Muhsin Rızai: İsrail, Dini Lider'in savaştan kaçınma politikasını engellemeye çalışıyor

Muhsin Rızai, İran-Irak savaşının yıldönümünde düzenlenen bir konferansta konuşuyor. (Mehr)
Muhsin Rızai, İran-Irak savaşının yıldönümünde düzenlenen bir konferansta konuşuyor. (Mehr)
TT

Muhsin Rızai: İsrail, Dini Lider'in savaştan kaçınma politikasını engellemeye çalışıyor

Muhsin Rızai, İran-Irak savaşının yıldönümünde düzenlenen bir konferansta konuşuyor. (Mehr)
Muhsin Rızai, İran-Irak savaşının yıldönümünde düzenlenen bir konferansta konuşuyor. (Mehr)

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) Komutanı Muhsin Rızai, İsrail'in İran Dini Lideri Ali Hamaney'in savaştan kaçınma politikasını engellemeye çalıştığı uyarısında bulundu. Öte yandan İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu, bir üyesinin Tahran'ın çağrı cihazı alımına müdahil olduğu yönündeki açıklamalarını yalanladı.

Şarku’l Avsat’ın DMO'ya bağlı Tesnim Haber Ajansı’ndan aktardığına göre Rızai, İran-Irak savaşında ölenleri anmak için düzenlenen bir konferansta İsrail'in İsmail Heniyye suikastına İran'ın verdiği tepkiden bir savaş çıkarmaya çalıştığını söyledi.

Rızai, İran'ın tepkisine ilişkin olarak, “Beklenti içindeyiz ve doğru zamanda bilgelik ve güçle hareket edeceğiz” dedi.

Rızai, Gazze Şeridi'nde Hamas ile İsrail ve Lübnan'da Hizbullah arasındaki savaşla ilgili gelişmeleri İran-Irak savaşıyla ilişkilendirdikten sonra Netanyahu'yu eski Irak rejimi lideri Saddam Hüseyin'e benzettiği sözlerini tekrarladı.

Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi üyesi olan Rızai şunları söyledi: “Bizim savaşa girme niyetimiz yoktu ama onlar bir zorbayı İran'a saldırması için kışkırttılar. Deliliğiyle Saddam'a benzeyen Netanyahu, İran'a karşı savaş başlatmak için kışkırtıldı ve Şam'daki konsolosluğumuza saldırdı.”

Rızai, ülkesinin nisan ayı başında Şam'daki konsolosluğuna yapılan İsrail saldırısına ‘savaşa yol açmayacak şekilde’ karşılık verdiğini belirterek, “Heniyye'ye bizim topraklarımızda suikast düzenlediler ve şimdi bir şeyler yapmalıyız” dedi.

“İsrail, İran'ı savaşa sokmak ve Dini Lider Ali Hamaney’in akıllıca politikasını engellemek için elinden geleni yapıyor” diyen Rızai, ülkede son sözü söyleyen Hamaney'in ülkesini doğrudan savaşa sokmayı reddetmesine üstü kapalı bir göndermede bulundu.

Rızai mevcut durumu ‘önemli’ olarak nitelendirerek, “Biz savaş istemiyoruz ve savaşın savunucusu değiliz” dedi. Topu Hizbullah'ın sahasına atan Rızai, “Hizbullah Siyonist varlığın serbestçe hareket etmesine izin vermeyecektir” şeklinde konuştu.

X platformunda Arapça olarak paylaşımda bulunan Rızai, “Siyonist varlık Hizbullah'ı vurmak için yirmi yıldır geliştirdiği istihbarat kabiliyetlerini ve nüfuzunu kullandı. Hizbullah yaratıcılık, değişim ve adaptasyon konusunda rakipsiz bir güçtür ve insan enerjisi yüz yıl boyunca tükenmeyecek bir hazinedir. Tüm bunların sonuçlarını dünya görecek” ifadelerini kullandı.

“İran halkı enflasyona rağmen kararlıdır ve düşman askeri yöntemler ve sızan ajanlarla bu kararlılığı kırmaya çalışmaktadır” diyen Rızai, yaptırımların ülke içindeki etkisine de değindi.

‘Düşmanların’ İran kamuoyunu etkileme kabiliyetini küçümseyen Rızai, “Dini Lider’in emirlerine uymalı ve iç birliğimizi korumalıyız” dedi.

Rızai, ABD Başkanı Joe Biden ve Avrupalı müttefiklerini suçlayarak onları İsrail'e karşı ‘yumuşak’ davranmakla itham etti. Rızai, “Avrupa ve ABD'nin Hitler'e karşı gösterdiği hoşgörü ve Avusturya'nın Almanya'ya ilhakı İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesine neden oldu. Bugün Biden ve Avrupalı liderler de Netanyahu'nun Gazze ve Lübnan'da işlediği suçlara göz yumuyorlar. Bu yaklaşımın devamı onlar için acı sonuçlar doğuracaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Eski Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin ekonomi danışmanı olan Rızai'nin son iki gündür DMO üniformasıyla ortaya çıkması dikkat çekti.

