Batı, İran'ın İsrail'e yönelik füze saldırısını kınadı

İran füzelerinden kaçan İsrailliler, 1 Ekim 2024 Salı
İran füzelerinden kaçan İsrailliler, 1 Ekim 2024 Salı
TT

Batı, İran'ın İsrail'e yönelik füze saldırısını kınadı

İran füzelerinden kaçan İsrailliler, 1 Ekim 2024 Salı
İran füzelerinden kaçan İsrailliler, 1 Ekim 2024 Salı

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, İran'ın İsrail'in Lübnan'daki Hizbullah grubuna karşı yürüttüğü saldırıya misilleme olarak İsrail'e balistik füze yağmuru başlatmasının ardından "Ortadoğu'daki çatışmanın birbiri ardına tırmanarak genişlemesini" kınadı.

Guterres, dün (Salı) yaptığı açıklamada, "Bu sona ermeli. Kesinlikle ateşkese ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

ABD

Beyaz Saray'dan yapılan açıklamaya göre ABD Başkanı Joe Biden dün orduya, "İsrail savunmasına yardım etme" ve İbrani devletini hedef alan İran füzelerini vurma emri verdi.

Açıklamada, Biden ve Demokratların başkan adayı Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in, İran'ın İsrail'e yönelik saldırısını Beyaz Saray Durum Odası'ndan takip ettiği belirtildi.

Almanya

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da İran'ın İsrail'e yönelik füze saldırısını "mümkün olan en güçlü ifadelerle" kınadı ve İran'ın saldırıyı derhal durdurması gerektiğini belirtti.

Birbock, “İran'ı bu tehlikeli gerilime karşı uyardık. İran saldırıyı derhal durdurmalı. Bölgeyi uçurumun eşiğine itiyor" ifadelerini kullandı.

Fransa

Elysee Sarayı, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un "İran'ın İsrail'e yönelik yeni saldırılarını en güçlü ifadelerle kınadığını" duyurdu ve Paris'in dün "İran tehdidine karşı koymak için Ortadoğu'daki askeri yeteneklerini seferber ettiğini" kaydetti.

Fransa Başbakanı Michel Barnier ise Ulusal Mecliste Ortadoğu'daki “tırmanmanın” ve İran ile İsrail arasındaki “doğrudan çatışmanın” endişesini dile getirerek, durumun “son derece tehlikeli” olduğunu söyledi.

Barnier, Emmanuel Macron başkanlığındaki Savunma ve Ulusal Güvenlik Konseyi'nin Elysee'deki toplantısına katılmadan önce milletvekillerine “Şu anda konuşuyorum... Yakın ve Ortadoğu'da durum tırmandırılarak, İran ile İsrail arasında saldırılarla doğrudan çatışma yaşanırken kötüleşiyor. Dolayısıyla durum çok tehlikeli” diye konuştu. 

İngiltere

İngiltere Başbakanı Keir Starmer'in Londra'daki ofisi, ülkesinin İran'ın İsrail'e balistik füze yağmuru başlattıktan sonraki eylemlerini "şiddetle kınadığını" söyledi ve Londra ayrıca bölge genelinde gerilimin azaltılması çağrısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Sky News’ten aktardığıan göre İngiltere Başbakanı Keir Starmer, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ürdün Kralı Abdullah ile telefonda görüştü.

Ülkesinin İsrail'e yardım etmek için askeri yeteneklerini kullanmaya hazır olup olmadığı sorusuna yanıt veren Starmer, İsrail'in kendisini savunma hakkına sahip olduğunu, konuyla ilgili her türlü güncellemenin zamanı gelince sağlanacağını belirtti.

Danimarka

Danimarka, mevcut durumun kaçışı olmadığını belirterek, Ortadoğu'ya Filistin ve İsrail olmak üzere iki devletli çözümü dayatmak için uluslararası askeri müdahaleyi desteklediğini duyurdu.

Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen dün Danimarka Haber Ajansı'na "Orada olup bitenlerin hiçbir çözümü yok ve işlerin bu şekilde devam etmesine izin vermenin hiçbir faydası yok" ifadelerini kulandı.

Frederiksen tarafından savunulan iki devletli çözüm: “Bu çözüm, ancak bir noktada uluslararası toplum bunu artık güç kullanarak uygulamamız gerektiğini ilan ederse gerçekleşebilir.”

Avrupa Birliği

Avrupa Birliği, İran'ın İsrail'e yönelik füze saldırısını "en güçlü ifadelerle" kınadı ve Ortadoğu genelinde derhal ateşkes çağrısında bulundu.

Avrupa Birliği'nin dış politika şefi Josep Borrell, "X" sitesindeki bir gönderide, "Tehlikeli saldırı ve misilleme saldırıları sarmalı, kontrolden çıkma tehlikesine karşı uyarıda bulunuyor. Bölge genelinde acil ateşkese ihtiyaç var" dedi.

