İsrail ordusu “Mawasi katliamının” sorguluyor ve Hamas liderlerinin hedef alındığını belirtiyor

İsrail'in Gazze'deki El Mawasi bölgesine düzenlediği baskının yol açtığı yıkım (AP)
İsrail'in Gazze'deki El Mawasi bölgesine düzenlediği baskının yol açtığı yıkım (AP)
TT

İsrail ordusu “Mawasi katliamının” sorguluyor ve Hamas liderlerinin hedef alındığını belirtiyor

İsrail'in Gazze'deki El Mawasi bölgesine düzenlediği baskının yol açtığı yıkım (AP)
İsrail'in Gazze'deki El Mawasi bölgesine düzenlediği baskının yol açtığı yıkım (AP)

İsrail ordusu bugün (Salı) güney Gazze Şeridi'nde bulunan Han Yunus'taki insani bölge içinde "kamufle edilmiş" komuta ve kontrol merkezindeki bazı üst düzey Hamas liderlerini hedef alan bir saldırı başlattığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklamada, hedeflerin "7 Ekim katliamına doğrudan karıştıkları ve son dönemde terör planlarının hayata geçirilmesi için çalıştıkları" ifade edildi.

Hareketin hükümet medya ofisi tarafından yayınlanan ölü sayısının, elindeki bilgilerle “uyuşmadığını” belirtti. Hedef alınanlar arasında Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki hava kuvvetleri komutanı ve grubun askeri istihbarat ayağının keşif ve hedefleme bölümünün başkanının da bulunduğunu duyurdu.

Hamas, İsrail'in hedef alınan bölgede militanlarının bulunduğu yönündeki iddialarını yalanladı ve sivil alanları askeri amaçlarla kullandığı yönündeki suçlamaları reddetti. Hamas yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Faşist işgal ordusunun, hedef alınan yerde direniş unsurlarının bulunduğuna dair iddialarının, bu iğrenç suçları meşrulaştırmaya çalıştığı apaçık bir yalan olduğunu teyit ediyoruz. Direniş, sivil topluluklar arasında herhangi bir unsurunun bulunduğunu veya bu yerlerin askeri amaçlarla kullanıldığını reddettiğini defalarca vurguladı.”

Açıklamada, “İşgal ordusunun güvenli ilan ettiği bir bölgede, aralarında kadın, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu silahsız sivillerin acımasızca hedef alınması, Nazi işgal hükümetinin Filistin halkımıza karşı imha savaşını sürdürdüğünü teyit etmektedir... Bu saldırı, halkımıza yönelik saldırganlığın ortağı olan ABD yönetiminin tam desteğiyle gerçekleştirilmektedir” denildi.

Gazze'deki Filistin Sivil Savunması bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyinde yerlerinden edilmiş kişilerin çadırlarına düzenlediği hava saldırılarında, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu düzinelerce kişinin öldüğünü ve yaralandığını söyledi.

Bölge sakinleri ve sağlık görevlileri, en az 4 füzenin, Filistin Şeridi'nin diğer yerlerinden kaçan yerinden edilmiş insanlarla dolu olan Han Yunus yakınlarında insani bölge ilan edilen El Mawasi bölgesinde bulunan çadırları hedef aldığını bildirdi.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24