Arakçi, bölgeyi tehlikeli bir askeri çatışmadan kurtarmak amacıyla Riyad'ı ziyaret ediyor

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
TT

Arakçi, bölgeyi tehlikeli bir askeri çatışmadan kurtarmak amacıyla Riyad'ı ziyaret ediyor

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)

Diplomatik bir kaynak Şarku'l Avsat’a İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin Suudi mevkidaşı Prens Faisal bin Ferhan Al Suud ile görüşeceği bir ziyaret için bu sabah (Çarşamba) Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a geleceğini doğruladı.

Kimliğini açıklamayan diplomatik kaynak, Arakçi'nin "bugün (Çarşamba) sabah gelip Suudi Dışişleri Bakanı ile görüşeceğini" belirtti ancak İranlı bakanın Riyad'da görüşeceği konularla ilgili daha fazla ayrıntı vermekten kaçındı.

İran resmi ajansı ISNA'ya göre Arakçi'nin gezisi Suudi Arabistan ve bölgedeki diğer ülkeleri kapsayacak ve bölgesel meselelerin görüşülmesine, Gazze Şeridi ve Lübnan'daki "İsrail suçlarını" durdurmak için yapılabileceklere odaklanacak.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (Reuters)

Siyaset bilimi profesörü Dr. Salih el-Hathlan, İran Dışişleri Bakanı'nın Riyad ziyaretinde ikili konuların yanı sıra gerilimin tırmandırılmaması ve bölgenin tehlikeli bir askeri çatışmaya sürüklenmemesi için Suudi Arabistan'ın bölgesel ve uluslararası ortaklarıyla birlikte çaba sarf etmesinin ele alınacağını belirtti.

Şarku'l Avsat’a konuşan el-Hathlan “İran bugün çok kritik bir durumda ve İsrail'in tehditleri nedeniyle içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulmasına yardımcı olması için Suudi Arabistan gibi bölgesel ve uluslararası ağırlığı olan ülkelerin müdahalesine ihtiyaç duyuyor” değerlendirmesinde bulundu.

İran'ın Tasnim haber ajansına göre Arakçi, “New York ve Doha'daki istişarelerin ardından Beyrut ve Şam'ı ziyaret ettim ve bu ziyaretlere devam ederek Suudi Arabistan ve bölge ülkelerine gideceğim. Bu suçları durdurmak için önlemler almaya çalışacağım” dedi.

İranlı bakan, "Suçların durdurulması ve varlığının kınanması için istişareler devam ediyor. Savaştan korkmasak da İran'ın savaş istemediğini defalarca söyledik. Her türlü senaryoya hazırlıklıyız ve gerekli tüm hedefler belirlendi. Politikamız çatışmaları durdurmak ve kabul edilebilir bir ateşkese ulaşmaktır" şeklinde konuştu.

Körfez Araştırma Merkezi kıdemli danışmanlarından Dr. el-Hathlan'a göre: “Bölgenin bugünlerde tanık olduğu tehlikeli tırmanış, İsrail'in 1 Ekim'deki saldırısına karşılık olarak İran'a karşı yıkıcı saldırılar başlatma olasılığı ve İran'ın karşı karşıya olduğu büyük riskler doğrultusunda, İranlı bakanın Suudi yetkililerle yapacağı görüşmelerde odak noktası gerilimin artmasından kaçınmak ve Krallığın bölgesel ve uluslararası ortaklarıyla birlikte bunu önlemek ve bölge ülkelerinin tehlikeli askeri çatışmalara girmesini engellemek için gösterdiği çabalara yatırım yapmak olacak.”

"Tahran, Riyad'ın bölgesel ve uluslararası aktörlerle olan güçlü ilişkileri sayesinde, bölgesel istikrarı sağlamak için gösterdiği sürekli çabanın bir parçası olarak, durumu sakinleştirmede, istikrar sağlamada ve çatışmanın yayılmasını önlemede önemli bir rol oynayabileceğinin farkındadır."

