Pezeşkiyan Rusya'yı yaptırımlara karşı iş birliği yapmaya çağırdı

Şoygu, Putin'in mesajını İranlı mevkidaşına iletti.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Salı) Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu'yu kabul etti. (İran Cumhurbaşkanlığı)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Salı) Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu'yu kabul etti. (İran Cumhurbaşkanlığı)
TT

Pezeşkiyan Rusya'yı yaptırımlara karşı iş birliği yapmaya çağırdı

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Salı) Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu'yu kabul etti. (İran Cumhurbaşkanlığı)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün (Salı) Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu'yu kabul etti. (İran Cumhurbaşkanlığı)

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu ile yaptığı görüşmede Moskova'yı yaptırımlara karşı iş birliğini güçlendirmeye çağırdı.

Pezeşkiyan Rus yetkiliye, hükümetinin ‘iki ülke arasındaki ilişkilerin seviyesini yükseltmek için iş birliğini ve devam eden tedbirleri ciddi bir şekilde takip edeceğini’ söyledi.

İran Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde Pezeşkiyan'ın şu sözlerine yer verildi: “İran ve Rusya arasındaki ilişkilerin ve iş birliğinin derinleştirilmesi ve güçlendirilmesi, iki ülkeye yönelik yaptırımların ve haksız tedbirlerin etkisinin en aza indirilmesine katkıda bulunacaktır. Tahran ve Moskova arasındaki ilişkiler kalıcı, sürekli ve istikrarlı bir şekilde gelişecektir.”

İran Cumhurbaşkanlığı tarafından yayınlanan fotoğraflara göre Şoygu, Pezeşkiyan'a Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yazılı bir mesajını iletti.

Dün (Salı) Tahran'a gelen Şoygu, İranlı yetkililerle görüşmelerine mevkidaşı Ali Ekber Ahmediyan ile bir araya gelerek başladı.

kıl8öç
İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Ekber Ahmediyan dün (Salı) Tahran'da Rus mevkidaşı Sergey Şoygu'yu kabul etti. (IRNA)

Ahmediyan geçen hafta BRICS'teki mevkidaşlarının katıldığı bir konferans çerçevesinde Moskova'da Şoygu ile görüştü, ancak İran medyası görüşmenin ayrıntılarını açıklamadı.

Ahmediyan geçtiğimiz perşembe günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya geldi ve yeni seçilen Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın ‘Rusya'ya karşı eski Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi döneminde oluşturulan yaklaşımı değiştirme niyetinde olmadığı’ güvencesini iletti. Şarku’l Avsat’ın Rus haber ajansı TASS’tan aktardığına göre Ahmediyan, “Kendisiyle birkaç kez görüştüm. Pezeşkiyan ikili ilişkileri sürdürme ve geliştirme niyetinde” ifadelerini kullandı.

Şoygu'nun ziyareti, Tahran'ın eylül ayında Ukrayna'daki savaşta kullanmak üzere Moskova'ya balistik füze gönderdiği yönündeki Batı suçlamalarını reddetmesinin ardından geldi. Söz konusu iddia, Moskova ve Tahran'a yönelik yeni yaptırımlara yol açtı.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan pazartesi günü yaptığı açıklamada, hükümetinin ağustos ayında göreve başlamasından bu yana Rusya'ya herhangi bir silah göndermediğini söyledi.

Pezeşkiyan, “Rusya ve İran'ın geçmişte askeri iş birliği yapmış olması mümkün, çünkü o dönemde bu konuda bir yasak yoktu. Güvenle söyleyebileceğim şey, biz iktidara geldiğimizden beri, Batı'nın bize yaptırım uygulamasını haklı çıkaracak hiçbir şeyi onlara (Ruslara) vermediğimizdir” şeklinde konuştu.

Reuters şubat ayında, İran'ın Rusya'ya çok sayıda güçlü karadan karaya balistik füze tedarik ettiğini ve ABD'nin yaptırım uyguladığı iki ülke arasındaki askeri iş birliğini derinleştirdiğini bildirdi.

Bu ayın başlarında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki tartışmalı Karabağ bölgesindeki Zengezur Koridoru’nu onaylaması, özellikle Moskova ile yakınlaşmaya karşı olan çevrelerde öfkeli eleştirilere yol açtı.

Yeni hükümeti destekleyenler ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi çağrısında bulunurken, Pezeşkiyan hükümetinin destekçileri Rusya'yı İran'ın Batı ile ilişkilerini, özellikle de nükleer müzakere masasına dönmesini engellemeye çalışmakla suçladı.

Öte yandan İran ve Rusya, kapsamlı iş birliğine ilişkin ikili bir anlaşma imzalamaya hazırlanıyor.



El Salvador lideri Bukele, ülkede güvenliği ne pahasına sağladı?

Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)
Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)
TT

El Salvador lideri Bukele, ülkede güvenliği ne pahasına sağladı?

Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)
Mega hapishanede gardiyanlara ek olarak 600 asker ve 250 polis görev yapıyor (Reuters)

El Salvador'da yönetimi eleştirenler, Devlet Başkanı Nayib Bukele'nin "diktatörlük" kurduğunu savunurken, güvenliğin sağlanmasından mutlu olanlar ülkenin özgürleştiğini öne sürüyor.

"Dünyanın cinayet başkenti" diye adlandırılan 6 milyon nüfuslu El Salvador'da 2016'da saatte ortalama bir cinayet işleniyordu. Çete savaşları da Salvadorluların çoğunlukla kuzeye, ABD'ye göç etmesine neden oluyordu.

Ancak Amerikan medya kuruluşu CNN'in haberinde, Bukele'nin sert önlemleriyle cinayet oranlarının ciddi şekilde azaldığına, hatta "ABD'de iyi hayatlar kuran kişilerin bile ülkeye geri döndüğüne" dikkat çekiliyor. 

Diğer yandan Bukele'nin çetelere yönelik savaşta, olağanüstü hal (OHAL) kapsamında yargı süreçlerini askıya aldığına, hapsedilme oranlarında büyük artış yaşandığına ve insan hakları örgütlerinden tepkiler geldiğine işaret ediliyor.

ABD'ye iltica başvuruları olumsuz yanıtlandıktan sonra 6 yıl önce başkent San Salvador'a döndüklerini belirten Victor Bolanos ve eşi Blanca, o dönem "hiçbir yerde güvenlik olmadığını" söylüyor. 

Bukele'nin yönetimiyle durumun değiştiğini savunan Blanca şunları şu ifadeleri kullanıyor: 

Artık güvende hissediyoruz. Ülkemize özgürlük geldi.

ABD Gümrük ve Sınır Koruması'nın verilerine göre 2022'de El Salvador'dan ABD'nin güney sınırına gelen kişi sayısı 97 bindi. Bu rakam, 2023'te 61 bine indi. 

Ancak göçün tek sebebi şiddet ve çete savaşları değil. CNN, pek çok Salvadorlunun ekonomik sıkıntılar ve istihdam sorunları nedeniyle ülkeyi terk ettiğini belirtiyor. Dünya Bankası'na göre Bukele'nin göreve gelmesinden bu yana El Salvador ekonomisi yavaş ve istikrarlı bir büyüme göstermiş olsa da ülke hâlâ vatandaşlarına yeterli fırsat sunmakta zorlanıyor.

48 yaşındaki emlak yatırımcısı Diego Morales, 27 yıldır ABD'de yaşadıktan sonra ülkesi El Salvador'a döndüğünü ve büyük bir değişimle karşılaştığını söylüyor: 

Küçükken uyanıp okula giderken sokakta ölü insanlar görürdüm. Artık burası güvenli ve pek çok kişi geri dönüyor.

Diğer yandan insan hakları grupları, Bukele'nin suç örgütlerine karşı açtığı savaşta çete üyesi olmayanların da tutuklandığına dikkat çekerek, San Salvador yönetimini eleştiriyor. 

Teresa Lilian Gutierrez, ülkedeki güvenliğin arttığını belirtirken, oğlunun çete üyesi olmamasına rağmen iki yıldır hapiste tutulduğunu savunuyor. Oğlunun OHAL kapsamında içeri alındığını belirten Gutierrez, şöyle devam ediyor: 

Hükümetten onu çıkarmasını istiyorum, lütfen... Geçen yıl avukatıyla konuştum çünkü onu serbest bırakacaklardı ama daha sonra onu bana geri vermeyeceklerini anladım.

Adalet ve Güvenlik Bakanı Gustavo Villatoro, ocak ayında yaptığı açıklamada  geçen yıl 154 cinayet işlendiğini söylemişti. Bu rakam 2022'de 495'ti. Resmi rakamlara göre, Orta Amerika ülkesinde 2020 ve 2021'de en az 1000 kişi öldürülürken, bu sayı 2019'da 2 binin üzerindeydi.

Cinayet oranlarındaki sert düşüş, Bukele'nin Mart 2022'de MS 13 ve 18. Cadde (Barrio 18) çeteleri arasında yaşanan çatışmalara karşı olağanüstü hal (OHAL) ilan etmesinin ardından geldi. Halen süren OHAL kapsamında bugüne dek neredeyse 100 bin kişi söz konusu çetelere üye olduğu gerekçesiyle yakalandı. Bunlardan yaklaşık 7 biniyse serbest bırakıldı.

Birleşik Krallık merkezli Af Örgütü ise 2022'deki raporunda, cezaevindeki kişilerin kötü muamele ve işkence gördüğünü iddia etmişti. 

Bukele, Amerika kıtasının en büyük hapishanesi Terör Muhafaza Merkezi'nin (CECOT) açılışını da geçen yıl şubatta yapmıştı. San Salvador'a 74 kilometre mesafedeki Tecoluca kasabasında yer alan hapishane, 166 hektarlık alana inşa edilmişti.

Independent Türkçe, CNN, El Pais