Rusya

Rusya, Ortadoğu'daki gergin durumun ABD'nin bölgedeki politikasının “berbat başarısızlığını” ve Washington'un gerilimi önleme konusundaki “yetersizliğini” gösterdiğini belirtti. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “(Başkan Joe) Biden yönetiminin Ortadoğu'daki berbat başarısızlığıdır. Kanlı trajedi giderek kötüleşiyor. Beyaz Saray'ın net olmayan açıklamaları krizleri çözme konusundaki yetersizliğini ortaya koyuyor” ifadeleri yer aldı.

İtalya

Roma, BM Güvenlik Konseyi'ni güney Lübnan'daki BM gücünün yetkilerini artırmaya çağırdı.

Japonya

Yeni Japonya Başbakanı Shigeru İshiba bugün (Çarşamba)yaptığı açıklamada, İran'ın İsrail'e yönelik füze saldırılarını güçlü bir şekilde kınadığını ifade ederek, Ortadoğu'da gerilimin daha da artmasını önlemek için çaba göstermek istediğini söyledi.



İran, reformistlerin Tel Aviv ile temas kurduğu iddialarını yalanladı

Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)
Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)
TT

İran, reformistlerin Tel Aviv ile temas kurduğu iddialarını yalanladı

Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)
Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)

İran medya kuruluşları, 12 günlük savaş sırasında bazı İranlı yetkililerin İsrail'e mesaj göndererek, İran Dini Lideri’nin hedef alınması halinde ülkedeki liderlik boşluğunu doldurmaya hazır olduklarını bildirdikleri iddialarını yalanladı.

İran Devrim Muhafızları Ordusu'na (DMO) bağlı Fars Haber Ajansı, ‘İsrail'in toplumda bölünme tohumları ekmek amacıyla reformistlerle ilgili uydurma iddiaları’ hakkında kısa bir açıklama yayınladı.

Açıklamada, “Son günlerde Siyonist varlık, tartışmalı iddialar yayarak 12 günlük savaş sırasında ülke içinde oluşan eşi benzeri görülmemiş birlik ve uyumu bozmak için büyük çaba sarf etti” denildi.

İranlı Öğrenciler Haber Ajansı (ISNA), bu anlatıyı destekleyen platformlar olarak hareket eden muhalif medya kuruluşlarının, iç anlaşmazlıkları körüklemeyi amaçlayan söylentilerin yayılmasına katkıda bulunduğunu belirtti.

Fars Haber Ajansı, yurtdışındaki Farsça yayın yapan medya kuruluşlarını ‘izleyicilerini motive etmek ve İran toplumu içinde bölünmeyi körükleme projesinde başarılı olmak için çeşitli söylentiler yaymakla’ suçladı.

Ajans, özellikle Manoto TV tarafından yayınlanan ve savaş döneminde reformist hareketin önde gelen isimlerinin Siyonist varlık yetkililerine gizli bir mektup göndererek, İran'da rejim değişikliği çabalarına destek istediklerini belirten bir habere atıfta bulundu.

Ajans, bu bağlamda yapılan araştırmaların ‘bu iddianın ilk olarak Siyonist varlığa bağlı hesaplar tarafından ortaya atıldığını ve daha sonra bu projenin medya kolu olarak Manoto TV tarafından büyütülüp desteklendiğini gösterdiğini’ bildirdi.

Fars Haber Ajansı’nda yer alan haberde, “Bu haberin ve son günlerde bu kanallar aracılığıyla yayılan diğer benzer haberlerin yalan olduğuna ve kamuoyunu, özellikle de devrimci kesimi kışkırtmak, yanlış kutuplaşmalar yaratmak ve toplumda fitne ve bölünme ortamı yaratmak amacıyla yayınlandığına şüphe yok” ifadeleri yer aldı.

hy
İran Dini Lideri Ali Hamaney 23 gün sonra ilk kez kamuoyu karşısına çıkarak, cumartesi günü Tahran'da düzenlenen Aşura törenine katıldı. (AP)

ISNA tarafından cumartesi günü sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımda, “Bu haber ve son günlerde ortalıkta dolaşan diğer iddialar doğru değil; özellikle ülkenin devrimci çevrelerinde kamuoyunu karıştırmak, sahte bir kutuplaşma durumu yaratmak ve toplumu gerilim ve bölünmeye doğru itmek için tasarlanmış” ifadesi yer aldı.

Manoto TV cumartesi günü sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, İran ile İsrail arasındaki savaşın ilk haftasında, reformist hareketin önde gelen isimlerinden bir grubun İsrail tarafına bir mektup göndererek, İran'da rejim değişikliği sürecine destek istediklerini belirtti.

