinde Kanada'nın Montreal kentinde Allen Memorial Enstitüsü'ndeki Henry William Morgan havuzunun önünde (AFP)
 Antropolog Philippe Blouin ve Mohawk aktivistler Kahintentha ve Kwitiyo, 17 Temmuz 2024 tarihinde Kanada'nın Montreal kentinde Allen Memorial Enstitüsü'ndeki Henry William Morgan havuzunun önünde (AFP)
TT

Kanada: Yerli kadınlar eski CIA deney alanını incelemek istiyor

 Antropolog Philippe Blouin ve Mohawk aktivistler Kahintentha ve Kwitiyo, 17 Temmuz 2024 tarihinde Kanada'nın Montreal kentinde Allen Memorial Enstitüsü'ndeki Henry William Morgan havuzunun önünde (AFP)
 Antropolog Philippe Blouin ve Mohawk aktivistler Kahintentha ve Kwitiyo, 17 Temmuz 2024 tarihinde Kanada'nın Montreal kentinde Allen Memorial Enstitüsü'ndeki Henry William Morgan havuzunun önünde (AFP)

Bir grup yerli kadın, yarım yüzyıl önce CIA deneyleri sırasında kaybolan oğullarının başına gelenlerle ilgili gerçeği ortaya çıkarabileceğine inandıkları, Kanada'nın Montreal kentindeki eski bir hastanenin inşaat çalışmalarını durdurmayı umuyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre kadınlar iki yıldır McGill Üniversitesi ve Quebec hükümetinin inşaat projesini geciktirmeye çalışıyor.

Aktivistler, alanın, Royal Victoria Hastanesi ve komşu psikiyatri hastanesi olan Allan Memorial Enstitüsü'nde bulunan çocukların belirlenmemiş mezarlarını içerdiğini gösteren arşivlere ve tanıklıklara dayanıyor.

1950'ler ve 1960'larda, eski enstitünün soluk duvarlarının ardında CIA, ‘MK Ultra’ kod adlı (CIA'in gizli zihin kontrolü ve kimyasal sorgulama araştırma programının kod adı) bir programı finanse etti.

Soğuk Savaş sırasındaki program, insanların beyinlerini etkili bir şekilde kontrol etmek için prosedürler ve ilaçlar geliştirmeyi amaçlıyordu.

İngiltere, Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri'nde, aralarında Montreal'deki yerli çocukların da bulunduğu insanlar üzerinde elektroşok, halüsinojenler ve duyusal yoksunluğa maruz bırakılan deneyler yapıldı.

Montreal'in güneybatısındaki Kahnawake Mohawk topluluğundan 85 yaşındaki aktivist, sömürgeciliği kınamak için İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri'ne seyahat eden yerli hakları hareketinin önde gelen isimlerinden Kahnintha, bu savaşın “hayatındaki en önemli şey” olduğunu söyleyerek, “Bunu neden yaptıklarını ve kimin sorumlu tutulacağını bilmek istiyoruz” dedi.

 Arkeolojik çalışmalar

Aktivistler, 2022 sonbaharında, 643 milyon dolara mal olacak yeni bir kampüs ve araştırma merkezinin inşaatını durdurmak için bir ihtiyati tedbir kararı aldılar.

Gruptaki kadınlar, davayı avukatları olmadan kendi başlarına savunmakta ısrar ediyor. 52 yaşındaki aktivist Kuitiyo, “çünkü bizim yöntemlerimizde kimse bizim adımıza konuşmuyor” dedi.

Geçtiğimiz yaz, geniş arazideki harap binaları aramak için eğitimli köpekler ve sondalar getirildi. Ekipler kazı yapılmaya değer üç alan tespit edebildi.

Ancak McGill ve hükümetin Quebec Altyapı Kurumu'na göre “hiçbir insan kalıntısı bulunamadı.”

Mohawk anneleri, üniversiteyi ve devletin altyapı kurumunu, araştırmayı yürüten arkeologları çok erken seçerek, anlaşmayı ihlal etmekle suçluyor.

Annelerle iş birliği yapan antropolog Philippe Blouin şunları söyledi: “Geçmişte çalışanları tarafından işlenmiş olabilecek suçlara ilişkin soruşturmayı yürütme yetkisini kendilerine verdiler.”

Bu ayın başlarında temyiz başvuruları reddedilmesine rağmen, anneler mücadeleye devam etme sözü verdi.

Quetiyo, “İnsanların tarihi bilmesi gerekiyor ki tekerrür etmesin” ifadelerini kullandı.

Kanada son yıllarda geçmişte yaşanan zulümlere karşı uyanıyor.

Yerli çocuklar nesiller boyu, 2015 Hakikat ve Uzlaşma Raporu'nun “kültürel soykırım” olarak nitelendirdiği sürecin bir parçası olarak dilleri, kültürleri ve kimliklerinin ellerinden alındığı yatılı okullara gönderildi.

1831 ile 1996 yılları arasında 150.000 yerli çocuk evlerinden alınarak, bu okullardan 139'una yerleştirildi. Birkaç bini ise kendi topluluklarına geri gönderildi.



