İsrail, "Filistin Yönetimi'ne ölümcül darbe" tehdidinde bulundu

Filistin Devlet Başkanı ve Filistin hükümetinin üyeleri (Reuters)
Filistin Devlet Başkanı ve Filistin hükümetinin üyeleri (Reuters)
TT

İsrail, "Filistin Yönetimi'ne ölümcül darbe" tehdidinde bulundu

Filistin Devlet Başkanı ve Filistin hükümetinin üyeleri (Reuters)
Filistin Devlet Başkanı ve Filistin hükümetinin üyeleri (Reuters)

İsrail hükümeti, dünya ülkelerini Birleşmiş Milletler'de İsrail'e karşı Filistin ve Arap diplomatik faaliyetlerine yanıt vermekten caydırmaya çalışıyor ve “Filistin Yönetimi'ne ölümcül bir darbe” vurmakla tehdit etmeye karar verirken, BM organındaki temsilcisi Danny Danon, Filistinlilerin taleplerinin “diplomatik terörizm olduğunu ve BM'nin onlarla işbirliği yapmasının ahlaki açıdan en düşük nokta olacağını” söyledi.

Bazı İbrani medya platformları dün üst düzey İsrailli hükümet yetkililerinin, Dışişleri Bakanlığı tarafından Başbakanlık Ofisi ile iş birliği içinde geliştirilen ve Filistin Yönetimi'ni zayıflatacak ve çökmesine yardımcı olacak bir dizi sert cezalandırıcı önlem içeren plan hakkında bilgi sızdırdığını ortaya çıkardı.

Kaynaklar, “Kabinet'te (mini bakanlar kurulu) yapılan yoğun müzakerelerde, otoriteye ölümcül bir darbe indirerek yok edene kadar sürecek kademeli adımlar içeren eylem planları hazırlandığını” açıkladı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bu planlar arasında şunlar yer alıyor: İsrail'in Filistin vergi ve gümrüklerinden topladığı fonların transferini engellemek, güvenlik koordinasyonunu kesmek ve Oslo Anlaşmalarından çekilmek.

Sağ görüşlü Israel Hayom gazetesi, önümüzdeki Çarşamba günü Genel Kurul'un oturumunda görüşülecek olan “Filistin Yönetimi'nin Birleşmiş Milletler'de İsrail'e karşı atmaya çalıştığı dramatik adımlara karşı koymak için İsrail ve New York'ta bir mücadele hazırlığı” olduğunu bildirdi



Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
TT

Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi tarafından dün yapılan bir açıklamada, Başkan Donald Trump'ın yönetiminin zorlu taleplerini artırdığı belirtildi. Açıklamada bunun hükümet yetkililerinin söz konusu talepleri detaylandıran bir mektubu izinsiz olarak gönderdiklerine dair bir raporun yayınlanmasına rağmen gerçekleştiği belirtildi.

New York Times (NYT) gazetesi, cuma akşamı geç saatlerde, ismi açıklanmayan kaynakların, hükümet avukatlarından 11 Nisan'da Harvard Üniversitesi’ne ulaşan bir mektubun, ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimindeki üst düzey yetkililer onaylamadan ya da yayınlanması için yeşil ışık yakmadan gönderildiğini söylediklerini bildirdi.

Reuters'ın aktardığına göre Harvard Üniversitesi, mektubun kendisine ulaşmasından üç gün sonra üniversitenin işe alma, öğrenci kabul etme ve direktif verme hakları konusunda ‘hükümete tavizler verilmesi’ anlamına geldiğini söylediği taleplerin çoğunu reddetti.

Bunun üzerine Trump yönetimi, üniversiteye sağlanan 2,3 milyar dolarlık fonu dondurdu. Ayrıca üniversitenin vergiden muaf edilme statüsünü ve yabancı öğrenci kaydetme yetkisini geri almakla tehdit etti. Trump yönetimi, üniversitenin dış ilişkileri, öğrencileri ve öğretim üyeleri hakkında bilgi de talep etti.

ABD Başkanı Trump, ocak ayında göreve başlamasından bu yana geçtiğimiz yıl Filistin yanlısı protestoları kötü idare ettikleri ve kampüslerde antisemitizmin yayılmasına izin verdikleri gerekçesiyle ABD'nin önde gelen üniversitelerine baskı yapmaya devam ediyor.

Ancak aralarında bazı Yahudi grupların da bulunduğu protestocular, İsrail'in Gazze Şeridi’ndeki eylemlerine yönelik eleştirilerinin yanlış bir şekilde antisemitizmle bir tutulduğunu vurguluyor.