Bu arada İran medyası Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu'nun dün (pazar) sabah İstihbarat Bakanı İsmail Hatip, DMO komutanları ve Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin katılımıyla Lübnan'daki gelişmeleri görüşmek üzere olağanüstü bir toplantı yaptığını bildirdi.

Komisyon üyesi Milletvekili Bahşayiş Erdestani, Didban İran internet sitesine yaptığı açıklamada, ‘Hizbullah'a çağrı cihazı alımına İran'ın da katıldığını, ancak maalesef İsraillilerin Lübnan'daki Hizbullah saflarına sızdığını’ belirtti.

Erdestani, “Eski Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi bir tür çağrı cihazı kullanıyordu... Bir sızma olduğunu inkâr etmemeliyiz” ifadelerini kullandı.

Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Sözcüsü Milletvekili İbrahim Rızai ise “Meslektaşımızın İran'ın Hizbullah'a çağrı cihazı alımına müdahil olduğuna ilişkin açıklaması kendi kişisel görüşüdür ve parlamentodaki Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu'nun tutumunu yansıtmamaktadır” dedi.



Devrim Muhafızları çağrı cihazı ve telsiz saldırılarından sonra iletişim cihazlarını yasakladı

 İran Devrim Muhafızları, silahlı kuvvetlerin Tahran dışında düzenlediği yıllık geçit töreninde (AP)
İran Devrim Muhafızları, silahlı kuvvetlerin Tahran dışında düzenlediği yıllık geçit töreninde (AP)
TT

Devrim Muhafızları çağrı cihazı ve telsiz saldırılarından sonra iletişim cihazlarını yasakladı

 İran Devrim Muhafızları, silahlı kuvvetlerin Tahran dışında düzenlediği yıllık geçit töreninde (AP)
İran Devrim Muhafızları, silahlı kuvvetlerin Tahran dışında düzenlediği yıllık geçit töreninde (AP)

İranlı iki üst düzey güvenlik yetkilisi Reuters'e, geçtiğimiz hafta Lübnan Hizbullahı’nın kullandığı binlerce çağrı cihazı ve telsizin patlatılmasının ardından Devrim Muhafızları'nın tüm üyelerine her türlü iletişim cihazını kullanmayı bırakmalarını emrettiğini söyledi.

Bir güvenlik yetkilisi, İran Devrim Muhafızları'nın sadece iletişim ekipmanlarını değil tüm cihazları incelemek için büyük bir operasyon yürüttüğünü, bu cihazların çoğunun ya yerel olarak üretildiğini ya da Çin ve Rusya'dan ithal edildiğini belirtti.

Konunun hassasiyeti nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen yetkili, Tahran'ın, İsrail için çalışan İranlı ajanları da kullanabilecek bir İsrail sızmasından endişe duyduğunu ve hali hazırda Devrim Muhafızları’ndaki orta ve üst düzey liderleri hedef alan kapsamlı bir soruşturma başlattığını ifade etti.

Güvenlik yetkilisi, "Bu, İran'daki ve yurt dışındaki banka hesaplarının yanı sıra seyahat geçmişlerini ve ailelerinin seyahat geçmişini kontrol etmeyi de içeriyor" ifadelerini kullandı.

Lübnan Hizbullah grubunun kullandığı kablosuz iletişim cihazlarında (çağrı cihazları) geçtiğimiz salı günü eş zamanlı patlamalar yaşandı. Çarşamba günü ise grup üyelerinin de kullandığı yüzlerce telsiz patladı. Saldırılar 39 kişinin ölümüne, 3 binden fazla kişinin de yaralanmasına neden oldu.

Lübnan ve Hizbullah saldırıların arkasında İsrail'in olduğunu söylüyor ancak İsrail bu saldırıyı ne yalanlıyor ne de doğruluyor.
Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığı habere göre güvenlik yetkilisi, 190 bin personeli bulunan İran Devrim Muhafızları güçlerinin nasıl iletişim kurduğuna ilişkin ayrıntı vermeyi reddetti.

Yetkili, şu anda “şifreli mesajlaşma sistemlerini kullanıyoruz” dedi.

Aynı yetkiliye göre İran'daki iktidar yapısında büyük endişe yaşanıyor. İran Devrim Muhafızları yetkilileri Hizbullah'la temasa geçti. Teknik değerlendirmelerin yapılması amacıyla, İranlı uzmanlar tarafından incelenmek üzere çok sayıda patlayıcı madde örneği Tahran'a gönderildi.