Kahire ve Ankara: Resmi ziyaretler yıllardır devam eden anlaşmazlıkları sonlandırıyor

İki ülke arasındaki ilişkilerde uzlaşı ve kademeli yakınlaşma yolunda pozitif değişimler yaşandı

TT

Kahire ve Ankara: Resmi ziyaretler yıllardır devam eden anlaşmazlıkları sonlandırıyor

Kahire ve Ankara: Resmi ziyaretler yıllardır devam eden anlaşmazlıkları sonlandırıyor

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin Türkiye’ye gerçekleştirdiği ilk ziyaret, iki ülke arasında yaklaşık on yıldır devam eden anlaşmazlıkların ve soğukluğun ardından Kahire ve Ankara arasındaki diplomatik ilişkilerin geliştirilmesi açısından büyük önem taşıyor.

Cumhurbaşkanı Sisi'nin Ankara ziyareti, Mısırlı ve Türk yetkililer arasında yıllardır devam eden çıkmazı aşmak ve yakınlaşma yolunda adım adım ilerlemek amacıyla üç yıldır karşılıklı olarak gerçekleştirilen ziyaretlerin doruk noktasını oluşturuyor. Mısır Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre iki ülkeden yetkililer, ilişkilerin düzeyini ‘dostluk ve stratejik işbirliği aşamasına’ yükseltmeyi hedefliyor.

Mısır-Türkiye ilişkileri, Mısır'da Müslüman Kardeşler iktidarını deviren 30 Haziran 2013 olaylarının ardından, Ankara’nın Kahire tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılan grubu destekleyen bir tutum sergilemesinin ardından bir çıkmaza sürüklenmiş ve uzaklaşma döneminden geçmişti.

Pozitif değişimler

Ancak üç yıl önce iki ülke arasındaki ilişkilerde uzlaşı ve kademeli yakınlaşma yolunda pozitif değişimler yaşandı. Bu değişimler, iki ülke yetkilileri arasında istikşafi görüşmeler aşamasıyla başlayan karşılıklı ziyaretlere dönüştü. Daha sonra iki ülkenin dışişleri bakanlarının karşılıklı ziyaretleri gerçekleşti. İki ülke arasındaki diplomatik hatlar yeniden kuruldu ve iki ülkenin cumhurbaşkanlarının bir araya geldiği zirvelere kadar gelindi.

Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı başkanlığındaki bir heyet, 2021 mayısında Kahire'yi ziyaret ederek Mısır Dışişleri Bakanlığı'nda temaslarda bulunmasıyla başlayan istikşafi görüşmeler, aynı yılın eylül ayında Ankara'da iki ülkenin dışişleri bakan yardımcıları düzeyinde gerçekleştirilen bir başka toplantıyla devam etti.

Birkaç ay sonra, 20 Kasım 2022 tarihinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'nin Katar'da düzenlenen FIFA Dünya Kupası'nın açılış töreni sırasında tokalaşmaları iki ülke arasındaki ilişkilere ivme kazandırdı.

Kahire, geçtiğimiz yıl şubat ayında Türkiye'de meydana gelen depremin ardından Ankara'ya destek olmak amacıyla Türk halkına yüzlerce ton yardım gönderdi. Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri de dayanışma içinde olduklarını ifade etmek üzere Türkiye'yi ziyaret etti. Ziyaret Türk tarafınca takdirle karşılandı.

Ardından 18 Mart 2023'te, dönemin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ikili iş birliğini güçlendirmek amacıyla Mısırlı mevkidaşı ile görüşmelerde bulunmak üzere Kahire'yi ziyaret ederken 13 Nisan 2023'te Mısır Dışişleri Bakanı Şukri, ikili ilişkilerin geliştirilmesine yönelik görüşmelere devam etmek üzere Ankara'yı ziyaret etti.