Kanal, ‘İsrail'de bilgi sahibi bir kaynak’ olarak tanımladığı kişinin mektubun bir dizi tanınmış reformist tarafından imzalandığını söylediğini aktardı. “Eğer İsrail rejim değişikliğini desteklerse, adaylarımız ülke yönetimini devralmaya tamamen hazırdır” ifadesinin yer aldığı mektupta, İsrail saldırısını kınayan eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ilk Dini Lider’in torunu olan müttefiki Hasan Humeyni ve Evin Cezaevi’nde tutuklu bulunan reformist aktivist Mustafa Taczade başta olmak üzere önde gelen isimlere atıfta bulunuldu.

Bu gelişme, İsrailli ‘Terror Alarm’ hesabının 28 Haziran'da X platformunda yaptığı bir paylaşımda, ‘eski İran Cumhurbaşkanı'nın birkaç gün önce DMO tarafından düzenlenen bir suikast girişiminden kurtulduğunu’ iddia etmesinin ardından geldi.

Hasan Ruhani hükümetinde İstihbarat Bakanı ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın özel yardımcısı olan Mahmud Alevi cumartesi günü katıldığı bir televizyon programında, “İsrail Tahran'a girmeye, rejimi değiştirmeye ve İslam Cumhuriyeti'nin sonunu kutlamaya hazırlanıyordu” dedi.

Alevi sözlerini şöyle sürdürdü: “Düşman, durumdan şikâyetçi olan bazı vatandaşların kritik bir anda rejimi terk edeceğini düşündü ama yanlış hesap yaptı. İsrail savaşta üstünlüğü ele geçirseydi yeni bir hamle yapabilirdi. Tabii ki spesifik bir şey öngörmüyorum.”

Geçtiğimiz ay Reuters, Hamaney'in halefinin seçilmesine yönelik yoğun tartışmalara aşina olan beş kaynağa dayanarak en önemli iki adayın 56 yaşındaki oğlu Mücteba ve kurucu liderin (Humeyni) torunu 53 yaşındaki Hasan Humeyni olduğunu aktarmıştı. Mücteba Hamaney ve Hasan Humeyni isimleri şaşırtıcı değil, zira bu iki isim en az 10 yıldır Hamaney'in halefi olma ihtimaliyle ilişkilendiriliyordu. Hasan Humeyni reformcu hareketin favorisi olarak görülürken, Mücteba Hamaney DMO liderliği tarafından destekleniyor.

DMO Siyasi ve İdeolojik İşlerden Sorumlu Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Mesud Senayirad, “Siyonist varlığın ya da bu şer ittifakı içindeki müttefiklerinin herhangi bir aptalca eylemi, İran tarafından çöküşlerini hızlandıracak sert bir yanıtla karşılanacaktır” dedi.

İran'ın muhalifleri için olası senaryolardan birinin ‘gri bölgeye’ dönmek ve ‘içerdeki yıkıcı ve hain unsurları’ kullanmak olduğunu söyleyen Senayirad, güvenlik servislerinin ‘savaş sırasında biriken ve halen devam eden deneyim ve hazırlıklara sahip olduğunu’ ifade etti.

Senayirad, “Yakın zamanda keşfedilen ağlar, onlarca yıllık gizli güvenlik ve istihbarat çalışmalarının sonucudur. Son çatışma, savaş sırasında kullanılan bu uyuyan hücreleri izleme fırsatı sağladı. Son tutuklamalar, güvenlik güçlerine gelecekte etkili saldırılar gerçekleştirmelerine yardımcı olması beklenen önemli bilgiler sağladı” ifadelerini kullandı.

Bulunan her ipucunun bu yıkıcı ağların farklı boyutlarının ortaya çıkarılmasına yol açabileceğini ifade eden Senayirad, kurumların daha önce bunlar hakkında kısmi bilgiye sahip olduğunu, ancak son olayların bunları daha geniş bir şekilde açığa çıkardığını açıkladı.

Yerel basına göre DMO dün ülkenin batısında, İran-İsrail savaşı sırasında İsrail bombardımanının vurduğu bir bölgede patlayıcıları imha etmeye çalışan iki üyesinin öldüğünü duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın DMO'ya bağlı Tesnim haber ajansından aktardığına göre, iki DMO üyesi dün ülkenin batısında bulunan Hürremabad'da Siyonist rejimin saldırısı sonucu geride kalan patlayıcıların bulunduğu bir alanı temizlerken, patlayıcıların infilak etmesi sonucu öldü.

İsrail saldırıları, İran'ın nükleer programındaki üst düzey askeri yetkililerin ve bilim adamlarının ölümüne neden oldu. İran yargısı, savaşın en az 936 kişinin ölümüyle sonuçlandığını bildirdi.