Trump'a bir suikast girişimi daha: Şüpheli tutuklandı

Trump’ın kampanya ekibinden açıklama: Başkan Trump güvende. Tehlike yok

Trump'ın Florida’nın West Palm Beach bölgesindeki golf kulübünün yakınlarında güvenliği sağlayan polis araçları (AP)
Trump'ın Florida’nın West Palm Beach bölgesindeki golf kulübünün yakınlarında güvenliği sağlayan polis araçları (AP)
TT

Trump'a bir suikast girişimi daha: Şüpheli tutuklandı

Trump'ın Florida’nın West Palm Beach bölgesindeki golf kulübünün yakınlarında güvenliği sağlayan polis araçları (AP)
Trump'ın Florida’nın West Palm Beach bölgesindeki golf kulübünün yakınlarında güvenliği sağlayan polis araçları (AP)

ABD Federal Soruşturma Bürosu’ndan (FBI) yapılan açıklamada eski başkan ve Cumhuriyetçi Parti’nin 2024 başkanlık seçimlerindeki aday Donald Trump’a karşı dün Florida'nın West Palm Beach bölgesindeki golf sahası yakınlarında suikast girişimi bulunulduğu, ancak Trump’ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.

Emniyet yetkilileri düzenledikleri basın toplantısında, Gizli Servis ajanları tarafından Trump Ulusal Golf Kulubü yakınlarındaki çalılıklarda AK-47 saldırı tüfeğiyle yakalanan bir şüpheliyi tutukladıklarını açıkladı. Açıklamaya göre Gizli Servis ajanları, siyah bir arabayla kaçan şüpheliyi vurarak durdurdu.

Memurlar yerel saatle 13.30 (17.30 GMT) sularında silahlı adamla çatışmaya girerken en az dört şarjör ateş etti. Silahlı adam daha sonra tüfeğini, iki sırt çantasını ve diğer eşyalarını bırakarak siyah bir Nissan arabayla kaçtı. Polis şefi bir görgü tanığının silahlı saldırganı gördüğünü ve arabasının ve plakasının fotoğrafını çekmeyi başardığını söyledi. Palm Beach Bölgesi Şerifi Ric Bradshaw, şüphelinin Trump'ın golf oynadığı yerden 365 ila 457 metre uzaklıkta görüldüğünü söyledi. Bradshaw, Gizli Servis'in tam olarak yapılması gerekeni yaptığını da sözlerine ekledi. Yetkililer daha sonra eyalet genelindeki kurumlara araçla ilgili detaylı bilgilerin olduğu bir uyarı mesajı gönderdi. Bu sayede şüpheli, komşu bölge Martin County'deki şerif yardımcıları tarafından I-95 otoyolunda başarılı bir şekilde durdurulup tutuklandı.

Şu an gözaltına alınan bir kişinin olduğunu söyleyen Bradshaw, şüphelinin kimliğinden bahsetmediği gibi olası bir cinayet sebebi hakkında da bilgi vermedi. Ancak, New York Times (NYT) gazetesi ve Fox News haber kanalı, kaynaklarına dayandırdıkları haberlerde vurularak durdurulan şüphelinin adının Ryan Wesley Roth olduğunu bildirdi.

Trump'ın seçim kampanyası ekibi, Trump’ın söz konusu olayın ardından sağlık durumunun iyi olduğunu açıkladı.

Reuters’ın kampanya ekibine gönderdiği e-postaya gelen yanıtta şu ifadeler yer aldı:

“Çevremde silah sesleri duydum. Ancak söylentiler kontrolden çıkmaya başlamadan önce şunu duymanızı istedim: Ben iyi ve sağlıklıyım!”

Trump, Başkan Yardımcısı Kamala Harris ile arasında sıkı bir çekişmeye sahne olması beklenen 5 Kasım’daki başkanlık seçimlerine birkaç ay kala, 13 Temmuz'da Pennsylvania'da düzenlenen bir miting sırasında uğradığı suikast girişiminde kulağından yaralanmıştı. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada Başkan Joe Biden ve Başkan Yardımcısı Harris'in olayla ilgili olarak bilgilendirildiği ve Trump’ın ‘güvende olduğunu öğrendiklerinde rahatladıkları’ bildirildi. Açıklamada Biden ve Harris’in düzenli olarak bilgilendirilecekleri de kaydedildi. Harris X platformunda yaptığı bir paylaşımda “ABD’de şiddete yer yok” dedi.

Washington Post gazetesinin konuyla ilgili iki kaynaktan aktardığına göre olay esnasında Trump golf oynuyordu ve Gizli Servis ajanları tarafından bir odaya götürüldü. Trump’ın kampanya ekibinin sözcüsü Stephen Schwing, olayla ilgili yorum talebine yanıt vermedi. Kırk yılı aşkın bir süredir bir ABD başkanının ya da büyük bir partinin başkan adayının ilk kez hedef alındığı vurulma olayı, iki partili ABD Kongresi üyelerinin baskısı sonucu ABD Gizli Servis Direktörü Kimberly Cheatle’ı istifaya etmek zorunda bırakan bir güvenlik zafiyeti olarak görüldü.

Pennsylvania'daki olayda Trump sağ kulağından vurulurken bir kişi hayatını kaybetti. Thomas Cross adında 20 yaşında bir erkek olan saldırgan ise Gizli Servis ajanları tarafından vurularak etkisiz hale getirildi.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24