Cumhurbaşkanlığı düzeyinde görüşmeler

Her iki cumhurbaşkanı da ülkelerinde gerçekleşen cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmaları dolayısıyla birbirlerini tebrik ettiler. Cumhurbaşkanı Sisi, 29 Mayıs 2023 tarihinde Erdoğan'ı telefonla arayarak Türkiye'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasından dolayı tebrik ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan da 20 Aralık 2023 tarihinde Mısır'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Sisi’yi telefonla arayarak tebrik etti.

İki ülkenin yetkilileri arasındaki ziyaretler ve temaslar, 4 Temmuz 2023 tarihinde Mısır ve Türkiye'nin diplomatik ilişkilerini büyükelçi seviyesine yükselttiklerini duyurmalarıyla sonuçlandı. Ardından Mısır ve Türkiye cumhurbaşkanları arasında 10 Eylül 2023 tarihinde Hindistan'ın Yeni Delhi kentinde G20 Zirvesi oturum aralarında bir görüşme gerçekleşti. Toplantıda iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da ileriye taşınması için çalışmanın ve çeşitli iş birliği mekanizmalarını yeniden başlatmanın önemi vurgulandı.

İsrail'in 7 Ekim 2023 tarihinde Gazze Şeridi'nde başlattığı savaş, cumhurbaşkanları ve dışişleri bakanları düzeyinde gerçekleştirilen çoklu temaslar yoluyla Mısır-Türkiye diyaloğunu güçlendirdi. Diplomatik temasların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Şubat 2024 tarihinde Kahire'yi ziyaret etti. Ziyarette Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantılarının Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Ortak Bildiri de dâhil olmak üzere çeşitli iş birliği anlaşmalarının imzalandı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, geçtiğimiz 20 Nisan’da bölgede yükselen tansiyonu düşürme çabaları ve ateşkes konusunda görüşmelerde bulunmak üzere Kahire'yi ziyaret etti. Bundan birkaç hafta sonra, 11 Haziran'da Mısır Ticaret ve Sanayi Bakanı Türkiye'yi ziyaret etti ve Türk mevkidaşı Ömer Polat ile ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi konusunu görüştü.

Dışişleri Bakanı Fidan, 5 Ağustos'ta Kahire'ye bir ziyaret daha gerçekleştirdi. Ziyaret sırasında Cumhurbaşkanı Sisi ile de görüştü. Görüşmede ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve çeşitli bölgesel konular ele alındı.



Erkeklere bakması yasaklanan kadınlar, Taliban'a tepkili

Afganistan'daki ulusal TV kanallarında kadın görmek gün geçtikçe daha da zorlaşıyor (AFP)
Afganistan'daki ulusal TV kanallarında kadın görmek gün geçtikçe daha da zorlaşıyor (AFP)
TT

Erkeklere bakması yasaklanan kadınlar, Taliban'a tepkili

Afganistan'daki ulusal TV kanallarında kadın görmek gün geçtikçe daha da zorlaşıyor (AFP)
Afganistan'daki ulusal TV kanallarında kadın görmek gün geçtikçe daha da zorlaşıyor (AFP)

Dünya çapında tartışılan kanunlar sonunda yürürlüğe girdi ve Afganistan'da kadınların eşleri ve akrabaları haricindeki erkeklerle göz temasında bulunması ve seslerinin toplum içinde duyulması artık resmen yasak.

2022'den beri kararnameyle uygulanan kurallar, ağustos sonunda kanun haline getirildi. Yeni yürürlüğe giren yasada  "Yetişkin bir kadın zorunlu olarak evinden ayrıldığında sesini, yüzünü ve vücudunu gizlemek zorundadır" ifadesi de var. 

ABD'nin Washington Post gazetesi, telefonla eriştiği Afgan kadınlarına yasaklar hakkında ne düşündüklerini sordu. Onlar da kimliklerinin gizli kalması karşılığında konuştu. 

