İsrail, Beyrut'un merkezini Amerikan bombalarıyla vurmuş

"2006'dan beri ilk kez doğrulandı"

İsrail ordusu, kara harekatını sürdürdüğü Lübnan'da saldırıları Beyrut merkezine taşımaya başladı (AP)
İsrail ordusu, kara harekatını sürdürdüğü Lübnan'da saldırıları Beyrut merkezine taşımaya başladı (AP)
TT

İsrail, Beyrut'un merkezini Amerikan bombalarıyla vurmuş

İsrail ordusu, kara harekatını sürdürdüğü Lübnan'da saldırıları Beyrut merkezine taşımaya başladı (AP)
İsrail ordusu, kara harekatını sürdürdüğü Lübnan'da saldırıları Beyrut merkezine taşımaya başladı (AP)

İsrail ordusunun, perşembe günü Beyrut'un merkezine düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı mühimmat kullandığı tespit edildi.

İsrail ordusu, Lübnan'ın başkenti Beyrut'un merkezindeki iki mahalleyi hedef almıştı. Lübnan Başbakanı Necip Mikati, saldırılarda toplamda 22 kişinin öldüğünü, 139 kişinin yaralandığını duyurmuştu. 

Birleşik Krallık (BK) merkezli haber ajansı Reuters'a konuşan üç güvenlik yetkilisi, İsrail'in saldırılardan birinde Hizbullah'ın üst düzey yöneticilerinden Vefik Sefa'yı hedef aldığını bildirmişti. Kaynaklar, Sefa'nın saldırıdan sağ kurtulduğunu öne sürmüştü. İsrail ve Hizbullah, Sefa'nın durumuna ilişkin açıklama yapmamıştı. 

BK'nin tanınmış gazetelerinden Guardian, Beyrut'un merkezindeki Basta mahallesine düzenlenen saldırıda çöken apartmanın enkazında, ABD yapımı Müşterek Doğrudan Saldırı Mühimmatı (JDAM) parçası bulunduğunu aktarıyor. Amerikan havacılık devi Boeing'in ürettiği JDAM, 900 kilogram ağırlığa kadar olan bombaları güdümlü hale getirmek için kullanılıyor. 

Basta mahallesi, ağırlıklı olarak Sünni Müslümanların yaşadığı tarihi ve turistik bir bölge. 

Haberde, bölgedeki Guardian muhabirinin bulduğu parçanın New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve emekli bir Amerikan bomba uzmanı tarafından incelendiği aktarılıyor. 

HRW'den Richard Weir, bunun Amerikan üretimi JDAM parçası olduğunu doğruladıklarını belirterek, söz konusu ekipmanın MK80 serisi bombalarda kullanıldığını söylüyor. Bu seride en hafifi yaklaşık 227 kilogramlık, en ağırıysa 900 kilogramlık üç çeşit bomba yer alıyor. 

Weir, bu bombaların çok ölümcül olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullanıyor: 

Bu silahların bunun gibi yoğun nüfuslu bölgelerde kullanılması, sivilleri ve sivillere ait yerleşim noktalarını ciddi risk altına sokmaktadır.

Guardian'ın aktardığına göre bu, 2006'dan bu yana Beyrut'un merkezine düzenlenen bombardımanlarda Amerikan yapımı mühimmat kullanıldığının doğrulandığı ilk saldırı. 

ABD'deki Brown Üniversitesi'nin 6 Ekim'de yayımladığı raporda, Washington'ın 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail'e toplamda 17,9 milyar dolarlık askeri yardımda bulunduğu bildirilmişti. Bunun, bir yıl içinde Tel Aviv yönetimine sağlanan en yüksek hibe olduğuna dikkat çekilmişti. 

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 17 bini çocuk, 11 bin 378'i kadın olmak üzere yaklaşık 42 bin 126 Filistinli öldürülürken, 98 bin 117 kişi de yaralandı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Ekim 2023'ten bu yana İsrail saldırıları nedeniyle 104'ü çocuk ve 194'ü kadın toplamda 2 bin 229 kişi öldü, 10 bin 380 kişi yaralandı.

Independent Türkçe, Guardian, Reuters



Erdoğan: Moskova, Şam ve Tahran, Suriye topraklarının bütünlüğünü korumak için önlem almalı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (Reuters)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (Reuters)
TT

Erdoğan: Moskova, Şam ve Tahran, Suriye topraklarının bütünlüğünü korumak için önlem almalı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (Reuters)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (Reuters)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Şam'a yönelik son saldırısının ardından Rusya, Suriye ve İran'ın Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumak için daha etkin tedbirler alması gerektiğini söyledi.

Erdoğan, bu ülkelerin üçlü bir iş birliği mekanizmasını harekete geçirmeleri gerektiğini ve PKK'nın Suriye'deki kolu olan Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) en büyük bileşeni olan Halk Koruma Birlikleri (YPG) gibi ABD destekli bazı “terör örgütlerine” karşı daha etkili önlemler alınması gerektiğini, çünkü bu durumun Suriye'nin toprak bütünlüğüne yönelik en büyük tehdit olduğunu belirtti.

