Baerbock: İki devletli çözümü reddeden İsrailli bakanlar ülkelerinin güvenliğini tehdit ediyor

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock (Reuters)
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock (Reuters)
TT

Baerbock: İki devletli çözümü reddeden İsrailli bakanlar ülkelerinin güvenliğini tehdit ediyor

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock (Reuters)
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock (Reuters)

Almanya Dışişleri Bakanı Annalina Baerbock, İsrail hükümetine alışılmadık sözlerle iki devletli çözüm müzakerelerine kapıyı kapatmaması çağrısında bulundu.

Suudi Arabistan, Ürdün ve İsrail'deki kriz görüşmeleri için yola çıkmadan önce dün (Çarşamba) yaptığı açıklamada, “İsrail hükümetinin iki devletli çözümü söz ve eylemleriyle sorgulayan üyelerinin İsrail'in uzun vadeli güvenliğini tehdit ettiğini” söyledi.

Baerbock, “İki devletli bir çözümün müzakere edilmesi kalıcı barış için tek seçenektir. Terörizmle ancak bu şekilde kalıcı olarak mücadele edilebilir” dedi.

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu iki devletli çözümü reddediyor ve 18 Temmuz'da İsrail parlamentosu (Knesset) Ürdün Nehri'nin batısında bir Filistin devletinin kurulmasını reddeden karar lehinde oy kullandı.

Suudi Arabistan ve Ürdün'de bugün temaslarda bulunacak olan Bakan, cuma günü İsrail'e geçerek İsrailli mevkidaşı Yisrael Katz ve Savunma Bakanı Yoav Galant'ın da aralarında bulunduğu İsrailli yetkililerle görüşmelerde bulunacak. Ayrıca Batı Şeria'nın Ramallah kentinde Filistin Yönetimi Başbakanı Muhammed Mustafa ile de bir araya gelecek.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığı habere göre Alman Dışişleri Bakanı Berbock'un 7 Ekim'deki Hamas saldırısından sonra İsrail'e yaptığı dokuzuncu ziyaret olacak.

Batı Şeria'da şiddetin tırmanabileceği uyarısında bulunan Berbock, “evlerinin önünde yıkımı izlemek zorunda kalan yeni bir nesil radikalleşirse hiçbir şey kazanamazlar. Filistinlilerin güvenli ve onurlu bir yaşam sürmeye hakları vardır” ifadelerini kullandı.

İsrail birkaç gün önce 1967'den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'nın kuzeyinde bir askeri operasyon başlattı ve Gazze'ye yönelik İsrail savaşının başlamasından bu yana Batı Şeria'daki durum önemli ölçüde kötüleşti.



Trump, "muhafazakarlara ayrımcılık yapan" bankaları cezalandırmaya hazırlanıyor

Başkanlık emrinde, 6 Ocak 2021'deki ABD Kongresi Baskını'na dair soruşturmalarda bazı bankaların işbirliği yapmasının da hedef alınacağı bildiriliyor (AP)
Başkanlık emrinde, 6 Ocak 2021'deki ABD Kongresi Baskını'na dair soruşturmalarda bazı bankaların işbirliği yapmasının da hedef alınacağı bildiriliyor (AP)
TT

Trump, "muhafazakarlara ayrımcılık yapan" bankaları cezalandırmaya hazırlanıyor

Başkanlık emrinde, 6 Ocak 2021'deki ABD Kongresi Baskını'na dair soruşturmalarda bazı bankaların işbirliği yapmasının da hedef alınacağı bildiriliyor (AP)
Başkanlık emrinde, 6 Ocak 2021'deki ABD Kongresi Baskını'na dair soruşturmalarda bazı bankaların işbirliği yapmasının da hedef alınacağı bildiriliyor (AP)

Beyaz Saray, ABD'deki muhafazakarlara ayrımcılık yaptığı iddia edilen bankaları cezalandırmak için harekete geçti.

Wall Street Journal'ın (WSJ) haberine göre hazırlanan başkanlık emri taslağı, Eşit Kredi Fırsatı Yasası'nı (Equal Credit Opportunity Act), antitröst kurallarını ve tüketicilere mali koruma sağlayan kanunları ihlal ettiği öne sürülen kurumların soruşturulmasını öngörüyor. 

Amerikan gazetesi siyasi düşünce veya dini inançlara bağlı olarak ayrımcılık yapan bankaların cezalandırılmasının hedeflendiğini bildiriyor. 

Müşterilerinin hesaplarını bu gerekçelerle kapattığı tespit edilen bankalar para cezaları, uzlaşma kararları ve diğer disiplin tedbirleriyle karşı karşıya kalacak. 

WSJ'nin kaynaklarına göre, başkanlık emri bu hafta içinde imzalanabilir. Ancak planların değişmesinin mümkün olduğu da haberde belirtiliyor. 

Bank of America'nın Uganda'da faaliyet gösteren bir Hıristiyan örgütünün hesaplarını kapatması üzerine bu hamlenin yapıldığı tahmin ediliyor.

ABD'nin en büyük ikinci bankasına tepki gösterenler, bu kararın örgütün dini inançları nedeniyle alındığını savunurken Bank of America, ülke dışında faaliyet gösteren küçük işletmelere hizmet vermediğini öne sürmüştü. 

Muhafazakarlar uzun yıllardır siyasi ve dini inançları nedeniyle bankaların kendilerine hizmet vermediğini iddia ediyor. 

Wall Street devlerinin "woke" kapitalizmi benimsemesinin, sağcıların iş yapmasını zorlaştırdığı dile getirilen en önemli iddialardan biri. 

Mart'ta Trump Organisation, Capital One'ın kendileriyle çalışmayı durdurduğunu belirterek ülkenin en büyük 9. bankasına dava açmıştı. 

Dava dilekçesinde "ifade ve girişim özgürlüğüne yönelik net bir saldırı" ifadesi kullanılmıştı. 

Joe Biden döneminde bankaların kendilerini sistemden dışladığını savunan kripto para şirketleri de Beyaz Saray'ın yeni hamlesinden umutlu olanlar arasında. 

Bankalarsa kararlarının yasalar, düzenlemeler ve mali risk değerlendirmelerine dayandığını savunuyor. Kripto para konusunda gerekli yasal çerçeve çizilmeksizin bu konuda faaliyet gösteren şirketlerle çalışmalarının kendileri ciddi risklere sokacağını vurguluyorlar.

Independent Türkçe, WSJ, Telegraph