Hillary Clinton'dan Elon Musk'ın "ürkütücü" Taylor Swift yorumuna tepki

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Hillary Clinton'dan Elon Musk'ın "ürkütücü" Taylor Swift yorumuna tepki

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Hillary Clinton, Elon Musk'ın Taylor Swift'e sosyal medya üzerinden verdiği "rezil ve ürkütücü" mesajı "tecavüz demenin başka bir yolu" diye niteleyerek kınadı.

Clinton, Swift'in gelecek ABD başkanlık seçimlerinde Donald Trump'ın rakibi olan Kamala Harris'i desteklediğini açıklamasının ardından Musk'ın, Trump'ın sözcüsü gibi davrandığını ileri sürdü.

Swift, destek açıklamasını kedisi Benjamin Button'la poz verdiği bir fotoğrafla paylaşmış ve ünlü pop yıldızı, Donald Trump'ın seçim ortağı J.D. Vance'e bariz bir iğneleme yaparak mesajını "Çocuksuz Kedili Kadın" diye imzalamıştı.

12 çocuk babası olan 53 yaşındaki milyarder Musk şöyle yanıt vermişti:

Peki Taylor… Sen kazandın… Sana bir çocuk vereceğim ve kedilerini canım pahasına koruyacağım.

Clinton, Kara Swisher'ın podcast'inde Trump'ın Swift'in desteğine tepkisi hakkında konuştu ve şöyle dedi:

Trump, alter egosu Elon Musk'a, Swift hakkında gerçekten rezil ve ürkütücü bir şey söyletti.

Clinton, Musk'ın Swift'i "hamile bırakacağını" söylemesinin "tecavüz demenin başka bir yolu" olduğunu düşündüğünü ekledi.

Clinton şöyle devam etti:

Dediği şeyleri neden dediğini anlayamıyorum. Aklım almıyor. Trump'ı gördüğümde veya Musk'ı, bu MAGA figürlerinin hepsini ve özellikle de teknoloji dünyasından olan evrenin sözde efendilerini… Kadın düşmanlığı dünya görüşlerinin büyük bir parçası ve sertliğe, şiddete ve maçoluğa yöneliyorlar. Öte yandan Taylor Swift, kendi çabalarıyla milyarder olmuş, insanlara neşe veren, özellikle kız çocuklarına ve kadınlara hayat dersleri öğreten biri… Buna katlanamıyorlar. (Swift'in desteği) Trump'ı çok etkilerdi diye düşünüyorum. Eğer öncesinde olsaydı münazarayı gölgede bırakırdı. Münazaradan hemen sonra gerçekleşmesi ve Kamala'nın ivmesini artırması hepsini sinirlendirmiş olmalı.

Destek açıklamasının ardından Trump, Truth Social platformunda öfkeli bir şekilde "TAYLOR SWIFT'TEN NEFRET EDİYORUM" diye ilan etmişti.

Harris'in kampanya ekibi buna Taylor Swift şarkılarına göndermelerle dolu, esprili bir açıklamayla karşılık vermişti.

Açıklama "Donald Trump'ın haftasının onu kötü etkilediğini (Down Bad) söylemenin güvenli (Safe & Sound) olduğuna epey eminiz. Bay Hiçbir Şey Yolunda Değil (Mr. Perfectly Fine) bu haftayı duygularıyla başa çıkarak, küçük sorunları (Champagne Problems) hakkında yakınarak geçirdi" diye başlıyordu.  

Trump'ın "saçmalamayla, bağırmayla ve sürekli komplo teorileriyle" geçen haftasını anlatarak devam eden açıklama, Trump'ın bu hafta New York'taki 11 Eylül anma törenine yaptığı ziyarete de yer veriyordu. Ziyarette kendisine, 11 Eylül komplo teorilerini yayma geçmişi olan aşırı sağcı aktivist Laura Loomer eşlik etmişti.

Açıklama "Ne demek isterseniz deyin (Call It What You Want) ama bu gelmiş geçmiş en küçük adam için (Smallest Man Who Ever Lived) yeni bir şey değil (Nothing New)" diye eklemişti.
Independent Türkçe



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24