ABD Başkanı'nın oğlu Hunter Biden vergi kaçırma suçunu kabul etti

ABD Başkanı'nın oğlu Hunter Biden, vergi kaçakçılığı davasında suçunu kabul ettikten sonra eşiyle birlikte mahkemeden ayrıldı (AFP)
ABD Başkanı'nın oğlu Hunter Biden, vergi kaçakçılığı davasında suçunu kabul ettikten sonra eşiyle birlikte mahkemeden ayrıldı (AFP)
TT

ABD Başkanı'nın oğlu Hunter Biden vergi kaçırma suçunu kabul etti

ABD Başkanı'nın oğlu Hunter Biden, vergi kaçakçılığı davasında suçunu kabul ettikten sonra eşiyle birlikte mahkemeden ayrıldı (AFP)
ABD Başkanı'nın oğlu Hunter Biden, vergi kaçakçılığı davasında suçunu kabul ettikten sonra eşiyle birlikte mahkemeden ayrıldı (AFP)

ABD Başkanı Joe Biden'ın oğlu Hunter Biden, dün (Perşembe) vergi dolandırıcılığı davasındaki dokuz suçlamanın tamamını resmen kabul ederek, savcılıkla cezanın azaltılmasına yönelik bir anlaşma içermemesine rağmen utanç verici yeni bir duruşmayı önleyen hamlede bulundu.

Şarku’l Avsat’ın New York Times'tan aktardığına göre, Hunter Biden, Los Angeles'taki federal mahkemeye çıktı ve Yargıç Mark Scarcey kendisine yöneltilen dokuz suçlamayı okudu ve sanık hepsinden “suçlu” olduğunu kabul etti.

Suçlamalar 17 yıla kadar hapis ve 1 milyon dolar para cezasını gerektiriyor.

Yargıç ceza duruşmasını 16 Aralık'a erteledi.

54 yaşındaki Hunter, son on yılda 1.4 milyon dolar vergi kaçırmakla ve bu parayı kendi lüksüne harcamakla suçlanıyor.

Hunter Biden’ın avukatı dün mahkemeye müvekkilinin suçunu kabul etmeye istekli olduğunu, ancak ABD yasalarında bir sanığın aynı anda hem suçunu kabul edip hem de masumiyetini korumasına izin veren bir özelliği kullandığını bildirdi.

dcfergth
Hunter Biden Los Angeles'taki federal mahkemeden ayrıldı (Reuters)

Savcılık makamı bu öneriyi reddederek duruşmaya devam etmeyi tercih edeceğini vurguladı.

Savcılığın uzlaşmaz tutumu karşısında Hunter Biden, cezasının azaltılması için savcılarla herhangi bir anlaşma yapmadan, suçunu tamamen kabul etme kararını avukatına bildirdi.

Bu hamle ile ABD Başkanının oğlu, Delaware'de geçirdiği ve ateşli silah satın alırken uyuşturucu kullandığı konusunda yalan söylemekten suçlu bulunduğu davadan sonra bir başka utanç verici davadan daha kaçınmış oldu.

Bir başka duruşma, hayatı ve ailesiyle ilgili utanç verici detayları ortaya çıkarabilirdi.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24