Türkiye Cumhurbaşkanı, Arnavutluk ve Sırbistan ziyaretlerinden dönüş yolunda bugün kendisine eşlik eden gazetecilere yaptığı açıklamada, “Türkiye Suriye'de acil ve kalıcı bir barışı savunacaktır, İsrail bölgesel ve küresel barış için somut bir tehdittir... İsrail Lübnan'ı bombalıyor, Beyrut'u bombalıyor, Şam'ı bombalıyor ve açıkça Lübnan'dan sonra Şam'ı işgal edeceklerini söylüyorlar. Şam'ın işgali İsrail askerlerinin Türkiye sınırına gelmesi ve Suriye haritasının tamamen parçalanması anlamına gelecektir” ifadelerini kullandı.

Görsel kaldırıldı.8 Ekim'de Şam'ın Mezzeh mahallesine İsrail baskını sırasında hedef alınan bir bina (EPA)

Erdoğan açıklamasına şöyle devam etti: “Suriye çok acı çekti ve iç savaşın başından bu yana Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygı duyduğumuzu söyledik. Suriye'nin egemenliğini korumak için tüm diplomatik yolları kullandık. Türkiye'nin attığı her adım bölgedeki gerilimi azaltmaya ve çözüme zemin hazırlamaya yönelikti. Bugün de diplomatik kanalların etkin bir şekilde kullanılması, çatışmanın tırmanmasını önleyebilir.”

Suriye'de adil, onurlu, kalıcı ve kapsamlı bir barış için iklim yaratma çabalarımızı arttıracağız, başka yerlerde olduğu gibi Suriye'de de acil ve kalıcı barış çağrısında bulunacağız ve İsrail'in en büyük tehdidi oluşturduğu barışın yanında duracağız diyen Erdoğan, “dünya barışını korumakla görevli olanlar bu tehdidi sona erdirmeli ve barışı korumalıdır. Suriye'de iç savaşın başladığı günden beri Rusya'nın atacağı adımları dikkatle takip ettik, çünkü Rusya Suriye ile müşterek çalışıyor” dedi.

Erdoğan açıklamalarına, “İran'la ilgili olarak Rusya, İran ve Suriye üçlü bir mekanizma olarak birlikte çalışıyor, diğer tarafta Amerika, İngiltere ve Almanya'dan oluşan koalisyon güçleri var. Koalisyon güçleri PKK terör örgütünün uzantısı olan YPG terör örgütünü destekliyor ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne en büyük tehdit olan bu duruma karşı Rusya, İran ve Suriye'nin daha etkin bir şekilde harekete geçmesi gerekiyor” sözleri ile devam etti.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına paralel olarak Türkiye'nin toplumsal fay hatlarına da saldırılar olduğunu belirten Erdoğan, “Irak'ta da benzer durumlar yaşanıyor, dolayısıyla bir yandan İsrail'in savaşı tüm bölgeye yayma çabaları, diğer yandan terör örgütlerinin bölücü ve yıkıcı faaliyetleri ortadayken, küçük çıkarları bir kenara bırakarak dayanışma içinde bölgeyi kurtarmamız gerekiyor, çünkü yükümüz ağır ve yapacak çok işimiz var” dedi.

Erdoğan, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına paralel olarak Türkiye'deki toplumsal fay hatlarına da saldırılar olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi, “Kirli kampanyalarla sokaklarda protestoları kışkırtmak istiyorlar. İsrail'in bu saldırganlığı görmezden gelinemez, istihbaratımız çalışıyor ve İsrail'in Türkiye'ye yönelik attığı veya atabileceği her türlü adımı A'dan Z'ye kontrol ediyoruz.”

Erdoğan, İsrail'in sadece Filistin ve Lübnan'ın istikrarını hedef almadığını ve Türkiye'nin bu konuları görmezden gelemeyeceğini vurgulayarak ekledi: “Bütün bunların farkındayız, elimiz kolumuz bağlı durmuyoruz. Elbette hükümetimiz toplumu tehdit eden her türlü tehlikeyi tespit etmek ve ortadan kaldırmak için çaba sarf ediyor.”

Türkiye Büyük Millet Meclisi, salı günü, içeriği 10 yıl boyunca gizli kalacak olan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Savunma Bakanı Yaşar Güler'in İsrail saldırganlığı ve saldırıların Gazze'den diğer bölgelere yayılması konusundaki gelişmeleri ve Türkiye'ye yönelik potansiyel riskleri sundukları kapalı bir oturum gerçekleştirdi.

Görsel kaldırıldı.Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Savunma Bakanı Yaşar Güler, geçtiğimiz salı günü İsrail'in bölgedeki gerilimine ilişkin TBMM'nin kapalı oturumunda (Türk medyası)

Oturum, Erdoğan'ın, İsrail’in Beyrut'un güney banliyölerini bombalayarak Hatay'a (Türkiye'nin güneyi) sadece iki buçuk saat uzaklıkta olduğunu ve Türkiye'ye karşı saldırı planladığını açıklamasının ardından yapıldı.

Ancak Türk muhalefeti İsrail'in Türkiye'ye yönelik tehditlerinin boyutunu küçümsedi ve Erdoğan'ın dikkatleri ekonomik krizden ve Türkiye’nin karşılaştığı zorluklardan başka yöne çekmek için ülkede bir korku atmosferi yaymaya çalıştığını söyledi.

Ana muhalefet partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel ve diğer muhalefet liderleri, gizli oturumda sunulanların İsrail'den Türkiye'ye yönelik herhangi bir tehdide işaret etmediğini belirtti.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), salı günü Ankara'daki genel merkezinde Erdoğan'ın yanı sıra Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi'nin katılımıyla “Filistin'in Geleceği” başlıklı bir konferans düzenleyecek.