İsrail Batı Şeria'da yürüttüğü operasyonu ‘arı kovanında’ yoğunlaştırdı

İsrail’den Gazze’de çocuk felci aşısı hazırlıkları için yapılan çağrıya bombalı yanıt: Onlarca kişi öldü

Dün Batı Şeria’da bulunan Cenin Mülteci Kampı’ndaki operasyon sırasında İsrail ordusuna ait zırhlı araçların yanında kuyrukta bekleyen Filistinliler (AP)
Dün Batı Şeria’da bulunan Cenin Mülteci Kampı’ndaki operasyon sırasında İsrail ordusuna ait zırhlı araçların yanında kuyrukta bekleyen Filistinliler (AP)
TT

İsrail Batı Şeria'da yürüttüğü operasyonu ‘arı kovanında’ yoğunlaştırdı

Dün Batı Şeria’da bulunan Cenin Mülteci Kampı’ndaki operasyon sırasında İsrail ordusuna ait zırhlı araçların yanında kuyrukta bekleyen Filistinliler (AP)
Dün Batı Şeria’da bulunan Cenin Mülteci Kampı’ndaki operasyon sırasında İsrail ordusuna ait zırhlı araçların yanında kuyrukta bekleyen Filistinliler (AP)

İsrail ordusu, geçtiğimiz çarşamba günü Batı Şeria'nın kuzeyindeki mülteci kamplarına karşı başlattığı geniş çaplı operasyonun dördüncü gününde Batı Şeria'daki saldırılarını sürdürme kararı aldı. Operasyon dün, ordunun ‘arı kovanı’ olarak tanımladığı Cenin Mülteci Kampı’nda yoğunlaştı.

Ağır zırhlı araçlarla desteklenen İsrail güçleri, Tulkerim ve Tubas mülteci kamplarına yönelik baskınlar sona erdirdikten sonra Cenin Mülteci Kampı’na baskın düzenledi.

Cenin Mülteci Kampı, ordunun belirli mahallelerin merkezine girmesinin ardından İsrail ordusu ile silahlı unsurlar arasındaki en şiddetli çatışmalara sahne oldu. İsrail ordusu, kampa yönelik baskınlara devam edeceğini açıkladı.

Öte yandan Gazze Şeridi’nde, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından belirlenen bölgelerde yaklaşık 640 bin çocuğu kapsayan ve günlük sekiz saat süreyle verilecek insani aralıklar çerçevesinde çocuk felci aşı kampanyası başlatılması çağrısına İsrail, bombardımanla yanıt verdi. İsrail düzenlediği bombardımanla en az 48 Filistinliyi öldürdü.



Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
TT

Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi tarafından dün yapılan bir açıklamada, Başkan Donald Trump'ın yönetiminin zorlu taleplerini artırdığı belirtildi. Açıklamada bunun hükümet yetkililerinin söz konusu talepleri detaylandıran bir mektubu izinsiz olarak gönderdiklerine dair bir raporun yayınlanmasına rağmen gerçekleştiği belirtildi.

New York Times (NYT) gazetesi, cuma akşamı geç saatlerde, ismi açıklanmayan kaynakların, hükümet avukatlarından 11 Nisan'da Harvard Üniversitesi’ne ulaşan bir mektubun, ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimindeki üst düzey yetkililer onaylamadan ya da yayınlanması için yeşil ışık yakmadan gönderildiğini söylediklerini bildirdi.

Reuters'ın aktardığına göre Harvard Üniversitesi, mektubun kendisine ulaşmasından üç gün sonra üniversitenin işe alma, öğrenci kabul etme ve direktif verme hakları konusunda ‘hükümete tavizler verilmesi’ anlamına geldiğini söylediği taleplerin çoğunu reddetti.

Bunun üzerine Trump yönetimi, üniversiteye sağlanan 2,3 milyar dolarlık fonu dondurdu. Ayrıca üniversitenin vergiden muaf edilme statüsünü ve yabancı öğrenci kaydetme yetkisini geri almakla tehdit etti. Trump yönetimi, üniversitenin dış ilişkileri, öğrencileri ve öğretim üyeleri hakkında bilgi de talep etti.

ABD Başkanı Trump, ocak ayında göreve başlamasından bu yana geçtiğimiz yıl Filistin yanlısı protestoları kötü idare ettikleri ve kampüslerde antisemitizmin yayılmasına izin verdikleri gerekçesiyle ABD'nin önde gelen üniversitelerine baskı yapmaya devam ediyor.

Ancak aralarında bazı Yahudi grupların da bulunduğu protestocular, İsrail'in Gazze Şeridi’ndeki eylemlerine yönelik eleştirilerinin yanlış bir şekilde antisemitizmle bir tutulduğunu vurguluyor.