Kadınlar, kanunun kabulüyle birlikte emsalsiz yetkiler tanınan ahlak polisinin hem Kabil'de hem de diğer kentlerde çok daha fazla görülmeye başladığını anlattı. 

Kız çocuklarına gizlice eğitim verdiğini söyleyen 20'li yaşlarındaki Kabilli Mina şöyle diyor:

Üç hafta öncesine kadar, Taliban'ın değişip kızların eğitimine yönelik kısıtlamaları kaldıracağı umudunu hâlâ taşıyordum. Ancak 'Ahlak ve Erdem Yasası' çıkınca tüm ümidimi kaybettim.

Otobüs durakları ve pazarlarda kadınların kıyafetlerinin yanı sıra gülmeleri ya da yüksek sesle konuşmalarının da kontrol edildiği bildirildi. 

Yetkililerin cuma günü dışarı çıkan kadınlara erkeklerin camiye gidişini zorlaştırdıkları gerekçesiyle öfkelendiği de vurgulandı. 

Kız çocuklarının 6. sınıftan sonra okumasının yasaklanması ve kadınların üniversitelere girişinin engellenmesi gibi kararlar, üç yıl önce ABD'nin çekilip Taliban'ın iktidara gelmesiyle birlikte uygulanmaya başlamıştı. 

Ancak kadınlar, son haftalara kadar İngilizce dersi alabildiklerini söylüyor.

Ahlak polisinin son dönemde erkek öğretmenleri uyarmasıyla birlikte aileler kız çocuklarını engellemeye başlamış.

Başkent Kabil'de yaşayan aktivistlerden biri, 1990'lı yıllarda Taliban ilk kez iktidara geldiğinde kendisinin okumasının engellendiğini ve yeniden aynı adımların atıldığını görmenin kendisini üzdüğünü söylüyor. 

48 yaşındaki kadın, örgütün eskisi kadar sert kurallar koymayacağı intibasını yarattıktan sonra değiştiğini vurgulayarak şöyle diyor:

Tüm ülke kadın hayalleri mezarlığına dönüştü.

Ağustos 2021'de iktidarı ele geçirir geçirmez kadınların eğitimini yasaklayarak dikkat çeken Taliban, bu kararların geçici olduğunu savunmuştu. Bu tutum, kararların Kabil'de daha esnek, tutucu bölgelerdeyse daha katı uygulanmasına yol açmıştı. 

Eski üniversite öğrencilerinden 24 yaşındaki Saciye de umutların tükendiği görüşünde:

Taliban içinde iki grup var. Bir grup daha ılımlı ve kuralları esnetmeye hevesli. Ancak kısıtlamaların kanuna dönüşmesiyle birlikte bu grubun kaybettiği görülüyor.

20 yaşındaki bir başka Kabilliyse "Konu zalimlik ve kısıtlamaysa hepsi aynı kafada" diyerek bu ayrımı reddediyor. 

Ancak yine de Afgan kadın hakları aktivistleri, direnişin süreceğini söylüyor. Kuran'ın kadınların eğitimine karşı çıkmadığını ve Allah'ın kitabındaki kıyafet kurallarının Taliban'ınkiler kadar sert olmadığını savunuyorlar. 

Diğer yandan Taliban'ın görüşlerini benimseyen kadınlar da var. 20 yaşındaki Kabilli bir kadın, ahlak polisi olan hemcinslerine dikkat çekerek "Erkeklerden de daha agresif davranıyorlar" diyor. 

Taliban yönetimi hâlâ uluslararası toplumda tanınmıyor. Bu kısıtlamaların dünyayla yapılacak müzakerelerde koz olarak kullanılabileceği de iddialar arasında. 

Yurtdışında okumak için burs başvurusu yapan kadınların reddedildiğini anlatan Mina, şöyle tepki gösteriyor: 

Dünyanın son üç yıldır süren sessizliği, tarihe kara bir sayfa olarak eklenecektir.

Independent Türkçe, Washington Post, BBC