Dr. Saleh aynı zamanda “gerilimin tırmanmasını önlemeye yönelik her türlü bölgesel ya da uluslararası çabanın başarısının, nihayetinde İsrail hükümetinin kararına ve yaklaşan başkanlık seçimleriyle birlikte İsrail ile İran arasındaki mevcut çatışmayla nasıl başa çıkacağı konusunda büyük zorluklarla karşı karşıya olan ABD'nin tutumuna ve Biden yönetiminin hesaplanmamış herhangi bir hamlesinin Kamala Harris'in şansı üzerindeki etkilerine bağlı olduğuna” inanıyor.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeshkiyan, geçtiğimiz Eylül ayında, Tahran'ın Suudi Arabistan, Mısır ve Ürdün ile ilişkileri güçlendirme çabalarını dile getirerek, Mart 2023'te İran ile Suudi Arabistan arasında imzalanan anlaşmadaki "Çin'in rolünü" ve "bölgedeki iş birliğini güçlendirmeyi" övgüde bulundu.



Kitap: Biden, Netanyahu'yu "sadece siyasi kararlılığını önemseyen bir yalancı" olarak tanımladı.

ABD Başkanı Joe Biden ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

Kitap: Biden, Netanyahu'yu "sadece siyasi kararlılığını önemseyen bir yalancı" olarak tanımladı.

ABD Başkanı Joe Biden ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

Amerikan medyası dün (Salı), deneyimli gazeteci Bob Woodward'ın yakında yayınlayacağı kitaptan alıntılar yayınladı. Woodward kitapta, Başkan Joe Biden'dan alıntılar yaparak İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'yu "yalnızca siyasi kararlılığını önemseyen" bir "yalancı" olarak tanımladı.

Woodward yarım asırdır Washington Post için çalışıyor ve Beyaz Saray'ın iç işleyişi hakkında yazılar yazıyor. Yarım asır önce Carl Bernstein ile birlikte 1974 yılında Başkan Richard Nixon'ı istifaya zorlayan Watergate skandalını ortaya çıkardıklarında ün kazandı.

Woodward, 15 Ekim'de piyasaya çıkacak olan “Savaş” adlı kitabında özellikle Başkan Joe Biden'ın, Hamas’ın 7 Ekim'de İbrani devletine yönelik eşi benzeri görülmemiş saldırısına cevaben İsrail'in Gazze Şeridi'nde Hamas'a karşı yürüttüğü savaşı sona erdirme yönündeki başarısız çabalarından bahsediyor.

Çatışmanın başlamasından beri ABD diplomasisinin Netanyahu'nun savaşı yürütme yaklaşımını etkileyemediği görülüyor.

Kitaptan yapılan alıntılara göre, nisan ayında gerçekleşen bir telefon görüşmesinde Biden, İsrail Başbakanı'na stratejisini sorduğunda, Başbakan "Refah'a girmeliyiz" şeklinde yanıt verirken, Biden, "Bibi (Netanyahu'nun lakabı) sizin bir stratejiniz yok” diyor.

Daha sonra ABD Başkanı danışmanlarına şikâyette bulunarak Netanyahu'nun "yalancı" olduğunu ve "sadece siyasi kararlılığını umursadığını" vurguluyor.

Biden, eylül başında kamuoyuna yaptığı açıklamada, Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nde Hamas tarafından tutulan İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasına yönelik bir anlaşmaya varmak için yeterli çaba göstermediğini değerlendirdi.

ABD Başkanı buna rağmen, mayıs ayındaki bomba sevkiyatının dondurulması dışında, silah sevkiyatını Netanyahu hükümetinin politikalarını etkilemek için bir araç olarak kullanmayı henüz düşünmedi.

scdvfbr
Biden ve Netanyahu Beyaz Saray'daki toplantıda, 25 Temmuz 2024 (AFP)

Şarku’l Avsat’ın Washington Post'tan aktardığına göre Woodward'ın kitabı aynı zamanda Biden'ın pozisyonlarının destekçisi olarak nitelendirdiği ancak dış politikası üzerinde belirleyici bir etkisi olmayan Başkan Yardımcısı Kamala Harris'e de hitap ediyor.

Temmuz ayında Netanyahu ile yaptığı görüşmenin ardından Harris'in tonu, İsrail'in Gazze'deki çatışmayı yönetme biçimini sert bir şekilde tanımlamış ve Filistinlilerin çektiği acılara "sessiz kalmama" sözü vermişti.

Ancak kitaba göre, onun kamuoyuna yaptığı açıklamalar görüşmelerde hâkim olan dostane tonu yansıtmıyordu.

Woodward'ın kitabına göre, 5 Kasım'da yapılması planlanan başkanlık seçimi için Demokrat adayın açıklamalarındaki bu tutarsızlık, Netanyahu'yu hem şaşırttı hem de kızdırdı.