Lübnan: İsrail bombardımanında ölü sayısı 2 bin 367'ye yükselirken, yaralı sayısı 11 bini geçti

İsrail'in Lübnan'ın kuzeyindeki Aytu kasabasına düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenlerin tabutlarını taşıyan insanlar (EPA)
İsrail'in Lübnan'ın kuzeyindeki Aytu kasabasına düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenlerin tabutlarını taşıyan insanlar (EPA)
TT

Lübnan: İsrail bombardımanında ölü sayısı 2 bin 367'ye yükselirken, yaralı sayısı 11 bini geçti

İsrail'in Lübnan'ın kuzeyindeki Aytu kasabasına düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenlerin tabutlarını taşıyan insanlar (EPA)
İsrail'in Lübnan'ın kuzeyindeki Aytu kasabasına düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenlerin tabutlarını taşıyan insanlar (EPA)

İsrail'in 8 Ekim 2023'ten bu yana Lübnan'a düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 2 bin 367'ye, yaralı sayısı ise 11 bin 888'e yükseldi. Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA’dan aktardığına göre salı günü 17 kişi hayatını kaybederken, 182 kişi de yaralandı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı’na bağlı Halk Sağlığı Acil Durum Operasyon Merkezi tarafından dün (Çarşamba) yapılan açıklamada, “İsrail'in Lübnan'a yönelik salı günkü saldırıları 17 şehit ve 182 yaralıyla sonuçlandı. Böylece saldırının başladığı günden salı gününe kadar şehit olanların sayısı 2 bin 367'ye, yaralıların sayısı ise 11 bin 888'e ulaştı” denildi.

Lübnan Eğitim ve Yükseköğretim Bakanlığı ise devlet okullarının yüzde 77'sinin ya toplu sığınak olarak kullanıldıkları için ya da doğrudan etkilenen bölgelerde bulundukları için eğitim hizmeti veremediğini bildirdi. Buna ek olarak, kamu teknik ve mesleki eğitim öğrencilerinin yüzde 40'ı, Lübnan Üniversitesi öğrencilerinin yüzde 57'si ve özel yükseköğretim kurumlarının yüzde 32'si doğrudan etkilenen bölgelerde yer alıyor.

Konuyla ilgili olarak Hizbullah, savaşçılarının Safed şehrini roketle, Hunin Vadisi'nde İsrail askerlerinin toplandığı bir yeri füzeyle hedef aldığını ve Güney Lübnan üzerinde iki İsrail insansız hava aracını (İHA) karadan havaya füzelerle vurarak geri çekilmeye ve Lübnan hava sahasını terk etmeye zorladığını birkaç ayrı açıklamayla duyurdu.

Hizbullah ayrıca, savaşçılarının İsrail'in Safed şehrini, Yiftah yerleşim birimini ve Dalton ve Dishon'daki iki İsrail topçu silosunu roket ateşiyle hedef aldığını duyurdu. Güney Lübnan'daki Ramiya kasabası yakınlarında bir İsrail Merkava tankını güdümlü füzeyle hedef aldılar. Ayrıca İsrail'in Karmiel yerleşim birimini de roketlerle hedef aldılar. Hizbullah militanları ayrıca İsrail'in Misgav Am yerleşiminde ve Lübnan'ın güneyindeki el-Adise ve Markaba kasabaları arasında İsrail askerlerinin toplandığı yerleri füzelerle vurdu.

Bu arada Lübnan Ulusal Haber Ajansı NNA’ya göre İsrail savaş uçakları dün öğleden sonra Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde yer alan Şaat ve Yunin kasabaları arasındaki Sarain kasabası ovasını ve el-Fayda mahallesini hedef alan iki hava saldırısı gerçekleştirdi. İsrail ayrıca, Güney Lübnan'daki Cebşit, Aba, Ayta eş-Şaab, el-Adise, Mervahin, el-Kuzeh kasabasının etekleri, Nebatiye el-Fevka ve Mayfadun kasabaları arasındaki bölge, Nakura kasabasının etekleri, Lebbune Dağı ve Alma eş-Şaab kasabasını hedef alan bir dizi hava saldırısı düzenledi.

NNA, İsrail savaş uçaklarının dün öğleden sonra Güney Lübnan'daki Hula, Marub, Tayr Debba, el-Mervaniye ve Tul kasabalarına saldırdığını ve ayrıca Lübnan'ın doğusunda bulunan Bekaa Vadisi'ndeki el-Yammune kasabasına bir saldırı düzenleyerek kasabanın eteklerindeki bir evi hedef aldığını, iki kişinin öldüğünü ve 15 kişinin yaralandığını bildirdi.

cxsdfv
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırısının yol açtığı hasar (Reuters)

Lübnan Sağlığı Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, İsrail savaş uçaklarının dün öğleden sonra Lübnan'ın doğusundaki Bekaa Vadisi'nde bulunan Rayak-Baalbek otoyolunun batı şeridine düzenlediği saldırıda iki kişi öldü, dokuz kişi de yaralandı.

Lübnan'ın güneyindeki sınır bölgeleri, İsrail'in Gazze Şeridi'ne savaş ilan etmesi ve Hizbullah'ın Gazze Şeridi sakinlerine destek verdiğini açıklamasının ardından 8 Ekim 2023'ten bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında karşılıklı bombardımana sahne oluyor.