Rusya tepkili: "Hindistan'da üretilen mühimmat Ukrayna'ya gidiyor"

Ukrayna, Kursk'ta harekat başlattıktan sonra Rusya da Donetsk'te kritik öneme sahip Pokrovsk şehrine doğru ilerliyor (AP)
Ukrayna, Kursk'ta harekat başlattıktan sonra Rusya da Donetsk'te kritik öneme sahip Pokrovsk şehrine doğru ilerliyor (AP)
TT

Rusya tepkili: "Hindistan'da üretilen mühimmat Ukrayna'ya gidiyor"

Ukrayna, Kursk'ta harekat başlattıktan sonra Rusya da Donetsk'te kritik öneme sahip Pokrovsk şehrine doğru ilerliyor (AP)
Ukrayna, Kursk'ta harekat başlattıktan sonra Rusya da Donetsk'te kritik öneme sahip Pokrovsk şehrine doğru ilerliyor (AP)

Avrupalı firmaların, Hindistan'daki silah üreticileri aracılığıyla son bir yıldır Ukrayna'ya top mermisi tedarik ettiği bildiriliyor.

Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters, Rusya'nın transferlere tepki gösterdiğini fakat Hindistan'ın bunları durdurmak için herhangi bir adım atmadığını yazıyor. 

Kimliğinin açıklanmasını istemeyen Avrupalı ve Hindistanlı yetkililere göre, Hindistan'da üretilen top mermilerini Ukrayna'ya gönderen ülkeler arasında İtalya ve Çekya yer alıyor. Ürettiği top mermileri cephede kullanılan firmalardan biri de Hindistan devletine ait Yantra India.

İsveç merkezli düşünce kuruluşu Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'nün verilerine göre Hindistan 2018-2023'te en az 3 milyar dolarlık silah ihracatı yaptı. 

Hindistan Savunma Bakanı Rajnath Singh, 30 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, savunma sanayisindeki ihracatın geçen mali yılda 2,5 milyar doları aştığını ve 2029'a kadar bu rakamı 6 milyar dolara çıkarmak istediklerini söylemişti. 

Reuters'ın incelediği gümrük kayıtlarına göre, 2020'den savaşın başladığı Şubat 2022'ye kadar Hindistanlı üç büyük mühimmat üreticisi Yantra India, Munitions India ve Kalyani Strategic Systems; İtalya, Çekya, İspanya ve Slovenya'ya 2,8 milyon dolarlık mühimmat ihraç etmişti.

Ancak Şubat 2022-Temmuz 2024'te bu rakamın 135,25 milyon dolara yükseldiği bildiriliyor. 

Analizde, dünyanın en büyük silah ithalatçısı konumundaki Hindistan'ın, Avrupa'da uzayan savaşı bir fırsat olarak gördüğü yorumu paylaşılıyor. 

ABD'nin prestijli üniversitelerinden Stanford'da görev yapan savunma uzmanı Arzan Tarapore, Yeni Delhi yönetiminin silah ihracatını genişletmek istediğini ve söz konusu artışın bu politikayla ilgili olduğunu belirtiyor. 

Diğer yandan Yeni Delhi'nin silah ithalatının yüzde 60'ından fazlasını karşılayan Rusya, Hindistan için değerli bir ortak. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, üçüncü dönem için seçilmesinin ardından temmuzda yaptığı ilk uluslararası gezide Moskova'ya gitmişti. 

Modi, görüşmenin ardından barış için diplomatik çözüm çağrısı yaparken, Rusya lideri Vladimir Putin de Modi'ye ülkenin en önemli devlet nişanı olarak bilinen Aziz Andreas Nişanı'nı takdim etmişti.

Reuters, aynı ay Kazakistan'daki bir toplantıda Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar'la Rus mevkidaşı Sergey Lavrov'un mühimmat meselesini görüştüğünü de aktarıyor. 

Kaynaklar, Lavrov'un bazıları Hindistan devletine ait firmalar tarafından üretilen mühimmatların Ukrayna cephesinde kullanılmasından rahatsızlık duyduklarını dile getirdiğini söylüyor. Diğer yandan Jaishankar'ın Lavrov'a ne yanıt verdiğine dair bilgi paylaşılmıyor.

Reuters, Rusya ve Hindistan yönetimlerinin yorum taleplerini reddettiğini aktarıyor. Aynı şekilde Ukrayna, İspanya, İtalya ve Çekya da yorum yapmayı reddediyor.

Soğuk Savaş boyunca Hindistan'la Sovyetler Birliği arasında güçlü bir stratejik, askeri, ekonomik ve diplomatik ilişki sürdürülmüştü. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra da iki ülke arasındaki yakın bağlar korundu. 

BRICS'in ortak kurucu üyelerinden Rusya ve Hindistan, "özel ve ayrıcalıklı bir stratejik ortaklığa" sahip. Ayrıca Hindistan; Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan'ın 1996'da kurduğu Şanghay İşbirliği Örgütü'ne de 2017'de katılmıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Hindustan Times