Katar, İran-İsrail ateşkesinde son dakika arabuluculuğunu açıkladı

TT

Katar, İran-İsrail ateşkesinde son dakika arabuluculuğunu açıkladı

Katar, İran-İsrail ateşkesinde son dakika arabuluculuğunu açıkladı

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) Katar'ın el-Udeyd Hava Üssü’ne yönelik füze saldırılarına rağmen Katar'ın İran ve İsrail arasında ateşkes anlaşmasına varılması için yoğun çaba sarf ettiğini açıkladı.

Doha'yı ziyaret etmekte olan Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşan Al Sani şu ifadeleri kullandı: “Ateşkes konusuyla ilgili olarak Katar devleti, ateşkesin istikrarını sağlayacak bir anlaşmaya varmak için Katar Emiri Şeyh Temim'in hem ABD tarafı hem de İran Cumhurbaşkanı ile gerçekleştirdiği temaslar aracılığıyla büyük çaba sarf etti… Bu sürecin başarısı nihayetinde ilgili tarafların iradesine ve kararlılığına bağlıdır.”

Al Sani, Katar Emiri'nin İran Cumhurbaşkanı ile yaptığı bir telefon görüşmesini de açıklayarak şunları söyledi: “Sayın Emir, İran Cumhurbaşkanı ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi ve bu görüşmede Katar'ın komşu bir ülke olarak her zaman bölgenin güvenlik ve istikrarını korumaya çalıştığını vurguladı.”

sdfrgt
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani (DPA)

Al Sani, “Durumu alevlendirmeyi amaçlayan tüm girişimlere rağmen Katar olayları akıllıca ele almaya devam edecektir” dedi.

Bununla birlikte, İran'ın Katar'a yönelik füze saldırısının ülkenin egemenliğinin ihlali olduğunu vurguladı. Al Sani, “Yaşananlar Katar devletinin egemenliğinin ihlalidir ve bu kabul edilemez; ülkenin güvenliğini ve egemenlik haklarını korumak için uluslararası hukuk ve kabul edilen sözleşmeler uyarınca gerekli hukuki ve siyasi tedbirler alınacaktır” şeklinde konuştu.

Al Sani, İran ile İsrail arasındaki ateşkesin önemini vurgulayarak, ABD ve İran'ı müzakere masasına geri dönmeye çağırdı. Al Sani, “Ateşkesin kararlaştırıldığı şekilde devam edeceğini umuyor ve Katar devletinin her zaman istediği kapsamlı bir diplomatik çözüme ulaşmak için ABD ve İran taraflarını müzakere masasına dönmeye çağırıyoruz” ifadesini kullandı.

Al Sani sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm tarafların çıkarlarını garanti altına alan adil bir anlaşma çerçevesinde, nükleer silahlardan arındırılmış, güvenli ve istikrarlı bir bölge için çalışmanın önemine inanıyoruz. İran'ın da komşu bir ülke olarak anlayış ve yapıcı bölgesel iş birliği çerçevesinde güvenlik, istikrar ve büyüme arzusunda olduğunu yineliyoruz.”

Al Sani, “Bölgedeki olayları her zaman sorumluluk ruhu ve bilgelik gözüyle ele almalıyız. İsrail'in bölgeye ve İran'a yönelik tekrarlanan saldırganlığı gerilimin daha da artmasına yol açmakta ve bölgedeki istikrarsızlık durumunu daha da kötüleştirmektedir. Bu düşmanca yaklaşımın devam etmesi bölgeyi daha karmaşık ve tehlikeli yollara sürüklemekte ve bölgesel barış ve güvenliği önemli ölçüde tehdit etmektedir” ifadelerini kullandı.

Katar'ın hava savunma sistemlerinin İran füzelerine karşı gösterdiği başarı konusunda ise Al Sani şunları söyledi: “Katar'ın bugün açıkça teyit ettiği mesaj, güvenliğini korumak, topraklarını ve halkını savunmak için tam kapasiteye sahip olduğudur. Katar Silahlı Kuvvetleri etkinliğini ve yüksek hazırlık düzeyini kanıtlamış ve herkese Katar devletinin kendisini, vatandaşlarını ve topraklarında yaşayanları tam güç ve yeterlilikle savunabileceği yönünde güçlü bir mesaj göndermiştir.”

Katar Silahlı Kuvvetleri’nin ‘söz konusu saldırıya karşı koymada kahramanca bir hareket’ sergilediğini ve düşman füzelerinin biri hariç hepsini durdurup düşürdüğünü belirten Al Sani, “Bu performans silahlı kuvvetlerimizin sahip olduğu yüksek hazırlık ve profesyonellik düzeyini yansıtmakta ve anavatanın güvenlik ve egemenliğini yetkinlikle koruma kabiliyetlerini teyit etmektedir” dedi.

Al Sani ayrıca, İsrail'in Lübnan topraklarına yönelik saldırılarını da kınayarak şunları söyledi: “İsrail'in ateşkesi sürekli ihlal etmesini ve Lübnan'ın egemenliğine yönelik saldırılarını açık ve kesin bir dille kınıyoruz… Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ni sorumluluklarını yerine getirmeye ve İsrail'in bölgenin istikrarını tehdit eden bu sorumsuz hareketlerini durdurmaya çağırıyoruz.”